SAĞLIK - 07 Haziran 2024 Cuma 09:54

Manisa Şehir Hastanesi’nde ‘Ağrıları dindiren’ poliklinik

A
A
A
Manisa Şehir Hastanesi’nde ‘Ağrıları dindiren’ poliklinik

MANİSA (İHA) – Manisa Şehir Hastanesi bünyesinde, her türlü kronik ağrının yanı sıra sebebi bulunamayan şiddetli ağrılarla ilgilenen Algoloji (Ağrı Tedavisi) Polikliniği, 2 buçuk yılda yaklaşık 16 bin hastaya hizmet verdi.


Manisa Şehir Hastanesi’nde hizmet veren Algoloji Polikliniği; nöroloji, fizik tedavi ve rehabilitasyon, ortopedi ve travmatoloji, beyin ve sinir cerrahisi, romatoloji gibi birçok branştan yönlendirilen hastalara girişimsel ve medikal tedaviler uygulayarak, uzun süredir geçmeyen ya da sebebi henüz belirlenemeyen ağrılarının tedavisine katkı sağlıyor. Genellikle kas-iskelet sistemi ağrıları, boyun ağrıları, omuz-kol ağrıları, sırt ağrıları, bel-bacak ağrıları, damar tıkanıklığına bağlı ağrılar, kanser ağrıları, nevraljiler ve nedeni belirlenemeyen ağrıların tedavi edildiği poliklinik, Manisa’da binlerce vatandaşın yüzünü güldürdü. Manisa Şehir Hastanesi Algoloji Polikliniğinde görevli Uzm. Dr. Hatice Gümüş, polikliniğin amacı ve verdiği hizmet hakkında açıklamalarda bulundu. Gümüş, “Algoloji polikliniğine 3 aydan uzun süren kronik ağrısı olan hastalarımız başvuruyor. Sıklıkla ortopedi polikliniğinden, beyin cerrahisi polikliniğinden, nöroloji polikliniğinden, dahiliye polikliniğinden hastalar, yeşil alan açılarak, 182 veya MHRS’den randevu alıp başvurabiliyorlar. Büyük bir yoğunluğumuz var. Manisa’da özellikle bel ağrısı şikayetiyle yoğun hasta alıyoruz. Bunun sebebini bölgemizin tarımla uğraşması olarak görüyoruz. Bel ağrıları, boyun ağrıları, omuz ağrıları, kalça ağrıları, diz ağrıları, geçmeyen dirsek ağrıları, el bileğinde sinir sıkışmalarına bağlı ağrılar, ilaçla tedavi edilemeyen diyabetik ağrılar, kanser hastalarının ağrılarına, hem medikal gerektiği zaman da girişimsel işlemlerle de müdahale yapıyoruz. Bel ağrılı hastalar bana daha çok beyin cerrahisi, polikliniğinden, ortopedi polikliniğinden, fizik tedavi polikliniğinden geliyorlar. Bu hastalar tanısı konmuş, ilaçla tedavisi başlanmış, fizik tedaviye yönlendirilmiş ve fizik tedaviden de yeterli yanıt alınamamış hastalar oluyor. Hastalar bize ‘Hocam belim ağrıyor, iğne yapıyormuşsunuz. O yüzden geldim’ diyor. Evet tabii ki iğne yapıyoruz ama iğneye kadar birçok şey de yapıyoruz. Medikal tedavi yapıyoruz. Yeterli fizik tedavi almasını sağlıyoruz. ‘Omzum ağrıdı, iğne yapıldı geçti’ Aslında böyle bir şey yok. Hiçbir tedavi yoktur ki tek başına ağrıyı azaltsın. Medikal tedavi, fizik tedavi, gerekirse girişimsel algolojik tedaviler Bunların üçünü birden yöneten bir bilim dalıdır algoloji” dedi.



16 bin hasta muayene edildi


Hastanede tedavi gören hastaların sayıları hakkında da bilgi veren Gümüş, “2 buçuk yıl içerisinde ortalama 16 bin hastayı muayene ettik ve bunlardan 14 bin hastaya da işlem yaptık. Bu işlemlerimizi müdahale odamızda ultrason cihazı eşliğinde yaptığımız küçük girişimsel işlemler ve ameliyathane ortamında yaptığımız girişimsel işlemleri kapsamakta” diye konuştu.


Aşırı bel ağrısı ve sancılardan dolayı Algoloji Polikliniğine başvurduğunu belirten Mehmet Ali Şimşek, “Ağrılarım sebebiyle uyuyamıyor, çalışamıyor ve ayakta duramıyordum. İleri derece fıtığım var. 2 hafta önce tedavi aldım. Ağrılarımın yüzde 90’nı geçti. Şu anda ufak çaplı uyuşmalarım oluyor ama o da çok rahatsız etmiyor. Kontrol için tekrar hocamıza geldim” ifadelerini kullandı.



Manisa Şehir Hastanesi’nde ‘Ağrıları dindiren’ poliklinik

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Muğla’da kovan barınakları tekrar ayağa kaldırılıyor Muğla’da meydana gelen büyük yangınların ardından yaban hayatından korunmak için kullanılan kovan barınakları, sürdürülebilir arıcılık ve ekolojik restorasyon projeleriyle yeniden gün yüzüne çıkıyor. Muğla ormanlarında, ayı ve yaban domuzu gibi yaban hayvanlarının kovanlara erişimini engellemek amacıyla inşa edilen ve 1970’li yıllardan sonra fenni kovanların yaygınlaşmasıyla terk edilen "arı avluları", modern üretim modellerine ilham oluyor. Natura Doğa ve Kültür Koruma Derneği tarafından yürütülen proje kapsamında, bu tarihi yapılar kayıt altına alınarak restorasyon sürecine başlandı. Büyük yangınlar sonrası ekolojik restorasyon sahalarını inceleyen uzmanlar, geçmişin arıcılık mirasını "bal ormanı" potansiyeliyle yeniden keşfediyor. Çalışmalar kapsamında, bu avluları geçmişte aktif olarak kullanan yöre arıcılarıyla bir araya gelinerek; kovan barınaklarının hangi şartlarda ve nasıl kullanıldığına dair bilgiler derlendi. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Biyolojik Çeşitlilik Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Yasin İlemin, projenin önemine dikkat çekerek şunları söyledi "Mega yangınlar sonrası çam balı üretiminden uzaklaşmak zorunda kalan birçok Muğlalı arıcımız için kadim arı avluları; doğa ile uyumlu, yaban hayatını gözeten ve sürdürülebilir bir üretim modeli sunuyor. Yangın sonrası restorasyon görmüş alanlardaki bazı avluları aslına uygun şekilde restore etmeye başladık. Bu çalışmalarla arıcılara, ormancılara ve yaban hayatı yöneticilerine örnek bir model sunmayı hedefliyoruz" ifadesi kullanıldı.
Eskişehir Eskişehir’de hayvansal üretim ve su ürünlerinde planlama toplantısı Eskişehir İl Planlama Kurulu, 2026-2028 yıllarını kapsayan ’Hayvansal Üretim Planı’ ile ’Su Ürünleri Üretim Planı’yla ilgili toplantı gerçekleştirdi. Program, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nde Eskişehir Vali Yardımcısı Adem Keleş başkanlığında düzenlendi. Hayvan Sağlığı, Yetiştiriciliği ve Su Ürünleri Şube Müdürlüğü teknik personelleri tarafından kurul üyelerine, Eskişehir’in 2026-2028 yıllarına yönelik Hayvansal Üretim Planı ve Su Ürünleri Üretim Planı hakkında sunum yapıldı. Sunumlar kapsamında, Eskişehir’de yetiştirilen hayvansal ürünlerin üretim hedefleri ile yönetmelik doğrultusunda yürütülecek çalışmalar değerlendirilerek söz konusu planların onaylanmasına karar verildi. Tarımsal üretimin planlanması hakkında konuşuldu İklim değişikliği, su kısıtı ve artan gıda talebinin tarımsal üretim üzerindeki etkilerine dikkat çekilen toplantıda, bu şartlar altında tarımsal üretimin planlanmasının önemine vurgu yapıldı. Tarım Kanunu’nda yapılan değişiklikle tarımsal üretimin planlanması yetkisinin Tarım ve Orman Bakanlığı’na verildiği, bu çerçevede yayımlanan ’Tarımsal Üretimin Planlanması Hakkında Yönetmelik’ ile stratejik ürünlerde arz güvenliğinin sağlanması ve suyu merkeze alan, sürdürülebilir bir üretim yapısının hedeflendiği ifade edildi. Toplantı, kurul üyelerinin karşılıklı görüş alışverişinde bulunmasının ardından sona erdi. Toplantıya, İl Tarım ve Orman Müdürü Yüksel Çil ile ilgili kurum ve kuruluşların temsilcilerinden oluşan İl Planlama Kurulu üyeleri katıldı.