ASAYİŞ - 29 Mayıs 2025 Perşembe 16:02

İBB’ye yönelik yolsuzluk soruşturmasında etkin pişmanlıktan faydalanarak tahliye edilen şüphelinin 4 ayrı ifade verdiği ortaya çıktı

A
A
A
İBB’ye yönelik yolsuzluk soruşturmasında etkin pişmanlıktan faydalanarak tahliye edilen şüphelinin 4 ayrı ifade verdiği ortaya çıktı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ve görevinden uzaklaştırılan tutuklu başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik yürütülen yolsuzluk soruşturması kapsamında, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalandığı gerekçesiyle ’ev hapsi’ şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanması şartıyla tahliye edilen şüpheli Seyfi Beyaz’ın ifadeleri ortaya çıktı. 4 ayrı ifade verdiği belirlenen şüpheli, ‘’Verdiğimiz daire ve paraları rızamızla vermedik. İskan ve inşaat ruhsatı süreçlerinde bunları vermek zorunda kaldık. İnşaat işiyle uğraşan birçok kişi benzer muameleye maruz kalmıştır’’ dedi.


İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) ve görevinden uzaklaştırılan tutuklu başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik yolsuzluk iddiasına ilişkin yürütülen soruşturma sürüyor. Soruşturma kapsamında, geçtiğimiz gün etkin pişmanlık hükümlerinden faydalandığı gerekçesiyle ’ev hapsi’ şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanması şartıyla tahliye edilen şüpheli Seyfi Beyaz’ın ifadeleri ortaya çıktı.


Cezaevinde bulunduğum dönemde; yaşadığım olayların bir kısmını tekrar hatırladım, aklıma gelen diğer olayları da paylaşmak istedim’’


Şüpheli Beyaz’ın 9 Nisan, 25 Nisan, 14 Mayıs ve 26 Mayıs 2025’de 4 ayrı ifade verdiği tespit edildi. Son 2 tarihteki ifadelerinde, ‘’Cezaevinde bulunduğum dönemde; yaşadığım olayların bir kısmını tekrar hatırladım, bazı olayların üzerinden zaman geçtiği için hepsini o an hatırlamam mümkün değildi. Aklıma gelen diğer olayları da paylaşmak istedim’’ dediği belirlendi. Kimlik tespitinde müteahhit olduğunu söyleyen Beyaz, 9 Nisan’da Savcılığa verdiği ilk ifadesinde, ‘’Aile işimiz olan müteahhitlik mesleğiyle 1983 yılından beri uğraşmaktayım. Beyaz İnşaat isimli firmaya hissedarım. Yine Bakırköy’de bulunan Capacity isimli alışveriş merkezinin arsa sahibi olan Uzman A.Ş.’nin hissedarıyım’’ dedi. Beyaz, İmamoğlu’nu 2010 yılından itibaren tanıdığını belirterek, ‘’Beylikdüzü’nde bir arsa satılıyordu, bu arsa üzerinde Ekrem İmamoğlu ile birlikte inşaat yaptık. Ben kendi hisseme düşen bağımsız bölümleri sattım. Bunun dışında Beylikdüzü’nde 2010 yılında bir arsa satılıyordu. Bu arsayı da İmamoğlu İnşaat isimli firmayla ortak aldık. Arsanın yüzde 40’ı benim, yüzde 60’ı onlarındır. Bu arsaya herhangi bir inşaat yapmadık, halen arsa vasfındadır’’ dedi.



Köprüyü belediyenin yapamayacağını belirterek 750 bin lira istediler ancak köprünün belediye tarafından yapıldığını öğrendik’’


Şüpheli Beyaz 25 Nisan tarihindeki ifadesinde, ‘’Teraspark alışveriş merkezinde yaptığımız inşaatın arsasının üzerinde satılık tabelasını görmemiz üzerine aradığımız numaradan Kemal A. isimli şahısla görüştük. Buranın yüzde 85’inin kendisinin olduğunu, yüzde 15’ininde Ekrem İmamoğlu’nun adına olduğunu söyledi. İmamoğlu ile görüştük, bu inşaatı beraber yapabileceğimizi anlayınca Kemal A.’nın yüzde 85 hissesini satın aldık. Hisseleri satın aldıktan sonra inşaata devam ettik ve tamamladık. Ekrem İmamoğlu burada yüzde 15’e değil yüzde 20’ye tekabül eden sayıda 6 veya 7 dükkan aldı. Aradaki yüzde 5 hisseyi resmi bir şekilde devrettik ancak karşılığında herhangi bir ödeme almadık. AVM’nin yanında bir köprü yapılacaktı, biz bu köprüyü belediyenin yapması gerektiğini söyledik ama belediye yapamayacağını belirterek bize Adem Soytekin’i gösterip bu köprüyü onun yapacağını söyledi ve Adem Soytekin bizden bu köprüyü yapmak karşılığında 750 bin lira istedi. Kardeşim Adem’e elden bu parayı verdi. Daha sonra söz konusu köprünün belediye tarafından yapıldığını öğrendik’’ şeklinde konuştu.



Yapmış olduğumuz inşaat işlerinden dolayı sürekli bir şeyler istenmesi dolayısıyla çok rahatsız oldum


14 Mayıs tarihindeki ifadesinde şüpheli Beyaz, İmamoğlu’nun belediye başkanı olduktan sonra sürekli kendisinden para istenmesinden dolayı o bölgede iş yapmak istemediğini belirterek, ‘’Bu yüzden kardeşime daha önceden anlaşmış olduğumuz Yakuplu Meydanı civarında bulunan projeyi yapmak istemediğimi söyledim ve biz bu işi Adem Soytekin’e devrettik. Buradan 2 daire alacaktık ancak bunları da alamadık. Ben Ekrem İmamoğlu’nun Beylikdüzü ve ardından İBB başkanı olduktan sonra yapmış olduğumuz inşaat işlerinden dolayı sürekli bir şeyler istenmesi dolayısıyla çok rahatsız oldum. Ayrıca İBB’den de herhangi bir iş almadım ve ben bu noktada içinde bulunduğum bu duruma çok üzülüyorum’’ ifadelerini kullandı.



İskan alamadığımızı kendisine söyledik. O da ‘3 milyon lira verirseniz iskanınızı alırım’ dedi


Son olarak 26 Mayıs tarihinde West Side projesinde iskan almak için Adem Soytekin’e verilen 3 milyon liradan bahsetmek istediğini söyleyen şüpheli Beyaz, ‘’Biz iskanı alamadığımız için yaklaşık 200 daire sahibi bize dava açtı. 580 daire de Kemal Şahin’in arsa sahibi olarak binada hakkı bulunuyordu. O da bizden talepte bulunacaktı. Bu yüzden iskanı bir an önce almak zorundaydık. Binayı ruhsat eki ve projesine uygun olarak yapmamıza rağmen iskanımızı alamıyorduk. Bu konuda Adem Soytekin’inle görüştük. İskan alamadığımızı kendisine söyledik. O da ‘3 milyon lira verirseniz iskanınızı alırım’ dedi. Daha önce kendisine bu konudan dolayı daire vermek zorunda kalmıştık ancak buna rağmen iskanımız verilmedi. 3 milyon lirayı KDV’siyle birlikte Adem’e ödedik. Ortaklardan İsa U. parayı resmi olarak çıkarabileceğimizi, bunun için de Adem’in fatura kesmesi gerektiğini söyledi. Bunun üzerine 3 milyon 540 bin liralık faturayı kesti’’ diye konuştu.


"Verdiğimiz daire ve paraları rızamızla vermedik. İskan ve inşaat ruhsatı süreçlerinde bunları vermek zorunda kaldık’’


İstenilen paraları teslim ettikten 2 gün sonra da iskanların alındığını belirten şüpheli Beyaz, ‘’Samimi bir şekilde de tüm bildiklerimi anlattım. Verdiğimiz daire ve paraları rızamızla vermedik. İskan ve inşaat ruhsatı süreçlerinde bunları vermek zorunda kaldık. İnşaat işiyle uğraşan birçok kişi benzer muameleye maruz kalmıştır. Belediyelerin çalışma yöntemi de bu şekildedir. Talepleri karşılanmazsa iskan ve ruhsat süreçlerini sonuçlandırmazlar. Kimse de belirtilen bu tutarları kendi isteğiyle vermek istemez. Bu hususların da göz önüne alınmasını istiyorum’’ ifadelerini kullandı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın Bartın’da 30 köy yolu ulaşıma kapandı Bartın’da 3 gündür devam eden kar yağışı nedeniyle 30 köy yolu ulaşıma kapandı. Hasankadı Beldesi’nde evinde kar nedeniyle mahsur kalan bir hastanın ise yardımına sağlık ekipleri yetişti. Bartın’da aralıklarla yağan kar, kırsal kesimlerde hayatı durma noktasına getirdi. Kar nedeniyle il merkezine bağlı 1 köy, Ulus ilçesine bağlı 29 köy olmak üzere toplam 30 köy yolu kar ve tipi nedeniyle ulaşıma kapandı. İl Özel İdaresine ait iş makineleri ile gece gündüz yürütülen çalışmalarla yolların yeniden ulaşıma açılabilmesi için çalışma yürütülüyor. Çalışmalar hakkında bilgi veren İl Genel Meclisi Başkanı Turhan Kalaycı, "İlimizin yüksek kesimlerinde ciddi bir kar yağışı oldu. Halen devam eden kar yağışı öncesinde gerekli hazırlıklarımızı tamamlamıştık. Sabah saatlerine kapanan yol sayısı 80’e çıktı ama yürütülen çalışmalarla bu sayıyı 30’a düşürdük. Devam eden yağışla açılan yollar yeniden kapanabiliyor. Ulaşımın sağlanabilmesi için gece gündüz karla mücadelemizi sürdürüyoruz" dedi. Evinde mahsur kalan hastanın yardımına yetiştiler Bartın’ın merkez Hasankadı Beldesi Doğancılar Mahallesi’nde nefes darlığı ve kronik akciğer rahatsızlığı bulunan 66 yaşındaki hastanın yardımına ise Acil Sağlık Hizmetleri ekipleri yetişti. Evinde mahsur kalan hastayı kurtarmak için harekete geçen sağlık ekipler, yola devrilen ağaç ve tipi gibi engelleri aşarak hastaya ulaştı. Ekipler, hastayı branda sedye ile güvenli şekilde ambulansa kadar taşıyarak, oksijen desteği sağladı. İlk tıbbi müdahalenin ardından hasta, Bartın Devlet Hastanesi Acil Servisi’ne getirilerek tedavi altına alındı. Zamanında hastaneye yetiştirilen hastanın sağlık durumunun iyiye gittiği öğrenildi.
Rize Rize Valisi Baydaş 1 yıllık asayiş bilançosunu açıkladı Rize Valisi İhsan Selim Baydaş, yıl boyunca yürütülen asayiş ve diğer kurumlara ait çalışmalara ilişkin ayrıntılı değerlendirmelerde bulundu. Rize Valisi İhsan Selim Baydaş 2025 yılı boyunca Rize’de yürütülen güvenlik, asayiş, uyuşturucuyla mücadele, trafik, düzensiz göç, sahil güvenlik, 112 çağrıları ve kamu hizmetleri ile ilgili açıklamalarda bulundu. Asayiş olaylarında 2024 yılına nazaran düşüş olduğuna dikkat çeken Vali Baydaş "2024 Ocak-Aralık ve 2025 Ocak-Aralık dönemlerini karşılaştırdığımızda, kişilere karşı işlenen suçta bir azalma görüyoruz. 2024’te 2 bin 368 olay meydana gelmişken, 2025’te olay sayısı 265 azalarak 2 bin 103’e düşmüştür. Bu yaklaşık yüzde 11’lik bir azalmaya tekabül ediyor ve bu tabloyu memnuniyetle müşahede ediyoruz" dedi. Mal varlığına karşı işlenen suçlara da değinen Vali Baydaş, "Mal varlığına karşı işlenen suçta da azalma devam etmektedir. 2024’te 549 olay meydana gelmişken, 2025’te bu sayı 173 azalarak 376’ya düşmüştür. Hem kişilere karşı işlenen suçlarda hem de mal varlığına karşı işlenen suçlardaki bu düşüş, kolluk birimlerimizin, emniyetimizin ve jandarmamızın dikkatli takibi ve önleyici çalışmalarıyla mümkün olmuştur" ifadelerini kullandı. Rize’de terörle mücadele kapsamında 2025 yılı içerisinde 31 operasyon gerçekleştiğini kaydeden Baydaş "Terörle mücadele kapsamında 2025 yılı Ocak-Aralık döneminde, 25’i kırsal alanda jandarma sorumluluk bölgesinde, 6’sı şehir merkezinde olmak üzere toplam 31 operasyon gerçekleştirilmiştir. Bu operasyonların 4’ü FETÖ, 3’ü DEAŞ, 2’si PKK, 1’i DHKP-C, MLKP ve diğer terör örgütleri kapsamındadır. Bu 31 operasyonla ilgili faaliyetler 2025 yılında da aralıksız şekilde sürdürülmüştür" şeklinde konuştu. Olayların yüzde 100’e yakını aydınlatılıyor Rize’de suç olaylarının tamamına yakının aydınlatıldığının altını çizen Baydaş "Evet, olaylar yaşanıyor ama burada aydınlatma oranı çok önemli. Kişilere karşı işlenen suçlarda aydınlatma oranımız yüzde 99,67. Mal varlığına karşı işlenen suçlarda ise bu oran yüzde 97,72. Bu küsuratlı kısım devam eden soruşturmalardan ve delil toplama süreçlerinden kaynaklanıyor. Bu işlemler tamamlandığında oranlarımızın yüzde 100’lere ulaşmasını hedefliyoruz. Bu alanda arkadaşlarımızın üstün gayretine özellikle teşekkür etmek istiyorum" diye konuştu. "360 bin 112 acil çağrısının 141 bini asılsız" 112 Acil Çağrı Merkezi’ne yapılan çağrıları da değerlendiren Vali Baydaş, bu çağrılarından asılsız olanların büyüklüğüne dikkat çekerek "112 Acil Çağrı Merkezi’ne yapılan çağrıların toplamı 360 bin 904’tür. Maalesef bu çağrıların 141 bin 250’si asılsız çağrı" ifadelerini kullandı.