ÇEVRE - 16 Aralık 2024 Pazartesi 11:35

Serbest dalışçı, 1991 yılında İstanbul Boğazı’nda batan gemiyi görüntüledi

A
A
A

Serbest dalışçı ve su altı belgeselcisi İsa Şahintürk, İstanbul Boğazı’nda 14 Kasım 1991 tarihinde batan gemiye dalış gerçekleştirerek batığı görüntüledi.

Serbest dalışçı ve su altı belgeselcisi İsa Şahintürk, 14 Kasım 1991 tarihinde Karadeniz’den Marmara’ya seyrederken, yoğun sis nedeni ile ‘Madonna Lily’ isimli yük gemisine çarparak Anadolu Hisarı yakınlarında batan, Lübnan Bayraklı “Rabunion 18” isimli, 20 bin koyun taşıyan canlı hayvan gemisine dalış gerçekleştirerek batığı görüntüledi. Serbest dalışçı İsa Şahintürk, “Son dalışımızda 1991 yılında batan 20 binden fazla koyunu taşırken batan gemiye dalış yaptık. Bu koyunların birçoğu o zamanlar su yüzeyine çıkmış, aynı zamanda gemide yakıt da olduğu için su yüzeyi mazota bulanmış. Canlı çıkan koyunlar oradaki vatandaşlar tarafından kesiliyor. Bu batığı biz gazetelerden daha önce görmüştük. İlk defa dalış yaptık, normalde derinde ve karanlıkta. Havanın ve rüzgarın müsait olduğu bir ana denk getirip batığa indik. Geminin bir ucu 20 metrelerde, diğer ucu ise 50 metrelerde ve karanlıkta. Gemiye inmek zor oluyor, hem karanlık hem bilinmezlik hem de uzun zamandır orada olduğu için geminin üzerine takılan olta ağları var bu yüzden biraz da riskli. O sebepten biraz kısa bir serbest dalış yaptık, nefes tuttuğumuz için çok derinlerine inemedik, geminin uç kısımlarına dalışlar yaparak gemiyi görüntüledik” dedi.

Serbest dalışçı, 1991 yılında İstanbul Boğazı’nda batan gemiyi görüntüledi

“Devasa bir gemi, küçük bir dağ parçasının üzerinde gibi hissediyorsunuz”

Geminin konumunun Rumeli Hisarı açıklarıyla, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü arasında olduğunu belirten Şahintürk, “Çok büyük bir gemi yani 20 binden fazla koyunun sığdığı bir gemi, bir ucu da boğazın dere yatağında yani derin kısmında. Böyle bir gemi olduğunu biliyorduk ama tam yerini bilmiyorduk, bir arkadaşım balık avlamak için dalış yaptığında gemiye denk geliyor ve gemiyi buluyor. Devasa bir gemi, gemi olduğunu anlayamıyorsunuz sanki küçük bir dağ parçasının üzerinde gibi hissediyorsunuz, detaylı baktığınızda gemi olduğunu anlıyorsunuz. Üzeri midyelerle kaplanmış ve boğazın zemini ile görüntü olarak neredeyse aynı ama geminin orta kısımlarına geldiğimizde orada koyunların bulunduğu ızgaralar var ve geminin hatları daha net gözüküyor.” ifadelerini kullandı.

“Çevre felaketine yol açacağı için gemi çıkartılmıyor"

Gemi battığında büyük bir çevre kirliliğinin olduğunu söyleyen Şahintürk, “Battığında birçok koyun yüzeye çıkıyor, akıntı boyunca Kabataş’ta vesaire herkes görüyor koyunları ve koyun cesetleri çevre kirliliğine, endişeye yol açıyor. Bu yüzden yetkililer gemiyi çıkartmak ile ilgili herhangi bir çalışma yapmıyor çünkü binlerce koyun cesedinin Boğaz’da daha fazla yayılması ve yüzmesi çok büyük bir çevre felaketine yol açacağı için gemi çıkartılmıyor. Aynı zamanda gemide yemler ve yakıtlar da var bu yüzden daha fazla bir çevre felaketi olmasın diye müdahale edilmiyor” şeklinde konuştu.

Selami Berke Kaya - Metin Başar

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Samsun Balkan Türkleri’nden geleneksel dayanışma gecesi Samsun Balkan Türkleri Derneği’nce kuruluşunun 38’inci yıl dönümü vesilesiyle Geleneksel Dayanışma Gecesi gerçekleştirildi. İlkadım Belediyesi Derebahçe Sosyal Tesisleri’nde düzenlenen geceye protokol üyeleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve çok sayıda davetli katıldı. Samsun Balkan Türkleri Kültür Haberleşme ve Dayanışma Derneği Başkanı Adem Tuğral, derneğin 38 yıldır kültür alanında misyonuna uygun faaliyetler yürüttüğünü belirtti. ’Asırlık Mübadil Lezzetler’ üçüncü baskıya hazırlanıyor Başkan Adem Tuğral, 7 yıldır sürdürülen Asırlık Mübadil Lezzetler projesi kapsamında hazırlanan yemek kitabının ikinci baskısının dağıtıma başladığını ve üçüncü baskı için çalışmaların sürdüğünü ifade etti. Halk oyunları başarısı Adem Tuğral, "Türkiye Halk Oyunları Federasyonu ve Gençlik Spor Bakanlığı’yla yaptığımız çalışmada artık halk oyunları yarışmalarında Balkan Türkleri oyunları olarak yarışmaya girme hakkı kazandık. Bu çalışmayı da kendilerine ilettik, onlar da onayladılar. Önümüzdeki yıldan itibaren halk oyunları yarışmalarında kendi oyunlarımızı sahneleyebileceğiz" dedi. Dayanışma artacak Başkan Tuğral, bu gecede masalara yerleştirilen karekodlar aracılığıyla üyelerin bilgi, istek ve önerilerini toplayacaklarını, ayrıca yapılacak çalışma ile Balkan Türklerinin mesleki bilgilerin toplanarak bir iletişim ve dayanışma ajandası oluşturulacağını belirtti. Ata toprakları ziyareti Tuğral her yıl Temmuz ayında düzenlenen ata toprakları seyahatiyle ilgili bir müjde de paylaşarak, "Bu sene de inşallah Temmuz ayında üçüncüsünü yapacağız ve dedelerimizin geldiği köyleri, toprakları tekrardan ziyaret edeceğiz" diye konuştu. CHP Samsun Milletvekili Murat Çan, geçmiş dönem Samsun Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Cevat Öncü, Tekkeköy Belediye Başkan Yardımcısı Halil İnci, Atakum Belediye Başkanı Serhat Türkel’i vekaleten katılan Nakif Yılmaz ve İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz da yaptıkları konuşmada Balkan Türkleri ve kültürünün Samsun için önemine vurgu yaptı. "Bunun sırrı buradaymış" Başkan Kurnaz, "Mübadil kazan pilavı niye bu kadar lezzetli diye merak etmiştim. Derecik’te bir bayram münasebetiyle program yapılmıştı ve o akşam ikram edilecek kazan pilavının bir tanesini demlemek bize nasip oldu. Ve gerçekten birkaç saatte pişen bir pilavmış bu. Bunun sırrı buradaymış. Dolayısıyla mübadil hemşehrilerimizin yemekleri gerçekten çok lezzetli ve herkes tarafından sevilen yemekler. Bizzat bir tanesini de ben yaparak bunu öğrenmiş oldum" dedi. Eğlenceli dakikalar Protokol üyelerinin katılımıyla kesilen pastanın ardından Samsun Devlet Klasik Türk Müziği Korusu Ses Sanatçısı Bahar Çalık Yener ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi Devlet Konservatuarı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serhat Yener Balkan ezgileriyle sahne aldı. Balkan Türkleri arasındaki birlik, beraberlik ve dayanışmayı güçlendiren gece katılımcılara eğlenceli dakikalar yaşattı.
Samsun ODÜ, açık erişimli yayın oranında Türkiye’nin ilk 20 üniversitesi arasında Ordu Üniversitesi (ODÜ) açık erişimli bilimsel yayın performansıyla Türkiye’deki ilk 20 üniversite arasında yer aldı. Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından yayınlanan "2025 Yılı Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu"na göre Ordu Üniversitesi, TR Dizin ve Web of Science veri tabanlarında açık erişimli yayın oranı en yüksek olan üniversiteler arasında Türkiye genelinde ilk 20’de yer aldı. Rapora göre Ordu Üniversitesi’nin açık erişimli yayın oranı yüzde 73,31 olarak verilere yansıdı. YÖK tarafından yayınlanan raporda açık erişimin yükseköğretim sistemi genelinde önemli bir norm haline geldiği; üniversitelerin uluslararası görünürlüğünü, veri paylaşımını ve akademik iş birliklerini güçlendiren kritik bir unsur olduğu vurgulandı. ODÜ Rektörü Prof. Dr. Orhan Baş yaptığı açıklamada, "Açık erişimli yayın yapmak, bilginin hem toplum ve bilim dünyasıyla paylaşımı hem de üniversitelerin uluslararası görünürlüğü açısından büyük önem taşımaktadır. Yükseköğretim Kurulunun 2025 yılı değerlendirme raporunda Üniversitemizin TR Dizin ve Web of Science veri tabanlarında açık erişimli yayın oranı en yüksek olan ilk 20 üniversite arasında yer alması, araştırma kültürümüzün ve akademik kalite odaklı yaklaşımımızın somut bir göstergesidir. Bu başarıya katkı sunan tüm akademisyenlerimize teşekkür ediyorum" dedi.
Kahramanmaraş Kahramanmaraş’ta aranan 26 şahıs ve 5 firari hükümlü yakalandı Kahramanmaraş’ta düzenlenen operasyonlarda çeşitli suçlardan aranan 26 şahıs ile firari 5 hükümlü yakalanarak cezaevine gönderildi. Kahramanmaraş İl Jandarma Komutanlığı ekiplerince savcılık koordinesinde il genelinde suç ve suçlulara yönelik kapsamlı operasyonlar gerçekleştirildi. Yapılan çalışmalarda Afşin ilçesinde 1 tabanca, 1 ruhsatsız av tüfeği ile 75 tabanca mühimmatı ele geçirilirken, Dulkadiroğlu ilçesinde ise 1 ruhsatsız av tüfeği ele geçirildi. Aranan şahıslara yönelik operasyonlarda toplam 249 şüpheli yakalanarak adli makamlara sevk edildi. Şüpheliler arasında çeşitli suçlardan aranan 26 kişi ile hakkında Pazarcık ilçesinde "Bina içinde muhafaza altına alınmış olan eşya kakkında hırsızlık" suçundan 5 yıl kesinleşmiş hapis cezası bulunan A.C. (38), Onikişubat ilçesinde "Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık" suçundan 5 yıl kesinleşmiş hapis cezası bulunan A.B. (23), Andırın ilçesinde "On iki yaşını tamamlamış çocuğun nitelikli cinsel istismarı" suçundan 5 yıl 10 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan B.G. (26), Elbistan ilçesinde "Çocuğu kasten öldürmek" suçundan 6 yıl 10 ay 15 gün kesinleşmiş hapis cezası bulunan B.E. (30), Elbistan ilçesinde "Bina içinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında hırsızlık" suçundan 7 yıl 6 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan N.A. (21) tutuklanarak Ceza İnfaz Kurumuna teslim edildi. Öte yandan, TEM Şube Müdürlüğünce yürütülen çalışmalarda Onikişubat ilçesinde FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün "mahrem" yapılanması içerisinde faaliyet yürüttüğü tespit edilen A.Ş. (54) gözaltına alınarak hakkında adli işlem başlatıldı. Aynı ilçede "Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkındaki Kanuna Muhalefet" kapsamında PKK/KCK suçu ile bağlantılı olduğu tespit edilen D.Y. (52) isimli şüpheli de yakalanarak gözaltına alındı.