SPOR - 10 Aralık 2024 Salı 16:47

Mete Vardar: "Camiamızda herkesi birlik ve beraberliğe davet ediyorum"

A
A
A

Beşiktaş Kulübü Asbaşkanı Mete Vardar, 29 Aralık 2024 tarihinde gerçekleşecek olağanüstü seçimli kongre öncesi camianın birlik ve beraberlik içinde olması gerektiğini söyledi. Vardar, "Kim kazanırsa kazansın camia bütünüyle birlikte o başkanı desteklemek zorunda" dedi.

Turkuvaz Medya Spor Zirvesi, Turkuvaz Medya Merkezi’nde yapıldı. Zirveye Beşiktaş Kulübü Asbaşkanı Mete Vardar ve Futbol Şube Sorumlusu Feyyaz Uçar da katıldı. Siyah-beyazlı yöneticiler, zirvede gerçekleşen panelde açıklamalarda bulundu.

Mete Vardar: "Beşiktaş sahaya kendi karakterini koyduğu zaman yenemeyeceği takım yok"

Beşiktaş’ın çok büyük bir camia olduğunu dile getirerek sözlerine başlayan Mete Vardar, "Türkiye’nin en köklü camiası. Tabii ki arzu etmediğimiz sonuçlarla karşılaştık. Bu anlamda çok büyük üzüntüler yaşadık. Yöneticilik yapıyoruz ama bizim taraftar duygumuz da çok fazla. Sezon başında Türkiye Kupası ve Süper Kupa’yı aldık. Tabii ki umutlarımız çok daha fazlaydı ama bazen şansızlıklar, bizim de hatalarımız oluyor. Belki takım yapılanmasında kısmen de olsa farklı çalışmalar yapılabilirdi. Bunlarla ilgili tabii ki bizim de hatalarımız var. Fenerbahçe derbisi sadece 3 puandan çok, camiamıza bir mutluluk gerekiyordu. O anlamda çok önemsiyorduk. Serdar Topraktepe hocamıza, futbolcularımıza çok teşekkür ediyorum. Beşiktaş sahaya kendi karakterini koyduğu zaman yenemeyeceği takım yok. Türkiye liginde çok önemsenmesi gereken kadromuz olduğunu düşünüyorum. Eksiklerimiz ve yanlışlarımızı tabii ki var. Bunları gözlemliyoruz. Şimdi Avrupa maçımız var. Orada 9 puanı çıkarsak, 24’e girebiliyoruz. Ondan sonra da Adana Demirspor deplasmanımız ve Alanyaspor maçımız var. Bu 3 maçı da kazanırsak hem ligde hem Avrupa’da sezon başında o umut veren Beşiktaş’ın tekrar olgunlaşacağını ve sahaya bu dinamizmi getireceğini düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

"Hakkaniyet herkese lazım"

Asbaşkan Mete Vardar da Rey Manaj ile Barış Alper Yılmaz arasındaki pozisyona değindi. Vardar, "Barış Alper ile ilgili hepimiz üzüldük. O pozisyonla ilgili hakemin tavrının kırmızı kart olması gerektiğini söyledik. Peki aynı tavır niye Rafa Silva’ya, Antalyaspor maçında yapılan faulde gösterilmedi. Bizim milli takım oyuncumuz, çok önemli. Rafa Silva da Türkiye’deki futbol izlenmesindeki çok önemli bir oyuncu. Hakkaniyet diyoruz ya, bu herkese lazım. İğneyi kendimize batırmadığımız müddetçe bu tür sorunlarla karşı karşıya kalabiliyoruz. Barış’ın pozisyonuna ne kadar üzüldüysek, Beşiktaş’ın oyuncusuna, başka bir takım oyuncusuna da aynı tepkiyi göstermiyorsak o zaman hakkaniyet olmuyor" diye konuştu.

"Camiamızda herkesi birlik ve beraberliğe davet ediyorum"

29 Aralık Pazar günü gerçekleşecek olağanüstü seçimli kongre öncesi camiaya seslenen Mete Vardar, "Beşiktaş olarak son 10 yıldır ne yazık ki çok bölünmeye başladık. Hem kendi şahsım hem aile olarak kulübün 40 yıldır içerisindeyiz. Bu kadar parçalandığımız bir dönemi, bunda belki küçük de olsa bizim de zafiyetimiz olmuş olabilir ama bunu çok üzüntüyle karşılıyorum. Camiamızda herkesi birlik ve beraberliğe davet ediyorum. 29 Aralık‘taki kongrede Hüseyin Yücel de kazansa Serdal Adalı da kazansa birbirlerini destekleyecek. Serdal Adalı’nın listesinde benim çok yakın dostlarım var. Biz niye böyle kongre süreçlerinde, kongreden nemalanan, insanların kutuplaştığı bir camia haline geliyoruz. Rica ediyorum 20 milyonluk camiamıza, 50 bine yakın kongre üyemizin birlikte olmak için elinden geleni yapması lazım. Neredeyse Beşiktaş’ın mağlubiyetini kendisine pozitif bir etken olarak gören insanlarla karşılaşıyorum. Kim kazanırsa kazansın camia bütünüyle birlikte o başkanı desteklemek zorunda. Biz rekabet olarak mücadele ettiğimiz diğer kulüpleri ancak böyle geçebiliriz" cümlelerine yer verdi.

Feyyaz Uçar: "MHK’da artık gelişme görmek istiyoruz"

Süper Lig’in 15. haftasında oynanan Sivasspor - Galatasaray maçının son dakikalarında Rey Manaj’ın, sarı-kırmızılı futbolcu Barış Alper Yılmaz’a yaptığı faulün kırmızı kart ile cezalandırılması gerektiğini dile getiren Feyyaz Uçar ise, "Hakem nasıl öyle bir karar verdi hala anlamış değilim. VAR’da izledikten sonra kırmızıyı çıkarmamasını anlamış değilim. Dünyanın her yerinde kırmızı kart ama biz bu tür darbelere çok maruz kaldık zamanında. Kaldığımız zaman da çıkar konuşuruz. Gerektiği zaman az ve öz, anlaşılacak şekilde hitap edersek camialara daha iyi oluyor. Camiamızın hakkını savunmak için her türlü çabayı göstereceğiz. Oynadığım yıllardan itibaren olmak üzere Merkez Hakem Kurulu’nda (MHK) artık bir gelişme görmek istiyoruz ama pek fazla bir değişiklik olmuyor. Bu acı bir durum aslında. Bunu bir şekilde çözmemiz lazım. Nerede hata yapılıyor? Hakemlerin eğitimi mi az, seçilen insanlar mı yanlış ya da görevlendirmelerde mi bir problem var" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Keşan’da trafik kazasında hayatını kaybedenler için yapılan anıt açıldı Edirne’nin Keşan ilçesine bağlı Karacaali köyünde 1998 yılında meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybeden 7 öğrenci ve 1 servis şoförü için kazanın meydana geldiği noktada yenilenen anıt törenle açıldı. Törende konuşan Karacaali Köyü Muhtarı Mustafa Kocaalili, "Paşayiğit İlköğretim Okulu’na taşımalı eğitim kapsamında giden öğrencilerimizi taşıyan servis aracının geçirdiği kaza sonucunda, henüz yolun başındaki 7 evladımız ve görevini yapan 1 şoförümüzü kaybettik. Bu acı olay, yalnız aileleri değil tüm Karacaali’yi ve bölgemizi derinden sarmıştır. Bugün açılışını yaptığımız bu anıt, kaybettiğimiz evlatlarımız ve şoförümüzün aziz hatırlarını yaşatmak, benzer acıların bir daha yaşanmaması için toplumsal hafızamızı ve farkındalığı diri tutmak amacıyla inşa edilmiştir" diye konuştu. Edirne İl Genel Meclisi Başkanı Çiğdem Gegeoğlu, kazada hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı dilerken, Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan da kazanın meydana geldiği günü anlattı. Keşan Kaymakamı Aziz Mercan ise yaşanan kazanın büyük bir acı olduğunu dile getirerek, "Buradan hepimiz gerekli dersi alıyoruz. Bu olayların yaşanmaması için elimizden ne geliyorsa gerekli gayreti göstereceğiz" dedi. Paşayiğit İlkokulu ve Ortaokulu öğrencilerinin, anıta çiçek bıraktığı tören, dua yapılmasıyla sona erdi. Törene, muhtarlar, sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerin temsilcileri, kazada hayatını kaybedenlerin yakınları ve çok sayıda vatandaşlar katıldı.
Düzce Otobüs şoförlerinin duyarlılığı araç içi kamerasına yansıdı Düzce Belediyesi özel halk otobüsü şoförleri, rahatsızlanan yolcular için güzergahlarından çıkarak yolcuları hastaneye yetiştirdi. O anlar araç içi kamerasına yansıdı. Düzce Belediyesine bağlı Düzce Ulaşım A.Ş.’ye ait iki ayrı hatta görev yapan halk otobüsü şoförleri bir hafta arayla rahatsızlanan iki yolcuyu harekat merkezine haber verip güzergah dışına çıkarak Acil Servis’e ulaştırdı. İlk olay 7 Aralık’ta yaşandı. Düşmeye bağlı olarak yürüme güçlüğü çeken ve hastaneye gitmek isteyen genç kadını fark eden şoför İzzet Aydın, hastaneye yakın durakta indirmek yerine acil servisin kapısına kadar götürdü. "Harekat merkezine bildirip, güzergah değiştirdim" Olay günü yaşananları aktaran araç şoförü İzzet Aydın, "2013 yılından bu yana şoförlük yapıyorum. 7 numaralı hatta çalışıyordum. Krempark’ın oradan 3 kişi araca bindi. Bir tanesi ayağının üzerine basamıyordu. Geçmiş olsun dedim. Hastaneye gideceğiz dedi. Harekat merkezine bildirerek güzergah dışına çıkacağımı söyleyerek, hastayı hastaneye götürdüm. Araçta başka kimse de yoktu. Acilin önüne kadar götürüp, güzergahıma devam ettim" dedi. Bir diğer olay ise 12 Aralık Cuma günü gerçekleşti. Araca bindiğinde fenalaşan yolcuyu fark eden otobüs şoförü Suat Atmaca, Hastane Caddesi’ndeki duraktan "U" dönüşü yaparak güzergah dışına çıktı. Vakit kaybetmeden rotayı Atatürk Devlet Hastanesi Acil Servisine çeviren Atmaca kısa süre içerisinde Acil Servis önüne ulaştı. Otobüsten indirilip sedyeye alınan kadın yolcu, sağlık ekiplerine ulaştırıldı. "Vatandaşın sağlığı her şeyden önemlidir" diyen şoför Suat Atmaca, "Olay günü 18 nolu hatta çalışıyordum. Durağa yanaştığımda iki genç benden kolanya istedi. Ne olduğunu sorduğumda arkadaşlarının rahatsızlandığını söylediler. Harekat merkezini arayarak rotamdan çıkıp U dönüşü yaptım. Hastanede acil servise geldiğimizde servise bindirdik ve hastamızı sağlık ekiplerine teslim ettik. Bize periyodik eğitimler veriliyor, bu eğitimlerde bu sağlık konusunda da hassas davranmamız konusunda bilgilendirme yapılıyor. Bizimde çocuğumuz var, biz burada insanlık görevimizi yaptık" dedi. Yaşanan bu örnek davranışlar, Düzce Ulaşım A.Ş. bünyesinde görev yapan şoförlerin, yolcuların sağlığı ve güvenliği konusunda da sorumluluk bilinciyle hareket ettiğini gösterdi. Şoförlerin duyarlılığı diğer yolcular tarafından da tebrik edildi.
Ankara Sanatçı Metin Şentürk TBMM’de engelli bireylerin sorunlarını ve hayat hikayesini anlattı AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu başkanlığında toplanan Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu’na katılan sanatçı Metin Şentürk, engelli bireylerin sorunlarını ve hayat hikayesini anlattı. Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu, AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu başkanlığında toplandı. Komisyona sanatçı ve Dünya Engelliler Birliği Kurucu Başkanı Metin Şentürk katıldı. Komisyonun açılışında konuşan Kasapoğlu, "Tüm Komisyon üyelerimizin ortak inancı, engelli bireylerimizin toplumun tam merkezinde yer alması; sanatta, sporda, siyasette, akademide, medyada, üretimde, istihdamda her bir noktada en merkezde yer alması, onların merkezde yer almasıyla birlikte toplumun bu anlamdaki algısı, bakışı çok güçlü şekilde değişiyor. Kullanılan dilden, ön yargıların kırılmasına kadar pek çok değişimi gözlemliyoruz. İşte, Metin Bey’in bu anlamdaki yolculuğu da hem sanat alanında hem de sivil toplumdaki mücadelesi bu açıdan çok kıymetli ve çok ama çok öğretici" diye konuştu. "9 kişilik ailenin 6 kişisi kör oldu" Konuşmasına kendi hayat hikayesini anlatarak başlayan Metin Şentürk, "7 çocuklu bir ailede doğdum. Yalnız hayatın anneme acımasız şakaları enteresan bir şekilde devam etti. Baba tarafından genetik körlük vardı. 2 kız kardeşim, 2 erkek kardeşim, babam ve ben, hepimiz sağlam doğmamıza rağmen, 9 kişilik bir ailede 6 kişi zaman içinde yaşanan küçük problemlerden körlükle karşıya kaldı. 9 kişilik ailenin 6 kişisi kör oldu. Bugüne kadar hayatımı kolaylaştıran yegâne unsurun bakış açısı olduğuna çok inandım. Bakış açınızı değiştirdiğinizde acınızı değiştirebiliyorsunuz" dedi. "Sahadaki çalışmalarınız içinse ben 7/24 hazırım" Engelliliğin, engelliden ziyade aileleri için daha zor olduğuna inandığını dile getiren Şentürk, "Engelli hayatına bir şekilde alışıyor ama aileler için her uyanılan sabah aynı tabloyla karşılaşmak biraz daha farklı. Evlatlarının önündeki engelleri aileler, sonra yasalar, sonra da vicdanlar kaldırırsa bazı şeylerin çok daha iyi olacağına inanıyorum. Sahadaki çalışmalarınız içinse ben 7/24 hazırım. Emeğimle, bedenimle, ruhumla ve gönlümle yanınızda olmaya hazırım. Şayet bu işe yarayacaksa, dediğim gibi, 7/24 ülkenin her tarafında emek veririm. Çünkü sonuç itibarıyla, benim bu ülkede bu kadar emek verme çabamın tek bir nedeni var. Askerlik yapamadığım bir ülkede askerliğimi bu şekilde tamamlıyorum, bu da benim hayata bakış açımın bir tarafı" ifadelerini kullandı.