ASAYİŞ - 13 Ekim 2025 Pazartesi 14:24

Asansör kazasında beton ağırlığın düşmesi ölüme neden olmuş

A
A
A

Mersin’in Tarsus ilçesinde asansör kazası sonucu Pelin Yaşot Kıyga’nın ölümüne, beton ağırlığın üzerine düşmesinin neden olduğu iddia edildi. Asansör kazasına ilişkin hazırlanan bilirkişi raporunda, kazanın ağırlığı dengeleyen blokların kabinin üzerine düşerek delmesi sonucu yaşandığı belirtildi.

1 Ekim 2025 tarihinde Altaylılar Mahallesi’ndeki apartmanda meydana gelen olayda, Pelin Yaşot Kıyga’nın (33) işe gitmek için evden çıktıktan sonra 7’nci katta bindiği asansör, 2’nci katta arızalandı. Kıyga’nın telefonla aradığı eşi Gökhan Kıyga (34), yardım etmek için merdivenle 2’nci kata indi. Bu sırada Pelin Kıyga’nın bulunduğu kabin, zemine çakıldı. İhbar üzerine adrese sağlık ve itfaiye ekipleri sevk edildi.

Kabinden yaralı halde çıkarılan Pelin Kıyga, ambulansla hastaneye kaldırıldı. Kaza ve Gökhan Kıyga’nın eşini kurtarmaya çalıştığı anlar, güvenlik kamerasına yansıdı. Tedaviye alınan Kıyga, doktorların müdahalesine rağmen kurtarılamadı. 1 çocuk annesi Pelin Kıyga, otopsinin ardından Tarsus Güney Mezarlığı’nda toprağa verildi.

Asansör kazasına ilişkin soruşturma kapsamında eski asansör firması yöneticisi S.S., yeni asansör firması yöneticisi M.K. ile çalışanı M.A. ve site yöneticisi F.M.C. gözaltına alınırken, 18 kişinin de ifadesine başvuruldu. Kazadan bir süre önce site sakinlerinin apartmana ait WhatsApp grubunda, asansörde bir aydan uzun süredir arızalar yaşandığını gündeme getirdiği, sorunların devam etmesi nedeniyle yönetimin yeni bir firmayla bakım sözleşmesi yaptığı iddia edildi. Emniyetteki işlemleri tamamlanan şüpheliler, sevk edildikleri adliyede ’taksirle ölüme sebebiyet verme’ suçundan tutuklandı.

Asansör kazasında beton ağırlığın düşmesi ölüme neden olmuş

Kazanın ardından aralarında elektrik elektronik mühendisliği ve makine mühendisliği alanında A sınıfı iş güvenliği uzmanı ve akademisyen ile inşaat mühendisinin de olduğu bilirkişi heyeti tarafından binada yapılan incelemelerin yer aldığı 10 sayfalık rapor tamamlandı. Soruşturma dosyasına eklenen bilirkişi raporunda, olaya ilişkin tespitler, inceleme tutanakları, kazanın yaşandığı asansöre ait kabin fotoğrafları, Asansör İşletme ve Bakım Yönetmeliği ile bina sorumlusunun yükümlülüklerine ilişkin bilgilere değinildi. Asansörün bakım ve onarımlarının ’G. Asansör’ firması tarafından yapıldığına dair etiketlerin yer aldığı belirtilen raporda, 27 Mart’taki periyodik bakım sonrası Makine Mühendisleri Odası tarafından kontrol yapıldığı ifade edilirken, kontrol sonrası asansörün kullanılmasında sakınca olmadığı, tespit edilen uygunsuzlukların 27 Mart 2026 olan bir sonraki periyodik kontrol tarihine kadar giderilmesi gerektiği ve düzeltme süresinin 12 ay olduğu bilgilerinin yer aldığı ’Mavi etiket’ (Can ve mal güvenliğiniz için hafif kusurlu seviyede risk oluşturduğunu belirten etiket) yapıştırıldığının görüldüğü belirtildi.

Raporda, kazanın yaşandığı asansör sisteminde yapılan incelemede, kabin ve denge ağırlığını taşıyan halatların sağlam olduğu aktarıldı.

Kazanın yaşandığı asansöre ait kuyu sisteminde yapılan incelemede ise asansörün denge ağırlığını taşıyan metal çerçevenin almış olduğu fiziksel darbeyle parçalanıp 2 parçaya bölünerek hasarlanmış olduğu belirtildi. Raporda, denge ağırlığını taşıyan metal çerçevenin bir bölümünün kuyu tabanına, diğer yarısının ise asansör kabini üzerine beton ağırlıklarla düştüğünün görüldüğü aktarıldı.

Kaza günü Pelin Kıyga’nın saat 07.20’de asansöre bindiği belirtilen rapora, asansör arıza kodları kayıtları da eklendi. Kayıtlara göre, asansörün saat 07.14’te ’Er59’ hata koduyla ’Kabin ters yöne hareket ediyor’ uyarısı verdiği belirtildi. Asansör kabinin saat 07.28’de eksi 1’inci kata düştüğü ifade edilen raporda, kaza sonrası asansörün 11 dakikada aralıklarla kontrol birimine 5 ayrı hata kodu daha gönderdiği dile getirildi.

Kazanın meydana geliş şekline ilişkin bilimsel değerlendirmelere yer verilen raporda, "Pelin’in olay günü saat 07.20 sıralarında arıza nedeniyle asansörde kalmış olduğu, saat 07.28’de ise asansörün eksi 1’inci kata düşmesi şeklinde yaşanan olayda asansörün arızası nedeniyle mekanik fren tesisatının devreye girerek asansörü sabitlediği ancak mekanik fren sisteminin devreye girişiyle eş zamanlı olarak devreye girerek elektrik motorunun devre dışı bırakması gereken anahtarın (switch-elektrik fren) fonksiyonunu yapamaması, denge ağırlığını yukarı doğru çekmeye çalışan motorun çalışmasını durdurmaması nedeniyle denge ağırlığının yukarı doğru çekilmeye zorlandığı, halat ile kasnağın patinaja geçtiği, yukarı çekilen denge çerçevesi-şaşesinin tavana vurduğu, bu işlemin denge ağırlık çerçevesi hasarlanana kadar devam ederek metal çerçeveyi-şaseyi hasara uğrattığı, çerçeve-şaşe bütünlüğünün bozulması ile denge bloklarının yüksekten asansör kabini üzerine düşerek kabin ve kabine bağlı sistemlere hasar vererek beton blokların kabin tavanını delip kabin içerisindeki kazalı Pelin’in yaralanması ve hastanede hayatını kaybetmesi şeklinde olayın cereyan ettiği, kazanın meydana gelmesinde kasıt unsuru olmamakla birlikte alınabilecek tedbirlerle önlenebilir nitelikte bir kaza olduğu kanaatine varılmıştır" ifadelerine yer verildi.

Asansör kazasında beton ağırlığın düşmesi ölüme neden olmuş

Olayda hayatını kaybeden Pelin Kıyga’nın kusurunun olmadığı ifade edilen raporda, "Kazanın meydana gelmesinde asansörün gerektiği şekilde güvenli çalışmasını sağlamak için periyodik bakım ve onarımından sorumlu G. Asansör firmasının sorumlusunun, asansörün elektrik fren sisteminin devre dışı kalmasını önleyici tedbir, onarım ve bakımlarını yerine getirmemiş olması nedeniyle kusurlu olduğu belirlenmiştir. Bina yönetiminden sorumlu A. Yönetim firmasının, binayı kullanan apartman sakinleri adına asansörün güvenlik şekilde hizmet vermesinin sağlanabilmesi için bakım ve onarımdan sorulu firma/firmaları etkin şekilde denetlememesi, asansörde bina sakinlerince iletilen uygunsuzlukların ivedilikle giderilmesi hususunda gerekli tedbirleri etkin şekilde alarak sonuçlandırma konusunda gereken özen ve dikkat yükümlülüğünü yerine getirmemiş olması nedeniyle kusurlu olduğu tespitine ulaşılmıştır. Bu aşamada başka kurum ve kişilerin kazanın oluşumunda kusuruna rastlanmamıştır" denildi.

Ersoy Yalçın

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Atatürk, vefatının 87. yılında Keçiören’de anıldı Keçiören Belediyesi, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü vefatının 87. yıl dönümünde anma programı düzenledi. Keçiören Belediyesi, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü vefatının 87. yıl dönümünde özlem, saygı ve minnetle andı. Kalaba Kent Meydanı’nda gerçekleştirilen anma töreni, Atatürk Anıtı’na çelenk sunulmasıyla başladı. Saat 09.05’te çalan sirenler eşliğinde saygı duruşunda bulunuldu. Düzenlenen törene, Keçiören Belediye Başkanı Mesut Özarslan’ın yanı sıra meclis üyeleri, belediye başkan yardımcıları, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşları, muhtarlar ve çok sayıda vatandaş katılım sağladı. Törende açıklamalarda bulunan Keçiören Belediye Başkanı Mesut Özarslan, Atatürk’ü anlayan ve fikirlerini geleceğe aktaran genç nesiller yetiştirmeyi hedeflediklerini belirtti. "Gazi’yi anlamak, bu ülkeyi anlamanın ta kendisidir" Keçiören Belediye Başkanı Mesut Özarslan, 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü dolayısıyla düzenlenen çelenk bırakma töreninde yaptığı konuşmada, Atatürk’ün hem askeri hem de fikri mücadelesine vurgu yaparak, "Gazi’yi anlamak, bu ülkeyi anlamanın ta kendisidir. Bu milletin varoluş sebebinin ta kendisidir. İnsanlığa hizmet etmenin ta kendisidir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün hem askeri yönünü hem de bu ülkenin yönetimi adına neler yaptığını iyi bilmemiz lazım. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, en güzel çağlarında, okul yıllarında dahi bu vatan için kendini askerlik vazifesiyle yetiştirmiş; daha sonrasında asker olduğu dönemler dahil olmak üzere vatanın bütün cephelerinde savaşmış; bu millet, bu insanlık için mücadele vermiş bir şahsiyettir. Sene 1923, o şanlı Cumhuriyetimiz kurulmuş. Sene 1938, matemle andığımız güne kadar geçen 15 sene içerisinde ülke hem endüstri de hem teknikte hem akademik dünyada hem spor alanında hem de bu milletin inanç ve milli değerlerinin var olması adına öyle işler yapmıştır ki; zannedersiniz ki 150 senede yapılmış işler. Atatürk’ü anlarken, yanında gerçek milli ve manevi değerleri olan insanları da iyi analiz etmemiz lazım. Birileri gibi ‘Ne olursa olsun bizim dergahımız yaşasın’ deyip milli duygularını yitirenler, İngiliz ve Amerikan mandalarına ram olurken; Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları, ‘Vatan sevgisi imandandır’ diyerek kendi öz kültür kodlarıyla akla, ilme, fenne ve felsefeye dayalı inanç tarzıyla, geçmiş atalarından aldığı o manevi ruhla hareket etmişlerdir" dedi. Mevlid-i Şerif programı da düzenlenecek Atatürk’ün vefatının 87’nci yılı dolayısıyla akşam namazında İncirli Merkez Camii’nde Mevlid-i Şerif programı da düzenleneceği belirtildi. Programda, Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere tüm şehitler için Kur’an-ı Kerim tilaveti yapılıp dualar okunacak. Programın sonunda ise katılımcılara Keçiören Belediyesi tarafından lokma ikramında bulunulacak.