EKONOMİ - 31 Mayıs 2024 Cuma 10:18

Yüzde 100 yerli ayçiçek tohumu Türk tarımına kazandırıldı

A
A
A

Yudum ve Tohum Derneği’nin 4 sene önce başlattığı proje kapsamında geliştirilen yüksek verime sahip, yüzde 100 yerli ayçiçek tohumu Türk tarımına sunuldu.

Yudum ve Tohum Derneği’nin 4 sene önce başlattığı sosyal sorumluluk projesinde önemli bir başarı elde edildi. Milli olanaklarla geliştirilen, Türk topraklarında denemeleri gerçekleştirilen ve halihazırda ekilmekte olan ayçiçek tohumlarına göre daha verimli olduğu kanıtlanan YDM 2239 yerli ayçiçek tohumu Türk tarımının kullanımına sunuldu.

Yüzde 100 yerli ayçiçek tohumu Türk tarımına kazandırıldı

2021’de başlatılan Yerli Ayçiçeği Tohumu Geliştirme ve Çiftçi Destekleme Projesi’nde, kamu, sanayi ve sivil toplum iş birliği içinde çalışarak sektörde örnek teşkil edecek bir sonuca imza attı. Projeye, Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü başta olmak üzere ülke çapındaki farklı tarımsal araştırma enstitüleri teknik destek verdi. Yudum’un, Tohum Derneği iş birliğiyle 2021 yılında başlattığı Yerli Ayçiçeği Tohumu Geliştirme ve Çiftçi Destekleme Projesi’nde verimli ve ülke iklim şartlarına dayanıklı yerli ayçiçek tohumu YDM 2239 tescil ettirildi ve çiftçilerin kullanımına sunuldu.

Yüzde 100 yerli ayçiçek tohumu Türk tarımına kazandırıldı

Yudum ve Tohum Derneği, 2021’de yüksek verimli yerli ayçiçeği tohumu geliştirmek ve çeşitliliği artırmak amacıyla yola çıktı. Yerli Ayçiçeği Tohumu Geliştirme ve Çiftçi Destekleme Projesi’nde her yıl Türkiye’nin önemli ayçiçek üretim merkezlerinde; sırasıyla Trakya, Konya, Adana ve bu yıl Eskişehir’de deneme ekimleri yapıldı. Projeye dahil olan önder çiftçilerin yer aldığı bir çiftçi ağı oluşturuldu; bu ağda yer alan çiftçilere tohum desteği yanı sıra yüz yüze eğitim ve teknik uygulama desteği de sağlandı.

Yüzde 100 yerli ayçiçek tohumu Türk tarımına kazandırıldı

Yudum markasından ilham alınarak YDM 2239 ismi verilen tohumun Trakya, Konya ve Adana’daki deneme alanlarında ekimi yapıldı. Elde edilen bilgilere göre; hasat sonrasında yapılan analizlerde verimlilik ve yağ oranı açısından YDM 2239 en üst sırada yer aldı. Bu yeni tohumun hem sulanan alanlarda hem de kuru ekimde verimli olması en önemli özelliği olarak öne çıkıyor. Konya’daki denemelerde YDM 2239’un verimliliğinin dekarda 235 kilograma kadar çıktığı görüldü. Yağ oranında da yüzde 45’i yakalayan bir çeşit oldu. Projeye katkı veren kurumlardan elde edilen bilgilere göre; hastalık ve zararlılara karşı toleransının çok yüksek olması, YDM 2239’un bir başka özelliği. Bu sayede sene içerisinde gelişebilecek olağanüstü durumlara karşı daha dirençli ürün elde edilebileceği belirtiliyor. Bu tohumdan elde edilen ayçiçeği kafasının, diğer çeşitlere göre eğik olması güneş yanığı ve kuş zararına karşı önemli bir avantaj sağlıyor. YDM 2239’un, fiyat açısından da diğer çeşitlerden daha uygun olması itibarıyla çiftçiler tarafından tercih edileceği öngörülüyor.

Yüzde 100 yerli ayçiçek tohumu Türk tarımına kazandırıldı

Houmer Balazadeh: "Daha iyi bir yarının keşfinin mümkün olabileceğine inanıyoruz"

Yeni yerli tohum çeşidi YDM 2239’un tanıtım toplantısında konuşan Savola Gıda Türkiye Genel Müdürü Houmer Balazadeh, “Yudum olarak daha iyi bir yarının keşfinin mümkün olabileceğine inanıyoruz. Daha iyi bir yarın da ayçiçek tarımında kaynakların daha iyi kullanılarak verimliliğin artırılması demek. Bu anlayışla Yerli Ayçiçeği Tohumu Geliştirme ve Çiftçi Destekleme Projesi’ne başladık ve dört yıldır Türkiye’nin en önemli ayçiçek üretim merkezlerinde üretici çiftçilerle buluşuyoruz. Sektörümüzde bir ilk olarak kamu, sivil toplum ve özel sektör iş birliğiyle kıymetli bir projeyi hayata geçirdik; yeni yerli tohum çeşidi YDM 2239’un tescilini alarak Türk çiftçilerinin kullanımına sunduk. 2021’den beri projeye dahil olan önder çiftçiler ile toplam 23 çeşit tohum denemesi yaptık. Her hasat dönemi sonunda alınan mahsullere analiz yaptık. Analizler sonunda çimlenme, yağ oranı, dekar başına verim gibi parametreler açısından en verimli olan YDM 2239’un tescilini almanın gurur ve mutluluğunu yaşıyoruz. Ayrıca yerli tohumu çiftçinin gündemine getirmeyi de başardık. Bundan sonra yerli tohum çeşitlerimizin tanıtımına da devam edeceğiz. Hedefimiz verimliliği ve dolayısıyla da yerli üretimi artırmak” ifadelerini kullandı.

Tanıtım toplantısında konuşan Tohum Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Musa Kaya da YDM 2239 çeşidinin yerli üretimin artışına destek olacağını vurguladı. Kaya, “Savola Gıda Türkiye ile yürüttüğümüz Yerli Ayçiçeği Tohumu Geliştirme ve Çiftçi Destekleme Projesi, Türkiye’deki ayçiçeği üreticilerine ve ülke tarımına önemli katkı sağlıyor. Projenin ilk yılında bir çiftçi ağı oluşturduk. Her yıl güçlenen çiftçi ağında şu anda toplam 1.000 çiftçi bulunuyor. Çiftçi ağına Trakyalı, Konyalı, Adanalı ve bu sene de Eskişehirli çiftçiler dahil oldu. Çiftçilere yüzyüze eğitim ve teknik uygulama ve yerli tohum desteği vermeye devam ediyoruz. Sektörün lideri Savola Gıda Türkiye ile yerli ayçiçeği üretimini artıracak bu projede iş birliği yapmaktan ve YDM 2239’u Türk tarımına kazandırmaktan dolayı mutluyuz” dedi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muş Muş’ta yeni yıl öncesi gıda denetimleri artırıldı Muş Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ekipleri, yılbaşı öncesinde vatandaşların güvenli ve sağlıklı gıdaya ulaşmasını sağlamak amacıyla il genelinde gıda denetimlerini sıklaştırdı. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, yaklaşan yeni yıl öncesinde gıda güvenliğinin sağlanması amacıyla denetim çalışmalarını artırdı. İl Müdürlüğüne bağlı resmi gıda kontrolörleri tarafından il genelinde gıda üretimi ve satışı yapılan işletmelerde denetimler aralıksız sürdürülüyor. Yılbaşı döneminde tüketimi artan ürünler başta olmak üzere her türlü içecek, kuruyemiş, beyaz et ve kırmızı et satışı yapan işletmeler ile şekerleme, pastane ve benzeri gıda işletmeleri denetim kapsamına alındı. Denetimlerde ürünlerin hijyen, muhafaza ve satış şartları ile mevzuata uygunluğu titizlikle kontrol ediliyor. İl Müdür Yardımcısı Muhammed Şen, denetimlere ilişkin yaptığı açıklamada, "Halk sağlığının korunması ve güvenilir gıda arzının sürdürülebilirliği amacıyla yılbaşı sürecinde denetimlerimiz artırılarak devam edecektir. Tüketicilerimizin sağlıklı, güvenilir ve kaliteli gıdaya en hızlı şekilde ulaşması sağlanacaktır" dedi. Vatandaşların da gıda güvenliği konusunda duyarlı olmalarının önemine dikkat çeken Şen, "Karşılaşılan her türlü gıda güvenliği ihlali, hijyen eksikliği veya şüpheli durumların Alo 174 Gıda Hattı’na bildirilmesi, hızlı ve etkin müdahale açısından büyük önem taşımaktadır" ifadelerini kullandı. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ekiplerinin yeni yıl öncesinde denetimlerini hız kesmeden sürdüreceği bildirildi.
Bartın BARÜ’de "Bartınlı Bir Akademisyenin Hayatından Kesitler" söyleşisi düzenlendi Bartın Üniversitesinde (BARÜ) Türkiye’nin idare hukuku alanının önde gelen akademisyenlerinden biri olan Prof. Dr. Turgut Tan’ın bağışta bulunduğu kitaplık açılırken akademik yaşamı, bilimsel çalışmaları ve mesleki deneyimleri konuşuldu. Bartın Üniversitesi (BARÜ) Kütüphane Dokümantasyon ve Daire Başkanlığı tarafından Türkiye’nin idare hukuku alanının önde gelen akademisyenlerinden biri olan Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Turgut Tan’ın konuk olduğu "Bartınlı Bir Akademisyenin Hayatından Kesitler" başlıklı bir söyleşi düzenlendi. Kütüphane Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen programa Bartın Valisi Dr. Nurtaç Arslan, Bartın Belediye Başkanı M. Rıza Yalçınkaya, BARÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akkaya, akademik ve idari personel ile çok sayıda öğrenci katıldı. Bartın’da geçen çocukluk yıllarını anlatan Prof. Dr. Tan, "İlkokul ve ortaokul yıllarım Bartın’da geçerken liseyi İstanbul’da okudum. Ankara Üniversitesi o dönem Mülkiye olarak geçen Siyasal Bilgiler Fakültesini bitirdim. Mezun olduktan sonra kabul aldığım burslarla Fransa’da bulundum. Türkiye’de özellikle idare hukuku alanında ders verdim. Bugün Bartın’a geldiğimde yıllar önce dersine girdiğim başarılı bir öğrencimi memleketimin mülki idaresinin başında vali olarak görmekten mutluluk duyuyorum. Diğer bir mutluluğum ise benim zamanında devam edebileceğim bir lisenin olmadığı memleketime bugün Bartın Üniversitesinin kazandırılmış olmasıdır" dedi. BARÜ Merkez Kütüphanesinde "Prof. Dr. Turgut Tan Kitaplığı" açıldı Ayrıca Bartınlı Prof. Dr. Tan, uzun yıllardır biriktirdiği yaklaşık bin 400 kitabı ve süreli yayını kendisinden sonraki nesillere fayda sağlaması için bölgenin en büyük kütüphanesi olarak bilinen BARÜ Kütüphanesine kitap bağışladı. Söyleşi programı kapsamında, bağışlanan eserlerden oluşan "Prof. Dr. Turgut Tan Kitaplığı"nın da açılışı yapıldı. Bağışlanan eserlerin bir referans niteliğinde olduğunu vurgulayan Kütüphane Dokümantasyon ve Daire Başkanı Burak Beygirci, "Bu koleksiyon idare hukuku, anayasa hukuku, vergi hukuku ve kamu yönetimi alanlarında büyük bölümü klasikleşmiş eserlerden oluşmaktadır. Bu alanların dışında ekonomi, siyaset bilimi, tarih ve edebiyat gibi konularda Türkçe ve Fransızca olmak üzere eşsiz eserleri kütüphanemize bağışlamıştır. Yapılan teknik işlemler esnasında koleksiyonda yer alan pek çok eserin kütüphanemiz tarafından ilk kez girişinin yapıldığı ve ülkemizde ilk kez BARÜ Merkez Kütüphanesine tarafından kataloglandığı tespit edilmiştir. Koleksiyon erişime açıldıktan sonra farklı üniversite kütüphanelerinden bu eserler için kütüphaneler arası ödünç taleplerinin gelmesi söz konusu bağışın eşsiz ve referans niteliğinde bir koleksiyon olduğunu ortaya koymuştur" dedi.
Bartın BARÜ’de farklı kültürler bir araya geldi Bartın Üniversitesinde (BARÜ) eğitimlerine devam eden uluslararası öğrenciler "Kültür Buluşması" etkinliğinde geleneksel giysilerini, yöresel yemeklerini ve danslarını tanıttı. Bartın Üniversitesi (BARÜ) Türkçe Öğretim Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÖMER) ile Uluslararası Öğrenci Kulübü tarafından kültürler arası etkileşime katkı sağlamak amacıyla "Kültür Buluşması" etkinliği düzenlendi. Kütüphane Konferans Salonu’nda yapılan programda Türkmenistan, Kazakistan, Yemen, Azerbaycan ve Endonezya’ya ait kültürler; geleneksel giysileri, yöresel yemekleri, müzikleri ve danslarıyla tanıtıldı. BARÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akkaya da etkinliğe katılarak uluslararası öğrencilerin kültür buluşmasına ortak oldu. Öğrencilerin hazırladığı gösterileri ilgiyle izleyen Rektör Akkaya, kültürel çeşitliliğin üniversite yaşamına kattığı değere dikkat çekerek "Bugün dünyanın farklı coğrafyalarından gelen öğrencilerimizin kendi kültürel değerlerini tanıtmalarına eşlik ediyoruz. Burada Türk kültürünü öğrendiniz. Her ne kadar başka diyarlardan gelmiş olsanız da Anadolu kültürünü buradan yaşayıp dostluklar edindiniz. Biz Bartın Üniversitesi olarak dili kültürün bir taşıyıcısı olarak görüyoruz. Hepiniz birer Bartın Üniversitesi ve Bartın elçisisiniz. Gittiğiniz ülkelerde Türkiye’nin bir sesisiniz. Burada yaşanmışlıklarınız sizlere rehberlik sunacaktır. Bu vesileyle kültürler arası etkileşimi güçlendiren etkinlikte emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi. Uluslararası öğrencilerin kültürel zenginliklerini tanıttığı stantların yoğun ilgi gördüğü program, hatıra fotoğraflarının çekilmesiyle sona erdi.