GÜNDEM - 12 Nisan 2024 Cuma 19:06

Baykar’dan firma ve yöneticilerine yönelik iddialara cevap

A
A
A
Baykar’dan firma ve yöneticilerine yönelik iddialara cevap

Baykar, kendileri hakkında dolaşıma sokulan yalan, iftira ve çarpıtmalara karşı bir cevap metni yayınladı.

Baykar, "Uzunca bir süredir, aralıklı olarak firmamız ve yöneticilerimize yönelik art niyetli dolaşıma sokulan kurumsallaşmış yalan, iftira ve çarpıtmalara karşı cevabımızdır" notuyla bir açıklama yayınladı. Açıklamada, "Baykar’ın gelirlerinin kaynağı nereden geliyor?” sorusuna, "Dünyanın en büyük SİHA ihracatçısı olan Baykar’ın halihazırda imzalanan sözleşmelerinin yüzde 97.5’u ihracat kaynaklıdır. Başlangıçtan bugüne tüm projelerini öz kaynakları ile yürüten Baykar, 2003 yılındaki İHA Ar-Ge sürecinin başlangıcından itibaren tüm gelirlerinin yüzde 83’ünü ihracattan elde etti. Bu alanda dünya üzerinde gelirleri bu kadar yüksek oranda ihracattan olan benzeri bir savunma sanayii kuruluşu yoktur. Teknoloji şirketlerinde dahi benzeri zor bulunur. Küresel teknoloji şirketlerinde bile böylesi bir ihracat başarısının örneği azdır. Baykar, yurt dışındaki ihracat faaliyetlerinde ABD, İsrail ve Çin firmalarıyla yarışarak rekabette geride bıraktı. Şimdiye kadar 34 ülkeye yüksek teknoloji ihracatı yaptı. Baykar’ın tek bir faaliyet alanı var o da insansız hava aracı teknolojilerinin milli olarak geliştirilmesi ve üretimidir. Jet yakıtı sattılar iftirasındaki gibi petrol, benzin, motorin vb. gibi bir yakıt işimiz hiç ama hiç olmadı” şeklinde cevap verildi.

Açıklamada, “Türkiye’nin savunma kaynakları Baykar’a mı aktarılıyor?” sorusu ise, “Baykar ve ortakları kuruluşundan bugüne kadar devletten tek kuruş nakit hibe desteği almamış ve kuruluşundan bu yana tek kuruş banka kredisi dahi kullanmamıştır. Tüm projelerimizin finansmanını yüzde 100 öz kaynaklarımızla karşılamaktayız. İhracattan kazandığımızı projelerimize yatırarak büyümekteyiz. Türkiye’nin savunma ve güvenlik harcamaları içerisinde Baykar’a yapılan ödemelerin payı SSB’nin de daha önce açıkladığı gibi yüzde 1’in altındadır. Türkiye’ye ait savunma harcamalarının yüzde 70’i devlet firmalarına verilmektedir. 21 yıl önce ancak 100’den az firmanın bulunduğu savunma sanayiinde, bugün 3 bine yakın firma, 80 bine yakın personel ile faaliyetlerini sürdürmektedir” şeklinde yanıtlandı.

“Baykar devletten teşvik alıyor mu?” sorusuna ise, “Türkiye sanayisinin gelişimi ve desteklenmesi amacıyla devlet tarafından yatırım teşvik uygulamaları gerçekleştirilmektedir. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yayınlanan istatistiklerde 2012 yılından bu yana 86.897 yatırım teşvik belgesi düzenlendiği açıklanmıştır. Bu destekler arasında KDV istisnası, gümrük vergisi istisnası, kurumlar vergisi indirimi vb. nakdi olmayan destek unsurları gibi bir de yatırım kredileri için faiz veya kar payı desteği, nitelikli personel desteği, enerji desteği, hibe desteği gibi unsurlar yer almaktadır. Baykar bugüne kadar yapmış olduğu yatırımlarda hiçbir zaman nakdi teşvik kullanmamıştır. Yatırım kredileri için faiz veya kar payı desteği, nitelikli personel desteği, enerji desteği, hibe desteği gibi nakdi unsurlardan hiçbiri Baykar tarafından talep edilmemiş ve Baykar’a sunulmamıştır. Ayrıca destek kararında sunulan yatırım yeri tahsisi ve SGK prim destekleri de bugüne kadar Baykar tarafından kullanılmamıştır. Baykar’ın yaptığı tüm yatırımlar kendi öz kaynaklarından karşılanmaktadır. Malum algı ajanları tarafından devletten sanki Baykar’a aktarılıyormuş gibi gösterilen 600 milyon liralık teşvik, aslında Baykar’ın yapacağı yatırıma karşılık bazı kalemlerde yabancı firmalar dahil olmak üzere tüm yatırımcı firmalara tanınan vergi indirim hakkıdır. Baykar, sadece geçen yıl 6.4 milyar lira vergi ödemiştir. Şimdiye kadar söz konusu 600 milyon liranın katbekat üstünde yatırım yapmıştır. Halen binlerce personel istihdam etmekte ve genç mühendis adaylarının yetişmeleri için programlar yürüten dünyanın sayılı yüksek teknoloji firmalarından biridir” yanıtı verildi.

Açıklamada, “Baykar rekabet etmeden devletten doğrudan mı sipariş almaktadır?” sorusu ise, “Baykar, rekabet sayesinde doğdu. Rekabetçi yapısıyla sektöründe dünyanın önde gelen firmalarından biri haline geldi. Türkiye, Baykar’dan önce İsrail’den İHA alıyordu. Baykar İHA üreterek İsrail firmasıyla rekabet etti ve Türkiye’ye çok daha kaliteli İHA’ları 10’da 1 maliyetle tedarik etti. Türkiye Cumhuriyeti envanterine giren ilk insansız hava aracı Bayraktar Mini İHA’dır. Bayraktar Mini İHA, 2004 yılında Savunma Sanayi Müsteşarlığı tarafından ilk kez uygulanan rekabete açık, milli ve özgün geliştirme modeliyle yapılan yarışmanın ardından envantere girmiştir. Projeyi yarışmadaki tüm rakiplerini geride bırakarak birinci olan milli girişim Baykar gerçekleştirmiştir. Yüksek teknolojiye sahip tüm yatırımlarımızı bugüne kadar 1 adet dahi sipariş garantisi almadan, ihracattan kazandığımız öz kaynaklarımızla finanse ettik. Tüm yatırımlarımızı aynı şekilde ihracattan kazandığımız öz kaynaklarımızla gerçekleştirdik. 34 ülkeye ihracat yapan ve bu süreçlerde gerçekleştirilen ihalelerde birçok ülkenin firmasını geride bırakarak dünyanın en büyük İHA ihracatçısı olan bir firma, rekabet etmeden dünyada birinci hale nasıl gelebilir?” şeklinde yanıtlandı.

Baykar vergi konusunda ise, "Baykar 2023 yılında ülkemize vergi ve bağış yoluyla toplamda 12.2 milyar TL doğrudan katkı sağlamıştır. Baykar, 2023’te 6.4 milyar lira ile Türkiye’nin en yüksek vergi ödeyen firmalarından biri oldu. Ayrıca firma ortakları Selçuk Bayraktar ve Haluk Bayraktar 2021 ve 2022 yıllarında vergi rekortmeni oldu. 2023 yılında ise (2022 yılı için) 800 milyon TL gelir vergisi ödedik” açıklamasında bulundu.

"Baykar bu işleri tek başına mı yapıyor?” sorusu ise, “Baykar hali hazırda yüzlerce KOBİ ölçeğinde firma ile birlikte çalışarak yüksek teknolojiye sahip bu sistemleri üretmektedir. Baykar etrafında oluşturduğu ekosistemi yukarı çekmek için milli firmalarımızla güçlü bir işbirliği yürütmektedir. Baykar’ın ihracat başarısı aynı zamanda Türkiye’de adı sanı bilinmeyen küçük ve orta ölçekli birçok firmanın da ihracat başarısıdır. Baykar’ın ihraç ettiği SİHA’ların akıllı mühimmatları devlete ait TSKGV firması Roketsan tarafından üretilmektedir. Yine elektro-optik kamera sistemleri bir diğer TSKGV firması Aselsan tarafından geliştirilmiştir. Devlet firmaları Baykar’ın rakibi değil beraber çalıştığı çözüm ortaklarıdır. Yakalanan millileşme vizyonu ve Milli Teknoloji Hamlesi odağındaki bu sinerji sayesinde Türk savunma sanayii arka arkaya ihracat rekorları kırmaktadır. Daha da önemlisi Türk firmaları böylesine stratejik bir alanın ana aktörü haline gelmektedir” şeklinde cevaplandı.

Baykar sosyal sorumluluk projeleri hakkında ise, “Kurduğumuz tüm vakıflar, kurucuları haricinde kimseden yardım, bağış veya hibe kabul etmez. Bu bizim temel prensibimiz hatta kırmızı çizgimizdir. Bu vakıfları ülkemize, gençlerimize katkı sağlayabilmek için kuruyoruz. T3 Vakfı her ay 5 bin öğrenciye Özdemir Bayraktar bursu veriyor. Dünyanın en büyük teknoloji festivali TEKNOFEST’i düzenliyor. Milli Teknoloji Hamlesi’nin en önemli buluşma noktası olan TEKNOFEST’e 140 paydaş destek veriyor. Baykar, Milli Teknoloji Hamlesi gayesine ömrünü vakfeden Özdemir Bayraktar’ın vasiyet ettiği şekilde bu dev organizasyonun finansal yükünün yarısını tek başına karşılıyor. Can Sağlığı Vakfı ise onkoloji, genetik, nadir hastalıklar, psikiyatri gibi alanlarda araştırma yapan bilim insanlarının araştırmalarına destek sağlıyor. Bu işlerin tamamını halkımız için maddi ve manevi birikimlerimizle destekleyerek gerçekleştiriyoruz” ifadelerini kullandı.



Baykar’dan firma ve yöneticilerine yönelik iddialara cevap

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Yunusemre Belediyespor erkek judo takımı Süper Lig’e yükseldi Ankara’da düzenlenen Süper Lig’e Yükselme Müsabakalarında finale kadar yükselen Yunusemre Belediyespor Erkek Judo Takımı, turnuvayı ikinci sırada tamamlayarak Süper Lig’e yükselme başarısı gösterdi. Yunusemre Belediyespor Erkek Judo Takımı, Ankara’da gerçekleştirilen Süper Lig’e Yükselme Müsabakalarında ortaya koyduğu başarılı performansla adını Süper Lig’e yazdırdı. Kırmızı-beyazlı ekip, turnuvayı ikinci sırada tamamlayarak Manisa’ya kupa ve madalyayla döndü. Turnuvaya etkili bir başlangıç yapan Yunusemre Belediyespor, ilk turda Tekirdağ Hayrabolu Belediyespor’u 4-1 mağlup etti. Çeyrek finalde Karaman İl Özel İdarespor karşısında 5-0’lık net bir galibiyet alan ekip, yarı finalde ise Bilecik GSİM Spor Kulübü’nü yine 5-0 yenerek finale yükseldi. Final müsabakasında Sakarya Çaybaşı Spor Kulübü’ne mağlup olan Yunusemre Belediyespor, organizasyonu ikinci sırada tamamladı. Yunusemre Belediyespor Kulüp Başkanı Bülent Kanik, elde edilen başarıdan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Sporcularımız ve antrenörlerimiz, mindere yüreklerini koyarak Manisa’yı en iyi şekilde temsil etti. Süper Lig’e yükselmek kulübümüz adına çok önemli bir adımdır. Sayın Belediye Başkanımız Semih Balaban’ın spora ve sporcuya verdiği destek, bu başarıların en önemli yapı taşlarından biridir. Kendilerine kulübümüz ve sporcularımız adına teşekkür ediyorum" dedi. Yunusemre Belediyespor Erkek Judo Takımı, elde ettiği bu sonuçla önümüzdeki sezon Türkiye Judo Süper Ligi’nde mücadele etmeye hak kazandı. Süper Lig’e yükselen Yunusemre Belediyespor Erkek Judo Takımı kadrosu şu isimlerden oluştu: 66 kg Mustafa Efe Barak, 73 kg Emin Levent Yelkenci, 81 kg Salih Kuzu, 90 kg Enes Pınar, +90 kg Abdülkadir Afşin.
Ankara ‘Kütüphanelerdeyiz’ etkinliği Ankara’da öğrencilerle buluştu ‘Kütüphanelerdeyiz’ etkinliği Ankara’da Adnan Ötüken İl Halk Kütüphanesi’nde ilkokul öğrencilerinin katılımı ile gerçekleşti. ‘Kütüphanelerdeyiz’ etkinliği, Ankara Adnan Ötüken İl Halk Kütüphanesi’nde düzenlendi. Etkinliğe, Milli Eğitim Bakanlığı Temel Eğitim Genel Müdürü Ebubekir Sıddık Savaşçı, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphaneler ve Yayınlar Genel Müdürü Taner Beyoğlu, öğretmenler ve öğrenciler katıldı. Etkinlikte, ilkokul öğrencileriyle bir araya gelen müdürler öğrencilere hediye kitap takdim etti. "2025 yılında yaklaşık 5 binin üzerinde etkinlik ortaya çıktı" Temel Eğitim Genel Müdürlüğü’ne bağlı okullarda ‘Kütüphanelerdeyiz’ etkinliğinin hayata geçirildiğini söyleyen Savaşçı, "Bu etkinlikteki bizim en büyük amacımız, okul dışı öğrenme ortamlarıyla beraber çocuklarımızın eğitim-öğretim faaliyetlerini sadece okulda değil, okul dışında da devam etmelerini istiyoruz. Bu anlamda Türkiye Yüzyılı maarif modeli kapsamında okul dışı öğrenme ortamları çok önemli. Çocuklarımız okuyacaklar, düşünecekler, uygulayacaklar ve neticelendirecekler. 2025 yılında yaklaşık 5 binin üzerinde etkinlik ortaya çıktı. 260 bine yakın öğrencimiz de kütüphanelerimizi ziyaret etti. Kütüphaneler sadece kitap okunan yerler olarak olmadığını da çocuklarımız çok net bir şekilde gördüler. Kütüphanemizi gezerken Ulubatlı Hasan İlkokulu öğrencilerimizle bir araya geldik. Kütüphaneden çok memnun olduklarını ifade ettiler. Çocuklarımızın mutluluğu gerçekten değer. 81 ilimizin tamamında etkinliğimizi 2025 yılında başarı ile yürüttük. Bu sene de devam edecek inşallah. Kütüphanelerde çocuklar ahşap atölyesinde bilgiyi beceriye dönüştürebilecekleri alanlar da buluyorlar. Bu bizim için çok önemli bir etkinlik" diye konuştu. "0-3 yaş bebek kütüphaneleri, 4-6, 7-14 yaş çocuk kütüphaneleri inşa ediyoruz" Gerçekleştirilen projeye dair konuşan Beyoğlu, şu ifadelere yer verdi: "Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak ülkemiz genelinde 81 ilimizde, 900’den fazla ilçemizde, bin 300’ün üzerinde halk kütüphanesini işletiyoruz. Son dönemde hem mevcut halk kütüphanelerimizin imkanlarını geliştirmeye çalışırken çok işlevli, zengin hizmet içeriği olan yeni kütüphaneler de inşa ediyoruz. Bu kütüphaneleri ortaya koyarken tabii ki en büyük amacımız toplumda okuma kültürünün gelişimine katkıda bulunmak. En önemli stratejimiz okuma eyleminin bireysel düzeyde öncelikli bir davranışa ve alışkanlığa dönüşmesi. Toplumsal düzeyde de bir okuma kültürünün neşet etmesi elbette. Bu çerçevede çocuklarımızın kitapla hemhal olmaları, kitaplarla birlikte bir hayat geçirmeleri için kütüphanelerimizde de imkanlarımızı geliştiriyoruz. 0-3 yaş bebek kütüphaneleri, 4-6, 7-14 yaş çocuk kütüphaneleri inşa ediyoruz. Öğrencilerimiz, okullarımız bizim için çok önemli. Onları kütüphanelerimize çekmek istiyoruz. Onların kütüphanelerimizle ve kitaplarla tanış olmasını istiyoruz. Milli Eğitim Bakanlığımıza, Kütüphanelerdeyiz projesinin yürütülmesiyle ilgili ortaya koyduğu somut, güçlü iradeyle ilgili olarak çok teşekkür ediyorum." Program, Savaşçı ve Beyoğlu’nun hediyeleşmesinin ardından toplu hatıra fotoğrafının çekilmesiyle sonlandı. Etkinliğin ardından ilkokul öğrencileri kitap okumaya başladı.