- 18 Nisan 2023 Salı 13:46

Kenevirin stratejik kenti Samsun

A
A
A
Kenevirin stratejik kenti Samsun

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Kenevir Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof.

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Kenevir Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Selim Aytaç, "Samsun; kenevir tarımından hiç vazgeçmemesi, iklim bakımından elverişli oluşu ve kenevire uygun toprak şartlarına sahip olmasıyla gerçekten stratejik konumda" dedi.



OMÜ Kenevir Araştırmaları Enstitüsünün çalışmaları sonucunda Samsun ve çevresinde hem tarımsal hem de endüstriyel anlamda önemli yol kat etti. OMÜ Kenevir Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Selim Aytaç, her geçen gün daha da artan kenevirin üretiminde önemli bir dönemeci geride bıraktıklarını ve OMÜ’nün tescillenen 2 kenevir çeşidine katkılarıyla Türkiye’de kenevir üretiminde marka hâline geleceğini söyledi.



“Kenevirin Türkiye’de sadece 2 çeşidi bulunuyor”


Kenevirin tek tür olduğuna, morfolojik ve diğer içerikler bakımından da alt türlerinin bulunduğuna işaret eden Prof. Dr. Selim Aytaç, “Dünyada çok fazla çeşidi bulunan kenevirin ülkemizde sadece 2 çeşidi bulunuyor. Bu çeşitler 2021 yılında tescil edilen ‘Vezir ve Narlı’ çeşitleri. Bu çeşitler, 2019 yılında ıslah edildiklerinde 15-20 tohuma sahipken bugün tonlarca miktar üretime ulaştı” ifadelerini kullandı.



“İlk tescilli çeşitler ‘Vezir ve Narlı’ Samsun’a ait”


OMÜ’nün, keneviri araştırma amaçlı ürettiğini belirten Kenevir Araştırma Enstitü Müdürü Prof. Dr. Selim Aytaç, “Ülkemizde kenevirle ilgili sorunların tespit edilmesi ve bu sorunlara çözüm arama amacındayız. Üniversitemizin kenevirle ilgili liderlik ettiği projenin ürünleri olan ‘Vezir ve Narlı’, ilk tescilli kenevir çeşitleri. Bu çeşitlerin ülkemize kazandırılmasında Üniversitemizin çok önemli rolü var” diye konuştu.



“Üniversitemizdeki kenevir çalışmaları 30 yıllık geçmişiyle çok eskiye uzanıyor”


OMÜ’deki kenevire yönelik çalışmaların 30 yıllık geçmişiyle çok eskiye uzandığına dikkat çeken Prof. Dr. Selim Aytaç, “Kenevir araştırmaları, 1993 yılında Ziraat Fakültesinde bir doktora programıyla başladı. İlerleyen yıllarda çalışmalar ve eğitimler devam etti ve nihayetinde 2019 yılında Kenevir Araştırma Enstitüsü kuruldu. Enstitümüz, 3 ana bilim dalında kenevirle ilgili hem araştırma yapıyor hem de uzman yetiştirmeye yönelik programlar yürütüyor. Yanı sıra, üniversitemiz dış kaynaklı olarak bir taraftan tarım, diğer yandan da kenevirden elde edilen ürünlerle ilgili AR-GE çalışmalarına yoğunlaşmış durumda. Çok sayıda TÜBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu), DOKAP (Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı), TAGEM (Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü) ve Üniversite bünyesinde proje destekleme birimi olan Bilimsel Araştırma Projeleri (BAP) ile birçok proje desteklendi. Öyle ki 2022 – 2023 yıllarında proje sayımızda artış var” şeklinde konuştu.



“Samsun’a kenevirin vefa borcu var”


Kenevir üretiminin durakladığı yıllarda Samsun’un faaliyette olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Aytaç, şöyle devam etti: “Samsun kenevir bakımından özel ve kenevir tarımını hiç bırakmamış bir şehirdir. Bakınız, 2008 – 2018 yılları arasında Türkiye’nin hemen her yerinde kenevir üretimi durmuşken sadece Samsun’un Vezirköprü ilçesinin Narlısaray Mahallesi kenevir tarımını hiç bırakmamıştır. Üretimi sağlayan tohumlarımızın kaynağı o bölgedir. Bu bakımdan kenevirin Samsun’a bir vefa borcu var.”



“Kenevir geriye dönüştürülebilir ve sürdürülebilir bir kaynaktır”


Kenevirin birçok alana doğrudan ve dolaylı olarak katkısı olduğunun altını çizen Prof. Dr. Aytaç, “Kenevir ham madde olarak onlarca endüstriyel ürünün üretiminde kullanılırken, bununla beraber hem yetiştiği bölgede hayat standardını yükseltmesi hem de halk sağlığına yönelik faydaları açısından stratejik bir değer taşıyor. Ayrıca, tarım bakımından kenevirin üretildiği yerde toprağa çok önemli katkılar sağladığını görmekteyiz. Örneğin, toprağı ıslah ediyor ve topraktaki kimyasalı azalttığı için biyolojik çevre sağlığına katkı sunuyor. Yine kenevir, birim alanda yüksek miktarda oksijen sağladığı için dünyadaki karbon döngüsünde önemli bir işlev üstleniyor. Bu bakımdan önümüzdeki yıllarda büyük sorun teşkil edecek karbondioksit salınımının önüne geçilmesinde kenevir önemli bir role sahip. Kenevir, dünyada 50 bin üzerinde ürünün içeriğine girmekte. Gıdadan selüloza, ilaçtan inşaata kadar hemen her yerde farklı alanlarda kullanılmakta. Özellikle geriye dönüştürülebilir ve sürdürülebilir olması bakımından hayatı kolaylaştırıyor. Bu ürünleri kullandığı zaman, halkın hem hayat standardı hem de kalitesi artacak. Örneğin; kenevir menşeli tekstil ürünleri giydiğimiz zaman vücudumuzdaki hava sirkülasyonu artıyor ve dolayısıyla da yaşam kalitemizi pozitif etkiliyor” açıklamalarında bulundu.



“Narlı çeşidimiz, Havza’da kurulma aşamasındaki fabrikada ham madde olarak kullanılacak”


OMÜ’nün ‘Narlı’ çeşidiyle tekstil sektöründe inisiyatif aldığı ve endüstriyel üretim adına somut adımlar attığı bilgisini paylaşan Enstitü Müdürü Aytaç, şunları söyledi:


“Cumhuriyet Dönemi öncesinde kenevirden elde edilenler; insanların el emekleriyle ürettikleri ip, urgan ve yine kendi el tezgâhlarında üretmiş oldukları içlik ve kıyafetler olarak karşımıza çıkıyor. Cumhuriyet ile birlikte artık iplik ve kâğıt fabrikaları da faaliyete geçiyor. Fakat ardından kenevir üretiminin kısıtlanması nedeniyle bu fabrikalar da kapanıyor. 2019 yılından sonraki gelişmeler neticesinde Samsun’un Havza ilçesinde bir fabrika kurulma aşamasına gelindi. Yakın zamanda hizmete girmesi beklenen bu fabrikanın tekstil amaçlı olduğunu söyleyebiliriz. Üniversitemizin bu fabrikadaki misyonu ise ürün geliştirme yönünde ve fabrikanın ham maddesi olan ‘Narlı’ çeşidini kullanıma sunduk. Yani Üniversite olarak 10 yıl süre ile ‘Narlı’ çeşidini sözleşme karşılığı fabrika sahibi firmaya devrettik ve artık burada ham madde olarak kullanılacak.”



“Kenevirin stratejik kenti Samsun”


OMÜ’nün tescilli kenevir çeşitleri ‘Vezir ve Narlı’nın kat ettiği mesafe ve Samsun’un kenevir üretimindeki başat konumu hakkında bilgi veren Prof. Dr. Aytaç, açıklamasını şöyle tamamladı:


, “Kalitesiyle öne çıkan ‘Vezir ve Narlı’, Türkiye’nin tescilli ilk kenevir çeşitleri ve bunlar 2021 yılında resmî olarak kayda geçti. Tescil olduğu yıl, her 2 ürün de ticarete konu oldu. ‘Vezir’ çeşidimiz, TİGEM (Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü) tarafından üretilip dağıtılmakta. ‘Vezir’ çeşidinin bu yıl 9 ton civarında üretimi oldu ve bu üretim kapasitesi ile ilgili sertifikaya sahip ve şu anda 9 tonluk tohumun hemen hemen tamamının satıldığını biliyoruz. ‘Narlı’ ise ihale ile özel bir firma tarafından satın alındı. Şu anda ‘Narlı’nın üretimi bu firma tarafından yapılıyor ve bu yıl 1 ton civarındaki üretim kapasitesinden ötürü sertifika aldı. Her iki çeşidimizin de hem tohumluk olarak geliştiğini hem de kenevir tarımı içerisindeki rolünün gittikçe arttığını özellikle vurgulamalıyım. Yanı sıra, ekimlerimiz de devam ediyor. Türkiye’de 20 ilde kenevir tarımına izin veriliyor. Samsun; kenevir tarımından hiç vazgeçmemesi, iklim bakımından elverişli oluşu ve kenevire uygun toprak şartlarına sahip olmasıyla gerçekten stratejik konumda. İlk olma özelliğine sahip modern tekstil fabrikasının da Havza’da kurulacak olması, Samsun’un kenevirdeki öncülüğünü göstermekte.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Tedesco’dan Beşiktaş derbisinde 4 değişiklik Fenerbahçe Teknik Direktörü Domenico Tedesco, son oynadıkları Eyüpspor maçı 11’ine göre Beşiktaş derbisine 4 değişiklik ile çıktı. Ziraat Türkiye Kupası C Grubu ilk hafta maçında Fenerbahçe, evinde Beşiktaş ile karşılaşıyor. Fenerbahçe Teknik Direktörü Domenico Tedesco, ligde son oynanan Eyüpspor maçı 11’inden 4 değişikliğe gitti. Özel izinli olan kaleci Ederson’un yerine kaleyi Tarık Çetin devraldı. Fred, Anderson Talisca ve Jhon Duran’ın yerine ise Bartuğ Elmaz, Sebastian Szymanski ve Oğuz Aydın görev aldı. Fenerbahçe’nin 11’i Fenerbahçe mücadeleye; Tarık Çetin, Mert Müldür, Milan Skriniar, Jayden Oosterwolde, Levent Mercan, İsmail Yüksek, Bartuğ Elmaz, Sebastian Szymanski, Marco Asensio, Oğuz Aydın ve Kerem Aktürkoğlu 11’i ile başladı. Sarı-lacivertlilerde İrfan Can Eğribayat, Engin Can Biterge, Çağlar Söyüncü, Yiğit Efe Demir, Kamil Efe Üregen, Mustafa Serkan Kök, Haydar Karataş ve Alaettin Ekici ise yedek bekledi. Sarı-lacivertlilerde eksikler Sarı-lacivertliler, derbiye birçok oyuncusundan yoksun çıktı. Sakatlıkları bulunan Archie Brown, Nelson Semedo, Edson Alvarez ve Anderson Talisca’nın tedavileri sürüyor. Afrika Uluslar Kupası için ülkelerine giden Youssef En-Nesyri ve Dorgeles Nene’nin yanı sıra son oynanan lig maçı sonrası ailevi talepler doğrultusunda izin verilen Ederson ve Jhon Duran ile geçtiğimiz sezondan kart cezası bulunan Fred de takımı yalnız bıraktı. İrfan Can Kahveci, Cenk Tosun ve Rodrigo Becao’nun da kadro dışı durumları devam ediyor. Akademiden 4 isim kadroda Tedesco, takımdaki eksiklikler nedeniyle son 2 antrenmana altyapıdan oyuncuları da davet etti. Derbi hazırlıkları kapsamında A takımla çalışan Mustafa Serkan Kök, Haydar Karataş ve Alaettin Ekici, Beşiktaş maçının kadrosuna dahil edildi. Sarı-lacivertlilerin oynadığı son 2 maçta süre alan Haydar Karataş da derbide yedek kulübesinde yer aldı. Kerem Aktürkoğlu en uçta başladı Sarı-lacivertlilerde milli futbolcu Kerem Aktürkoğlu, siyah-beyazlılara karşı en uçta takımının gol umudu olarak başladı. Bu sezon hücumda genellikle sol kanat ve forvet arkasında oynayan Kerem; Youssef En-Nesyri, Talisca ve Jhon Duran’ın yokluğunda forvet mevkiinde görev aldı. Bartuğ Elmaz, ilk kez 11’de Fenerbahçe’nin 22 yaşındaki orta sahası Bartuğ Elmaz, derbiye 11’de başladı. Bu sezon Süper Lig’de 5 maçta süre alan Bartuğ, Beşiktaş maçıyla birlikte ilk kez 11’de şans buldu. Taraftarlardan Başkan Saran’a destek Geçtiğimiz günlerde ’uyuşturucu operasyonu’ kapsamında ifadesi alınan ve sonrasında adli kontrol şartıyla serbest kalan Fenerbahçe Başkanı Sadettin Saran’a tribünler destek verdi. Maraton Tribünü ile Okul Açık Tribünü’nün birleştiği noktaya üzerinde Saran’ın silüeti olan "Fenerbahçe Yıkılmaz" pankartı asıldı. Karşılaşmanın başlamasına kısa süre kala saha saha kenarından protokol tribününe ilerleyen Saran’a taraftarlar tezahüratta bulundu. Başkan Saran, yapılan tezahüratlara karşılık selamlayarak derbiyi izlemek üzere tribüne çıktı. Seremoni sonrası ise tüm tribünlerden, "Dik dur eğilme, Fenerbahçe seninle" tezahüratları yapıldı. Tribünlerden ’birliktelik’ mesajı Bu sezon lig ve Avrupa kupalarında dolu tribünlere oynayan Fenerbahçe’de tribünler Beşiktaş derbisinde de tıklım tıklım doldu. Maraton üst tribününe, "Biriz, Birlikteyiz, Şampiyon Olacağız!" pankartı asıldı. Öte yandan iki takımın futbolcuları müsabakaya, "Filistin yalnız değildir. 1 ocak 08.30 Galata" yazılı pankartla çıktı.
Kayseri MHP Kayseri Milletvekili Ersoy’un 2025 yılı faaliyet raporu Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kayseri Milletvekili Baki Ersoy, 2025 yılında TBMM’ye 174 soru önergesi verdi. MHP Kayseri Milletvekili Baki Ersoy’un 2025 yılı toplam faaliyet raporu belli oldu. Rapora göre, Ersoy’a 23 bin 245 talep iletildi. Yine Ersoy tarafından 316 kez TBMM Genel Kurulunda, 191 kere de Plan ve Bütçe komisyonunda olmak üzere toplam 507 kez Kayseri’nin adı anıldı. 27. Dönem 33. ve 28. Dönem de 21 konuşma olmak üzere, TBMM Genel Kurulunda toplamda MHP grubu adına 55 konuşma gerçekleştirilirken, 27. Dönem 66. ve 28. Dönem de 29 konuşma, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda toplamda 95 konuşma gerçekleştirildi. Ersoy, 27. Dönem 57. ve 28. Dönem de, 117 olmak üzere toplamda 174 soru önergesi verdi. Ersoy tarafından Kayseri’nin ilçeleri için verilen önergelerin içerikleri şu şekilde: "(Özvatan) Kayseri’nin Özvatan ilçesine kapalı spor salonu ve halı saha yapılması talebine ilişkin, Develi ve Özvatan ilçelerinin yatırım teşvik bölgesi kapsamına alınması talebine ilişkin, Pınarbaşı ve Özvatan ilçelerinde bulunan bazı halı sahaların yenilenmesine ilişkin 3 soru önergesi verildi. (Bünyan) Kayseri’nin Bünyan ilçesindeki derelerin taşmasını önlemek için yürütülen çalışmalara ilişkin, Bünyan Stadyumu’nun ışıklandırılmasına ilişkin, Bünyan ilçesindeki bazı mahallelerin sulama desteği talebine ilişkin, Bünyan ilçesinde spor kompleksi yapılması talebine ilişkin, Bünyan ilçesine rehberlik ve araştırma merkezi kurulması talebine ilişkin 5 soru önergesi verildi. (Develi) Kayseri’nin Develi ilçesinde bulunan ve hakkında yıkım kararı verilen bir bölgeye ilişkin, Develi Ve Özvatan ilçelerinin yatırım teşvik bölgesi kapsamına alınması talebine ilişkin, Develi ilçesinde yer alan tarihi yapıların koruma altına alınması ve restorasyonuna yönelik çalışmalara ilişkin, Develi ilçesinde bulunan mera arazilerinin satışa çıkarılmasına ilişkin, Develi ilçesinde bulunan ve hakkında yıkım kararı verilen bir bölgeye ilişkin, Develi ilçesinde inşası devam eden okul binalarına ilişkin 6 soru önergesi verildi. (Hacılar) Kayseri’nin Hacılar ilçesinde sağlık hizmetine erişimin kolaylaştırılması talebine ilişkin, Hacılar ilçesine tam kapasiteli bir sağlık merkezi açılması ve kadrolu doktor atanması talebine ilişkin 2 soru önergesi verildi. (Kocasinan) Kayseri’nin Kocasinan İlçesi Erkilet Bulvarı’nda iki kişinin hayatını kaybettiği trafik kazasının gerçekleştiği yerde alınacak önlemlere ilişkin, Kocasinan ilçesinde yapılması planlanan spor salonu ve yarı olimpik yüzme havuzu projesine ilişkin 2 soru önergesi verildi. (Pınarbaşı) Kayseri’nin Pınarbaşı ilçesine açık ve kapalı spor alanları yapılması talebine ilişkin, Pınarbaşı ve Özvatan ilçelerinde bulunan bazı halı sahaların yenilenmesine ilişkin, Pınarbaşı ilçesinde bulunan Karamanlı Göleti’nde meydana gelen deformasyonlara ilişkin, Sarız ve Pınarbaşı ilçelerindeki besicilerin sorunlarına ilişkin, Pınarbaşı Devlet Hastanesi’nin ana giriş kapısının açılması talebine ilişkin, Pınarbaşı ilçesine bağlanan yollara ilişkin 6 soru önergesi verildi. (Sarıoğlan) Kayseri’nin Sarıoğlan ilçesinde bulunan spor tesislerine ilişkin, Akkışla-Sarıoğlan entegre ilçe hastanesi yapımına ilişkin 2 soru önergesi verildi. (Sarız) Kayseri-Kahramanmaraş karayolunun Sarız Yedioluk Köyüne alt geçit yapılması istemine ilişkin, Sarız Ve Pınarbaşı ilçelerindeki besicilerin sorunlarına ilişkin, Sarız ilçesinde bulunan yolların iyileştirilmesi talebine ilişkin 3 soru önergesi verildi. (Talas) Kayseri’nin Talas ilçesi Cebir Mahallesi’nde bulunan Kurt Deresi’nin taşmasına karşı alınacak tedbirlere ilişkin, Talas ilçesinde yer alan yamaçlı deresinin taşması sonucu oluşan mağduriyetlerin giderilmesine ilişkin, Talas öğretmenevinin bakım ve onarımı için talep edilen ödeneğin akıbetine ilişkin, Talas Sosyal Hizmet Merkezi binasının kapasite ve fiziki koşullarının iyileştirilmesi talebine ilişkin, Talas ilçesinde yapılması planlanan öğrenci yurdu projesine ilişkin 5 soru önergesi verildi. (Tomarza) Kayseri’nin Tomarza ilçesindeki yol yapımına ilişkin, Tomarza ilçesinde Mayıs ayı sıcaklığının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesinden dolayı zarara uğrayan çiftçilerin zararlarının giderilmesi önerisine ilişkin 2 soru önergesi verildi. (Yeşilhisar) Kayseri’nin Yeşilhisar ilçesine bağlı Başköy Mahallesi’nde hatalı tapu tespit çalışmaları yapıldığı iddiasına ilişkin, Yeşilhisar ilçesinde bulunan Derebağ Şelalesi’nin giriş ücretine ilişkin, Yeşilhisar ilçesinde bulunan bir mahallede mobil ağ erişiminde yaşanan zorlukların giderilmesine ilişkin 3 soru önergesi verildi. (Akkışla) Akkışla-Sarıoğlan entegre ilçe hastanesi yapımına ilişkin, Akkışla ilçesindeki sağlık hizmetleri altyapısına ilişkin 2 soru önergesi verildi."
İstanbul Yenidoğan Çetesi davasının görülmesine devam edildi İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmal sonucu ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın 7’nci duruşması görüldü. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’ne yönelik düzenlenen 2. dalga operasyona ilişkin geçtiğimiz günlerde iddianame hazırlanmıştı. Çete lideri olduğu ileri sürülen Fırat Sarı ile birlikte hareket ettikleri belirlenen şahıslara yönelik hazırlanan iddianame ana dava ile birleştirilmişti. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nce adliyenin konferans salonunda görülen duruşmaya, 6’sı tutuklu bir kısım tutuksuz sanık ile tarafların avukatları hazır bulundu. Bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ise duruşmaya, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. Duruşma, yoklamaların alınmasının ardından sanıkların savunmaları ile başladı. Davada sanık sayısı 61 oldu Duruşmada, dava dosyasına eklenen evraklar okunduğu sırada, dosyadan ayrılan iki davanın ana dava ile birleştirildiği ve sanık sayısının böylece 61’e yükseldiği öğrenildi. Savunma yapan tutuklu sanık Şeyhmus Çelik, "Opara bebek, Fırat Sarı tarafından Birinci Hastanesi’ne gönderildi ve Hakan Doğukan Taşçı tarafından teslim alındı. Fırat Sarı tutuklanmadan önce saçsız bir insanken, soruşturma sonrası peruk takmıştır. Opara bebek Beylikdüzü Medilife Hastanesi’ne sevk edildi. Ben hastanede olmadığım gün Opara bebek ex oldu. Bunu diğer sanıklarda belirtmiştir. Hakan Doğukan Taşçı ve diğer sanıklar arasında geçen konuşmamada bebeğin ben hastanede yokken öldüğü bellidir. Ben bebekleri öldürmedim bu bellidir. Tahliyemi talep ediyorum" dedi. Tutuklu sanık Rıza Keykubad’ın eşi tutuksuz sanık Hilda Keykubad da savunmasında, "Ben mesleğimin gerekliliğini en iyi şekilde yaptım. Evimi, eşimi, çocuğumu ihmal ettim ama hastalarımı ihmal etmedim. Hayatım boyunca, polis, adliye görmedim. Onurumla yaptığım mesleğimi ihmalden yargılanıyorum. Burada olmaktan utanıyorum, hicap duyuyorum, utanıyorum. Ben imzaladığım her evrakı ölen bebeklerin defin işlemleri tamamlansın diye, tedaviye gelen bebekler de iyileşsin diye imzaladım. Kaya bebek geldiğinde ben hastanede çalışmıyordum. Bebek Kaya hayatını kaybettikten sonra çalışmaya başladım. Bebek Kaya’nın ölüm belgesini doktorlar imzalamadı. Ben de bebek ortada kalmasın, evrakları eksik olmasın diye defin işlemleri için kendim imzaladım evrakları ve aileye teslim ettim. Bu aile şehir dışından gelmişti’’ diye konuştu. Mahkeme, duruşmayı yarın saat 10.00’a erteledi.