GÜNDEM - 07 Kasım 2024 Perşembe 13:42

Karabağ Zaferinin 4. Yıl Dönümünde “Zafer Günü” Konferansı gerçekleşti

A
A
A
Karabağ Zaferinin 4. Yıl Dönümünde “Zafer Günü” Konferansı gerçekleşti

İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi’nde Karabağ Zaferinin 4. Yıl dönümüne özel ‘Zafer Konferansı’ düzenlendi. Etkinlikte konuşan Kazakistan İstanbul Kurucu Başkonsolosu ve Türksoy Teşkilatı İstanbul Temsilcisi Yershan Uaiss, Gazi Mutafa Kemal Atatürk’ün ‘Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur’ sözünü hatırlatırken Rektör Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu, “Azeri diye bir şey yoktur. Azerbaycan Türkü vardır. Bizler iki devlet tek milletiz. Sadece coğrafya olarak onlar biraz Doğuda, biz Batıdayız. Dolayısıyla; yüreğimiz, inancımız, mücadelemiz, direncimiz her şeyimiz birdir” dedi.


Üniversitenin Alev Ofluoğlu konferans salonunda düzenlenen konferansa; Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Azmi Ofluoğlu, Rektör Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu, Kazakistan İstanbul Kurucu Başkonsolosu ve Türksoy Teşkilatı İstanbul Temsilcisi Yershan Uaiss, 21. Dönem TBMM Milletvekili Yaşar Bozkurt Öztürk, Diplomasi ve Güvenlik Uzmanı, Karabağ Azerbaycan Milli Platformunun Türkiye Genel Koordinatörü Dr. Elvin Abdurahmanlı, İstanbul Barosundan Avukat Meltem Yıldırım, Konya Barosundan Veysel Solak katılım sağladı. Moderatörlüğünü Öğr. Gör. Gülçin Mete’nin yaptığı panelin konuşmacıları arasında ise Prof. Dr. Yaşar Onay, Prof. Dr. Esat Arslan, Doç. Dr. Abdullah Cüneyt Küsmez ve Dr. Cumhur Eken yer aldı.


“Hakkın, hukukun ve adaletin yerleşik kılınması için Türk milletinin büyük sorumluluğu var”


Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu, “Dün Türk Devletleri Teşkilatının buluşması gerçekleşti. Her geçen gün daha fazla derinleşiyor. Kıbrıs, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti de değildir bana göre. Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’dir. Azerbaycan ve Türkiye arasına bu sıkıştırılmış Ermenistan şöyle bir bakıldığında aslında buraya montajlanmış özel işlevle sürekli kullanılmak üzere sahaya sürülmüş bir aktördür. Bunu yıllardır hep şöyle tarif ettik. Emperyalizmin ihtiyaç duyduğu karakollardan biridir. Karabağ, 30 yıl bir emperyalist işgal altındaydı. 44 günlük büyük bir zafer, büyük bir mücadeleyle özgürlüğüne kavuştu. 8 Kasım’da Ermenistan pes etti. Azerbaycan’ın toprakları özgürlüğüne kavuştu. Yeryüzünde hakkın, hukukun ve adaletin yerleşik kılınması için Türk milletinin büyük bir sorumluluğu ve görevi vardır. Sömürgeci, işgalci ve bölücü emperyalizm ve onun karakolları. Her daim kendi çıkarlarını tahkim edebilmek, bölgenin jeopolitiğini kendi çıkarları için kullanabilmek için sürekli bu saldırganlığını eksiltmeden sürdürmektedir. Aynısını Kıbrıs Türklerine de yaptılar” açıklaması yaptı.


“Kardeş Türkiye’miz her zaman bizimle”


Diplomasi ve Güvenlik Uzmanı, Karabağ Azerbaycan Milli Platformunun Türkiye Genel Koordinatörü Dr. Elvin Abdurahmanlı ise şunları söyledi:


“Azerbaycan için Karabağ esasen Türk dünyasına açılan bir kapıdır. Bugün konferansımızda uluslararası hukuk çerçevesinde Karabağ Zaferinin nasıl kazanıldığını ele alacağız. 30 sene boyunca Batı dünyasının uyguladığı çifte standardı ele alacağız. Türk dünyasının bize desteği, esasında kardeş Türkiye’mizin desteğini önemsediğimizi her zaman da bizlerin yanında olduğunu söyleyebiliriz.”


“Ermeniler büyük korku yaşadı”


Kazakistan İstanbul Kurucu Başkonsolosu Yershan Uaiss, “Dilimiz ortak, tek diliz. Mustafa Kemal Atatürk’ün sözleri var ‘Ne mutlu türküm diyene. Türkün Türkçen başka dostu yoktur.’ Karabağ Savaşı 30 yıllık sorun yaşattı. Fakat Türk devletlerinin Azerbaycan’ın başarısından dolayı Ermeniler korku yaşadı. 30 yıldır susan bir medya vardı. Ama bu artık bitti. Karabağ Zaferi kutlu olsun” dedi.


Bozkurt Yaşar Öztürk: “Neden Nahçıvan Azerbaycan ile olmasın?”


Gençlere seslenen Bozkurt Yaşar Öztürk şunları söyledi:


Bozkurt Yaşar Öztürk, “Hem atasözleri hem de kültürümüze yerleşen marşlar hatta türküler bugün gerçek değilse yarın mutlaka gerçek olacak. Azeri Türkçesi, Azeri dili olmaz böyle bir şey yok. Azeri ile Azeri Türkü farklıdır. Bazıları bilmeden bu yanlışı yapıyor. Madem iki devlet tek milletiz o zaman Azeri yok. Bu zafer, Karabağ ile kalmayacak. Neden Nahçıvan Azerbaycan ile olmasın? Ben inanıyorum ki gelecek gençler bu işi başaracak.”


(NŞ-

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Siirt İdrar yanması şikayetiyle geldi geyik boynuzu taşı ameliyatı oldu Siirt’e idrar yanması şikayetiyle hastaneye gelen Fatih Aslan’da çıkan geyik boynuzu taşı 1 buçuk saatte temizlendi. Siirt’te 34 yaşındaki Fatih Aslan, ateş, üşüme ve idrar yaparken yanma şikayetleriyle hastaneye başvurdu. Yapılan muayene ve testlerin ardından piyelonefrit (böbrek iltihabı) tanısı konuldu ve enfeksiyon tedavisi tamamlandı. Üroloji uzmanı doktor Miraç Ataman, gerçekleştirilen operasyon, hem tıbbi açıdan hem de toplumsal sağlık açısından önemli bir başarı olduğunu söyledi. Ataman, "34 yaşındaki erkek hastamız, ateş, üşüme ve idrar yaparken yanma şikayetleri ile acil servise başvurdu. Yapılan değerlendirme sonucunda piyelonefrit (böbrek iltihabı) tanısı konuldu ve yatış yapılarak enfeksiyon tedavisi başarıyla tamamlandı. Tanı sürecinde yapılan Bilgisayarlı Tomografi (BT) görüntülemesinde böbreğin tamamını kaplayan, sert yapıda(950-1450 HU), literatürde staghorn olarak adlandırılan ve halk arasında ‘ geyik boynuzu taşı ’ diye bilinen büyük taş saptandı. Staghorn taşlar böbreğin tüm boşluklarını doldurup, tekrarlayan enfeksiyonlara ve uzun vadede böbrek fonksiyon kaybına yol açabildiğinden tedavisi hayati önem taşımaktadır. Biz de bu vakamızda, Perkütan Nefrolitotomi (PCNL) yöntemiyle böbreğe küçük bir cilt kesisi üzerinden girerek endoskopik cihazlarla taşları parçalayıp çıkardık. PCNL, özellikle çapı 2 cm’den büyük ve kompleks taşlarda altın standart kabul edilmektedir. Normalde staghorn taşların temizlenmesi uzun süren ve çoğu zaman birden fazla seans gerektiren zorlu bir süreçtir. Modern altyapısı sayesinde, ciltten tek giriş yolu açılarak yaklaşık 1,5 saatlik bir seansta böbreğin tüm taş yükü başarıyla temizlendi" dedi. Hasta Fatih Aslan, hastaneye idrar ağrısıyla geldiğini belirterek, "Böbrekte ciddi bir taş olduğu ve bu taşla doktor ilgilendi Allah razı olsun. Böyle bir taşın en az 3 ameliyatla alınacağı söylenildi. Tek seansta hallolması epey mutlu etti" diye konuştu.
Balıkesir Balıkesir’de üniversiteli gençler çevreci projede görev aldı Edremit ilçesinde üç yıl önce hayata geçirilen Kazdağları Bal Ormanı projesine çok sayıda kişi ve kurum destek oluyor. Balıkesir Üniversitesi Burhaniye Meslek Yüksekokulunda İş-Kur Gençlik Programında istihdam edilen 30 öğrenci de Bal Ormanında kestaneler ile ağaç fidanlarını toprakla buluşturdu. Burhaniye Meslek Yüksekokulu Müdür Yardımcısı İlhan Deveci’nin öncülüğünde Bal Ormanında 26 kilo kestaneyi toprakla buluşturan ve 40 fidanı diken öğrenciler mutluluk yaşadı. Burhaniye Meslek Okulu Müdür Yardımcı İlhan Deveci, bu güne kadar 40 bin fidanın toprakla buluşturulduğunu kaydederken hedefin 120 bin olduğunu söyledi. Projede görev alan öğrencilere teşekkür eden Müdür Yardımcısı İlhan Deveci, "Burhaniye Meslek Yüksekokulu olarak 30 öğrencimizi İş-Kur kapsamında istihdam ediyoruz. Bu Bakanlığımızın gençlere dönük bir projesi. Öğrencilerimiz toplumsal faaliyetlerde görev alıyorlar. Ülkelerine katkı sağlamak için caba sarf ediyorlar. Bu gün de onlarla burada kestaneleri toprakla buluşturduk. Fidanları diktik. Bal ormanı ve Balköy projesine katkıda bulundular. Onları iş hayatına hazırlıyoruz. Onu yaparken de sosyal sorumluluk projelerde önemli faaliyetlerde bulunuyorlar. Öğrencilerime teşekkür ediyorum" dedi. Projeye katılan öğrencilerden Elanur Zariç de, "Bu gün Bal ormanına fidan dikmek için geldik. Kestane tohumlarını toprakla buluşturduk. Fidanlarımızı diktik. Öğretmenlerimizin desteği ile ormanımıza katkıda bulunduk" İrem Çelik ise, "İş-Kur Gençlik programından geliyoruz. Ormanımıza katkıda bulunmak istedik. Şu an fidanlarımızı diktik. Kestane tohumlarını da toprakla buluşturduk" dedi. Esma Yılmaz da, "Burhaniye Meslek Yüksekokulundan geliyoruz. Biz İş-Kurda çalışıyoruz. Harçlığımızı kazanıyoruz. Bu gün arkadaşlarımızla birlikte buraya fidan dikmeye geldik. Kestanelerimizi ektik. Çok mutluyuz. Hocalarımızada çok teşekkür ediyoruz" dedi.