ASAYİŞ - 04 Ekim 2024 Cuma 14:59

Seçil Erzan 4 ayrı dava çerçevesinde tekrar hakim karşısında

A
A
A
Seçil Erzan 4 ayrı dava çerçevesinde tekrar hakim karşısında

Yüksek karlı özel fon vaadiyle aralarında Fatih Terim, Arda Turan, Fernando Muslera ve Emre Belözoğlu gibi isimlerin de bulunduğu pek çok kişiyi dolandırdığı iddia edilen banka müdürü Seçil Erzan, hakkındaki 4 yeni dava çerçevesinde tekrar hakim karşısına çıktı.

Yüksek karlı güvenilir bir fon olduğunu ve Fatih Terim gibi isimlerin de bu fona dahil olduğunu söyleyerek aralarında tanınmış futbolculardan Arda Turan, Fernando Muslera, Emre Belözoğlu ve Selçuk İnan’ın da bulunduğu 30’dan fazla kişiyi yaklaşık 25 milyon dolar ile 7 milyon 384 bin lira dolandırdığı iddia edilen banka şube müdürü Seçil Erzan, hakkında hazırlanan 4 yeni dava çerçevesinde tekrar hakim karşısına çıktı. İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi’nce görülen ilk davada tutuklu sanık Seçil Erzan ve taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmaya tutuksuz müşteki sanık Mojtaba Haghani de katıldı.

"Mojtaba gayet keyifle gelirdi şubeye baklavalar falan da getirirdi"

Duruşmada savunma yapan sanık Erzan, "Mojtaba Haghani üniversiteden çok yakın arkadaşımın eşidir. 2020 - 2021 döneminde borç-alacak şekilde para alışverişi oldu aramızda. Para bulmak zorunda olduğum dönemlerde Mojtaba’dan destek istedim, daha sonra faiziyle birlikte geri aldı. Bozcaada’nın ipotekli olduğu dönem ipoteği kaldırıp satmayı planlıyordum. Mojtaba ile ’ne yapabiliriz’ diye oturup konuştuk, kendisi Süleyman Aslan ile zaten tanışıktı. İkisi de çok sık şubeye gelirdi, hatta Mojtaba gayet keyifle gelirdi şubeye baklavalar falan da getirirdi. Oturup konuştuk ve ben ’Süleyman Aslan bana o parayı vermez’ dedim. Bana ’ben görüşür hallederim, bana güven’ dedi. Sonra da istediğim parayı 4 milyon almak şartıyla kabul etmişti. Ayrıca Aslan’dan 10 milyon para alıp 14 milyon olarak ödedim ama seneti alamadım. Süleyman Aslan’a fazladan 3 milyon dolar ödedim ve senetleri alamadım" dedi.

"Denizde kum Seçil’de para, yani böyle bir paranın varlığını düşünüyorlardı"

Müşteki sanıklar Süleyman Aslan ve Mojtaba Haghani’den sadece senet ile para aldığını söyleyen Erzan, "Bir banka müdürü banka fonu için senet mi imzalatır? Kapının önünde para verilir? Herkes neyin ne olduğunu biliyordu. Ben Mojtaba’dan borç aldım ve faiziyle geri ödedim. Ona borcum kalmamıştır. Beni de her zaman senet için arardı fon için değil. Sonradan onunla aramızda çok ciddi problemler oldu, bana çok kötü davrandı, Merve ve Tanın ile birlikte. Beni Merve’nin ofisine çağırırdı, kapıyı Mojtaba açardı. Odaya kitlenirdim, ofiste yüzümde sigara söndürüldü. Su bardakları fırlatıldı. Bana ’bir fon var siz Fatih Terim ile bu parayı yediniz, Hakan Ateş ile kaçırdınız’ diye ütopik şeyler söylüyorlardı. Denizde kum Seçil’de para, yani böyle bir paranın varlığını düşünüyorlardı. Böyle bir para, böyle bir fon yok diyordum bana ’Seçil bul’ diyorlardı. Ne yaparsan yap bu parayı getir diyorlardı. Çok seviliyordum o zamanlar, herkes beni el üstünde tutuyordu, saçımın teline zarar gelse 50 kişi geliyordu. Para bir yerden geliyordu ve herkes ne olduğunun çok da farkındaydı" şeklinde konuştu.

Kasa savunması

Savunmasına devam eden Erzan, "Dolarlar olduğunu ve evde küçük bir kasaya koyduğumu söylüyorlar. O kasada annemin tomografisi, beyin MRları vardı. O kasa giyinme dolabının içindeydi ve ben kasanın şifresini bile bilmiyordum. Hatta annemin eli şiştiği için alyansını takamıyordu o da içindeydi. Kasayı evdekiler kapatırdı zaten ben açamazdım bile. Kasa olayı budur. Süleyman Aslan toplantıda olduğum halde beni sürekli görüntülü arardı, nerede olduğumu sürekli gösterirdim, telefonu kapatsam şubeye gelir diye korkuyordum" diye konuştu.

"Kendisine belge sorduğumuzda ’bana güvenmiyor musunuz’ diyordu"

Müşteki sanık Mojtaba Haghani ise savunmasında Erzan’ın kendisine ’Fatih Terim Fonu’ olarak bahsettiğini belirterek, "Bu fondan benim de faydalanabileceğimi söyledi. Banka müdürü ve başarılı biri olduğu için güvendim. İlk olarak 2021’de 200 bin dolar verdim, geri almadım kazanç devam ediyor diye. Sonra para istediğimde her seferinde bahane buldu, yardım istedi ben de her seferinde yardım ettim. Eşimin 23 yıllık üniversite arkadaşıydı, buna da güveniyorduk. Kendisine belge sorduğumuzda ’bana güvenmiyor musunuz’ diyordu. Çok güzel ikna ediyordu. Şikayetçiyim" ifadelerini kullandı. Duruşmada görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı, söz konusu davanın ana dava dosyasıyla birleştirilmesine karar verilmesini talep etti. Sanık avukatları da Savcılığın görüşüne katıldıklarını belirttiler.

Ana dava dosyasıyla birleştirme kararı

Ara kararını açıklayan mahkeme, söz konusu davanın aralarında hukuki irtibat bulunduğu gerekçesiyle ana dava dosyasıyla birleştirilmesine karar verdi. Heyet ayrıca, müşteki sanık Süleyman Aslan’ın ana davanın görüleceği 15 Kasım 2024 tarihinde hazır edilmesine de hükmetti. Öte yandan ilk davanın bitmesinin ardından ikinci davanın görülmesine başlandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Plakasız motosikletiyle yakalanan alkollü ve kasksız sürücü, basın mensubuna el sallayıp poz verdi Aksaray’da polis ekiplerinin kasksız görüp durdurduğu motosikletin sürücüsü 1.13 promil alkollü çıkarken, motosikletinde plakası da takılı olmayan sürücü 25 bin 972 lira ceza yiyince basın mensubuna el sallayıp "Çek" diye poz verdi. Olay, Büyük Bölcek Mahallesi Tiyatro Kavşağı’nda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, kavşakta uygulama yapan İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil ve Denetleme Şube Müdürlüğü ekipleri şehir merkezi istikametine giden ve sürücüsünde kask olmayan motosikleti durdurdu. Kasksız M.B.Y. (25) isimli sürücünün motosikletinde inceleme yapan polis ekipleri motosiklette plakanın da takılı olmadığını belirledi. Sürücünün hal ve hareketlerinden şüphelenerek alkollü olabileceği ihtimali üzerine alkol muayenesi yapan polis bu kez de sürücünün 1.13 promil alkollü olduğunu tespit etti. Tescil plakası 51 ACF 430 olan motosikletin sürücüsü ceza işlemleri için polis otosu başına alınırken, burada kendini görüntüleyen basın mensuplarını fark edip önce onları telefonuyla görüntüledi, sonda da kameralara el sallayıp "Çek" diye poz verdi. Sürücüye alkollü, kasksız ve plakasız motosiklet kullanmaktan 25 bin 972 lira para cezası kesilerek ehliyetine de 6 ay süreyle el konuldu. Yasal sınırın 2 katının üzerinde alkollü olması nedeniyle hakkında adli işlem başlatılan sürücü olay yerine gelen asayiş ekiplerince gözaltına alınarak ifadesi alınmak üzere polis merkezi amirliğine götürüldü. Motosiklet ise olay yerine çağırılan bir yakınına teslim edildi.
Kırıkkale Alkollü genç şehirde kabus yaşattı: Patronunu ve servis şoförünü gasp etti, kaza üstüne kaza yaptı Kırıkkale’de alkollü genç, yaraladığı patronunu gasp etti, ardından araç üstüne araç çalıp şehirde korku dolu anlar yaşattı. 5 kişinin yaralandığı, 7 aracın hasar gördüğü olayda yaşananlar "GTA" adlı bilgisayar oyununu aratmadı. Olay, akşam saatlerinde Gürler Mahallesi’nde başladı. Edinilen bilgiye göre, kadın kuaförü Y.T. (37), yeni işe aldığı M.Y. (21) ile bir kafede vakit geçirdikten sonra dönüş yolunda araç içinde tartıştı. Alkollü olduğu belirlenen M.Y., patronunu darp ederek cebindeki 19 bin lirayı gasp etti. Ardından, patronuna ait sahte plaka takılı Peugeot marka otomobili çalarak olay yerinden kaçtı. Alparslan Türkeş Bulvarı’na geçen M.Y., Dispanser Kavşağı’nda 71 S 0039 plakalı okul servisine çarptı. Kazada, B.C.A., B.C., R.Z. ve H.U. yaralandı. Servis şoförü N.K.’nin (60) araçtan inmesiyle birlikte ikinci gasp olayı yaşandı. M.Y., bu kez servis minibüsünü kaçırarak tekrar kaçmaya başladı. Yaklaşık 4 kilometre süren kaçışın ardından Otogar Köprüsü’nde direksiyon hakimiyetini kaybeden M.Y., kaza yaparak aracı devirdi. Araçtan inip yaya olarak kaçmaya çalışan şüpheli, Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından kısa sürede yakalandı. Hastanede yapılan tahlil sonucunda M.Y.’nin 1.30 promil alkollü olduğu tespit edildi. Kazada yaralanan 4 kişi ile kadın kuaförü M.T. hastanede tedavi altına alındı. Yaralıların sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi. Park halindeki 7 araçta ise ciddi maddi hasar meydana geldi. Olaya ilişkin inceleme başlatıldı.