GÜNDEM - 09 Ağustos 2025 Cumartesi 13:51

Kastamonu’da 61 öğrenci dualarla icazet alarak hafız oldu

A
A
A
Kastamonu’da 61 öğrenci dualarla icazet alarak hafız oldu

Kastamonu’da İl Müftülüğü bünyesindeki Kur’an kurslarındaki eğitimlerini başarıyla tamamlanan 61 öğrenci, düzenlenen merasimlerde icazet alarak hafız olmanın sevincini yaşadı.


Kastamonu Müftülüğü bünyesindeki Hz. Pir Yatılı Erkek Kur’an Kursu’nda eğitim gören 38, Şehit Şerife Bacı Yatılı Kur’an Kursu’nda eğitim gören 22, Mescit Köyü Yatılı Kur’an Kursu’nda eğitim gören 1 öğrenci olmak üzere 61 öğrenci icazet alarak hafız oldu. 38 erkek hafız ve 23 kız hafız için Kuzeykent Ulu Cami ve Grandmoni Konferans Salonunda icazet programı gerçekleştirildi. Kuzeykent Ulu Cami’de gerçekleştirilen programda hafızlar açtıkları Filistin bayraklarıyla yürüyerek yerlerini aldı. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda ilahiler okundu, eller semalara açılarak dualar edildi.


Programda konuşan Kastamonu Müftüsü Bekir Derin, "Bugün Kastamonumuz için çok özel ve güzel bir gün. Son yıllarda ilimizde yapılan icazet programlarının en kalabalığını icra ediyoruz. İnşallah bugün burada Hz. Pir Kur’an Kursumuzun 38 pırıl pırıl hafızına, icazet merasimi yapıyoruz. Onların bu özel gününe şahitlik etmek için buradayız. Öğle namazına müteakiben hanımlar tarafından da bir icazet merasimi icra edilecek. İlimizde hanım kızlarımızın ilk defa icazet merasimi yapılacak. Çünkü daha önce hafızlık Kur’an kursu müessesemiz yoktu. 2021 yılında bir vakfımıza ait bir binayı hafızlık için bize tahsis ettiler. Evlatlarımız da orada Kur’an’a hizmetkarlık yapmaya başladılar. Oraya bir tohum attık. O tohum en kısa zamanda topraktan çıktı, filizlendi, meyveler vermeye başladı" dedi.


Daha sonra konuşan Kastamonu Vali Yardımcısı Çetin Kılınç ise "Hakikaten hafızlık, çok meşakkatli, çok özveri gerektiren, başarı ve emek getiren bir konu. Dolayısıyla ben hafızlarımızı bilhassa tebrik etmek, kutlamak istiyorum. Bunun yanında, onların velileri için çok özveri gerektiren bir süreç. Bir tebriği de onlara arz etmek istiyorum. Güzel dinimiz İslam ve onun büyük kitabı Kur’an’ın doğru öğrenilmesi, doğru öğretilmesi ve anlatılması bakımından bu pırıl pırıl gençlerimizin toplumumuza büyük hizmetler yapacaklarına inancım tam. Bu vesileyle kendilerini Valimiz Meftun Dallı ve şahsım adına tebrik ediyorum" diye konuştu.


Programda son olarak konuşan Diyanet İşleri Başkanlığı Dini Yayınlar Genel Müdürü Cafer Tayyar Doymaz ise kendisinin de hafız olduğunu belirterek, "Müftümüz böyle bir programa davet ettiğinde, ‘beni iki yerden birden vurdu’ dedim. Bir hayır diyemeyeceğim hafızlar noktasında, ikincisi de Kastamonu’dan vurdu diye düşündüm. Hamd olsun geldik. Bugün Kastamonu olarak bir sevinç, gurur günü yaşıyoruz. Bu gurur kimin, bu evin kimin? Öncelikle bu hafızlara ait. İl Müftüm dedi ki, ‘hafızlık zordur.’ Ben de bir hafız kardeşinizim. Bugüne kadar elimi açıp dua ettiğimde aklıma gelen ilk şey, ‘Rabbim sana sonsuz şükürler olsun ki bu lütfu bana bahşettin, beni hafız eyledin, bundan daha büyük bir lütfa sahip değilim’ olur. Çünkü kişi hafız olduğunda Cenab-ı Hakkın himayesine, korumasına girer. Artık onun üzerinde, hiç kimsenin görmediği, onu her türlü kötülük, felaket, musibetlerden muhafaza eden etrafında bir zırh vardır. Bize bu lütfu bahşettiği için Cenab-ı Hakka sonsuz şükürler olsun" şeklinde konuştu.


Konuşmaların ardından protokol üyeleri tarafından hafızlara belge ve hediyeleri takdim edildi.


Grandmoni Konferans Salonunda gerçekleştirilen programda ise eğitimlerini tamamlayan 23 kız hafıza belgeleri verildi.



Kastamonu’da 61 öğrenci dualarla icazet alarak hafız oldu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Keşan’da trafik kazasında hayatını kaybedenler için yapılan anıt açıldı Edirne’nin Keşan ilçesine bağlı Karacaali köyünde 1998 yılında meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybeden 7 öğrenci ve 1 servis şoförü için kazanın meydana geldiği noktada yenilenen anıt törenle açıldı. Törende konuşan Karacaali Köyü Muhtarı Mustafa Kocaalili, "Paşayiğit İlköğretim Okulu’na taşımalı eğitim kapsamında giden öğrencilerimizi taşıyan servis aracının geçirdiği kaza sonucunda, henüz yolun başındaki 7 evladımız ve görevini yapan 1 şoförümüzü kaybettik. Bu acı olay, yalnız aileleri değil tüm Karacaali’yi ve bölgemizi derinden sarmıştır. Bugün açılışını yaptığımız bu anıt, kaybettiğimiz evlatlarımız ve şoförümüzün aziz hatırlarını yaşatmak, benzer acıların bir daha yaşanmaması için toplumsal hafızamızı ve farkındalığı diri tutmak amacıyla inşa edilmiştir" diye konuştu. Edirne İl Genel Meclisi Başkanı Çiğdem Gegeoğlu, kazada hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı dilerken, Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan da kazanın meydana geldiği günü anlattı. Keşan Kaymakamı Aziz Mercan ise yaşanan kazanın büyük bir acı olduğunu dile getirerek, "Buradan hepimiz gerekli dersi alıyoruz. Bu olayların yaşanmaması için elimizden ne geliyorsa gerekli gayreti göstereceğiz" dedi. Paşayiğit İlkokulu ve Ortaokulu öğrencilerinin, anıta çiçek bıraktığı tören, dua yapılmasıyla sona erdi. Törene, muhtarlar, sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerin temsilcileri, kazada hayatını kaybedenlerin yakınları ve çok sayıda vatandaşlar katıldı.
Düzce Otobüs şoförlerinin duyarlılığı araç içi kamerasına yansıdı Düzce Belediyesi özel halk otobüsü şoförleri, rahatsızlanan yolcular için güzergahlarından çıkarak yolcuları hastaneye yetiştirdi. O anlar araç içi kamerasına yansıdı. Düzce Belediyesine bağlı Düzce Ulaşım A.Ş.’ye ait iki ayrı hatta görev yapan halk otobüsü şoförleri bir hafta arayla rahatsızlanan iki yolcuyu harekat merkezine haber verip güzergah dışına çıkarak Acil Servis’e ulaştırdı. İlk olay 7 Aralık’ta yaşandı. Düşmeye bağlı olarak yürüme güçlüğü çeken ve hastaneye gitmek isteyen genç kadını fark eden şoför İzzet Aydın, hastaneye yakın durakta indirmek yerine acil servisin kapısına kadar götürdü. "Harekat merkezine bildirip, güzergah değiştirdim" Olay günü yaşananları aktaran araç şoförü İzzet Aydın, "2013 yılından bu yana şoförlük yapıyorum. 7 numaralı hatta çalışıyordum. Krempark’ın oradan 3 kişi araca bindi. Bir tanesi ayağının üzerine basamıyordu. Geçmiş olsun dedim. Hastaneye gideceğiz dedi. Harekat merkezine bildirerek güzergah dışına çıkacağımı söyleyerek, hastayı hastaneye götürdüm. Araçta başka kimse de yoktu. Acilin önüne kadar götürüp, güzergahıma devam ettim" dedi. Bir diğer olay ise 12 Aralık Cuma günü gerçekleşti. Araca bindiğinde fenalaşan yolcuyu fark eden otobüs şoförü Suat Atmaca, Hastane Caddesi’ndeki duraktan "U" dönüşü yaparak güzergah dışına çıktı. Vakit kaybetmeden rotayı Atatürk Devlet Hastanesi Acil Servisine çeviren Atmaca kısa süre içerisinde Acil Servis önüne ulaştı. Otobüsten indirilip sedyeye alınan kadın yolcu, sağlık ekiplerine ulaştırıldı. "Vatandaşın sağlığı her şeyden önemlidir" diyen şoför Suat Atmaca, "Olay günü 18 nolu hatta çalışıyordum. Durağa yanaştığımda iki genç benden kolanya istedi. Ne olduğunu sorduğumda arkadaşlarının rahatsızlandığını söylediler. Harekat merkezini arayarak rotamdan çıkıp U dönüşü yaptım. Hastanede acil servise geldiğimizde servise bindirdik ve hastamızı sağlık ekiplerine teslim ettik. Bize periyodik eğitimler veriliyor, bu eğitimlerde bu sağlık konusunda da hassas davranmamız konusunda bilgilendirme yapılıyor. Bizimde çocuğumuz var, biz burada insanlık görevimizi yaptık" dedi. Yaşanan bu örnek davranışlar, Düzce Ulaşım A.Ş. bünyesinde görev yapan şoförlerin, yolcuların sağlığı ve güvenliği konusunda da sorumluluk bilinciyle hareket ettiğini gösterdi. Şoförlerin duyarlılığı diğer yolcular tarafından da tebrik edildi.
Ankara Sanatçı Metin Şentürk TBMM’de engelli bireylerin sorunlarını ve hayat hikayesini anlattı AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu başkanlığında toplanan Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu’na katılan sanatçı Metin Şentürk, engelli bireylerin sorunlarını ve hayat hikayesini anlattı. Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu, AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu başkanlığında toplandı. Komisyona sanatçı ve Dünya Engelliler Birliği Kurucu Başkanı Metin Şentürk katıldı. Komisyonun açılışında konuşan Kasapoğlu, "Tüm Komisyon üyelerimizin ortak inancı, engelli bireylerimizin toplumun tam merkezinde yer alması; sanatta, sporda, siyasette, akademide, medyada, üretimde, istihdamda her bir noktada en merkezde yer alması, onların merkezde yer almasıyla birlikte toplumun bu anlamdaki algısı, bakışı çok güçlü şekilde değişiyor. Kullanılan dilden, ön yargıların kırılmasına kadar pek çok değişimi gözlemliyoruz. İşte, Metin Bey’in bu anlamdaki yolculuğu da hem sanat alanında hem de sivil toplumdaki mücadelesi bu açıdan çok kıymetli ve çok ama çok öğretici" diye konuştu. "9 kişilik ailenin 6 kişisi kör oldu" Konuşmasına kendi hayat hikayesini anlatarak başlayan Metin Şentürk, "7 çocuklu bir ailede doğdum. Yalnız hayatın anneme acımasız şakaları enteresan bir şekilde devam etti. Baba tarafından genetik körlük vardı. 2 kız kardeşim, 2 erkek kardeşim, babam ve ben, hepimiz sağlam doğmamıza rağmen, 9 kişilik bir ailede 6 kişi zaman içinde yaşanan küçük problemlerden körlükle karşıya kaldı. 9 kişilik ailenin 6 kişisi kör oldu. Bugüne kadar hayatımı kolaylaştıran yegâne unsurun bakış açısı olduğuna çok inandım. Bakış açınızı değiştirdiğinizde acınızı değiştirebiliyorsunuz" dedi. "Sahadaki çalışmalarınız içinse ben 7/24 hazırım" Engelliliğin, engelliden ziyade aileleri için daha zor olduğuna inandığını dile getiren Şentürk, "Engelli hayatına bir şekilde alışıyor ama aileler için her uyanılan sabah aynı tabloyla karşılaşmak biraz daha farklı. Evlatlarının önündeki engelleri aileler, sonra yasalar, sonra da vicdanlar kaldırırsa bazı şeylerin çok daha iyi olacağına inanıyorum. Sahadaki çalışmalarınız içinse ben 7/24 hazırım. Emeğimle, bedenimle, ruhumla ve gönlümle yanınızda olmaya hazırım. Şayet bu işe yarayacaksa, dediğim gibi, 7/24 ülkenin her tarafında emek veririm. Çünkü sonuç itibarıyla, benim bu ülkede bu kadar emek verme çabamın tek bir nedeni var. Askerlik yapamadığım bir ülkede askerliğimi bu şekilde tamamlıyorum, bu da benim hayata bakış açımın bir tarafı" ifadelerini kullandı.