EĞİTİM - 12 Mayıs 2025 Pazartesi 15:22

YÖK Başkanı Özvar: " Türkiye; Frankofon ya da Anglo-Sakson modellerine özenmeden bölgesel liderlik konumunu güçlendiriyor"

A
A
A
YÖK Başkanı Özvar: " Türkiye; Frankofon ya da Anglo-Sakson modellerine özenmeden bölgesel liderlik konumunu güçlendiriyor"

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) 50. Kuruluş Yılı ve Akademi Ödül Töreni’nde konuşan Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) Başkanı Erol Özvar, "Türk yükseköğretimine uluslararası öğrenci hareketliliği ve akademik etkileşim bakımından ciddi bir ivme kazandırmaktadır. Bu yönüyle Türkiye; Frankofon ya da Anglo-Sakson modellerine özenmeden, ilhamını Anadolu topraklarından alan, çok merkezli ve kültürel bağları gözeten bir uluslararasılaşma yaklaşımını benimsemekte ve bölgesel liderlik konumunu güçlendirmektedir" dedi.


Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ), yarım asırlık bilim, kültür ve eğitim yolculuğunu "50. Kuruluş Yılı ve Akademi Ödül Töreni" ile kutladı. 1 Nisan 1975 yılında kurulan Türkiye’nin saygın yükseköğretim kurumları arasında yer alan OMÜ’nün 50. yılına özel hazırlanan etkinlikler kapsamında gerçekleştirilen tören, akademi, siyaset, kamu ve yükseköğretim dünyasından seçkin isimleri bir araya getirdi.


Günün ilk saatlerinde Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, OMÜ Rektörü Prof. Dr. Fatma Aydın’ı makamında ziyaret etti. Ziyaretin ardından gerçekleştirilen Senato Toplantısı ile YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar akademisyenlerle bir araya geldi ve üniversitenin gelecek vizyonu üzerine görüş alışverişinde bulundu.



"Türkiye; Frankofon ya da Anglo-Sakson modellerine özenmeden bölgesel liderlik konumunu güçlendiriyor"


Toplantının arından OMÜ Atatürk Kültür ve Kongre Merkezi’ndeki resmi tören, saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile açıldı. Ardından gösterilen "OMÜ 50. Yıl Tanıtım Filmi", konuklara üniversitenin yarım asırlık serüveninden yolculuğunu çıkardı. Film gösterimini, OMÜ Devlet Konservatuvarı ve Ziraat Fakültesinden kurulu sanatçılar tarafından sunulan etkileyici bir Türk Halk Müziği dinletisi takip etti. Törende konuşan Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar akademisyen ve öğrencilere seslendi. Özvar, "Türk yükseköğretim sistemi, özellikle son yıllarda gösterdiği kurumsal dönüşüm, nitelikli insan kaynağı yatırımları ve uluslararası görünürlük hedefleriyle küresel yükseköğretim alanında daha rekabetçi bir konuma gelmiştir. Türk üniversitelerinin dünya ölçeğinde daha üst sıralara çıkması ve küresel akademik marka değerlere sahip olması, Yükseköğretim Kurulu’nun en öncelikli hedefleri arasındadır. Bu hedeflere ulaşmak; eğitim-öğretimde kalite güvencesi, bilimsel ve teknolojik araştırmalara ayrılan fonlar, mezunlarımızın ulusal ve küresel istihdamda görünürlüğü ve bilimsel yayınlarımızın çıktı ve etkileriyle mümkündür. Bunları sağlamak için yönetsel, kurumsal ve finansal alanlarda hükümetimiz ile istişare halinde daha cesur ve kararlı adımlar atacağız. Bugün geldiğimiz noktada, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın bölgesel ve küresel vizyonu yükseköğretim sistemimizin istikametine de ışık tutmaktadır. Cumhurbaşkanımızın iradesi ve destekleriyle Türk üniversiteleri bugün örneğin Asya, Afrika, Balkanlar ve Orta Doğu’da stratejik iş birlikleri kurarak farklı bir rekabet avantajı geliştirmektedir. Özellikle Türk dünyası, Balkanlar ve Afrika’da açılan akademik birimler ve ortak üniversite projeleri; Türk yükseköğretimine uluslararası öğrenci hareketliliği ve akademik etkileşim bakımından ciddi bir ivme kazandırmaktadır. Bu yönüyle Türkiye; Frankofon ya da Anglo-Sakson modellerine özenmeden, ilhamını Anadolu topraklarından alan, çok merkezli ve kültürel bağları gözeten bir uluslararasılaşma yaklaşımını benimsemekte ve bölgesel liderlik konumunu güçlendirmektedir. Bu strateji, sadece öğrenci sayısında değil, aynı zamanda akademik diplomasi, dil ve kültür aktarımı açısından da önemli kazanımlar sunmaktadır" diye konuştu.



"2028 yılına kadar uluslararası sıralamalarda; en az 2 üniversitemizin ilk 200’e girmesini hedefliyoruz "


Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Araştırma Üniversiteleri Aday İzleme Programına dahil 6 üniversitemiz arasında yer almaktadır. Bu çerçevede, akademik üretkenlikten uluslararası yayın performansına, öğretim kalitesinden proje üretme kapasitesine kadar birçok kriterde yakından takip edilen Ondokuz Mayıs Üniversitesi, gelişimini istikrarlı biçimde sürdürmektedir. Üniversitemizin pek çok değerlendirmede üst sıralarda yer aldığını büyük bir memnuniyetle müşahede ettim. Uluslararası kurum ve kuruluşlar tarafından desteklenen projeler, TÜBİTAK projeleri, ulusal seviyede endüstri ile ortak yürütülen projeler, yurtdışındaki üniversite veya kurum ve kuruluşlarla ortak yürütülen Ar-Ge projeleri gibi değerlendirme başlıklarının tamamında üst sıralarda yer alması, Ondokuz Mayıs Üniversitesi için son derece dikkate değer bir başarıdır. 2024 Yılı Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporuna göre, TEKNOFEST, TÜBİTAK, TÜBA vb. kurumlar tarafından organize edilen yarışmalara en fazla öğrenci katılımını sağlamış olan Ondokuz Mayıs Üniversitesini ayrıca tebrik ediyorum. Ülkemizin 12. Beş Yıllık Kalkınma Planında ve Yükseköğretim Kurulunun Strateji Belgelerinde yer aldığı üzere 2028 yılına kadar uluslararası sıralamalarda; en az 2 üniversitemizin ilk 200’e, 10 üniversitemizin ilk 500’e ve 50 üniversitemizin ilk bine girmesini hedefliyoruz. Sıralamalardaki mevcut durumun, Ondokuz Mayıs Üniversitemizin (bin 500+) sahip olduğu potansiyeli yansıtmaktan son derece uzak olduğunu düşünüyorum. Bu konuda çok daha iyi bir performans beklediğimizi bu vesileyle ifade etmek isterim" şeklinde konuştu.



Rektör Aydın: "Üniversitemiz her yıl 10 bine yakın mezun vererek, Türkiye’nin iş gücüne önemli katkılar sunmaktadır"


Ayrıca törende konuşan Rektör Aydın, " Üniversitemiz bünyesinde; 20 fakülte, 1 yüksekokul, 14 meslek yüksekokulu, 3 enstitü, 1 konservatuvar ve 28 uygulama ve araştırma merkezi bulunmaktadır. Yenilikçi yaklaşımlarla zamanın ruhuna uyum sağlama çabamız kararlılıkla devam etmektedir. Ondokuz Mayıs Üniversitesi; sayısı 6 bini aşan idari ve akademik personeli, 50 bine yaklaşan öğrencisiyle güçlü bir potansiyele sahiptir. 108 farklı ülkeden gelen 5 bini aşkın uluslararası öğrencisi ve 400’ü aşkın Erasmus ile diğer değişim programı anlaşmalarıyla küresel nitelikte bir üniversite olma yolunda önemli adımlar atmaktadır. Üniversitemiz, öğrencilerinin başarısını merkeze alarak; 27 ön lisans, 98 lisans ve 393 lisansüstü programıyla yüzde 90’ın üzerinde doluluk oranına ulaşmıştır. Tercih ve yerleştirme puanlarımızdaki artışla birlikte, nitelikli eğitim seviyemiz daha da yükselmiştir. Her yıl 10 bine yakın mezun vererek, Türkiye’nin iş gücüne önemli katkılar sunmaktadır. Üretim süreçlerine entegre etme yönünde önemli adımlar atmaktayız. Üniversitemiz, YÖK tarafından açıklanan 6 Aday Araştırma Üniversitesinden biri olma gururunu ve sorumluluğunu taşımaktadır. Hedefimiz; bu vizyon doğrultusunda bilimsel araştırmalara yatırım yapmaya ve akademik mükemmeliyetin standartlarını yükseltmeye devam etmektir. Elbette ki bilginin değere dönüşmesi yalnızca teknolojik veya ekonomik çerçeveyle sınırlı değildir. Bilginin; etik, ahlak, sosyal sorumluluk ve toplumsal duyarlılık gibi insanî değerlerle buluşturulması, ’bilgiden bilgeliğe’ uzanan yolun en önemli aşamasıdır. Ondokuz Mayıs Üniversitesi, ürettiği akademik bilgiyle toplumsal faydayı önceleyen bir anlayışla hareket etmekte; bilgiyi irfan ve hikmetle bütünleştirmeyi kurumsal bir sorumluluk olarak görmektedir" ifadelerini kullandı.



2024 OMÜ Akademi Ödülleri sahiplerini buldu


Programın devamında 2024 OMÜ Akademi Ödülleri, çeşitli akademik, bilimsel ve idari alanlarda başarı gösteren öğretim üyelerine takdim edildi. Başarıya adanmış bu ödüller, üniversitenin bilimsel üretim kapasitesini ve vizyonunu simgelemesi açısından büyük önem taşıyor. Buradaki tören, akademisyenler ve protokolün katılımıyla gerçekleştirilen toplu fotoğraf çekimi ile sona erdi.



Öğrenci buluşması ve uluslararası kültür renkleri aynı sahnedeydi


AKM’deki törenin ardından öğle saatlerinde, OMÜ Yaşam Merkezi’nde düzenlenen ’50. Yıl Öğrenci Buluşması ve Uluslararası Öğrenci Etkinliği’, 103 ülkeden gelen uluslararası öğrencilerin kültürel performanslarına ev sahipliği yaptı. Mehteran Takımı’nın görkemli gösterisiyle başlayan etkinlikte, öğrenciler kendi ülkelerinin danslarını, kıyafetlerini ve geleneklerini katılımcılarla paylaştı.



OMÜ Bilim İletişim Ofisi açıldı


Buradaki etkinliğin ardından üniversitenin iletişim ve topluma etki alanındaki yeni vizyonunu yansıtan OMÜ Bilim İletişim Ofisi resmen açıldı. Bu yeni ofis, bilimsel bilginin toplumla etkili biçimde paylaşılması, araştırmaların görünürlüğünün artırılması ve akademik çalışmaların toplumsal faydaya dönüşmesi için önemli bir adım olarak değerlendirildi.


OMÜ’de düzenlenen programlara ayrıca Samsun Valisi Orhan Tavlı, AK Parti Samsun Milletvekili Ersan Aksu, CHP Samsun Milletvekili Murat Çan, Garnizon Komutanı Gazi Tümgeneral Davut Ala, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, Atakum Kaymakamı Kemal Yıldız, Samsun Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Sabri Kılıç, Atakum Kaymakamı Kemal Yıldız, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.



YÖK Başkanı Özvar: " Türkiye; Frankofon ya da Anglo-Sakson modellerine özenmeden bölgesel liderlik konumunu güçlendiriyor"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Tarımsal girdi fiyatları yıllık yüzde 33,66 arttı Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ekim ayına ilişkin Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi (Tarım-GFE) verilerini açıkladı. Buna göre Tarım-GFE, ekim ayında bir önceki aya göre yüzde 2,04, geçen yılın aralık ayına göre yüzde 29,06, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 33,66 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 32,3 artış gösterdi. Ana gruplar incelendiğinde, bir önceki aya göre tarımda kullanılan mal ve hizmetler endeksi yüzde 2,12, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetler endeksi ise yüzde 1,57 yükseldi. Geçen yılın aynı ayına göre ise tarımda kullanılan mal ve hizmetler endeksinde yüzde 34,79, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetler endeksinde yüzde 27,19 artış kaydedildi. Alt gruplar bazında yıllık Tarım-GFE verilerine göre 6 alt grupta artış oranı ortalamanın altında, 5 alt grupta ise üzerinde gerçekleşti. Yıllık artışın en düşük olduğu alt gruplar yüzde 18,91 ile tarımsal ilaçlar ve yüzde 20,98 ile bina bakım masrafları olurken, en yüksek artış yüzde 64,33 ile veteriner harcamaları ve yüzde 47,39 ile gübre ve toprak geliştiricilerde görüldü. Aylık Tarım-GFE’ye göre ise 6 alt grup daha düşük, 5 alt grup daha yüksek değişim gösterdi. Ekim ayında aylık bazda artışın en düşük olduğu alt gruplar yüzde 0,09 ile enerji ve yağlayıcılar, yüzde 0,27 ile gübre ve toprak geliştiriciler olarak belirlendi. Buna karşılık, aylık artışın en yüksek olduğu alt gruplar yüzde 5,61 ile veteriner harcamaları ve yüzde 4,71 ile tohum ve dikim materyali oldu.
Ankara 7 ilde 7 ayrı organize suç örgütüne yönelik operasyon: 67 şüpheli yakalandı, 42’si tutuklandı İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya 7 ilde dolandırıcı, tefeci ve göçmen kaçakçısı 7 ayrı organize suç örgütüne yönelik düzenlenen operasyonlarda 67 şüphelinin yakalandığını ve 42’sinin tutuklandığını açıkladı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın paylaştığı bilgilere göre, Cumhuriyet Başsavcılıkları ile Jandarma KOM Daire Başkanlığı koordinesinde; İl Jandarma Komutanlıklarınca 7 ilde 7 ayrı organize suç örgütüne yönelik operasyonlar düzenlendi. Şüphelilerin; Denizli’de 30 ayrı iş yerinden organize şekilde hırsızlık yaptıkları, Yalova’da nitelikli dolandırıcılık suçunu organize şekilde yönettikleri, İzmir’de trafo ve enerji nakil kablosu hırsızlığı yaptıkları, Iğdır’da göçmen kaçakçılığı suçunu işledikleri ve Muğla’da tefecilik yaptıkları, Tekirdağ ve Şanlıurfa’da terör örgütüyle bağlantıları olduklarını söyleyip para talep ederek vatandaşları dolandırdıkları tespit edildi. Düzenlenen operasyonlar ile hesaplarında son 5 yıl içerisinde 251 Milyon Türk lirası hesap hareketi bulunan 67 şüpheliyi yakalandı. 42’si tutuklandı. 23’ü hakkında adli kontrol hükümleri uygulandı. Diğer 2 şüphelinin işlemleri devam ediyor. Ayrıca operasyonlar sonucu çok sayıda dijital materyal ile muhtelif miktarda nakit para ve ziynet eşyası ele geçirildi.
Erzincan Erzincan’da soğuk hava nedeniyle sürüler yayladan indirildi Erzincan’da yüksek kesimlerde görülen kar yağışı ve soğuk havayla birlikte yaylalarda bulunan küçükbaş hayvan sürüleri donma tehlikesi nedeniyle merkeze ve köylere taşındı. İlkbahar aylarından itibaren yaylalarda kalan küçükbaş hayvanlar, hava sıcaklıklarının düşmesi ve kar yağışının başlamasıyla birlikte daha güvenli alanlara çekildi. Üreticiler, kış şartlarının ağırlaşması nedeniyle sürülerini Erzincan merkez ve çevre köylere indirerek ahırlara aldı. Kış boyunca hayvanların yem, saman ve arpa ile besleneceği öğrenildi. Üreticilerden İlhan Koyun, nisan ayı sonunda koyunlarını yaylaya çıkardıklarını belirterek, "Aylarca yaylada kaldık, süt ve peynir üretimi yaptık. Aralık ayının sonlarına doğru havalar sertleşince geri dönmek zorunda kaldık. Kış aylarında yem ve saman temini bizim için en büyük sıkıntı" dedi. Tulum peyniri üreticisi Özkan Beydili ise bahar aylarında çıktıkları yaylalarda aralık ayına kadar kaldıklarını ifade ederek, soğuk havanın etkisini artırmasıyla köylerine dönmek zorunda kaldıklarını söyledi. Beydili, hayvancılığın büyük emek ve fedakârlık gerektirdiğini vurguladı. Üretici Ferdi Kaya da ilkbaharda yaylaya çıkarılan koyunların yaz boyunca otlatıldığını ve peynir üretimi yapıldığını belirterek, "Hava şartları sertleşince dönüş hazırlıklarına başladık. Hayvanlar ilkbahara kadar yem ve arpa ile beslenecek" diye konuştu. Erzincan’da her yıl kış mevsimiyle birlikte yaşanan bu dönüş, bölgedeki küçükbaş hayvancılığın doğayla iç içe süren zorlu üretim sürecini bir kez daha gözler önüne serdi.