DÜNYA - 09 Nisan 2012 Pazartesi 23:47

GS STORE 2012 İLKBAHAR-YAZ SEZONU KOLEKSİYONU TANITILDI

A
A
A
GS STORE 2012 İLKBAHAR-YAZ SEZONU KOLEKSİYONU TANITILDI

Galatasaray Kulübü`nün lisanslı ürünlerini satan GS Store`nin 2012 İlkbahar-Yaz Koleksiyonu`nun tanıtımı yapıldı.
Maslak Sheraton Hotel`de, "Özhan Canaydın Genç Galatasaraylı" konseptiyle gerçekleştirilen koleksiyonun tanıtımına Galatasaray Kulübü Başkan Yardımcısı Adnan Öztürk, yönetim kurulu üyesi Abdurrahim Albayrak, Galatasaray Kulübü Divan Kurulu Başkanı İrfan Aktar, Divan Kurulu Başkan Adayı Türker Arslan, Fenerbahçe Kulübü eski başkanlarından Faruk Ilgaz, Galatasaray`ın eski futbolcularından Tugay Kerimoğlu ile Sarı-kırmızılı camiadan çok sayıda davetli ve basın mensubu katıldı.
GS Store`nin Reda Tekstil ile birlikte hazırladığı koleksiyonun tanıtımında Galatasaray Kulübü Başkan Yardımcısı Adnan Öztürk de modellik yaptı. Adnan Öztürk kızı Yasemin Öztürk ile birlikte podyuma çıktı. Yönetici Abdurrahim Albayrak`ın oğlu Cemil Albayrak`ın da modellik yaptığı defilede, ürünleri ünlü mankenler ve Galatasaray altyapısından sporcular tanıttı. Down Sendromlu çocuklar da ürünlerin tanıtımında yer aldı.
ADNAN ÖZTÜRK`TEN İMALI MEKTUP
Galatasaray Kulübü Başkanı Adnan Öztürk, defile öncesi yaptığı konuşmada 2012 yılının Sarı-kırmızılı kulüp için başarılı geçtiğini dile getirerek, "Bütün takımlarımızı kutluyorum ama özellikle normal ligin 34 haftalık bölümünü lider tamamlayan ve bizce şampiyon tamamlayan futbol takımını, Fatih Hoca`mı, ekibini canı gönülden kutluyorum" dedi.
Öztürk, Türk futbolu ile ilgili sorunları büyüklere anlatmaktan yorulduğunu, bu nedenle çocuklar ve gençlere hitaben yazdığı bir mektubu okumak istediğini ifade etti. Öztürk, Türk futbolunun yönetimsel sorunlarına değindiği ve çocuklara yazdığı mektubunda şunları kaydetti:
"Sevgili çocuklar, sevgili gençler, biz sporu yönetenler olarak aramızda sadece küfürle konuştuğumuz ve Türk toplumuna ve sizlere saygısızlık yaptığımız için, tüm spor dallarının, özellikle sevdiğiniz futbolun, aslında dürüstçe, mertçe, yürek ve akılla oynanan bir oyun olduğunu sizlere gösteremediğimiz ve buna inandıramadığımız için, çok sevindiğiniz veya üzüldüğünüz maçlar için, sonradan, kafalarınızda soru işaretleri yaratıp, tereddüdü öğrettiğimiz için özür diliyorum. İyiyi, doğruyu, güzeli sonuna
kadar savunup, kötüyü anında cezalandırıp, sizlerin hayatından çıkartacak kadar güçlü olamadığımız için, salonlarda, statlarda, sizi ailelerinizle gerektiği şekilde ağırlayamadığımız, sizlere güzel ve eğlenceli sözlerle bezenmiş heyecan yerine, küfür ve nefret öğretmeye çalışanlara engel olamadığımız için özür diliyorum. Sizlere, sporun centilmence rekabet olduğunun, hayatın güzelliklerinden birisi olduğunun değil de, sadece kavga, küfür, kumar ve şiddetten ibaretmiş gibi gösterilmesine izin verdiğimiz
için, annenizle veya ablanızla maç gelmenizin, babanız, amcanız, dayınız, dedeniz veya ağabeyinizi stada sokmamayı, tuttuğunuz takıma verilen bir ceza olarak düşündüğümüz için özür diliyorum. Rüyalarınızda gördüğünüz, hayalini kurduğunuz sporcularında aslında bir zamanlar sizin gibi çocuk olduğunu anlayıp anlatamadığımız için, Tanrı vergisi yeteneklerinizle yeteri kadar ilgilenmeyip, sizleri onlar gibi yetiştirmeye çalışmadığımız için, Türk olmayan sporcular için milyar dolarlar harcarken, sizler için
spor okulları açmayı düşünmediğimiz, sizleri olimpiyatlara hazırlamayı unuttuğumuz, en doğal hakkınız olan fırsat eşitliğini vermediğimiz için özür diliyorum. Dün ve bugün yaptığımız ayıplar ve hataların bedelini ödemeyip, gelecekte tüm dünyada sizlere, şikeciler damgası vurduracak hareketler yapmayı düşünecek kadar bencil olabildiğimiz için, asıl görevimizin, sizleri yetiştirmek olduğunu unutup, kendi aramızda, kişisel hırslarımız için kavga ederken, spora ve sporculara olan sevginize zarar verdiğimiz,
hayal dünyanızı kirlettiğimiz için, kafanıza şişe atılmasını engelleyemediğimiz, atıp kaçanları bulamadığımız için özür diliyorum, Batuhan senden özür diliyorum. Çocuklar, gençler, sizler umut demeksiniz, sizlerin olduğu yerde umutsuzluk, çirkinlik olamaz, olmamalı. Kendimizi, hatalarımızı düzeltmek, onur, gurur, şeref ve gerçek liderliğin, spordaki anlamını sizlere öğretmek ve yaşatmak için Galatasaray olarak, daha çok ve cesurca çalışacağımıza söz veriyorum. Hepinizi gözlerinizden öpüyorum."
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Müdür Çandıroğlu: "Van, projelerle eğitimde örnek bir şehir" Van Milli Eğitim Müdürü Bilal Yılmaz Çandıroğlu, Van’da eğitimin güçlü projelerle yürütüldüğünü belirterek, dijitalleşme ve kodlama alanlarında ilave çalışmaların planlandığını söyledi. Müdür Bilal Yılmaz Çandıroğlu, gazetecilerle bir araya gelerek kentte yürütülen eğitim projeleri ve hedeflenen çalışmalar hakkında açıklamalarda bulundu. Van’ın "doğunun incisi" olduğunu belirten Çandıroğlu, böyle bir şehirde görev yapmanın büyük bir sorumluluk ve şükür vesilesi olduğunu söyledi. Van genelinde 274 bin öğrenciye eğitim hizmeti verdiklerini ifade eden Çandıroğlu, Milli Eğitim Bakanlığı’nın yürüttüğü politika ve projelerin sahada güçlü şekilde uygulanmasının öncelikleri arasında yer aldığını vurguladı. Valilik öncülüğünde hayata geçirilen projelerin dikkat çekici olduğunu da dile getiren Çandıroğlu, özellikle Kitap Van Projesi’nin örnek bir uygulama olduğunu belirtti. Okullarda uzun süredir uygulanan okuma saati çalışmalarının bu projeyle daha da güçlendiğini kaydeden Çandıroğlu, öğrencilerin okudukları kitapları sistem üzerinden girerek yeni kitaplara ücretsiz şekilde ulaştığını ifade etti. Kitap Van Projesi’nin kapsamına dikkat çeken Çandıroğlu, "Birçok ülkeyi gezdim. Bu çapta ve bu organizasyon gücünde bir projeyi dünyada görmedim" dedi. Spor Van Projesi ile Destekleme ve Yetiştirme Kursları (DYK) ile öğrencilerin hem akademik hem de fiziksel gelişimlerinin desteklendiğini belirten Çandıroğlu, bu projelerin sahada aktif şekilde yürütüldüğünü söyledi. Günümüz ihtiyaçlarına da değinen Çandıroğlu, dijitalleşme ve kodlama alanlarında ilave çalışmaların planlandığını ifade ederek, sahadan gelen ihtiyaçlar doğrultusunda yeni projelerin hayata geçirileceğini kaydetti. Milli eğitim camiasında projelerin yürütülmesinde Ar-Ge biriminin önemli rol üstlendiğini vurgulayan Çandıroğlu, Türkiye genelinde birçok projeyi ilk uygulayan yöneticilerden biri olduğunu da söyleyerek, "Milli eğitim camiasında beni Ar-Ge’ci müdür olarak bilirler" ifadelerini kullandı.