ÇEVRE - 30 Nisan 2024 Salı 12:02

Ahırların havasız kalması kuzuların ölümüne neden oluyor

A
A
A
Ahırların havasız kalması kuzuların ölümüne neden oluyor

Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Hayvan Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Abdurrahman Takcı, hayvan üreticilerini uyarılarda bulunarak Sivas’ta kuzu ölümlerinin ciddi seviyelere ulaştığını ifade etti.



Yeni doğan kuzuların bakımlarının yeteri seviyede olmaması yetiştiricileri maddi anlamda oldukça zora sokuyor. Son yıllarda hayvancılık sektöründe sıklıkla karşılaşılan bir sorun ise havasız ahırlar. Özellikle büyük çiftliklerde kullanılan kapalı sistem ahırlar, yeterli havalandırma sağlanmadığında hayvanlarda ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor. Konuyla ilgili açıklama yapan Takcı, “Sivas’ta kuzu ölümleri artık ciddi seviyelere ulaştı. Yetiştiricilerimiz ahırları tam anlamıyla havasızlaştırıyorlar. Soğuğu kesmek adına havanın az bir sirküle edilebileceği noktaları bile kapatıyorlar. Bu noktada da ahırda çok ciddi bir şekilde amonyak kokusu hâkim oluyor ve enfeksiyon oluşturuyor” diye konuştu.



“Sivas’ta kuzu ölümleri artık ciddi seviyelere ulaştı”


Abdurrahman Takcı, kuzuların ishallerden ve solunum sistematiği problemlerinden öldüklerini ifade ederek, “ Kuzu ölümleri Sivas’ta önemli bir seviyeye ulaştı. Normalde kuzu ölümlerinde yüzde 2 ila yüzde 5 arasında olan bir sınır var. Aslında yüzde ikilik oran normal kabul edilen seviye ancak yüzde beş, maksimum tolere edilebilir üst sınır. Sivas’ta genel manada süt üretiminde tamamıyla vazgeçmiş bir yetiştiricimiz var. Koyun yünü uzun yıllardır zaten maddi anlamda bir değer taşımıyor. Buna bağlı olarak da koyun yetiştiricilerinin yegâne geliri kuzu üretimi. Sivas’ta kuzu ölümleri artık ciddi seviyelere ulaştı. Bu noktada da yetiştiricilerimiz hayvan hastanelerimize geliyorlar veya hastalıklar genel manada çok üst sınırlara ulaşınca bizlere ulaşıyorlar. Ama kuzu kayıplarını bahsettiğimiz seviyelerin üstüne çıkmadan hemen önemsemeleri gerekiyor. Uzmanlara sormaları, bu konuda yapılan yanlışlarını bir an önce düzeltmeleri gerekiyor. Genel manada baktığımız zaman kuzu ölümleri doğumdan sonraki ilk bir aylık evrede oluyor. Sivas’ta genel itibariyle kuzularla, koyunlar bir arada tutuluyor. Bu noktada da ahırın genel havası da istenilen seviyede hava dolaşımı sağlanmıyor. Ve bu kayıpların nedenlerini iki başlık altında toplayacak olursak kuzuları ishallerden ve solunum sistematiği problemlerinden kaybediyoruz” dedi.



“Ahır havasız bırakılıyor, amanyok kokusu zehirliyor”


Takcı, ahırların havasızlaştırılmasının kuzular üzerinde olumsuz etkilerinin olduğunu ifade ederek, “ Hayvanların üşüme kaygısıyla ahırlarda yeterince havalandırma yapılmıyor. Aslında yanlış bir kaygı bu. Hayvanlarımız üşümez. Yeter ki düzgün besleyelim. Hem büyükbaş için hem de koyun ve keçiler düzgün beslenildiği takdirde onlardan doğan oğlak ve kuzular üşümez. Yetiştiricilerimiz bu noktada ahırları tam anlamıyla havasızlaştırıyorlar. Soğuğu kesmek adına havanın az bir sirküle edilebileceği noktaları bile kapatıyorlar. Bu noktada da ahırda çok ciddi bir şekilde amonyak kokusu hâkim oluyor. Bunlar da daha akciğer kapasitesi yeni gelişen kuzularda ciddi şekilde enfeksiyon yapıyor ve kuzularda daha tedavi aşamasına geçilmeden kaybediyoruz. Bugün baktığımız zaman kuzu ölümleri Sivas’ta belki de yüzde yirmilerin üstünde bir seviyede. Çünkü bize gelen hastanemize gelen koyun yetiştiricileri bu şekilde bir oran veriyor. Bu çok ciddi bir kayıp. Çünkü nihayetinde koyunlardan koyun yetiştiricileri bir yılda bir kere kuzu alabiliyorlar. Ekstradan kuzu almak farklı uğraşlar gerektiriyor. Yetiştiricilerimiz de bunu yapmıyor. Kuzuları da kaybettiğimiz takdirde yetiştiricinin bir yıllık emeği boşa gitmiş oluyor” şeklinde konuştu.



Ahırların havasız kalması kuzuların ölümüne neden oluyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yurtta hava durumu Meteoroloji Genel Müdürlüğünden alınan tahminlere göre, ülkemiz genelinin parçalı ve az bulutlu, yer yer çok bulutlu, Doğu Anadolu’nun doğusu, Güney Doğu Anadolu (Diyarbakır haric) ile Ankara’nın kuzey ve doğusu, Adana ve Osmaniye’nin kuzeyi, Kahramanmaraş, Kırıkkale, Çankırı, Yozgat, Çorum, Kayseri, Nevşehir, Niğde, Kırşehir ve Karabük çevrelerinin yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Yağışların Hakkari, Van’ın güney ve doğusu, Şırnak’ın doğusu ile Muş ve Bitlis illerinin kuzey ve doğu kesimlerinde yerel olarak kuvvetli olması bekleniyor. Marmara’nın güneyi, Ege ve Batı Akdeniz’de toz taşınımı bekleniyor. Hava sıcaklığı: Hava sıcaklıklarında önemli bir değişiklik beklenmiyor, genellikle mevsim normalleri civarında, iç ve batı kesimlerde yer yer üzerinde seyredeceği tahmin ediliyor. Rüzgar: Genellikle kuzeyli, yurdun güney kesimlerinde batı yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette, yağış alan yerlerde yağış anında yer yer kuvvetlice esmesi bekleniyor. Bazı illerde beklenen hava durumuyla günün en yüksek sıcaklıkları ise şöyle: Ankara: Parçalı, yer yer çok bulutlu, öğle saatlerinden sonra kuzey ve doğu ilçeleri kısa süreli yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı 26 İstanbul: Parçalı ve az bulutlu 23 İzmir: Parçalı ve az bulutlu 29 Adana: Parçalı, yer yer çok bulutlu, kuzey ilçeleri yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı 31 Antalya: Parçalı ve az bulutlu 30 Samsun: Parçalı bulutlu 22 Trabzon: Parçalı bulutlu 19 Erzurum: Parçalı ve çok bulutlu 21 Diyarbakır: Parçalı, yer yer çok bulutlu 30
İstanbul Üniversite-sanayi ortak laboratuvarlarına bir yenisi eklendi Dudullu Organize Sanayi Bölgesi (OSB) içerisinde yer alan konumuyla ve gerçekleştirdiği iş birlikleriyle adından söz ettiren Doğuş Üniversitesi, üniversite-sanayi ortak laboratuvarlarına bir yenisini ekledi. Hisense Hvac ile yapılan protokol sonrası “HVAC-İklimlendirme Sistemleri Laboratuvarı” açılarak, öğrencilerin hizmetine sunuldu. Doğuş Üniversitesi, Hisense Hvac ile yeni bir iş birliğine imza attı. “HVAC-İklimlendirme Sistemleri Laboratuvarı” açılış törenine Doğuş Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Turgut Özkan, Hisense HVAC Başkan Yardımcısı Youbo Li, Hisense HVAC Türkiye Genel Müdürü Turhan Karakaya ve Hisense HVAC çalışanları katıldı. Törende konuşan Doğuş Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Turgut Özkan, iş birliğinin üniversite ve sanayi arasında güçlü bir köprü oluşturacağını ve öğrencilerin uygulamalı eğitim imkanlarının artacağını vurguladı. “Araştırma-geliştirme faaliyetleri birlikte yürütülecek” Hisense HVAC Türkiye Genel Müdürü Turhan Karakaya ise konuşmasında, mezunu olduğu Doğuş Üniversitesi ile böyle bir iş birliğine imza atmaktan gurur duyduğunu belirtti. Karakaya, "Ortak laboratuvar sayesinde Hisense HVAC’nin en yenilikçi iklimlendirme teknolojilerinin Türkiye’de de üretilmesi adına araştırma-geliştirme faaliyetleri Doğuş Üniversitesi ile yürütülecek" ifadelerini kullandı. Açılan “HVAC-İklimlendirme Sistemleri Laboratuvarı” ile öğrenciler eğitim süreçlerini zenginleştirirken, Hisense HVAC’nin en güncel teknolojileri ile tanışma fırsatı da yakalayacak. Laboratuvarın, Türkiye’nin iklimlendirme teknolojileri alanındaki araştırma ve geliştirme çalışmalarına da ivme kazandırması bekleniyor.
İzmir Sınav stresi gençlerde abur cubur tüketimini artırıyor İlk oturumu 8 Haziran Cumartesi günü yapılacak üniversite sınavı için geri sayım başlarken gençlerdeki sınav stresinin arttığını belirten Beslenme Uzmanı Hande Selin Ok, bu stresin yeme davranış bozukluğuna yol açabileceğini söyledi. Bunun da sağlık sorunlarını beraberinde getirebileceğini vurgulayan Ok, “Bu dönemde doğru, yeterli ve dengeli bir beslenme programı uygulanırsa hem sağlık problemlerinden korunma, hem de doğru besin seçimi ile başarıyı artırmak mümkün” dedi. Ok, adaylara hazırlık ve sınav günü için performansı da artıracak beslenme önerilerinde bulundu. Bu yıl 3 milyonun üzerinde adayın başvurduğu, pek çok adayın “hayat memat meselesi” olarak gördüğü üniversite sınavı 8- 9 Haziran tarihlerinde gerçekleştirilecek. Sınav tarihinin yaklaşması adayların stresini artırırken, Acıbadem Kent Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Hande Selin Ok, stres kaynaklı yeme davranış bozukluğuna dikkat çekti. Böylesi önemli sınav öncesinde pek çok adayın stresle baş etmek için abur cubur yediğini, uyku düzeninin bozulup kaygısını bastırmak için şekerli gıdalara, tatlılara yöneldiğini belirten Ok, şöyle konuştu: “Şekerli yiyecekler, tatlılar kan şekerinde ani yükselme ve düşmelere neden olabilir, bu da adayın konsantrasyonunun bozulmasına neden olur, derslerine odaklanmasını engeller. Masa başında sürekli, yüksek kalorili yiyecekler atıştırmak istenmeyen kilo alımına da yol açar. Maalesef bu dönemde pek çok adayda stresle gelişen yeme davranış bozukluğu görülüyor. Başarılı performans için doğru, dengeli, yeterli beslenmek gerekir. Stresle başa çıkmada düzenli uyku ve düzenli egzersizin gerekliliği de unutulmamalıdır. Güne sıkı bir kahvaltıyla başlayın “Güne sıkı bir kahvaltı ile başlayın” diyen Diyetisyen Ok, beslenme önerilerini şöyle sıraladı: "Kahvaltıda kaliteli karbonhidratı eksik etmeyin. Tahıllar veya yulafa sofranızda yer verin. Kuşluk ve ikindi ara öğünlerini ihmal etmeyin. Bu ara öğünler; yulaf ezmesi ve meyve ezmesi ve yağlı tohumlardan (ceviz, çiğ badem gibi) yapılmış ev yapımı kurabiyelerden oluşabilir. Haftada birkaç kez yağlı balık yemeye çalışın. Yağlı balıkların yapısında bulunan omega-3 yağ asitleri hafızayı güçlendirir. Hindistan cevizi ya da Hindistan cevizi yağı tüketebilirsiniz. Hindistan cevizi yağının yağ asidi örüntüsü diğer tüm yağlardan farklıdır ve beyin fonksiyonlarını olumlu yönde destekler. Güçlü hafıza için ’kolin’ önemlidir, en iyi kolin kaynakları yumurta ve balıktır. Çinko için et, balık, deniz mahsulleri, yağlı tohumlar tüketebilirsiniz. Demir yetersizliğinde hem duygudurum düşer hem de düşünceler bulanır. En iyi demir kaynakları kırmızı et, balık ve yumurtadır. Vejetaryenler için en iyi kaynaklar ise kurubaklagiller, koyu yeşil yapraklı sebzeler, çiğ badem, avokado ve kayısıdır. Demirden zengin besinleri C vitamini kaynağı (maydanoz, brokoli, çiğ meyveler gibi) bir besinle birlikte tüketin." Strese iyi gelen besinler Diyetisyen Hande Selin Ok, yaklaşan sınav yüzünden stresi daha da artan adaylara C vitamini, magnezyum içiren besinler tüketmelerini önerdi. Ok, "C vitamini için çilek, kivi, limon, brokoli, biber, turunçgiller, magnezyum için koyu yeşil yapraklı sebzeler, bitter çikolata, tohumlar, kuru yemişler tüketebilirsiniz. Bunlar strese iyi gelen besinler" dedi. Ok, sınav öncesi için adaylara şu uyarılarda bulundu: "Sınavdan bir gün önce şimdiye kadar yemediğiniz besini ilk defa o gün tüketmeyi denemeyiniz. Mümkünse dışarıda yemek yemeyiniz, evde daha önce yediğiniz yemekleri tercih ediniz. Huzursuzluk, kalp çarpıntısı ve uykusuzluk gibi sağlık problemlerine yol açtığı için çay, kahve, kola yerine bitki çaylarını tercih ediniz. Susuzluğu arttıran besinlerden uzak durun. Tuz içeriği yüksek salamura gıdalar veya tuzlu atıştırmalıklar susuzluğa sebep olacaktır, bu yüzden (işlenmiş etler, sucuk, salam, sosis, tuzlu krakerler, turşu) tüketilmemelidir. Sınav sırasında da şekerli gıdalardan uzak durunuz."
Giresun Giresunlular Haluk Levent ile unutulmaz bir gece yaşadı Giresun Belediyesi tarafından düzenlenen 47. Uluslararası Aksu Festivali kapsamında sahneye çıkan Türk Rock Müziği’nin sevilen ismi Haluk Levent, Giresun Atatürk Meydanı’nı dolduran binlerce Giresunlu’ya unutulmaz bir gece yaşattı. Konser öncesi sahnede sanatçıyla bir araya gelerek çiçek ve fındık hediye eden Giresun Belediye Başkanı Fuat Köse, Giresunluların ‘Fuat Başkan’ sloganlarına “Asıl başkan sizlersiniz, sizler her şeyin en iyisine layıksınız, o yüzden sizler için Haluk Levent’i Giresun’a getirdik” dedi. Genç hayranı ile dans etti Atatürk Meydanı’nı dolduran genç, yaşlı binlerce Giresunlu Haluk Levent’in seslendirdiği birbirinden güzel şarkı ve türkülerle unutulmaz bir gece yaşadı. Sahnedeki performansının yanı sıra sahneden inerek izleyicilerin arasına karışan sanatçı, şarkılarının bir kısmını seyircilerin yanında söyledi. Haluk Levent, genç kız bir hayranı ile ‘Zor Aşk’ adlı şarkısı eşliğinde dans etti. Konserde duygusal anlar yaşandı Çocukluk yaşlarında yaşadığı hastalığın tedavisinin gerçekleştirilebilmesi için o dönemde desteğe ihtiyacı olan Hayati Gedük ile 1994 yılında kendisi için yardım konseri veren Haluk Levent sahnede yeniden bir araya geldi. Gedük ve eşini sahneye davet eden sanatçı, 30 yıl önce yaşanan anıları seyircilerle paylaşması duygusal anlar yaşanmasına neden oldu. Levent sahnede yaptığı konuşmada, “Hayati, 1994 yılında küçücük bir çocuktu. Yaşadığı hastalığın tedavisi için çok sayıda zorlu ameliyat geçirmesi gerekiyordu. Bende yardım konseri için Giresun’a gelmiştim. Ardından tüm tedavilerinin yapılmasını sağladık. Hayati, şimdi kocaman bir adam oldu, evlendi ve aile kurdu” dedi. Giresunlular’a keyifli bir gece yaşatan sanatçı, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutlayıp, elindeki Türk Bayrağı ile İzmir Marşını söyleyerek konserini tamamladı.