SAĞLIK - 03 Nisan 2024 Çarşamba 13:10

Stres sadece psikolojik değil fizyolojik açıdan da yıpratabiliyor

A
A
A
Stres sadece psikolojik değil fizyolojik açıdan da yıpratabiliyor

Stresin kişiyi sadece psikolojik değil fizyolojik açıdan da yıpratabildiğini, bu yüzden de kontrol altına alınmasının önemli olduğunu dile getiren Uzm. Dr. Yetener, “Stresinizi yönetmeye, ‘hayır’ demeyi öğrenerek başlayın. İnsanlara değil, olaylara odaklanın” dedi.



Acıbadem Bayraklı Tıp Merkezi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Müge Yetener, fizyopsikolojik bir durum olan stresin insan sağlığı üzerindeki etkilerine dikkat çekti. Vücutta ’savaş ve kaç’, ’dinlen ve sindir’ olarak adlandırılabilecek iki sistem olduğunu belirten Uzm. Dr. Yetener, "Bu iki sistemden biri sempatik, diğeri parasempatik sistem. Bu iki hayatî sistem bir denge içinde olmalıdır. İnsanın varoluşundan beri değişmemiş olan işleyiş, ilk çağlarda insanın bir kaplanla karşılaşma anında belki insanın hayatını kurtarmada işe yarıyordu. Sempatik sistem hakimiyeti kısa sürüyor, insan ya kaçıp kurtuluyor ya da kaplana yem oluyordu. Ancak günümüzde trafik, iş hayatı, ağırlaşan hayat şartları, ailevi sorunlar, kayıplar, afetler gibi pek çok etken sempatik sistem hakimiyetinin uzun süreli olmasına neden oluyor. Uykusuzluk, öfke sorunları, kaygı artışı, odaklanmada zorluk gibi olumsuzluklarla kendini gösteren stres süreçte kas ağrılarına, bağırsak sorunlarına, enfeksiyona vs. neden olabiliyor. Stres uzun sürdüğünde, kontrol altına alınamadığında ise kişinin savunma sistemi zayıflıyor, düşük bağışıklık pek çok hastalığa davetiye çıkarıyor" şeklinde konuştu.



Organlar strese farklı tepki veriyor


Uzm. Dr. Yetener, stresliyken uyku bozukluklarının, derin uykuda azalma, uykusuzluğun sık görüldüğünü vurgulayarak, stres yönetilmediğinde organların verdiği cevapları şöyle sıraladı: "Beyin; sirkadiyen ritim bozulur, depresyon ve demans riski artar. Kulaklar; kulak çınlaması, işitme kaybı olabilir. Troid; aktif troid hormonu T3 üretimi düşer, TSH ile Troid Uyarıcı Hormon arasındaki ilişki bozulur, TSH da oynamalar görülür. Kalp; kalp atış hızı ve kan basıncı artar, kalp krizi ve felç riski artar. Deri; yağ üretimi artar, sivilce, ürtiker, egzama, sedef hastalığı, yaralar, kırışıklıklar sık görülür. Gözler; yorgunluk, göz çevresinde ağrı, baş ağrısı, seğirme görülebilir. Bağırsak: motilitede (Bağırsak hareketleri) artma veya kabızlık ve disbiyosis (Bağırsak florasının bozulması) görülür."



Stres yönetimindeki etkili öneriler


Yetener, stresin uzun vadede yol açabileceği rahatsızlıkları sıraladıktan sonra, stresi kontrol altına alabilmek için şu önerilerde bulundu ve sıralamayla açıkladı: "Düzenli ve kaliteli bir uyku, beslenmeden ‘çöp gıda’ları çıkartmak, vücudun kendi dengesine kavuşabilmesi için eksik mineral ve besinleri yerine koymak, doğada zaman geçirmek, yürüyüş yapmak, düzenli olarak size uyan bir spor aktivitesini yapmak, sosyalleşmek, dostlarla ve sevdiklerinizle zaman geçirmek, çiçek yetiştirmek, hayvan beslemek, sevdiğiniz bir hobiyle meşgul olmak, meditasyon ve nefes egzersizleri yapmak, öfke ve kin gibi yakıcı duyguları uzun süre barındırmamak, karşılaştığınız negatif davranışların sizin değil, yapanın sorunu olduğunu akılda tutmak, ’Hayır’ diyebilmeyi öğrenmek ve insanlara değil, olaylara odaklanmak."




Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Palandöken: “Tüm sektörler sermayenin elinde” Enflasyonla mücadelenin en önemli ayağı olan esnaf ve sanatkarların haksız rekabet karşısında dayanacak gücü kalmadığını hatırlatan TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Ülkede haksız rekabet çok ciddi boyuta ulaştı. Tüm sektörler sermayenin elinde. Maalesef perakende yasası bir türlü çıkmıyor. Çıkmayınca da haksız rekabetle birlikte fiyatları regüle edecek mahalle esnafı neredeyse yok noktasına geldi. Artan nüfusa karşı esnaf sayısında büyük bir artış yok. Sokakta kasap, manav kalmadı. Karşılıklı fiyatların ucuzlamasını sağlayacak bir sistem gerekiyor. Öncelikle zincirlerin haftada 1 gün tatil ve açma kapama saati belli olmalı. Bunun içinde perakende yasası şart. Yasanın olmaması, Hakkari’de, İstanbul’da, Ankara’da veya Bursa’da da aynı fiyatları dayatmaya yol açıyor. Oysa esnaf ve sanatkarlarımız enflasyonla mücadelenin en önemli ayağıdır. Anayasanın 173. maddesinde olduğu gibi esnaf ve sanatkar korunmalı. Meclis tatile girmek üzere bundan sonraki süreçte açılır açılmaz perakende yasası tartışılacak ilk madde olmalı” dedi. “Esnafı tezgahtar, çiftçiyi işçi konumuna getirdiler” Haksız rekabet yüzünden esnafın tezgahtar çiftçinin ise işçi konumuna geçtiğini söyleyen Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Türkiye’de, gelişmiş ülkelerden örneği alınanla hiç uyuşmayan bir haksız rekabet var. Tüm sektörler sermayenin elinde. Tüm sektörlerdeki ürünleri sattıkları yetmiyormuş gibi ülkenin her yerindeki ürünlerin fiyatını tek tuşla belirleyebiliyorlar. Esnafı bitirdiler, tezgahtar yaptılar. Çiftçiyi de kendilerine işçi yaptılar. Fideyi veriyor, ürettiriyor. Ondan sonra ürünü toplayıp kendi mağazalarına gönderiyor. Fiyatı da kendisi belirliyor. Bir tarafta işsizler ordusu varken diğer tarafta da iştigal edecek, kendi kendine iş yeri müteşebbis olacak insan yok. Artık her şey sermayenin elinde. Ben yaparım, ithal ederim diyor. Bireysel işletme kalmadığı müddetçe etin fiyatının düşmesini kimse beklemesin” şeklinde konuştu. “Haksız rekabetin önüne geçilmeli” Her şeyi bol olan ülkemizde fiyatları düşürememe sıkıntısı olduğunu dile getiren Palandöken, “Küçük esnafımız enflasyonla mücadelenin olmazsa olmaz ayağıdır. Her şeyi bol olan bir ülkede fiyatları düşürememenin sıkıntısı var. Sorunun çözümü belli. Perakende Yasası acilen esnafın ihtiyaçları doğrultusunda güncellenmeli. Devletimizin enflasyonla mücadele ederken aldığı tedbirlerin işe yarayabilmesi için önce esnaf ve sanatkarların korunması şart. Küçük işletmeler ayakta kalmalı ki vatandaş fiyatları mukayese edip gerçek indirimin farkına varsın” diye konuştu.
Bursa Özgür Ozel: “Küfeyi benim sırtıma ver. Ben taşırım” Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Bursa’nın Mudanya ilçesinde vatandaşlara hitap etti. Sırtına küfe alan Özel, “Tayyip Bey, bırak küfeyi benim sırtıma ver. Ben emekliyi aslan gibi taşırım” dedi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Bursa’nın Mudanya ilçesinde vatandaşlara otobüs üzerinden seslendi. İki gencin protesto amaçlı küfe getirdiğini gören Özel, gençleri yanına çağırdı. Burada eleştirilerini sürdüren Özel, “Geçen gün Tayyip Bey’i dinliyorum. Ben demişim ‘emekliye 12 bin 500 yetmez, 17 bin 500 ver.’ ‘Asgari ücrete zam yok’ demiş, asgari ücreti zam yapalım demişim. 17 bin lira çay parası çay parası olmaz, 25 bin taban fiyat olsun dedim. 9 bin 200’e buğday satılmaz, 15 bin olsun dedim. Tarlalarda 2 liraya domates kaldı, kavunun karpuzun bostanda kalması olmaz demişim, diyor ki ‘Özgür Bey’in sırtında küfe yok, emekliye zam istiyor.’ ‘2 bin 500 lira zam 33 milyar tuttu’ diyor. ‘Benim sırtımda küfe var’ diyor. Gençler bunu duymuş, küfeyi getirmişler. Tayyip Bey’e dedim ki, ‘Doğru, senin sırtında küfe var. Bu milletten oy istedin, onlar da aldı küfeyi sırtına koydu. Tayyip Bey diyor ki, ‘Emekliler bana ağır geliyor, taşıyamam. Asgari ücretli ağır gelir taşıyamam. Rizeli hemşerime çay parası veremem ağır geliyor’ diyor. Ama bir bakıyorsunuz yandaş müteahhitte sıra gelince dikeliveriyor. 660 milyar lirayı buluyor. Ben diyorum ki, ‘Tayyip Bey, bırak küfeyi ver benim sırtıma. Ben emekliyi aslan gibi taşırım. Asgari ücretliyi taşırız. Biz bu milleti taşırız. Eğer taşıyamıyorsan, bırak küfeyi. Sen bu milletin sırtına yüksün. Emekliler değil, asgari ücretliler değil, esnaf, çiftçi değil. Bu küfeye ne yük koyarsan koy, biz taşırız. Taşıyamayanlar bırakacak, taşıyanlar gelecek. Getir sandığı küfeyi biz taşıyalım. Emeklileri biz ayağa kaldıracağız” dedi. Özel, seçimlerin galibiyetle sonuçlanması durumunda kutlamalarda bu iki gencin de olacağının sözünü verdi.