EĞİTİM - 18 Mayıs 2022 Çarşamba 13:37

Yükseköğretime Geçişte Öğrenci Hareketliliği raporu yayımlandı

A
A
A
Yükseköğretime Geçişte Öğrenci Hareketliliği raporu yayımlandı

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından hazırlanan Veri Analiz Serisi’nin ilk raporu olan “Yükseköğretime Geçişte Öğrenci Hareketliliği” yayımlandı. Rapora göre bir yükseköğretim kurumuna yerleşenlerin yüzde 20,6’sı İç Anadolu Bölgesi'ni tercih etti.

Yükseköğretime Geçişte Öğrenci Hareketliliği raporunda her bir ile yönelik hareketliliği anlamak için toplam 486 Türkiye haritası oluşturuldu. Ayrıca iller ve bölgeler arası hareketliliği göstermek için 10 kordon diyagramı, 10 çubuk grafiği, 1 güneş ışığı grafiği ve 22 tablo hazırlandı. YÖK Başkanı Erol Özvar, rapor için yazdığı önsözde veriye ve kanıta dayalı politika geliştirme süreçlerinin öneminin altını çizerek, “Üniversitelere yerleşen adayların hareketliliği, bölge ve il düzeyinde ileri görselleştirme araçları kullanılarak ilk defa analiz edilmiştir” dedi.

Özvar, politika süreçlerinde karar alma noktasında kamuoyundaki veri temelli olmayan yaygın kanaatlerin yerine veriye dayalı olarak yapılacak çalışmaların ülkemiz yükseköğretim kurumlarına, bilim insanlarına ve ilgili okuyuculara faydalı olacağını ifade etti. Özvar, Yükseköğretime Geçişte Öğrenci Hareketliliği raporunda 2021 yılında YKS’ye başvuran 2 milyon 592 bin 390 aday arasından bir yükseköğretim programına yerleşen 815 bin 365 adayın ikamet ettikleri yer ile tercih ve yerleştirme verilerinin kullanıldığını belirtti.

YÖK Başkanı Özvar, yükseköğretim kurumlarına yerleşen öğrencilerin geldikleri iller (ikametgahlar) göz önünde bulundurulduğunda bölgeselleşme ya da yerelleşme dinamiklerinin boyutlarının raporda ortaya konulduğunu vurguladı. Rapora göre Türkiye genelinde 24 ilin tüm illere öğrenci gönderdiği, geldikleri iller bakımından değerlendirildiğinde ise 26 ilin Türkiye’nin 81 ilinden öğrenci çekebildiği ortaya çıktı. Açıköğretim hariç tüm yerleşenlerin yarısı Marmara (yüzde 31,1) ve İç Anadolu (yüzde 20,6) bölgelerindeki bir yükseköğretim kurumuna yerleşti.

Raporda öne çıkan bir diğer önemli bulgu ise, açıköğretim hariç yerleşen öğrencilerin dağılımı ile Türkiye nüfusunun dağılımı arasında önemli farklılıkların bulunması oldu. Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 10’u Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde ikamet ederken, bir yükseköğretim kurumuna yerleşenlerin yalnızca yüzde 4,9’u Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ne yerleşti. İç Anadolu Bölgesi, Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 15’ine ev sahipliği yaparken, bir yükseköğretim kurumuna yerleşenlerin yüzde 20,6’sı İç Anadolu Bölgesi'ni tercih etti. İstanbul’un yüzde 67,5 oran ile ülke genelinde kendi ikamet ettiği ilde kalma açısından en yüksek orana sahip olduğu bildirildi.

YÖK Başkanı Özvar, raporu hazırlayan Bekir S. Gür ve Nuri Ayaz’a teşekkür ederek, çalışmanın yükseköğretim politikalarını oluşturma sürecine destek sağlayacağının altını çizdi. Özvar, bu tür kanıta dayalı raporlamaların daha çok hazırlanılacağı, kullanılacağı ve kamuoyuyla paylaşılacağının müjdesini verdi.

Muhammed Musab Gümüşer

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir İrem Bayraktar Aksakal: "Daha fazla teknoloji girişimini ülkemize getirmek istiyoruz" Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde öğrencilerle söyleşi gerçekleştiren T3 (Türkiye Teknoloji Takımı) Vakfı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Girişim Merkezi Koordinatörü İrem Bayraktar Aksakal, öğrencilere teknoloji ve girişimle ilgili birçok konuda bilgi aktardı. Anadolu Üniversitesi İletişim Fakültesi Şener Şen Kültür Salonu’nda gerçekleştirilen programa katılan İrem Bayraktar Aksakal, öğrencilerle bir araya geldi. Onlarca öğrenciyle buluşan Aksakal, katıldığı programda bir söyleşi ve sunum gerçekleştirdi. Yapmış olduğu konuşmasında özellikle teknoloji ve yapay zeka hakkında birçok konuya değinen Aksakal, TEKNOFEST ve TAKE OFF’la ilgili detaylara da yer vererek gençlere tavsiyelerde bulundu. "Biz BAYKAR ve T3 tarafı büyük dil modeli üzerine T3 ayağı diye bir proje geliştiriyoruz" Yapmış olduğu konuşmasında ilk olarak yapay zekaya değinen İrem Bayraktar Aksakal, "Biz BAYKAR ve T3 tarafı büyük dil modeli üzerine T3 ayağı diye bir proje geliştiriyoruz. Bunun fonlaması tamamen BAYKAR şirketi tarafından zaten karşılanıyor. Ama yine insana ihtiyacı var. Yani o konuyu destekleyecek öğrencilere, o işte çalışacak iyi insan kaynağına ihtiyacı var. Hiçbir şey öyle bir kişiyle, sadece Selçuk beyin masada oturarak yazılım yazarak yaptığı işten ibaret değil. Her iş bir takım işi. O nedenle bunu ülkece benimsememiz ve bir noktada katkı sunmamız gerekiyor. Eğer bu alana ilgili olan varsa bunlar dil modelleridir. ChatGPT’de aslın chat kısmıdır. Büyük dil modeli dediğimiz şey sadece ChatGPT’de gördüğünüz ve sadece mesajlaştığınız gibi sınırlı değil. Bu arada çok güzel işlere vesile olacak bu konular. Yani biraz daha sektör spesifikleştiğinde sağlık alanında mesela birçok veri girildiğinde aslında süreçlerin verimliliği derinleştireceğiz" dedi. "TEKNOFEST’te yarışan ürününü geliştirmiş yarışmacı, ondan sonraki sene yarışacak olan yarışmacıya ürün tedariki yapıyor" Vakıf olarak kendilerinin de bir girişim gibi olduklarını ifade eden Aksakal, "İhtiyaç duyuluyor ya da bir bir problem oluyor. İhtiyaca yönelik bir çözüm, bir ürün üretiliyor. Sonra projelendiriliyor, uygulamaya geçiliyor. TEKNOFEST, 2018’den beri düzenleniyor. 2019 ve 2020’lerde baktık ki şirketler bir kültür oluşturmuş. TEKNOFEST’te yarışan ürününü geliştirmiş yarışmacı, ondan sonraki sene yarışacak olan yarışmacıya ürün tedariki yapıyor. İş modeli. Çok güzel bence. Sonra bu da bir trend oluyor. Farklı yarışmacılar da bir sonraki gelecek olan yarışmacılara satış yapıp gelir elde ediyorlar. Tabii ki sonrasında bu küçük bir kitleye hitap ediyor. Onun büyümesi için yeni bir iş modeli uygulanması gerekiyor ama biz şunu gördük, buradan aslında ticarileşme potansiyeli çıkıyor. Şu anda TEKNOFEST’te yarışmış ve 200’e yakın şirketleşmiş girişim var. Bu çok kıymetli bir şey ve hepsinin günün sonunda teknolojiyle uğraştığını biliyoruz. TEKNOFEST’in 100’ün üzerinde paydaşı var. O girişim BAYKAR’la bir görüşme yapabilir, BAYKAR, ASELSAN, üniversiteler ya da belediyeler onun müşterisi olabilir" ifadelerini kullandı. "Daha fazla teknoloji girişimini ülkemize getirmek istiyoruz" Uluslararası bir startup zirvesi olan Take Off’a da değinen İrem Bayraktar Aksakal, konuşmasının devamında şunları söyledi: "Take Off, 2018’den beri TEKNOFEST nasıl ekiplerin ve öğrencilerin uluslararası başvuru ve proje çıkartması için bir platformsa, aslında onları globale taşıma açısından ilk günden kurgulanmış, hayata geçirilmiş bir program. Tamamen uluslararası. 100’ün üzerinde ülkeden girişim başvurusu aldık. Yanlış hatırlamıyorsam 800’den fazla girişimciyi İstanbul’da ağırladık. TEKNOFEST, farklı lokasyonlara gidiyor. Biz TAKE OFF’u İstanbul’da sabit tuttuk çünkü bu bölgenin Türk-İstanbul’un teknoloji merkezi, teknoloji girişimciliğinde bir hava haline gelmesini istiyoruz. Bunu da birçok paylaşla birlikte yürütüyoruz. Girişimcileri, mentörleri, yatırımcıları ve kurumsal firmaları bir araya getiriyoruz. 2 günde bu etkinliği düzenleyeceğiz. TAKE OFF, 11-12 Aralık’ta İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleşecek. Bu aslında yurt dışıyla rekabet ettiğimiz, rekabetten kast ettiğim de bahsettiğim hiçbir projede kar amacı gütmediğimiz için daha fazla kişiye ulaşmak ve daha fazla teknoloji girişimini de ülkemizde getirerek onların burada faaliyetlerini yapması asıl misyonlarımızdan bir tanesi. O teknolojilerle ekiplerin Türkiye’ye gelmesi ve operasyonlarını buraya büyütmesi gibi bir amacımız var." "Motivasyon kaynağınız olursa ve bunu keşfetmişseniz bence elinizdeki en büyük değer oluyor" Sözlerine üniversiteli öğrencilere tavsiyelerde bulunarak son veren Aksakal, "Bundan hocama da bahsetmiştim, motivasyonumu ve ney yapmaktan çok mutlu olduğumu keşfetmem birkaç senemi aldı. Deneyerek öğrendim bunu. Ama sonra da şu an günümüze baktığımda sizlerin o kadar bir vakti de yok. Yani biz belki görecek biraz daha şanslıydık. Kötü bir taraftan algılamayın, bence onu keşfettiğiniz andaki mutluluk büyüktür. O nedenle insan düştüğünde onu kaldıracak bir motivasyonunun olması gerekiyor. Hayatımızda da mutlaka düşeceğinizi düşünüyorum. Hepimiz mutlaka bir yerlerde düştük veya bir yerlerde motivasyonumuz kırıldı. Orada sıkı sıkıya sarıldığınız bir motivasyon kaynağınız olursa ve siz bunu biliyorsanız, bunu keşfetmişseniz bence elinizdeki en büyük değer oluyor. Ben size özellikle üniversiteyi bitirmeden bu motivasyonunuzun, neyle iyi olmak istediğinizi ve neyle iyi olduğunuzu keşfetmenizi şiddetle tavsiye ederim" ifadelerini kullandı. Program, sunumun bitmesinin ardından konuşması İrem Bayraktar Aksakal’a T3 Vakfı Eskişehir İl Sorumlusu Kasım Emre Anıl tarafından bir plaket armağan edilmesi ve Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal’ın sertifika vermesiyle sona erdi. Gerçekleştirilen programa Vali Yardımcıları Salih Altun ile Hasan Çiçek, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü Muhammet Taha Güven, Gençlik ve Spor İl Müdürü Osman Ercan, İl Milli Eğitim Müdürü Sinan Aydın, T3 Vakfı Eskişehir İl Sorumlusu Kasım Emre Anıl, T3 Vakfı gönüllüleri, eğitimciler ile üniversiteli ve liseli öğrenciler katılım sağladı.