EKONOMİ - 12 Ocak 2019 Cumartesi 11:59

Kütahya’ya 40 milyon dolarlık biyokütle enerji yatırımı

A
A
A
Kütahya’ya 40 milyon dolarlık biyokütle enerji yatırımı

Kütahya’nın Emet ilçesine bağlı Aydıncık köyüne 400 kişinin istihdam edileceği ve 40 milyon dolara mal olacak enerji üretim tesisi (Biyokütle) kurma çalışmalarına başladığı bildirildi.

Kütahya’nın Emet ilçesine bağlı Aydıncık köyüne 400 kişinin istihdam edileceği ve 40 milyon dolara mal olacak enerji üretim tesisi (Biyokütle) kurma çalışmalarına başladığı bildirildi.


Enerjinin çevresel kirliliğe yol açmadan sürdürülebilir olarak sağlanabilmesi için kullanılacak yenilenebilir kaynakların başında biyokütle enerjisi geliyor. Biyokütle tesislerinde, ormanlarda bulunan atıl orman ürünlerinin yakılarak çevreye zarar vermeden hem elektrik üretilirken hem de ormanlar temizlenmiş oluyor. Emet ilçesine bağlı Aydıncık köyünde yaklaşık 400 dönümlük alana kurulacak tesiste 70 bin hanenin ihtiyacını karşılayacak elektrik üretilecek. Tesiste yakılacak atıl orman ürünlerinin yüzde 70’i Emet ilçesindeki ormanlardan, yüzde otuzu ise çevredeki ormanlardan sağlanacak.


Bu kapsamda Salix Holding’in yetkilileri, Kaymakam Hasan Çiçek’e ve dünyanın 500 büyük şirketi içerisinde 55. sırada yer alan Çin’li şirket yetkililerine sunum yapıp tesisin yapılacağı arazide incelemelerde bulundular.


Emet Kaymakamı Hasan Çiçek, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, ’’Emet ilçemizie biyokütleye dayalı bir elektrik tesisinin kurulması planlanmaktadır. Biyokütlyr dayalı bir elektrik üretim tesisinin öncelikle bir yeşil enerji üretme modeli olduğunu ifade etmek isterim. Enerji Bakanlığımızın desteklediği ve teşvik ettiği bir enerji modelidir. Yapılacak bu yatırımla bir taraftan ülkemizin ihtiyaç duyduğu elektrik enerjisi üretimi sağlanacak, diğer taraftan istihdam oluşturacak ve ayrıca ilçemizde ekonomik canlanmaya da sebep olacak. Şuanda planlanan yatırımın büyüklüğü 40 Milyon dolardır. Yapılacak bu yatırımla oluşturulacak istihdam 400 ile 450 kişi arasında olacaktır. Yılda yaklaşık 160 bin ton atık ormanlarımızdan dökülen, kullanılmayan ve herhangi bir ekonomik değeri olmayan atıklar çeşitli işlemlerden geçirilerek yaklaşık 20 megavatlık elektrik üretimi sağlanacaktır. 20 megavatlık bir elekrtik üretimi yaklaşık 70 bin hanenin elektrik ihtiyacıdır. Özellikle ekonomik kriz söylentilerinin olduğu bu dönemde, ülkemizin ekonomisinin capcanlı ve diri olduğu, yerli sermaye yatırımının yanı sıra, yabancılarında bu işe ilgi duyduğuna hepimiz şahit olduk’’ dedi.


Çiçek, ’’İlçemizde çok ciddi bir orman varlığı olduğu bilinmektedir. Bu vesile ile orman köylümüz ve orman kooperatiflerimizin yararlanması sağlanacaktır. Bu proje göçü önleyecek ve göçü önleyici bir yatırım olacaktır’’ dedi.


Salix Holding’in şirket yetkilileri yaptıkları açıklamalarda, 40 Milyon dolarlık bir yatırım planladıklarını ve bölge halkı için istihdam ve göçü önlemek için çok önemli bir projeyi yapacaklarını söylediler.


Yatırıma yabancı ortak olarak girmeyi planlayan ve bölgeyi ziyaret eden dünyanın en büyük 500 şirketi arasında 55. sırada olan enerji şirketi yetkilileri yaptıkları açıklamalarda, ’’Emet’te yapılacak olan biyokütle enerji yatırımının arazisini görmeye geldik. İstanbul merkezli olan Salix Holding şirketi ile beraber bu yatırımı planlamaktayız. Bir çok Çin’li şirkette olduğu gibi kendi şirketimizde de sözü geçen şirketle beraber ortaklığımızın olacağını düşünüyorum. Bu konuda büyük potansiyel var Türkiye’de. Umarın çalışmalar her iki taraf için de olumlu geçer ve ortaklık söz konusu olur projede’’ dediler.


SCCS Çin devlet firması yetkilisi, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Bölgede 3 lü konsorsiyum ile bu bölgede yatırım yapmak istiyoruz. Salix firmasıyla da bu konuyla ilgili bir görüşme yaptık. Kaymakamımız da bizi bilgilendirdi. Orman işletme Müdürlüğü de bilgiler verdi. Şimdi de sahadayız. Nasıl bir tesis olacağını ve alanı görmek için geldik’’ dedi.


Tesisin kurulacağı alanın 227 bin metrekare olduğu bildirildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Bu yıl ıhlamur değer kazandı Türkiye’de kış aylarının vazgeçilmezi olan ıhlamur ve şifa kaynağı bitkisel ürünlerin fiyatları, yaşanan olumsuz iklim şartları nedeniyle rekor seviyelere ulaştı. Aktarlar, özellikle don ve aşırı yağışların rekolteyi düşürmesiyle çiçek ıhlamurun kilosunun 4 bin 500 lirayı gördüğünü belirtirken, fiyat artışının sağlık sorunları yaşayan vatandaşların alım gücünü düşürmediğini dile getirdi. Son yıllarda yaşanan meteorolojik olaylar, tarım ürünlerinin yanı sıra bitkisel ilaç ve destekleyici ürünlerin fiyatlarını da katladı. Aktar esnafı Metin Ağılönü, ıhlamur çiçeklerinin tam açma döneminde yaşanan don ve ardından gelen yoğun yağışların büyük bir kayba yol açtığını ifade etti. Enflasyon değil, iklim vurdu Ürün fiyatlarındaki artışın temel nedenini iklim şartlarına bağlayan aktar esnafı, fiyatlardaki dramatik yükselişi gözler önüne serdi. Metin Ağılönü, "Geçen yıl 2 bin lira olan çiçek ıhlamur, aroması ve içeriği nedeniyle en çok tercih edilen türdür. Bu sene 4 bin ila 4 bin 500 lira seviyesine çıktı. Yapraklı ve çiçekli karışık ıhlamur ise bin liradan bin 600 liraya yükseldi. Don ve yağışlardan dolayı sadece ıhlamur değil, badem, kayısı ve kiraz gibi ürünler de aynı şekilde etkilendi" şeklinde konuştu. "İkisinin de çok güzel kan temizleyici özelliği var" Vatandaşlara sağlıklı ürünler sunmaya devam ettiklerini belirten aktaran Ağılönü, "Badem ve kayısı çekirdeklerini genellikle şeker rahatsızlığı olanlar için öneriyoruz. Ayrıca ikisinin de çok güzel kan temizleyici özelliği var; kandaki mikropları kırmaya yardımcı oluyorlar. Bu ürünü aynı zamanda kanser hastaları için de tavsiye ediyoruz. Özellikle çekirdekler acı olursa daha faydalı olur" dedi. "Sağlık söz konusu olunca fiyata bakılmıyor" Fiyat artışının satışları etkilemediğini belirten Ağılönü, "Fiyat artışı satışları etkilemiyor. Çünkü insanlar sağlık sorunları yaşadığı için artık fiyata bakmıyor, rahatsızlık olduğu için ister istemez alıyorlar. Müşteriler, fiyatı duyduğunda ’Ne kadar yükselmiş’ tepkisini veriyor, ancak iki paket alacaksa bir pakete düşürüyor, ama sonuçta yine de alıyor. Eskiden ’Evde dursun’ diye iki paket alınıyordu; şimdi sadece ihtiyacı kadar alıyorlar" ifadelerini kullandı.
Siirt Siirt’te 3 buçuk ayda 54 büyükbaş hayvanı telef olan besicinin zararı 8 milyon lirayı buldu Siirt’te büyükbaş hayvancılığı yapan besicinin son 3 buçuk ay içerisinde 54 hayvanı bilinmeyen bir nedenle telef olurken, yaşanan kaybın 8 milyon liraya ulaştığı öğrenildi. Önce iki hayvanını sonrasında peş peşe diğer hayvanları telef olan Levent Başaran, 3 buçuk ay içerisinde toplam 8 milyona yakın maddi kayba uğradı. Hayvan teleflerinin belirlenmesi için Siirt, Elazığ ve İstanbul’da tahliller yapılmasına rağmen kesin bir neden belirlenemedi. Besici Levent Başaran, 62 tane hayvanı olduğunu, ilkin iki hayvanı öldüğünü, daha sonra 2-3 günde bir hayvanlarının telef olduğunu söyledi. Veterinere başvurduğunu belirten Başaran, "Beni üniversiteye yönlendirdi. Üniversitede tahlil yapıldı. ’Şu ilaçları kullan, giderilecek’ denildi. Kullandım, hayvan bir hafta kendini toparladı, tekrar hastalık başladı, ölümler başladı. Bu sefer tahlilleri Bursa’ya gönderdiler. Bursa’da bir şey çıkmadığı bildirildi. Bakanlığı aradım. Bakanlık Elazığ’dan ekip gönderdi. Ekip geldi, iki hafta tahlilleri beklediler, sonra bir şey çıkmadı. İstanbul’a tahlilleri göndereceklerini söylediler. İstanbul’da tahlillerde bakteriyel bir şey var denildi. Ağrı kesici önerdiler. Kullandım, hayvanlarım yine ölmeye devam etti. 62 tane hayvandan 8 tane kalmış. Hepsi gitgide ölüyor. Onun için çare arıyorum, yetkili kişilerden yardım bekliyorum. 6-8 milyon arasında maddi zararım olmuş. 3 buçuk ay içerisinde yaklaşık 54 tane hayvanım öldü" dedi. Siirt Tarım ve Orman İl Müdürlüğü’nden konuya ilişkin yapılan açıklamada ise "Levent Başaran’ın telefonla bilgi vermesi üzerine işletmesine gidilerek hasta olduğunu belirtiği iki adet büyükbaş hayvanın anamnez bilgileri alınarak hayvanlar muayene edildi. Kendisine şap hastalığı açısından herhangi bir belirti göstermediğini belirtip, kendisine Siirt Veteriner Fakültesi veya özel bir veteriner hekimden yardım alması önerildi. Sonrasında hayvanların akıbetini sormak için arandığında önce özel bir veteriner hekim gelip tedavi ettiğini, bundan çözüm bulamadığını ve Siirt Veteriner Fakültesi hocalarından yardım isteyip kendilerinin gelip muayene edip tedavi etiklerini, alınan numunelerde herhangi bir hastalığa rastlanılmadığını beyan etti. Siirt Veteriner Fakültesi hocalarının tavsiyesi üzerine Tarım ve Orman İl Müdürlüğü Gıda ve Yem Şubesi tarafından işletmeden yem ve su numunesi alındı. Alınan yem ve su numunelerinde herhangi bir patojene rastlanılmadığı tarafına bildirildi. Ölümlerin devam etmesi üzerine Elazığ Veteriner Kontrol Enstitüsü’ne bu durum bildirilerek ölüm nedenlerinin araştırılması için ekip talep edilmiştir. Talebimize istinaden gelen uzman veteriner hekimler tarafından işletmede bulunan hasta hayvanlardan numuneler (gaita, göz, burun swapları ve kan numunesi) alınmıştır. Yapılan tetkikler sonucunda ’Pseudomonas Aeruginosa’ bakterisinin çıktığı tarafımıza bildirilmiştir. Buna yönelik yapılan tedavilerinde olumlu sonuç göstermediğini 54 adet büyükbaş hayvanın ölmüş olduğunu işletmesinde 8 adet büyükbaş hayvanın kaldığını beyan etmiştir" denildi.