EKONOMİ - 31 Ocak 2025 Cuma 09:27

İTO’nun yeni “İstanbul Tüketici Fiyat İndeksi” yarın açıklanıyor

A
A
A
İTO’nun yeni “İstanbul Tüketici Fiyat İndeksi” yarın açıklanıyor

İstanbul Ticaret Odası’nın 1995 yılından beri hazırlayıp kamuoyuyla paylaştığı ‘İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi’, 1 Şubat’tan itibaren ‘İstanbul Tüketici Fiyat İndeksi’ adıyla yenilenerek yayımlanacak. İstanbul Tüketici Fiyat İndeksi çalışmaları kapsamında Ocak 2023’ten bu yana toplam 586 binin üzerinde fiyat verisi toplandı. 1995 yılı bazlı indekste 242 madde bulunurken, 2023 yılı bazlı İstanbul Tüketici Fiyat İndeksi’nde 493 madde yer alıyor. İndeksteki ana grup sayısı 8’den 12’ye çıkarıldı. Fiyat derleme sayısı da 15 bin 725’ten 24 bin 500’e yükseltildi.



İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) 1995 yılından beri hazırlayıp kamuoyuyla paylaştığı ‘İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi’, 1 Şubat’tan itibaren ‘İstanbul Tüketici Fiyat İndeksi’ adıyla yenilenerek yayımlanacak.



Yeni indeksin tanıtımı için dün Oda’nın Eminönü Merkez Binası’nda bir toplantı düzenlendi. Toplantıda, İTO’nun 1985 ve 1995 bazlı Ücretliler Geçinme İndeksleri’nin, değişen tüketim alışkanlıkları ile hayatımıza giren yeni hizmet ve ürünleri temsil etmesi amacıyla yenilenmesine karar verildiği açıklandı.



Verilen bilgiye göre 1995 yılı bazlı indekste 242 madde bulunurken, 2023 baz yıllı İstanbul Tüketici Fiyat İndeksi’nde 493 madde yer alıyor. İndeksteki ana grup sayısı 8’den 12’ye çıkarıldı. Fiyat derleme sayısı da 15 bin 725’ten 24 bin 500’e yükseltildi.



İTO tarafından hesaplanan ve açıklanan indekslerin fiyatları, ağırlıklı olarak ‘yerinde veri toplama’ yöntemiyle temin ediliyordu. Yeni indekste ise bu yönteme ek olarak kısmen ’internet üzerinden’ veri temini de yapılmaya başlandı.



İstanbul Tüketici Fiyat İndeksi için bilimsel araştırma çalışmalarının ardından İTO İstatistik Birimi’nin koordinasyonunda bilişim altyapısı ve hesaplama programları geliştirildi.



Hane halkı araştırmalarını NielsenIQ Türkiye gerçekleştirdi


Çalışma için tüketici davranışlarını ölçme ve hane halkı araştırmaları konusunda NielsenIQ Türkiye danışmanlık hizmeti verirken, İTO’nun yeni indeksini hazırlayan Bilim Kurulu’nda şu isimler yer aldı: Bilgi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ege Yazgan, İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Elçin Aykaç Alp, Milli İstihbarat Akademisi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mevlüt Tatlıyer, Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nurullah Gür, İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Kaya ve Dr. Barış Soybilgen’den oluştu.



Yeni indeks için İTO Bilim Kurulu, İTO Stratejik Araştırmalar Merkezi (İTOSAM) İstatistik Birimi ve NielsenIQ Türkiye Tüketici ve İçgörü Araştırmaları Bölümü’nün çalışmaları ile aylık 350 hane takip edilerek, toplam 2 bin 400 hanenin katılım gösterdiği tüketim araştırması yapıldı. İndeks çalışmaları kapsamında Ocak 2023’ten bugüne kadar geçen 25 ayda toplamda 586 binin üzerinde fiyat verisi toplandı.



“1929’dan bu yana İstanbul için enflasyonu ölçüyoruz”


Yeni indeksin tanıtım toplantısında konuşan İTO Başkanı Şekib Avdagiç, Türkiye’de devamlılığı olan ve bilimsel kabul gören indeksi yayınlayan ilk milli kurumun İTO olduğunu söyledi. Avdagiç, İTO’nun, 1929’dan bu yana İstanbul için ‘hayat pahalılığını’, bugünkü tabirle enflasyonu ölçtüğünü belirterek, “O zamanki adıyla ‘İstanbul Ticaret ve Sanayi Odası’ olarak biz enflasyon ölçümünün ticaret alemi için önemini biliyorduk. Herkesin güveneceği, yani bilimsel esasları Avrupa ülkelerinin uyguladığı esaslarla uyumlu bir indeks yayınlanması gerekiyordu. Kişiyi değil, aileyi temel alarak kendi ekibimizle ilk indeksimizi hazırladık. Ve Ocak 1929’dan itibaren “İstanbul’da Hayat Pahalılığı Müşiresi (İndeksi)” adıyla yayınlamaya başladık” diye konuştu.



1930’da indekse yeni gruplar ve ürünler eklediklerini, ismini de “İstanbul Geçinme İndeksi” olarak değiştirdiklerini kaydeden Avdagiç, şöyle devam etti: “Bu, birinci revizemizdi. Yine İkinci Dünya Savaşı başlamadan önce indekste yeni düzenlemeler yapıp ikinci baz yılı olarak da 1938’i kabul ettik, ürün miktarlarını artırdık. Bu ikinci revizemiz oldu. Ondan sonra da 1953 başta olmak üzere sürekli baz yılını, indeks ürün ve gruplarını elden geçiren değişimlerimiz, revizelerimiz oldu. 1930 ve 40’lı yılların bilim adamları, hayat pahalılığını ölçmeye çalışan tüm indeksleri analiz ettikten sonra ‘İTO İstanbul Geçinme İndeksi’ni ‘ismini hak eden tek indeks’ olarak ilan ediyorlardı. Bu da bizim bilimsel titizliğimizin göstergesiydi.”



Şekib Avdagiç, Türkiye’de akademiyi indeks hazırlama sürecine dahil eden ilk kurumun da İTO olduğunu vurgulayarak, “Biz 1950’li yılların önemli iktisatçıları olan Oda Müşaviri Refii Şükrü Suvla ve Orhan Dikmen gibi isimleri bünyesinde tutan İstanbul Üniversitesi’nin İstatistik Enstitüsü ile işbirliğine gittik. Böylece Türk bilim adamlarımızın oluşturduğu ilk indeksi hazırladık. 1953’te “aile bütçesi anketi” esaslı yapılan bu çalışma, İstatistik Müdürlüğü başta olmak üzere birçok kuruma ilham verdi” dedi.



“Dün hiç düşünülmeyen hizmet ve ürünler temel ihtiyaçlar arasına girdi”


Günün değişen şartlarına göre indeksi yenilemenin, baz yılını değiştirmenin, ürün grup ve maddelerini güncellemenin bir zorunluluk olduğunu söyleyen İTO Başkanı Şekib Avdagiç, şöyle devam etti: “Tüketim davranışlarımızda köklü değişiklikler oldu, oluyor. Dün hiç düşünülmeyen hizmet ve ürünler, temel ihtiyaçlar arasına girdi. Bir önceki indeksimizde ‘soba, video, kaset çalar, odun, aidata dahil olmayan kapıcı ücretleri’ gibi başlıklar vardı. Şimdi İstanbul’da doğalgazsız ev yok, video kaset izleyen yok. Ama hepimiz otomobil, cep telefonu, internet, dijital platformlar kullanıyoruz. Dolayısıyla 30 yıldır kullandığımız 1995 baz yıllı indeksimiz artık yeterli olmamaya başladı. Bu nedenle İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi’nin güncellenmesi için 2019 itibariyle çalışmalara start verdik. Ne yazık ki araya 2 yıllık pandemi girdi, hem fiyatlamalarda hem de tüketim biçimlerinde anormallikler oldu. Biliyorsunuz, baz yılının olağanüstü gelişmelerden mümkün olduğunca arındığı bir yıl olması gerekiyor. Bu nedenle çalışmalarımızın başlangıç tarihini erteledik. Normalleşme sürecinin kabul edilecek bir seviyeye gelmesini bekledik. Yeni indeksimizi ilk kez 2023 yılında teste başladık. Baz yılı olarak da 2023’ü esas aldık. 1 Şubat 2025’ten itibaren de resmi olarak yürürlüğe koyuyoruz.”



Avdagiç, İstanbul Tüketici Fiyat İndeksi’nin A’dan Z’ye akademisyenler, bağımsız kuruluşlar ve İTO İstatistik Birimi’nden oluşan bir ekip tarafından hazırlandığını kaydetti. Avdagiç, “En büyük şansımız, tıpkı 1953’teki gibi akademik açıdan Türkiye’nin sayılı isimleri arasında yer alan hocalarımızdı. İkincisi ise dünyanın önde gelen bilgi hizmetleri ve en kapsamlı tüketici içgörülerini sunan şirketi NielsenIQ oldu. Bu süreçte NielsenIQ Türkiye ve NBT Teknoloji Danışmanlık’tan danışmanlık hizmeti aldık. Sacayağımızın üçüncü temeli ise Odamızın 96 yıllık enflasyon ölçme deneyimine sahip İstatistik Birimi’ydi” diye konuştu.



İTO Başkanı Şekib Avdagiç, İstanbul Tüketici Fiyat İndeksi’nin Türkiye’deki en güncel İstanbul indeksi olma özelliğini taşıdığını belirterek, “Tıpkı ilk indeks ve sonrasındakilerde olduğu gibi bu indeksimiz de metodolojik açıdan çağdaş ve bilimsel özelliklere sahip. Bir başka ifadeyle yeni indeksimiz, metodolojik açıdan EUROSTAT ile aynı nitelikleri taşıyor. 2023 bazlı İstanbul Tüketici Fiyat İndeksi’nin şehrimiz ve ticaret alemimiz için hayırlı olmasını diliyorum” dedi.



"İstanbul’a özel daha genel bir tüketim endeksi üzerinde çalışıldı"


İTO Bilim Kurulu adına söz alan Kurul Üyesi ve Bilgi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ege Yazgan da İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi’nin yenilenmesinin çok önemli olduğunu kaydetti.



İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi’nin ana çıkış itibariyle ücretli kesimin tüketim alışkanlıklarının kalıpları üzerine yoğunlaştığını anımsatan Yazgan, "İstanbul Tüketici Fiyat İndeksi, tabi daha tüm tüketicileri gösteren bir endeks. İstanbul’a özel daha genel bir tüketim endeksi üzerinde çalışıldı" değerlendirmesinde bulundu.



İTO’nun yeni “İstanbul Tüketici Fiyat İndeksi” yarın açıklanıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İş Bankası’ndan yüzen şube: İş Vapur hizmete açıldı Türkiye İş Bankası’nın yüzen şubesi İş Vapur, Galataport’ta hizmete başladı. İş Vapur, olası bir afet anında hizmet sürekliliğini sağlayacak altyapısı ve donanımı; yıl boyu sunacağı bankacılık hizmetleri; etkinlik, dinlenme, kafe alanlarıyla yeni nesil yüzen şube özelliği taşıyor. Vapur, Bankanın ilk yıllarında kuruluş yıl dönümlerinin kutlandığı Şirket-i Hayriye filosundaki 66 numaralı Boğaziçi Vapuru’ndan esinlenilerek sıfırdan inşa edildi. İş Bankası, hem yeni nesil bir deneyim alanı sağlayan hem de karayolu erişiminin kısıtlanabileceği deprem gibi olası afet durumlarında İstanbul Boğazı’nda ve gerektiğinde farklı kentlerde gezici hizmet vererek bankacılık hizmetlerinin mümkün olduğunca kesintisiz devamını sağlamayı hedefleyen İş Vapur’u hizmete sundu. Bankanın kurulduğu ilk yıllarda kuruluş yıl dönümünü kutladığı, bu anlamda banka tarihinde özel bir yeri olan Şirket-i Hayriye filosundaki 66 numaralı Boğaziçi Vapuru’ndan ilham alınarak sıfırdan inşa edilen İş Vapur, 2026 yılının büyük bölümünü Galataport’ta geçirecek. Vapur, olağanüstü durumlarda yiyecek, barınma ve bankacılık hizmetleri sunabilecek şekilde tasarlandı. Normal zamanlarda 3 terminalin yer alacağı İş Vapur’da afet dönemlerinde terminal sayısı 13’e çıkabilecek. Ayrıca, 1 GişeMatik ve 1 Bankamatik ile nakit ihtiyaçlarının hızlıca ve self servis olarak karşılanması sağlanacak. İş Vapur’da banka şubesinin yanı sıra sergi, toplantı, etkinlik, büfe ve dinlenme alanları bulunuyor. Vapurun ana güvertesinde bulunan İş Vapur Şubesi, İş Kültür Yayınları ve kafe alanı yılın her günü 11.00-20.00 saatleri arasında faaliyet gösterecek. İstanbul Boğazı’nda gezici olarak hizmet verecek İş Vapur’un açılışında konuşan İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, "Bankanın afet yönetimine dair çalışmaları çerçevesinde 6 Şubat deprem felaketlerinden sonra hayata geçirilen İş Vapur ile deprem gibi büyük bir afet karşısında karayolu erişiminin kısıtlandığı durumda bankacılık hizmetleri mümkün olduğunca kesintisiz bir şekilde devam edecek ve İstanbul Boğazı’nda gezici olarak hizmet verebilecek" dedi. Aran, "Galataport’tan Sarıyer’e, Beykoz’dan Bostancı’ya, Tuzla’ya kadar İstanbul’un birçok kıyısından İstanbullulara denizden ulaşıp bankacılık hizmetlerinin aksamamasını sağlayacağımız İş Vapur, aynı zamanda olası depremde revir ve yatakhane olarak da kullanılabilecek, 300 kişiye kadar barınma imkânı sağlayacak. Dijital kanalların bankacılık işlemlerinde aldığı payın neredeyse yüzde 100’e yaklaştığı günümüzde kurum olarak şubelere farklı bir anlam katıyoruz. Tarım, girişimcilik ve turizm alanlarında açtıkları ihtisas şubelerinin bu yöndeki çalışmalarının bir parçasını oluşturuyor. İş Vapur afet odağının yanında müşteri deneyiminde fark oluşturan yeni nesil temas noktası olarak farklı bir şube deneyimi yaşatıyor" dedi. Aran, "İş Vapur ile denizde seyahat eden bir şubeyi açıyor, yüzen bir bankacılık şubesini sektöre kazandırıyoruz. Bu, tarihimizde ilk değil. 1926 yılında hem Türkiye’yi hem de dış ticareti artıracak ürünleri tanıtmak amacıyla Avrupa’nın birçok limanını dolaşan Karadeniz Vapuru’nda da şube açmış ve ülkemizin tanıtımında rol oynamıştık. Cumhuriyet vizyonuyla 1926’daki vapur şubemizden tam 100 yıl sonra bu kez İş Vapur’u İstanbullulara, Türk bankacılık sektörünün hizmetine sunmaktan dolayı gurur ve mutluluk duyuyoruz. Bu vapurun yapılmasında, bugün hizmete açılmasında emeği geçen Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’na, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Hatları İşletmesi’ne, İstanbul Liman Başkanlığı’na, tüm paydaşlarımıza ve bu projede emeği geçen çalışma arkadaşlarıma yürekten teşekkür ediyorum" diye konuştu. İş Vapur, olağanüstü durumlarda yiyecek, barınma ve bankacılık hizmetleri sunabilecek şekilde tasarlandı. İstanbul içi yolcu kapasitesi 500 kişi olan, 320 kişilik etkinlik alanına sahip vapurun, açık denizde 400 kişi kapasitesi bulunuyor. Üst güverte, afet dönemlerinde yine modüler tasarım sayesinde 300 kişinin afet şartlarında konaklayabileceği/yatabileceği bir alana dönüştürülecek şekilde tasarlandı. İş Vapur’da olası afet senaryosu dikkate alınarak revir, kuru kumanyalık, yüksek kapasiteli mutfak, afet ihtiyaç depoları, duş ve hijyen alanları bulunuyor. Bu sayede gemi, afet anında destek, lojistik ve hizmet platformu olarak kısa sürede devreye alınabilecek altyapıya sahip. Şube alanında, olağanüstü durumlar dışında 3 terminalle hizmet verecek İş Vapur, afet dönemlerinde sosyal alanlardaki modüler mobilyaların şube terminaline dönüştürülmesiyle toplamda 13 terminale çıkabilecek. Ayrıca, 1 GişeMatik ve 1 Bankamatik ile nakit ihtiyaçlarının hızlıca ve self servis olarak karşılanması sağlanacak. Vapurda hem afet gibi olağanüstü durumlarda hem de normal şartlarda hizmet vermesi planlanan banka şubesinin yanı sıra "İş Kültür" konseptiyle uyumlu sosyal alanlar, sergi, toplantı ve kurumsal organizasyonlara uygun etkinlik alanları, büfe ve dinlenme alanları da mevcut. Bu alanlar, bankacılık faaliyetlerinden bağımsız veya birlikte kullanılabilecek esnek mekânsal kurgular olarak tasarlandı. Vapurun ana güvertesinde bulunan İş Vapur Şubesi, İş Kültür ve kafe alanı yılın her günü 11.00-20.00 saatleri arasında faaliyet gösterecek. Vapurun üst güvertesi Boğaz’da kültür-sanat ve etkinliklere açık olacak. İş Vapur, Karaköy Şubesine bağlı olarak faaliyet gösterecek. Şehir Hatları A.Ş. tarafından inşa edilen İş Vapur, 50 metre uzunluğa ve 11 metre genişliğe sahip. Proje Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, Denizcilik Genel Müdürlüğü, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Hatları, İstanbul Liman Başkanlığı gibi paydaşların destekleriyle hayata geçirildi.