SAĞLIK - 08 Haziran 2021 Salı 12:08

Sedef hastalığında ozon tedavisi etkili oluyor

A
A
A
Sedef hastalığında ozon tedavisi etkili oluyor

Sedef hastalığı hakkında bilgiler veren Dermatoloji Uzmanı Dr. Turgay Hasan Bereket, ozon tedavisinin bağışıklığı güçlendirerek hastalığa karşı etkili bir yöntem olduğunu söyledi.

Kronik bir cilt hastalığı olan sedef hastalığı, genellikle dizlerde, dirseklerde ve saçlı deride kendisini gösteriyor. Bulaşıcı olmayan sedef hastalığı deride kırmızı zemin üzerinde beyaz renkli pulların oluşmasıyla anlaşılabiliyor.

Hastalıkta çeşitli tedaviler uygulandığını aktaran Eskişehir Fizyomer Terapia Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Tıp Merkezi Dermatoloji Uzmanı Dr. Turgay Hasan Bereket, sedef hastalığının farklı türlerine göre tedavi yöntemleri tercih edildiğini belirtti. Ayrıca, uygulanan yöntemlerin yanında ozon tedavisinin de bağışıklık sistemini uyararak hastalığa karşı etkili olduğunun altını çizen Dr. Turgay Hasan Bereket, “Ozon tedavisi bağışıklık sistemini uyararak çoğu hastalıkta olduğu gibi sedef hastalığında da yararlıdır” dedi.

Sedef hastalığının belirtileri ve çeşitleri

Sedef hastalığının türlerine dikkat çeken Uzm. Dr. Bereket, “Sedef hastalığının türleri vardır. Şu şekilde açıklayabiliriz; Püstüler Tip: Avuç içi ve ayak tabanlarında su dolu kabarcıklar şeklinde görülür. Plak Tipi: Daha ziyade diz ve dirseklerde değişik çaplarda kızarıklık ve pullanma şeklinde görülür. Damla tipi: Daha ziyade çocuklarda görülmektedir. Vücudun tümünde görülebilir. Elitrodermik Tip: Genellikle tüm vücutta kızarıklık ve deri dökülmeleri şeklinde belirtiler gösterir. Ters Sedef: Vücudun kıvrım yerlerinde görülen şeklidir” ifadelerini kullandı.

Sedef hastalığında ozon tedavisi etkili oluyor

Sedef hastalığında tanı ve tedavi

Sedef hastalığında yapılan tanı ve tedaviler hakkında bilgi veren Uzm. Dr. Turgay Hasan Bereket, “Genellikle tanı muayene ile konulur. Şüpheli vakalarda cilt biyopsisi ile kesin tanı netleştirilir. Sedef hastalığının tedavisi bireyin sahip olduğu türe göre değişiklik gösterir. Bu yöntemler şu şekildedir; Topikal (Dıştan) Tedavi: Belirtileri hafif ve vücut yüzeyinin yüzde 10’undan az olan hastalarda ilk tercihtir. Bunlar arasında kortizon, retinoik asit, katran, D vitamini, A vitamini asitleri, takrolimus içeren topikal ilaçlardır. Nemlendiriciler kepeklenmeyi ve kuruluğu azalttığı için her zaman kullanılmalıdır. Fototerapi (ışık tedavisi ): Güneş ışığının tedavi edici dalga boylarını bir kabin içerisinde flöresan lambalar yoluyla uygulanır. Yaygın ve topikal tedaviye yanıt vermeyen hastalarda tercih edilir. Geleneksel Sistemik Tedavi: Topikal ve foterapi tedavilerine yanıt vermeyen hastalarda ağızdan veya deri altına enjeksiyon şeklinde uygulanır. Bunlar bazı kanser türlerinde bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar ve ağızdan kullanılan A vitamini asitleridir. Biyolojik Tedaviler: İmmüno terapi olarak da bilinir. Vücut savunma mekanizmalarını harekete geçirirler. Diğer tedavilere yanıt alınamayan veya diğer sağlık sorunları sebebiyle bu tedavileri kullanmayı engelleyen durumlarda kullanılır” diye kaydetti.

“Ozon tedavisi medikal tedavilere ek bir tedavi imkânı sunar”

Sedef hastalığında ozon tedavisinden yararlanılabileceğini dile getiren Uzm. Dr. Turgay Hasan Bereket, “Ozon tedavisi bağışıklık sistemini uyararak çoğu hastalıkta olduğu gibi sedef hastalığında da yararlıdır. Ozon, sedef hastalığının belirtileri ve semptomlarıyla savaşmada kullanılan medikal tedavilere ek bir tedavi imkanı sunar ve atakların sıklığı ve şiddetini azaltmada yardımcı olur. Ozon terapisi kandaki toksinleri ve kirleri nötralize eder, iltihabı azaltır, şişmeyi azaltır, cildi yumuşatır, kandaki oksijen seviyelerini arttırır, bağışıklık sistemini güçlendirir, stres ve endişeyle savaşır ve genel sağlığınızı iyileşmeyi kolaylaştırır. Ozon tedavisi birkaç yöntem ile uygulanmaktadır. Bunlardan ilki majör ozon dediğimiz yöntemdir. Bu tedavide hastadan belirli miktar kan alınır, ozonla karıştırıldıktan sonra kişiye geri verilir. Bu tedavi belirli kürler halinde yapılarak, tedaviye devam edilir. Bir diğeri torbalama ozondur. Sedef hastalığında diz ve dirsek eklemlerinde, ellerde görülen sedef yara ve lezyonlarına ozon torbalama tedavisi uygulanarak lezyonların gerilemesi ve zaman içinde iyileşmesi sağlanabilir. Ozon ile ilgili diğer bir yöntem ise, ozon sauna uygulamasıdır. Bu yöntemle ozonun ciltten emilimi sağlanıyor. Sauna uygulamasında cilt üzerine ozon ile oksijen karışımı olan özel bir buhar infrared ışını ile birlikte verilir. Ozon sauna ile ısı derinin 1-2 santimetre altına kadar nüfuz eder” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir AK Parti Tepebaşı İlçe Başkanı Tunç: "Bu durum, ihmalkârlığın ve ciddiyetsizliğin sonucudur" AK Parti Tepebaşı İlçe Başkanı Serhat Tunç, yaşanan su kesintisiyle ilgili olarak, "ESKİ ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’ni yaşanan bu mağduriyetin sorumluluğunu üstlenmeye, derhal net bir açıklama yapmaya ve Tepebaşı halkından özür dilemeye davet ediyoruz" dedi. Gün boyu süren geniş çaplı su kesintisi sebebiyle siyasi isimler Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (ESKİ) Genel Müdürlüğü’ne tepki göstermeye devam ediyor. Son olarak ise AK Parti Tepebaşı İlçe Başkanı Serhat Tunç, sosyal medya hesabından konuyla ilgili bir açıklamada bulundu. Başkan Tunç’un açıklamasında, "ESKİ tarafından yapılan açıklamada, Tepebaşı İlçesi’nin bazı mahallelerinde 00.00-08.00 saatleri arasında planlı su kesintisi uygulanacağı duyurulmuştu. Ancak bugün gelinen noktada, Tepebaşı İlçesi’nin tamamında hâlâ su yoktur. Bu tablo, planlama eksikliğini ve ciddi bir yönetim beceriksizliğini açıkça ortaya koymaktadır. Planlı olduğu söylenen bir çalışmanın saatleri belli olmasına rağmen, ne süreye uyulmuş ne de vatandaşlara doğru ve zamanında bilgi verilmiştir. Tepebaşı’nda yaşayan on binlerce vatandaş, sabah saatlerinden bu yana en temel ihtiyaçlarına dahi ulaşamamaktadır. Hijyen, sağlık ve günlük yaşam tamamen aksatılmıştır. Bu durum, ihmalkârlığın ve ciddiyetsizliğin sonucudur. Vatandaşlar açıklama değil bahane değil, çözüm beklemektedir. ESKİ ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’ni yaşanan bu mağduriyetin sorumluluğunu üstlenmeye, derhal net bir açıklama yapmaya ve Tepebaşı halkından özür dilemeye davet ediyoruz" ifadeleri yer aldı.
İstanbul Sadettin Saran’ın ifadesi ortaya çıktı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen uyuşturucu soruşturması kapsamında ifadesine başvurulan ve adli kontrol şartı ile serbest bırakılan Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Sadettin Saran’ın ifadesi ortaya çıktı. Saran evinde bulunan ve ilk testte uyuşturucu olduğuna dair sonuç çıkan maddelere ilişkin soruya ilişkin savunmasında, "Bu maddenin ilk testi pozitif çıkmış olabilir. Ancak kriminal sonucun beklenmesini talep ederiz. Biz Assos‘taki villada çok fazla misafir ağırlarız. Büyük davetler veririz. Davetlere 100’ün üzerinde insan katılır. Hatta en son 21 Ağustos‘ta kızımın düğününde 400’den fazla insan vardı. Zaten bulunduğu yerler evin içerisi değildir. Bahçede bulunmuştur. Bu davetlerin birinde ya da benim olmadığım bir zamanda bir başkası tarafından kullanılıp atılmışsa bilgim yoktur. Çıkan maddeler üzerinde parmak izi incelemesi yapılmasını talep ederiz. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum" dedi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen uyuşturucu soruşturması kapsamında ‘uyuşturucu madde temin etme, uyuşturucu madde kullanma ve uyuşturucu madde kullanımını kolaylaştırma’ suçlarından ifadeye çağrılan Fenerbahçe Başkanı Sadettin Saran, savcılıktaki ifade işlemlerinin ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakılması talebiyle Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edildi. Saran, hakimlik tarafından yurtdışına çıkış yasağı şeklinde adli kontrol tedbiriyle serbest bırakıldı. Öte yandan, soruşturma kapsamında Ela Rümeysa Cebeci’nin de ek ifadesine başvuruldu. Cebeci ardından tutuklu bulunduğu Ceza İnfaz Kurumu’na geri gönderildi. "Sen yetiştiriyordun ya başkanım yol birkaç dal takılalım" Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Saran ifadesinde, "Ela Rümeysa ile tahmini olarak 3 sene önce bana mesaj atmasından dolayı tanışmıştık. Bu vesile ile konuşmaya başladık" dedi. Saran’a savcılıkta, spiker Ela Rümeysa Cebeci’ye, "Sende var mı ondan? Pazar sabahtan teyitleşelim olma ihtimali yüzde 70. Assos’a gideceğim birazdan geç dönmem herhalde, tamam? Konuşuruz hadi bay bay" şeklinde mesaj attığı, Cebeci’nin ise "Ben Escobar mıyım nereden bulayım sen yetiştiriyordun ya başkanım yol birkaç dal takılalım haberleşiriz" şeklinde cevap verdiği konuşma soruldu. Saran konuşmaya ilişkin, "Mesaj içerikleri doğrudur. Ancak tarihleri noktasında yanlışlık olabilir. Bu yazışmalar yaklaşık 17-18 ay önceki yazışmalardır. Mesaj içerikleri daha önceki izlediğim filmden dolayı kendi aramızda yaptığımız espridir. Benim uyuşturucu yetiştirme ile uzaktan yakından hiçbir alakam olamaz. İzlediğimiz filmin konusu ile ilgili olduğu için kendi aramızda yaptığımız bir espridir. Bu mesajlaşmalar da şaka amaçlıdır" dedi. "Acayip rahatlatıyor müthiş bir şeymiş o" Saran’ın Ela Rümeysa Cebeci’ye gönderdiği bir başka mesaj da savcılık ifadesi esnasında soruldu. Mesajda Saran’ın "Gel git Ela nasılsın? dediği, ses dosyası çözümünde ise "Kızım laf dinlemiyorsun ki yavaş yavaş diyorum, böyle apsesif insanlar gibi böyle şey yapıyorsun. Bi ayarında bırak. Her şeyi abartıyorsun ya, neyse Habertürk’te bir sürü insanı işten çıkarıyorlarmış, doğru mu ha? Bir de baskı yapıyorlar galiba" dediği Ela Rümeysa Cebeci’nin ise cevap olarak ses dosyası çözümünde "Ama var ya ne HD rüyalar gördüm ve böyle düşüncesizce uyudum, acayip rahatlatıyor. Müthiş bir şeymiş o. Bahçeden topla getir bana bir dahakine. Evet evet çok kelle alıyorlar. İnsanları spikerleri falan çıkarma değil kafaları koparıyorlar. Bakalım neler olup bitecek bekleyip göreceğiz ama bir dizayn var. Lütfen sen de Kenan Bey ile aranı düzelt. Bu benim için çok önemli bir şey, çok mutlu olurum bunu yaparsan" dediği konuşma içeriği soruldu. "Hayatta tek bir bağımlılığım var o da spordur" Saran bu konuşmalara ilişkin ifadesinde, "O akşam içtiğimiz şaraptan bahsediyorum. Ben akşam puro içtim. Ela da vozol sigara içti. O akşam şarabı da çok fazla içti. Bir şişeden ben yarım kadeh içtim. Geri kalanını da Ela içti. Ben Kenan Tekdağ’ın kötü kalpli ve tehlikeli bir insan olduğunu bildiğim için Ela Rümeysa TV 100 kanalından Show TV’ye geçerken kendisini uyardım. Kenan’ın kötü kalpli tehlikeli ve karanlık ilişkileri olduğunu söyledim. Ondan dolayı Kenan Tekdağ ile ilgili mesajlar atmış olabilir. ‘müthiş bir şeymiş o bahçeden topla getir bana bir dahakine’ mesajında ise yine aynı şekilde izlediğimiz bir filmdeki repliklerden kaynaklı kendi aramızda metafor şeklinde geliştirdiğimiz bir espridir. Benim kesinlikle böyle bir şeyle alakam olamaz. Hatta Ela Rümeysa’ya en son birkaç hafta önce ilk gözaltına alınıp bırakıldıktan sonra geçmiş olsun mesajı da attım. Kendisi de bana ‘inan ben böyle bir şey yapmadım’ tarzında cevap vermişti. Birlikte uyuşturucu madde içmiş olsaydık bana böyle bir cevap vermezdi. Ben de ona ‘sana inanmak istiyorum’ şeklinde cevap vermiştim. Benim bu hayatta tek bir bağımlılığım var o da spordur. Sadece benim kanser olduğum dönemde, annem ile babamın son hastalık ve ölüm süreçlerinde, Fenerbahçe başkanlık seçimlerinde ve iftiraya uğradığım süreçte pek çok kişi tarafından tarafıma organik sakinleştiriciler verilmişti. Ben de bunları hatırladığım kadarıyla kullandım. Bunların içerisinde de uyuşturucu etken maddesi olduğunu düşünmüyorum. İstanbul’daki evimde misafir odası olarak kullanılan odada cam kavanozun içerisinde kızımın muhtelif ilaçları vardı. Büyük ihtimal camdaki kalıntılar bu ilaçların tozlardır. Zaten inceleme sonucunda anlaşılacaktır. Assos’taki evimde yapılan aramada çıkan maddelere ilişkin olarak, o evde çalışan hizmetliyi aradım. Bunlar ne diye sordum. Asos‘taki evimde tahmini 20 gün önce kadın basketbol takımını ağırlamıştım. Bahçeye çok fazla sinek gelmişti. Bu sinekleri uzaklaştırmak için lavanta veya türevi şeklinde yaprakları evde çalışan hizmetli yaktığını söylemişti. Daha sonra mangal yaptıktan sonra da arılar geldi. Arıları uzaklaştırmak için yine evde çalışan hizmetli kahve yakmış. Ele geçirilen maddeler de kahve, lavanta ve adaçayı yakılması sonucu kalıntılardır. Maddeler üzerinde yapılan ilk testte uyuşturucu madde olduğuna dair sonuç çıkması sorusuna ilişkin savunmam ise bu maddenin ilk testi pozitif çıkmış olabilir. Ancak kriminal sonucun beklenmesini talep ederiz. Biz Assos‘taki villada çok fazla misafir ağırlarız. Büyük davetler veririz. Davetlere 100’ün üzerinde insan katılır. Hatta en son 21 Ağustos‘ta kızımın düğününde 400’den fazla insan vardı. Zaten bulunduğu yerler evin içerisi değildir. Bahçede bulunmuştur. Bu davetlerin birinde ya da benim olmadığım bir zamanda bir başkası tarafından kullanılıp atılmışsa bilgim yoktur. Çıkan maddeler üzerinde parmak izi incelemesi yapılmasını talep ederiz. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum" dedi. Melike İnal