ASAYİŞ - 22 Temmuz 2014 Salı 19:08

Başbakan Erdoğan’ın Yabancı Devlet Adamları İle Yaptığı Görüşmeler Kaydedildi

A
A
A
Başbakan Erdoğan’ın Yabancı Devlet Adamları İle Yaptığı Görüşmeler Kaydedildi

Selam-Tevhid örgütü soruşturmasına yönelik verilen takipsizlik kararında Başbakan Erdoğan’ın Filistin Devlet Başkanı ve Somali Cumhurbaşkanı ile yaptığı telefon görüşmelerinin dinlenerek kayıt altına alındığı belirtildi.
Takipsizlik kararında AK Parti Genel Başkanı Yardımcısı Numan Kurtulmuş’un Dış Politikaya, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın, Milli Güvenliğe ilişkin telefon görüşmelerinin dinlenerek kayıt altına alındığı vurgulandı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından bugün yapılan açıklamada yer alan Selam-Tevhid Örgütüne yönelik soruşturmada takipsizlik kararı verildiği yer almıştı. Kamuoyunda ‘7 bin kişi dinlendi’ haberleri ile ortaya çıkan Selam-Tevhid örgütü soruşturmasını yürüten Cumhuriyet Savcısı İrfan Fidan, dosya kapsamında şüpheli olan 251 kişi hakkında takipsizlik kararı verdi. Savcı Fidan takipsizlik kararını 320 sayfalık gerekçede açıkladı.
ŞÜPHELİ LİSETESİNDE SİVİL TOPLUM KURULŞULARI DA YER ALDI
Takipsizlik kararının 320 sayfalık gerekçesinde ilk etapta dosya kapsamında şüpheli olarak yer verilen 251 kişinin ismi yer aldı. Şüpheli listesinde Bağımsız Türkiye Partisi lideri Haydar Baş, Adalet Bakanı Müsteşarı Adnan Boynukara, KUDÜS TV Genel Yayın YönetmeniNureddin Şirin, Karşı Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Eren Erdem, AK Parti Ankara Milletvekili Faruk Koca, gazeteci Fehmi Taştekin, İHH Başkanı Bülent Yıldırım, gazeteci Hüsnü Mahalli, gazeteci İbrahimKaragül, gazeteci Kemal Öztürk, Başbakanın danışmanı Mustafa Varank, gazeteci Nasuhi Güngör, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun basın danışmanı Osman Sert gibi kamuoyunda tanınmış isimler yer aldı.
Şüpheli listesinde kişilerin yanı sıra AKABE Kültür ve Eğitim Vakfı, Ankara Etlik Muhammediye Cami, El Mustafa Medresesi, Haliç Kongre Merkezi gibi sivili toplum kuruluşları ve binalarında olması dikkat çekti.
Savcılık takipsizlik kararında, Selam-Tevhid örgütü soruşturması kapsamında yürütülen çalışmalara ait 106 klasör dosyanın 17 Aralık operasyonun yapıldığı gün savcılığa teslim edildiği ifade dildi. Dosya kapsamında dinlenen 90 kişinin telefon çözüm işleminin yapılmamış olduğuna dikkat çeken savcılık, dinlenen devlet büyüklerinin görüşmelerine de yer verildi. Takipsizlik kararında, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti Başbakanı’nın, Filistin Devlet Başkanı, Filistin Başbakanı ve Somali Cumhurbaşkanı ile yaptığı, devletin güvenliği ve iç ve dış siyasal yararları bakımından gizli kalması gereken dış politikaya ilişkin telefon görüşmelerinin dinlenerek kayıt altına alındığı tespit edilmiştir” denildi.
MİLLİ GÜVENLİĞE İLİŞKİN GÖRÜŞMELER DİNLENİLDİ
Kararda, AK Parti Genel Başkanı Yardımcısı Numan Kurtulmuş’un dış politikaya ilişkin görüşmelerinin, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın, Milli Güvenliğe ilişkin telefon görüşmelerinin, Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşar Hakan Fidan’ın, Milli güvenliğe ilişkin telefon görüşmelerinin dinlenildiği belirtildi. Kararda Hakan Fidan’ın terör örgütü üyesi gibi kod adı verilerek dinlenildiği ifade edildi. Nurettin Şirin’in Selam (Tevhid) örgütünün lideri olduğundan bahisle hakkında soruşturma başlatıldığı, faaliyetlerinin deşifre edilmesi, ancak takip araçlarla izleme yapılabilmesi yönünde talepte bulunulduğunda “El Kaide terör örgütü adına eylem ve faaliyetlerde bulunmak” suçundan teknik araçlarla izleme kararı alındığı belirtildi. Takipsizlik kararında, “2010/1074 numaralı soruşturmanın, Selam (Tevhid) örgütünün deşifre edilmesine yönelik başlatılmasına rağmen El Kaide terör örgütü adına eylem ve faaliyetlerde bulunmak şüphesiyle teknik araçlarla izleme kararı alınmasının çelişkili ve tutarsız olduğu” ifade edildi. Kararda, şüpheli hakkında atılı suçtan, kamu davası açılmasını gerektirir yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilemediği anlatıldı.
“KULLANMADIĞIM İFADELER EKLENMİŞ, İMZAM TAKLİT EDİLMİŞ”
Soruşturmanın başlamasına neden olan ifadeleri verdiği iddia edilen Hüseyin Avni Yazıcıoğlu’nun eşi Kamile Yazıcıoğlu’nun 26 Şubat 2014’te İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’nde verdiği ifade de kararda yer aldı. Kamile Yazıcıoğlu, “4 Mart 2011’de verdiği ifadesinde Mit Müsteşarı Hakan Fidan ile eşinin irtibatlı olduğu ve en son olarak 4 ay önce Mit Müsteşarı olduğunda makamını ziyarete gittiler” şeklinde bir ifadesi olmadığını söyledi. Yazıcıoğlu, “Ben kesinlikle böyle bir ifade vermedim vermiş olsaydım hatırlardım. Bu ifade bana ait değildir” dedi.
Yazıcıoğlu, “04.03.2011 tarihinde TEM Şube Müdürlüğümüzde vermiş olduğunuz 5sayfalık ve her sayfasında imza bulunan ifade ve imza size mi aittir?” sorusuna, “Doğrudur, o gün burada vermiş olduğum ifade kısmen doğrudur fakat atılan imzalarda şüphem var benim imzama benzemeyen imzalar gördüm” dedi. Yazıcıoğlu, 4 Mart 2011’deki “samimiyetini ilerletmek amacıyla oğlum Seccad Yazıcıoğlu Bilkent Üniversitesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi okumaktadır oğlum ile Hakan Fidan'ın oğlu aynı Üniversitede okuyorlar. Eşim oğlumu sık sık görüşmesi yönünde kuruyordu pek çok kez görüştüklerini biliyorum'” şeklindeki ifadesini de, “Ben böyle bir ifade vermedim fakat oğlum Seccad Yazıcıoğlu bana gelerek, babam Hakan Fidan'ın oğlu ile daha sıkı irtibat kurmam gerektiğini söylüyor dedi. Ben de bunu bu şekilde oğlumdan duydum” diyerek yalanladı.
Kamile Yazıcıoğlu, 4 Mart 2011’de söylediği iddia edilen birçok konuyu “Kesinlikle böyle bir ifade vermedim böyle bir konu geçmedi. Böyle bir konu geçmiş olsaydı hatırlardım. Bu ifadenin neden ve ne şekilde yazıldığını bilmiyorum bu ifade şahsıma ait değildir” diyerek yalanladı.
Kamile Yazıcıoğlu, “2009 yılı içerisinde Akbank içerisinde SIRDAŞ diye bilinen gizli hesaptan büyük meblağlarda para transferi olduğunu gördüm hatta bir defasında bu hesapta 20 bin- 25 bin civarında para hareketleri olduğunu hesap ekstresinde görmüştüm. Bu hesap hareketlerinin sebebini başka ülke ya da kişilere bilgi aktarıyor olmasından kaynaklandığını düşünüyorum” ifadesini de, “Bu ifade baştan sona kadar kurmacadır. Kesinlikle bana ait değildir. Böyle bir hesaptan da paradan da bilgim olmadığı gibi bu para hareketliğinin sebebinin başka ülke ya da kişilere bilgi aktarıyor olmasından kaynaklandığını düşünüyorum şeklinde bir ifadem asla olmamıştır” diyerek kabul etmedi.
Yazıcıoğlu, 27 Şubat 2014’te Cumhuriyet Savcılığı’nda verdiği ifade de ise, “Ankara'da oturduğumuz dönemlerde Mit Müsteşarı Hakan Fidan ile eşimin irtibatlı olduğunu en son olarak 4 ay önce Mit Müsteşarı olduğunda makamını ziyarete gittiler şeklinde bir beyanım olmamıştır. Bu beyan kesinlikle benim iradem dışında tutanağa eklenmiştir” dedi.
Savcılık takipsizlik kararında terör örgütü üyeliği ve yöneticiliği ile ilişkilendirilerek, haklarında telefon dinleme, teknik-fiziki takip kararları alınan şüphelilerden bir kısmının kamuoyunda da tanınan siyaset adamı, gazeteci-yazar, akademisyen, iş adamı, devlet yönetiminde görevli üst-düzey bürokrat, bir kısmının da dernek-vakıflar kanunları hükümleri uyarınca denetime tabi sivil toplum kuruluşları olduğunu belirterek, “Terörle ilişkilendirilebilecek herhangi bir faaliyetlerinin sözkonusu olmadığı anlaşılmıştır” denildi.
Savcılık, İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü bünyesinde yapılan dosyanın kayıtlarının da emniyette bulunamadığını, silindiğini açıkladı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Uçağın düştüğü gören vatandaşlar, o anları anlattı Libya Genelkurmay Başkanı Al-Haddad’ı taşıyan uçağın düşmesin ardından vatandaşlar o anları anlattı. Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al-Haddad’ı taşıyan 9H-DFJ kuyruk numaralı Falcon 50 tipi uçağın Haymana ilçesi Kesikkavak köyü yakınlarında düşmesi sonrası köylüler gördüklerini anlattı. Evinde istirahat ettiği sırada bir patlama sesi geldiğini ifade eden vatandaş, "İkinci patlama sesi gelince herkes sokağa döküldü. Biri trafo patlamış dedi. Sonradan uçağın düştüğünü durduk. Zaten parçaları hep görünüyordu. Sonra Jandarma ekipleri gelince bizleri oradan çıkarttılar. Oradan sağ çıkma ihtimalleri yok, kötü bir patlama oldu. Herkese geçmiş olsun" dedi. Gazi Özgür’se saat 20.00-21.00 sıralarında yüksek bir patlama sesi duyduğunu ifade ederek, "Bir de yoğun bir sis ve hafif bir yağmur vardı. Patlamanın neticesini bilemediğimizden dolayı anlık haberler yayılmaya başladı. Haberler yayılmaya başlayınca arabaya bindim. Bölgede Jandarma ekipleri dronlarla arama yapıyorlardı. Deprem oluyor ve depremden önce gelen patlama sesi gibi bir ses geldi. Kalıntıları ilk gençler görünce Jandarmaya haber vermişler. Jandarma da olay yerine geldi ve herkesi uzaklaştırdı. Uçağın enkazı bulundu" diye konuştu. Olayı anlatan Gökhan Tekin ise, "Otelde teknik servis olarak çalışıyorum. Bir patlama sesi duydum. Otelde doğalgaz patlaması oldu diye bizim otelin ismini verdiler. Bizim otelde öyle bir patlama olmadı. Sonra uçak düştüğünü söylediler. Uçak parçaları vardı, ceset vardı jandarma sokmadı bizi oraya. Ses büyüktü, deprem oldu ya da bomba patladı sandık ama sonradan uçağın düştüğünü öğrendik" şeklinde konuştu.
Ankara İletişin Başkanı Duran’dan düşen uçakla ilgili açıklama İletişim Başkanı Burhanettin Duran, Libya Genelkurmay Başkanını taşıyan uçağın düşmesi ile ilgili sosyal medya hesabından açıklama yaptı. İletişim Başkanı Duran, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, uçağın elektrik arızası nedeniyle acil durum bildirdiğini belirterek, "23 Aralık 2025 günü Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al Haddad ve maiyetindeki dört kişi ile üç mürettabatı taşıyan bir özel jet, 20:17’de Esenboğa havalimanından kalktıktan sonra 20:33’te hava kontrol merkezine elektrik arızasından kaynaklı acil durum bildirmiş ve acil iniş talebinde bulunmuştur. Uçak hava kontrol merkezi tarafından tekrar Esenboğa havalimanına yönlendirilmiş ve havalimanında gerekli önlemler alınmaya başlamıştır. Acil iniş için alçalmaya başlayan uçak 20:36’da radar ekranından kaybolmuş ve sonrasında irtibat kurulamamıştır" ifadelerine yer verdi. Olay yerinde gerekli çalışmaların devam ettiğini ve sadece resmi makamlar tarafından yapılan açıklamalara itibar edilmesi gerektiğini vurgulayan Duran, "İçişleri Bakanlığımıza bağlı ekiplerce başlatılan arama faaliyetleri sonucunda düştüğü anlaşılan uçağa ait enkaza ulaşılmış olup, ilgili tüm kurumlarımızca gerekli çalışmalar titizlikle sürdürülmektedir. Bu süreçte başta basın-yayın kuruluşlarımız olmak üzere kamuoyumuzun sadece resmi makamlar tarafından yapılan açıklamalara itibar etmesi; bunun haricinde sosyal medyadaki teyitsiz bilgi, spekülasyon ve komplo teorilerini dikkate almaması, dezenformasyon girişimlerine prim verilmemesi adına oldukça önemlidir" ifadelerini kullandı.
Kars Masalsı yolculuğun son durağı: Turistik Doğu Ekspresi Kars’ta coşkuyla karşılandı Türkiye’nin en prestijli demiryolu rotalarından biri olan ve Ankara’dan yola çıkan Turistik Doğu Ekspresi, kış sezonunun en yoğun seferlerinden birini tamamlayarak son durağı olan Kars’a ulaştı. Yaklaşık bin 300 kilometrelik etkileyici bir parkuru geride bırakan tren, Kars Garı’nda büyük bir coşkuyla karşılandı. Yolcuları Kars Garı’nda karşılayan Vali Ziya Polat, yolculara hoş geldin dileklerini ileterek karanfil takdim etti. Kars’a Ankara’da geldiğini ifade eden İrem Büğrü, "Ankara’da Kars’a turistik tren ile geldik. Her şey çok güzeldi. Çok güzel karşılandık. Kars halkına teşekkür ediyorum" dedi. "Sevgi dolu sıcak bir karşılama ile bu ayazı hiç hissetmedik" Turistik Doğu Ekspresi ile Kars’a gelen TCDD Taşımacılık Genel Müdür Yardımcısı Şems Çakıroğlu, "Biz Kars’a trenimizi dün Ankara’dan 13.55’de yola çıkardık. Yüzlerce kişiyle beraber inanılmaz keyifli, neşeli bir yolculukla buraya kadar geldik. Öncesinde Erzincan’a uğradık. Erzurum’a uğradık. Kars’a geldik, inanılmaz sevgi dolu sıcak bir karşılama ile bu ayazı hiç hissetmedik. Çok teşekkür ediyorum" diye konuştu. Kars’ın marka şehir olduğunu dikkat çeken Vali Ziya Polat, "Kars’ın soğuk gecesinde sıcak bir karşılama ile Turistik Doğu Ekspresi Kars’a, Kars’ta Turistik Doğu Ekspresi’ne kavuştu. Tabi Kars’ın en önemli turizm markalarından biri olan Turistik Doğu Ekspresi buraya yolcu edenlere teşekkür ediyoruz. Gazi Kars’ımız Ani, Çıldır, Sarıkamış, Şehitler diyarı Baltık mimarisi ile bu bölgenin, ülkemizin en önemli turizm destinasyonlarından biri artık, bu turizm merkezi olma yolunda tabi ki Turistik Doğu Ekspresi başlangıç noktası, buraya çok büyük bir marka kattığını hepimiz biliyoruz. Kars’a gelen misafirlerimize hoş geldiniz diyoruz" şeklinde konuştu. Daha sonra gar binasına geçen yolcuları burada aşıklar türküleriyle karşıladı. Yolcular son olarak çıkıştı ateşle yakılan Kars yazısıyla otellerine uğurlandı. Öte yandan, Turistik Doğu Ekspresi’nin şehre gelişiyle birlikte Kars’taki otellerde doluluk oranları yüzde 100 seviyesine ulaştı. Geceyi Kars’ta geçirecek olan yolcular sabahın ışıklarıyla sırasıyla UNESCO Dünya Miras Listesi’ndeki tarihi şehir Ani Ören Yerini gezecek. Donmuş Çıldır Gölü üzerinde atlı kızak keyfi yapacak. Kars Mutfağının olmazsa olmazı Kaz eti ve gibi yöresel lezzetlerin tadına bakacak.