ASAYİŞ - 15 Ocak 2020 Çarşamba 14:17

Seri katil Atalay Filiz yeniden hakim karşısına çıktı

A
A
A
Seri katil Atalay Filiz yeniden hakim karşısına çıktı

Öğretmen Fatma Kayıkçı’yı öldürdüğü gerekçesiyle “tasarlayarak kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Atalay Filiz, Yargıtay’ın bozma kararının ardından yeniden hakim karşısına çıktı. Mahkeme, Filiz’in suç vasfını değiştirerek aynı hapis cezasına mahkum etti.

Tuzla’da öğretmen Fatma Kayıkçı’yı öldürdüğü gerekçesiyle "tasarlayarak kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Atalay Filiz, Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nin bozma kararının ardından yeniden hakim karşısına çıktı.

Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Atalay Filiz jandarmalar eşliğinde cezaevinden getirildi. Duruşmaya, Fatma Kayıkçı’nın eşi Gani Kayıkçı ve oğlu Muhammed Kenan Kayıkçı ile taraf avukatları katıldı.

Duruşmada mütalaasını açıklayan savcı, Yargıtay’ın bozma ilamına uyulmasını talep etti. Sanık avukatı söz alarak, “Kanaatimizce kasten öldürmenin nitelikli hali burada yoktur” sanık hakkında ‘kasten öldürme’ suçundan hüküm kurulmasını istedi.

“Benden kimlik belgesi istemedi”

Sanık Filiz esas hakkındaki savunmasında, “Fatma benden çay bahçesinde çalışmaya başladığım günden öldüğü güne kadar hiçbir zaman kimlik belgesi istemedi. Sadece ben değil, diğer çalışanlar da sigortalı değildi. Bu durum sadece bana özel bir uygulama değildi. Benim maktulü olaydan 3 hafta önce öncesinden itibaren izlemeye başladığım hususu da doğru değildir. Zaten bunu yapacak olsam gizlice yapardım. Böyle bir imkanım da vardı” dedi. Son sözünde ise, “Çok fazla zamanınızı almak istemiyorum. Avukatımın dediklerine katılıyorum” dedi.

Suç vasfı değişti, ceza aynı

Davayı ikinci kez karara bağlayan mahkeme heyeti, Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nin bozma ilamına uyulmasına karar vererek Atalay Filiz’i, “bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum etti.
Sanığın sosyal ilişkileri, yargılama sürecindeki davranışlarını göz önünde bulunduran mahkeme, sanığın cezasında indirim yapılmasına yer olmadığına hükmeden mahkeme, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Olayın Geçmişi

Tuzla'da oturan tarih öğretmeni, 2 çocuk annesi Fatma Kayıkçı'nın cesedi, 28 Mayıs 2016 tarihinde evinin yakınındaki çalılıkların arasında bulundu. Atalay Filiz'in, 16 Eylül 2013'te o dönem tümgeneral olan Hasan Hüseyin Demirarslan'ın oğlu Göktuğ Demirarslan ve onu ziyarete gelen kız arkadaşı Elena Radchikova'nın öldürülmesi olayına karıştığı da belirlendi. Ankara'daki cinayetlerle ilgili yaklaşık 3 yıldır aranan Atalay Filiz'in, sahte kimlikle yurt dışına kaçtığı ve bir süre sonra geldiği İstanbul'da yaşamaya başladığı tespit edildi.

İstinaf onadı, Yargıtay bozdu

Tarih öğretmeni Fatma Kayıkçı'nın öldürülmesi olayına ilişkin hakkında dava açılan Atalay Filiz 1 Aralık 2017 tarihinde “tasarlayarak kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Yerel mahkemenin kararı İstinaf’a taşındı. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi kararı onadı. Dosya itiraz üzerine Yargıtay’a taşındı.

"Tasarlayarak öldürme’den ceza verilemez"

Yargıtay 1. Ceza Dairesi, Atalay Filiz’in Ankara’daki cinayetleri nedeniyle saklandığı sırada maktulün kendisinden şüphelenmesi üzerine cinayeti işlediğini ve olay karşılaştıklarında ani kastla cinayeti gerçekleştirdiğini, cezanın ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan verilemeyeceğini belirtti. Bozma kararı vererek dosyayı yerel mahkemeye gönderdi.

Gamze Erdemir


 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır 62 yaşındaki emekli polis, pars yakın müdafaa sporuyla sağlığına kavuştu Diyarbakır’da yaşayan emekli polis memuru, kalp ve bel fıtığı gibi sağlık sorunlarındaki düzelmeleri, 62 yaşında tanıştığı pars yakın müdafaa sporuyla başardı. 2019 yılında Diyarbakır’da emekli olan polis memuru Sabri Yatkın, 2017-2018 yıllarında bel fıtığı ve kalp rahatsızlığı yaşayarak anjiyo oldu. Emekli olduktan sonra pars yakın müdafaa hocası Mücahit Yılmaz ile tanışan Yatkın, bu spor alanında yaşını bir kenara bırakarak yaptığı antrenmanlar ile sağlığında düzelmeler yaşadı. Sabri Yatkın, 2019 yılında Mücahit Yılmaz ile tanıştıktan sonra kendisinin pars yakın müdafaa savunma uzmanı olduğunu öğrendiğini söyledi. O tarihten beri de belirli aralıklarla yanına gedip bu sporu yapmaya çalıştığını belirten Yatkın, sporu yaptıktan sonra vücudunda da çok farklı değişikler meydana getirdiğini gördüğünü ifade etti. O tarihten beri Mücahit hocayı bırakmadığını aktaran Yatkın, “Sürekli peşine takıldım ve bu sporu yapmaya devam ettim. Kalp rahatsızlığımdan dolayı daha sağlıklı olmaya başladım. Bel fıtığımda düzelmeler oldu. Bu yaşımda bile rahatlıkla sporumu yapabiliyorum. Yaşım elverdiği sürece bu sporu yapmaya devam edeceğim” dedi. Uluslararası Kendini Koruma ve Mücadele Organizasyonu Genel Sekreteri, Pars Yakın Müdafaa Eğitmeni Mücahit Yılmaz, Sabri Bey’in ilk geldiği zaman kendilerine rahatsızlıklarından bahsettiğine değinerek, kendisine bu sporun engel olmadığını ve sağlık problemlerinde kurtulabilmesine destek sağlayacağını söylediklerini kaydetti. Küçük küçük antrenmanlara davet ettiklerini aktaran Yılmaz, “Kendisi de programına düzenli bir şekilde geldi ve etkin sonuç almaya başladı. Sonuç artıkça bağımlılığı daha fazla arttı. Şu anda çok şükür sağlığına kavuşmuş bulunmakta. Bizimle aktif olarak gençler gibi spor yapabilme durumuna kavuşmuş bulunmaktadır. Biz, 7’den 70’e herkesi pars yakın müdafaa sistemine davet ediyoruz” diye konuştu. “İlk etapta psikolojik olarak yapamayacağını düşünüyordu” Pars yakın müdafaa sisteminin, sağlık açısından en iyi program olduğunu öne süren Yılmaz, “İnsanları hem sokakta korumaya yönelik, hem de sağlık açısında korumaya yönelik dünyanın en iyi sistemi diyebiliriz. İlk etapta psikolojik olarak yapamayacağını düşünüyordu. 2019 yılında emekliye ayrıldıktan sonra bizimle aktif olarak çalışmalara katılmaya başladı. İlk etapta antrenman sıklığımız haftada bir gün iken, şu anda haftada 3 gün aktif olarak antrenmana gelebilmekte. Burada yaşam kalitesi arttı” şeklinde konuştu.
Hatay Depremzede kadının yeni yuvasında ilk yemeği sarma oldu Hatay’da asrın felaketinde evi yıkılan Hatice Ücel, TOKİ tarafından yapımı tamamlanan evine kavuşmanın mutluluğunu yaşıyor. Ücel’in yeni yuvasında ilk yemeğiyse yaprak sarması oldu. Kahramanmaraş merkezli depremlerde yerle bir olan Hatay’da 25 bine yakın insan vefat etmişti. Deprem sonrası bölgenin yeniden ayağa kalkması için çalışmalara kısa sürede başlanmıştı. Depremin hemen ardından TOKİ tarafından yapımına başlanan afet konutları, hak sahiplerine teslim edilmeye başlanmıştı. Payas ilçesinde çevre düzenlemeleri tamamlanan konutlarda vatandaşlar yaşamaya başladı. Asrın felaketi olarak nitelendirilen depreme Payas’ın Sincan Mahallesi’nde yakalanan 60 yaşındaki Hatice Ücel, hak sahipliğini kazandığı evine zaman kaybetmeden yerleşti. Deprem sonrası çocuklarıyla zor günler yaşayan Ücel, şimdi ise yeni evinde çocuklarıyla yeni bir hayata başladı. Yeni evinde ilk yemeğini pişirmenin mutluluğunu yaşayan depremzede Ücel’in yeni mutfağında yaptığı ilk yemekse sarma oldu. "Allah bir daha o günleri yaşatmasın, çok zor günler geldi geçti" Asrın felaketi sonrası zor günler geçirdiğini dile getiren depremzede Hatice Ücel, "Depremde çok kötü günler yaşadık. Evimizin son durumu ağır hasar oldu ve sonunda yıktılar. Yeni evimiz çok güzel. Çocuklarımızla oturuyoruz ve kalkıyoruz. İyi bir şey oldu. Benim kızım Şanlıurfa’dan geldi ve yerleştirdi geri gittiler. Çocuklar yardımcı oldular ve yerleştirdik. Mutluyum şükür, Allah bizi daha bozmasın. Allah bir daha o günleri yaşatmasın. Çok zor günler geldi geçti. Çocuklarım çadırda kaldı, kızım Şanlıurfa’ya gitti. Ben orada kaldım bir aydan fazla ve ondan sonra geldim. Oğlanın biriyle bir odanın içinde kaldım. Bir odada ben, iki odada oğlan kendi kaldı. Beraber oturalım dedi. Beraber de olmuyor oğlum gelinlerle olmadığı için sürekli yaşayamıyorsun. Şimdi mutluyuz. Yeni ev de güzel bana yeter iki artı bir odalı ev" ifadelerini kullandı.