ASAYİŞ - 23 Haziran 2025 Pazartesi 01:56

Kontrolden çıkan otomobil takla atıp ters döndü: 1’i çocuk 4 yaralı

A
A
A
Kontrolden çıkan otomobil takla atıp ters döndü: 1’i çocuk 4 yaralı

Karabük’te sürücüsünün kontrolünden çıkan otomobilin takla atıp ters dönmesi sonucu 1’i çocuk olmak üzere 4 kişi yaralandı.


Kaza Karabük-Yenice kara yolu Melise Köyü mevkiinde meydana geldi. Hüseyin Kazancı idaresindeki otomobil, sürücüsünün kontrolünden çıkarak takla atıp ters döndü. Kazada sürücü ile birlikte bulunan Aygül Kazancı ve isimleri öğrenilemeyen 2 kişi daha yaralandı.


Diğer sürücülerin durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirmesi üzerine olay yerine jandarma, itfaiye, AFAD ve çok sayıda ambulans sevk edildi.


Yaralılar, diğer sürücülerin yardımıyla araçtan çıkarılırken sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı.


Tedavi altına alınan yaralıların sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi.


Kaza ile ilgili inceleme başlatıldı.



Kontrolden çıkan otomobil takla atıp ters döndü: 1’i çocuk 4 yaralı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul 15 Temmuz kutlamalarında 500 sporcu bisikletle boğaz köprüsünü geçti İstanbul’da, 15 Temmuz Derneği tarafından yaklaşık 500 sporcunu katıldığı bisiklet turu ve ödül töreni düzenlendi. Taksim Meydanı’nda başlayan turda konulan İstanbul Valisi Davut Gül, "15 Temmuz anma haftası dolayısıyla İstanbul’un her tarafında çeşitli etkinlikler yapılıyor" dedi. 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri kapsamında, 15 Temmuz Derneği tarafından Taksim Meydanı’ndan 15 Temmuz Şehitlik Müzesi’ne kadar bisiklet turu düzenlendi. Tur, İstanbul Valisi Davut Gül ve beraberindeki protokol eşliğinde start vermesiyle saat 09.00’da başladı. Neredeyse 500 sporcunun katıldığı ve yaklaşık 1 saat süren tur, 15 Temmuz Şehitlik Müzesi’nde bitecek. Bitiş noktasında ise 15 Temmuz şehitleri için Kur’an-ı Kerim tilaveti okunacak. Ardından yarışmacılara sertifika verilecek. "Bunun amacı 15 Temmuz ruhunu yaşatmak" Bisiklet turu için start verdikten sonra konuşan İstanbul Valisi Davut Gül "15 Temmuz anma haftası dolayısıyla İstanbul’un her tarafında çeşitli etkinlikler yapılıyor. Gençlik Spor İl Müdürlüğü’nün koordinasyonunda 15 Temmuz Derneği ve çeşitli bisiklet derneklerinin katılımıyla boğazı da geçeceğimiz yaklaşık 1 saat süren yarış var. Bunun amacı 15 Temmuz ruhunu yaşatmak. 15 Temmuz’un hem anma hem de kutlama boyutu var. Anma boyutu 253 şehidimiz var. Kutlama boyutu bu millet bu devleti uçurumun kenarından aldı. 7 den 70’e bu coşkunun yaşanması için etkinlikler yapılıyor. Sporcularımıza ve katkı veren kurumlarımıza teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu. "Bu milletin üstün ferasetiyle o geceyi anlattık" Bisiklet turuna katılan Faruk Meto, "Bundan 6-7 sene önce çok kötü bir gece yaşadık. Bu milletin üstün ferasetiyle o geceyi anlattık. İnşallah o günleri tekrar yaşamayız. Ben 15 senedir bisiklet turlarına katılıp düzenliyorum. Türkiye’yi daha güzel günler bekliyor. PKK olayları da bitiyor çok şükür" dedi. "15 Temmuz’u unutmamak için bir araya geldik" Tura katıldığı için çok heyecanlı olduğunu dile getiren Mehmet Serkan Özten ise "15 Temmuz’u unutmamak için bir araya geldik. İnşallah ülkemiz böyle bir olayı hiç bir zaman yaşamaz. Çok duygulu çok heyecanlıyım. Haberim olduğu zaman tura katılıyorum. Böyle bir şey olduğunda her zaman hazırım, gelirim" diye konuştu.
Kayseri Başkan Çolakbayrakdar: "Hayvan Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi’nde en iyisini biz yapıyoruz" Kocasinan Belediyesi; sokak hayvanlarının huzurlu ve sağlıklı bir yaşam sürmeleri amacıyla; tedavi, rehabilitasyon ve sahiplendirme gibi süreçlerin profesyonel bir şekilde yürütüleceği, yaklaşık 25 bin metrekarelik alanı kapsayan modern Hayvan Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi’nin yapımını hızla sürdürüyor. İnşaat çalışmalarının yüzde sekseni tamamlanan tesisi inceleyen Başkan Çolakbayrakdar, "Doğal yaşam alanıyla birlikte, Hayvan Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi’nde en iyisini biz yapıyoruz." dedi. Erkilet Generalemir Mahallesi’nde inşaat çalışmalarını yerinde inceleyen Başkan Çolakbayrakdar, tesis hakkında yetkililerden bilgi aldı. Tamamlandığında son derece modern, kapsamlı ve örnek bir yaşam alanı olacağını ve Kayseri’ye değer katacağını vurgulayan Başkan Çolakbayrakdar; "Sokak hayvanları için inşa ettiğimiz bu barınak; rehabilitasyon, kısırlaştırma ve sahiplendirme gibi önemli hizmetlerin verileceği bir merkez olarak tasarlanıyor. Yaklaşık 25 bin metrekarelik bir alanda yer alan bu tesisin özellikle 1.500 metrekaresi doğal yaşam alanı olacak. Sokak hayvanlarının tedavi edilmesi, barındırılması ve rehabilite edilmesi gibi işlemler burada gerçekleştirilecek. İnşaatı yüzde seksen oranında tamamlanan bu modern tesis, tamamlandığında Kayseri ve çevresindeki bölgelere hizmet sunacak. Tesis; veteriner hizmetleri, klinik ve tüm gerekli fonksiyonları içinde barındırarak sokak hayvanlarına kapsamlı bir bakım ve destek sağlayacak. Allah nasip ederse, birkaç ay içerisinde şehrimize kazandırmış olacağız. Her alanda olduğu gibi, bu alanda da en iyisini yapma gayretindeyiz." ifadeleri kullandı. Başkan Çolakbayrakdar sözlerini; "Hem Kayseri’de hem de Türkiye genelinde, belediyecilik faaliyetlerinin her alanında en iyisini yapıyor ve bunun için gayret ediyoruz" diye tamamladı.
Adana Prof. Dr. Özkan: "Diş koltuğunda öğürme refleksi mi yaşıyorsunuz? Nedeni bağırsaklarınız olabilir" Diş hekimliğinde hastaların yüzde 15’inde görülen şiddetli öğürme refleksi, birçok diş tedavisinin yarım kalmasına, genel anesteziye ihtiyaç duyulmasına, hastalarda kalıcı diş hekimi korkusuna ve ağız sağlığının bozulmasına neden olduğunu anlatan Uzman Diş Hekimi ve Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Birkan Taha Özkan bu sorunun çoğunlukla sadece psikolojik olmadığını belirterek, "Özellikle gut hastalarında, bağırsak duvarına saplanan ürik asit kristalleri, vagus siniri yoluyla beyin sapındaki öğürme merkezini uyarıyor. Bu da diş koltuğunda kontrol edilemeyen öğürme krizlerine neden olabiliyor. Sorun, bağırsak-beyin ekseniyle doğrudan ilişkili" dedi. Özkan, yaptığı açıklamada öğürme refleksinin dil kökü, yumuşak damak ve boğaz gibi bölgelerin istemsiz uyarılmasıyla gelişen, doğal bir korunma mekanizması olduğuna değinerek, "Ancak refleksi aşırı duyarlı kişilerde şu durumlara yol açar: Tedavi yarım kalır. Kusma, nefes darlığı ve panik hissi gelişebilir. Diş hekimi korkusu kalıcı hale gelir. Çürükler ve diş eti hastalıkları ilerler. Genel anestezi riskleriyle başbaşa kalır" diye konuştu. Özkan’a göre öğürmeyi etkileyen en önemli tetikleyiciler ise şöyle : "Bağırsak beyin ekseni. Gut hastalarında bağırsaktaki iltihap ve kristaller, vagus siniriyle beyne refleks uyarımı gönderir. Nörolojik ve anatomik duyarlılık. Bazı kişilerde yumuşak damak ve dil kökü sinirleri aşırı hassastır. Basit bir temas refleksi tetikleyebilir." Özkan bundan kurtulmanınn önerilen 5 etkili çözüm yöntemini ise şöyle sıraladı: "Temassız lazer destekli tedavi. Fiziksel temas minimuma indirilir. Kanamasız ortam sağlanır. Refleks tetikleyici koku ve sıvılar oluşmaz. Çürük temizliği, kanal tedavisi, doku kesimi ve implant işlemleri hassasiyetle ve tek seansta tamamlanabilir sayesinde korku azalır. Sessiz motorlu el aletleri. Yüksek frekanslı sesler yerine ses desibeli düşük el cihazları (airatör ve mikromotorlar) kullanılır. Bu sayede işlem sırasında sessiz ortam sağlanır. Bu, hastanın kaygısını ve refleks yanıtını yüzde 90 oranında azaltır. Blok anestezi. Dil kökü ve yumuşak damakta bölgesel anestezi uygulanarak dil öğürme refleksi ve ağrı baskılanır. Sprey kullanılmaz çünkü öğürmeyi tetikleyebilir. Dil ekartasyonu ve ağız açıklığını sınırlama. Tedavi sırasında dile baskı uygulanmaz, dilin kontrollü ekarte edilmesiyle hareket sınırlandırılır. Ağız, mümkün olan en az açıklıkla tutulur; bu sayede refleks baskılanır. Tedavi aralıklarıyla dinlendirme protokolü. Seans boyunca çene eklemi korunur, hastanın refleks eşiği gözetilerek sık aralıklarla dinlendirme uygulanır. Aksi takdirde beynin stres merkezi olan hippokampus uyarılarak öğürme artar. El cihaz ve narin alet kullanımı. Küçük başlıklı el cihazları ve narin el altlerinini ağız içinde kullanılması ağzı içinde fazlalık hissini sonlandırır, dil yanak ve boğaz temasını minimumam indirir. Bu sayede konforlu ve öğürmeden kaçındıran bir tedavi yöntemi benimsenir." Özkan, tedavi öncesi hastaların, hafif bir öğünle gelmesi, burun tıkanıklığı varsa deniz suyu spreyi kullanması, derin nefes almayı (diyafram nefesi) öğrenmesi, kaygıların hekimle paylaşılması gerektiğini ve seans sırasında burundan yavaşça nefes alınması gerektiğini söyledi. Artık öğürme refleksi diş tedavilerine engel değil Özkan, "Lazer destekli işlemler, sessiz cihazlar, narin el aletler, kısa işlem süreleri ve kişiselleştirilmiş tedavi protokolleriyle gut hastalarında ve refleksi hassas bireylerde öğürme refleksini yüzde 83’e varan oranlarda baskılayabiliyoruz. Tedaviler tek seansta tamamlanabiliyor, diş hekimi korkusu sona eriyor. Refleksin nedenlerini hedef alarak çalışan bu yaklaşımlarla, hem fizyolojik hem psikolojik düzeyde çığır açan bir konfor sağlanmasını öneriyor" dedi.