ÇEVRE - 09 Mayıs 2023 Salı 11:56

Şile otobanından ilk geçen otomobil yerli ve milli gurur "Togg" oldu

A
A
A
Şile otobanından ilk geçen otomobil yerli ve milli gurur "Togg" oldu

Marmara Bölgesi’nin can damarlarından biri olan Şile-Ağva-Kandıra otoyolunun, Kabakoz-Şuayipli etabı tamamlanarak törenle trafiğe açıldı.

Marmara Bölgesi’nin can damarlarından biri olan Şile-Ağva-Kandıra otoyolunun, Kabakoz-Şuayipli etabı tamamlanarak törenle trafiğe açıldı.


Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un himayelerinde açılışı yapılan otoyoldan ilk geçen otomobil ise Türkiye’nin gururu “Togg” oldu. İstanbul’un turizm cenneti Şile ve Ağva’nın araç trafiğini büyük ölçüde rahatlatacak olan otoyol, Kabakoz-Şuayipli arasını 5 dakikaya indirerek toplamda 25 dakikalık tasarruf sağladı. 5 milyarlık yatırım bütçesi ile tamamlanan Kabakoz - Şuayipli yol güzergahı, özellikle yaz turizminde milyonlarca kullanıcı için büyük bir kolaylık sağlayacak.



Şile Kabakoz - Şuayipli arası artık 5 dakika


Şile Belediye Başkanı İlhan Ocaklı’nın ev sahipliğinde gerçekleşen açılış töreni ile hizmete açılan Şile - Ağva Otoyolu 1.Etabı, bölge için büyük bir önem arz ediyor. Proje çerçevesinde Kabakoz - Şuayipli mahalleleri arasındaki 8 kilometrelik kısım tamamlanarak hizmete sunulurken, 5 dakikaya inen mesafe toplamda 25 dakikalık tasarruf sağlıyor. Şile - Ağva - Kandıra Yolu güzergahı İstanbul’u Ankara ve Kocaeli’ne bağlayan D-100 devlet yolunun otoyol dışındaki tek alternatifi olarak da ayrı bir öneme sahip.


Toplam 47 kilometre uzunluğundaki projenin ilk etabı olan Şile - Ağva Otoyolu’nun hizmete açılmasından dolayı büyük bir gurur ve mutluluk duyduklarını belirten Şile Belediye Başkanı İlhan Ocaklı, “Şile - Ağva - Kandıra Otoyolu hem Marmara Bölgesindeki en büyük ticari, sınai ve lojistik kapasiteye sahip olmasıyla hem de İstanbul ve Kocaeli illerini birbirine aynı zamanda da Anadolu’ya bağlayan bir devlet yolu güzergahı olması açısından büyük önem taşıyor. Böylesine büyük bir projenin en önemli ayaklarından biri olmak ve bugün bu projeyi halkımızın hizmetine sunabilmek bizim için çok büyük bir gurur. Açılışımıza katılarak bize onur veren Sayın Bakanımız Murat Kurum’a tüm destekleri için bir kez daha teşekkür ediyorum. Şile’mize ve Ağva’mıza hayırlı olsun” dedi.



Yılda toplam 367,5 milyon TL tasarruf edilecek


Şile-Ağva-Kandıra otoyolunun 8 kilometrelik kısmı törenle hizmete açılırken, projenin tamamını kapsayan 47.1 kilometrenin açılmasıyla birlikte yılda toplam 367,5 milyon TL tasarruf edilmesi öngörülüyor. Projenin tamamının hizmete sunulmasıyla güzergahta 29 kilometrelik kısalma sağlanacak, seyahat süresi 100 dakikadan 40 dakikaya inecek. Şile-Ağva-Kandıra Otoyolu tamamlandığında zamandan 256 milyon TL, akaryakıttan 111,5 milyon TL olmak üzere yıllık toplam 367,5 milyon TL tasarruf edilecek. Karbon emisyonunun ise 23.151 ton azalması bekleniyor.



5 milyar TL yatırım bedeli


Yüksek standartlarda mühendislik projesi ile hizmete sunulan Şile - Ağva Otoyolu’nun ilk etabının 5 milyar TL’lik bir yatırım bedeli ile tamamlandığına da dikkat çeken Başkan Ocaklı, “Projenin tamamını kapsayan Şile-Ağva-Kandıra Yolu 47,1 kilometre uzunluğunda olup, güzergahın Şile-Ağva ayağı 2x3 ve Ağva-Kandıra kesimi 2x2 şeritli, bölünmüş yol olarak projelendirildi. Proje çerçevesinde Kabakoz-Şuayipli Köprülü Kavşakları arasındaki 8 kilometrelik kısmı Sayın Bakanımızın iştirakleri ile hizmete açtık. Yöremiz artık yılın dört mevsiminde de turizm potansiyeline sahip ve özellikle yaz aylarında Şile’den Ağva’ya eski yolun yapısından ötürü ulaşmak hem zaman alıyordu, hem de konforlu bir sürüş imkanı tanımıyordu. Şimdi ise otoyolumuzun hizmete girmesiyle, bölgenin çok ciddi bir sorunu da çözüme kavuştu” diye konuştu.



Şile - Ağva Otoyolu’nun ilk testini Togg yaptı


Şile Belediyesi tarafından 2019-2023 yılları arasında projelendirilerek hizmete sunulan 41 projenin final töreni, bölgenin en önemli ihtiyaçlarından birini karşılayan Şile- Ağva Otoyolu oldu. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un himayesinde yapılan açılış törenine vatandaşlar da büyük ilgi gösterirken, Türkiye’nin gururu ilk milli otomobil Togg, otoyoldan geçen ilk araç olarak da tarihe imza attı. Bakan Murat Kurum ile Togg’a binerek otoyolu test eden Şile Belediye Başkanı İlhan Ocaklı, tüm İstanbullular için otoyolun büyük bir kazanım olduğunu belirtti.



“Şile’yi birbirinden güzel hizmetlerle taçlandırıyoruz”


Şile Belediyesi’nin projelerini tamamladığı 41 farklı hizmetin açılış töreninde konuşan Başkan Ocaklı, “Sayın Bakanımız Murat Kurum’un da katılımıyla tüm bu projelerimizin toplu açılış törenini gerçekleştirmenin heyecanını yaşadık. Tüm projelerimiz birbirinden kıymetli. Açılış törenimizin finalini ise Şile-Ağva otoyolu ile yaptık. Bu projemiz sadece kendi başına yaklaşık 5 milyar TL’ye mâl oldu. Uzun zamandır gündemimizde olan bu projenin açılışını nihayet gerçekleştirdik. Huzurlarınızda bu eserlerin imalatında ve desteğinde bizi hiçbir zaman yalnız bırakmayan, çok kıymetli Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a, Ulaştırma ve Altyapı Bakanımız Sayın Adil Karaismailoğlu’na, açılışımızda bizleri yalnız bırakmayan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Sayın Murat Kurum’a sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum. İlçemizi birbirinden güzel ve kıymetli eserlerle hep birlikte taçlandırmaya devam edeceğiz” dedi.


Şile-Ağva Otoyolu’nun açılışı yapılan 8 kilometrelik bölümünde 3 adet bin 984 metre uzunluğunda çift tüp tünel, 6 adet bin 711 metre uzunluğunda viyadük, 6 adet 988 metre uzunluğunda menfez, 18 adet 2043 metre iksa ve istinat duvarı, 2 adet 189 metre altgeçit köprüsü, 3 adet 191 metre kavşak köprüsü ile Kabakoz, Manşar, Karacaköy ve Şuayipli olmak üzere 4 adet farklı seviyeli kavşak yer alıyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Gelecek odaklı bir anayasaya ihtiyacımız var" Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Gelecek odaklı bir anayasaya ihtiyacımız var. Gençler için, gelecek için yeni teknolojiler, dünyanın yeni şartlarını dikkate alan yeni perspektifleri dikkate alan bir anayasaya ihtiyaç duyduğumuza inanıyoruz" dedi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülen 2026 Merkezi Yönetim ve 2024 Kesin Hesap Kanun Teklifi görüşmelerine katıldı ve milletvekillerine sunum yaptı. Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin iyileştirilmeye, geliştirilmeye her zaman açık bir sistem olduğunu söyleyerek, "İhtiyaçtan yeni ihtiyaçlar ortaya çıktıkça yeni değerlendirmeler yapıldıkça, dinamik bir şekilde kendini geliştiren bir yapı olduğunu ifade etmek isterim" ifadelerini kullandı. Demokratik sistemlerde farklı yönetim biçimlerinin olduğunu belirten Yılmaz, "Bunların hepsi demokratiktir ama yönetim sistemi olarak farklılık arz ederler. Başkanlık sistemi de vardır, parlamenter sistem de vardır, yarı başkanlık sistemi de vardır. Üçü de demokratik dünyada görülen sistemlerdir. Her birinin de farklı alt versiyonları olduğunu biliyoruz. Örneğin İngiltere’deki parlamenter sistemle kıta Avrupa’sındaki parlamenter sistem arasında da belli farklılıklar olduğunu biliyoruz. Nitekim bizim de önceki sistemimizin farklı bir parlamenter sistem olduğunu hep birlikte biliyoruz. Çok çeşitli zaafiyetler içeren bir sistem olduğunu biliyoruz. Halkımızın referandumda onayıyla Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi dediğimiz Türkiye’nin özel koşullarına uygun, kültürüne uygun bir yapılanmayı gerçekleştirmiş durumdayız. Bu sistem yeni sistem birçok testten başarıyla geçti. Kim ne derse desin. Son beş altı yıl özellikle bir taraftan dünyada belirsizliklerin yükseldiği bir dönem oldu. Risklerin belirsizliklerin yükseldiği bir dönem oldu. Bölgemizde jeopolitik gelişmelerin, savaşların, çatışmaların yoğunlaştığı bir dönem oldu. Pandemi gibi tüm dünyayı sarsan bir hadisenin yaşandığı bir dönem oldu. İçeride yine asıl afeti dediğimiz tarihimizin en büyük afetini yaşadık. Ekonomik şartlarla ilgili yine çeşitli süreçler yaşandı. Bütün bu süreçlerde Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin avantajını gördüğümüzü, yaşadığımızı rahatlıkla ifade edebilirim. Hızlı karar alan, uygulayan, etkin bir sistem olarak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi kendisini ispat etmiştir. Ama hep altını çiziyorum. Bugün de ifade edeceğim. Bu daha iyileştirilemeyeceği anlamına da gelmiyor. Daha da iyiye, daha gelişmiş bir yapıya doğru dönüşmeyeceği anlamına da gelmiyor. Tam aksine tecrübelerle yaşadığımız süreçlerle birlikte sistem iyileştirilmeye de her zaman açık bir sistem" şeklinde konuştu. Yılmaz, şöyle konuştu: "İyi ki bu küresel ve bölgesel fırtınalı dönemde Cumhur İttifakı gibi güçlü bir ittifakımız var. İyi ki Recep Tayyip Erdoğan gibi güçlü, dirayetli, tecrübeli bir liderimiz var. Liderlik her zaman önemlidir. Ama fırtınalı zamanlarda zor zamanlarda bir kat daha önemlidir. Bugün Türkiye siyasi istikrarıyla dünyadan birçok alanda pozitif ayrışan bir ülkedir. Sorunlarımız da elbette var ama bu sorunları aşma kapasitemiz de var. Bunu da birçok vesileyle ortaya koymuş durumdayız. Cumhurbaşkanlığı’yla ilgili saray ifadesini kullanıyor değerli arkadaşlarımız muhalefetten. Tabii ki saray değil orası. Milletin evi. Biz milletin evi olarak görüyoruz ve orası bir gelip bir gün görürsünüz belki. Ziyaret ederseniz nasıl bir, kurgu var zihninizde bilmiyorum ben, ama orası bir çalışma mekanı. Orada bürokratlarımız var. Çalışanlarımız var. Kamu görevlileri var. Gece gündüz bir mesai harcanıyor. Birçok durumda mesai kavramına bakılmadan bu ülkenin ihtiyaç duyduğu çalışmalar, faaliyetler yürütülüyor. Orası hiçbir partiye ait değil. Hiçbir kişiye de ait değil. Milletin evidir. Milletin gönlüne giren külliyenin kapısından da girer. Milletin gönlüne giremeyen oranın bir saray olarak hayalini kurar." Yılmaz, "Bugünkü Cumhurbaşkanlığımız geçmişteki Cumhurbaşkanlığı değil, bazen karıştırılıyor. Sanki o eski sistemimizdeki Cumhurbaşkanlığı makamıymış gibi değerlendiriliyor. Öyle değil. Bugün yönetimimizin merkezi Cumhurbaşkanlığı. Yasamada milli iradenin tecelli Türkiye Büyük Millet Meclisi’miz, gazi Meclisimiz. Yürütmede de milli iradenin tecelli ettiği makam Cumhurbaşkanlığı makamı. Eskiden doğrudan seçilmiyordu biliyorsunuz. Artık doğrudan halkımızın sandığa gidip seçtiği bir Cumhurbaşkanımız var. Milli iradenin doğrudan yansıdığı bir makam var. Ve burada yürütme makamı olarak Cumhurbaşkanlığı eski sistemdeki Başbakanlıkla Cumhurbaşkanlığının birleşmiş hali. Eskiden iki tane ayrı makam vardı biliyorsunuz. Dolayısıyla ayrı maliyetler, masraflar vardı. Aslında yeni sistem bunları sadeleştirmiş durumda. Yıllar itibariyle fark etmekle birlikte geçmişte Başbakanlıkla Cumhurbaşkanlığı bütçelerini birleştirirseniz toplam bütçenin binde üçüne dördüne denk gelirdi geçmişteki masrafla. Bugün binde biri seviyesinde. Binde bir, binde bir nokta bir, binde bin nokta iki seviyesinde. Geçmişe göre çok daha düşük maliyetle çalışan bir merkezden bir karargahtan bahsediyoruz. Yönetim sistemimizin kalbinden bahsediyoruz. Son derece makul düzeylerde bir maliyetle bu stratejik görevin yerine getirdiğini ifade etmek isterim" diye konuştu. Anayasa konusunda Yılmaz, "Burada bizim yaklaşımımız açıktır. Yeni sivil bir anayasayı savunuyoruz. Seçim beyannamemizde de var. Parti programımızda da var. Aslında bütün partilerin seçim beyannamelerinde bu var. Yani millete böyle daha iyi bir anayasa vaadi hemen hemen tüm partilerin seçim beyan namelerinde, politika belgelerinde var. Biz de bu yönde bir çalışmayı, mutfak çalışmasını sürdürüyoruz. Bütün partilere de çağrı yapıyoruz" dedi. Anayasada vesayetçi zihniyetin etkileri büyük oranda giderildiğini söyleyen Yılmaz, "Hala bazı kalıntıları olduğunu görüyoruz. Ancak çok sayıda değişiklikle iç tutarlılığı bir ölçüde zayıfladığını iç yapısında yeni daha tutarlı bir yaklaşımın faydalı olacağını düşünüyoruz. Bunlardan da belki daha önemlisi gelecek odaklı bir anayasaya ihtiyacımız var. Gençler için, gelecek için yeni teknolojiler, dünyanın yeni şartlarını dikkate alan yeni perspektifleri dikkate alan bir anayasaya ihtiyaç duyduğumuza inanıyoruz. Bu anayasa hem devletin kurumlarını daha etkin çalıştıran daha uyumlu çalıştıran bir anayasa olmalı, hem de birey devlet ilişkilerini daha özgürlükçü, daha hak, hukuk temelli tanımlayan bir anayasa olmalı diye inanıyoruz. Ama bu bizim tek başına yapabileceğimiz veya Cumhur İttifakı olarak yapabileceğimiz bir konu değil. Diğer partilerle birlikte en geniş mutabakatı sağlayarak yapmamız gereken bir alan hem sistem eleştirileri yapıp hem de anayasa çalışmalarına girmeyiz diyenlerin çok tutarlı olduğunu ifade edemem doğrusu. Yani eğer gerçekten burada daha iyi bir anayasa, daha iyi bir sistem istiyorsanız buyurun çağrı yapıyoruz; gelin birlikte çalışalım, ortak akılla çalışalım" ifadelerini kullandı.