SAĞLIK - 11 Mart 2020 Çarşamba 09:14

İmperial Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr İlknur Çelik: "Zatürre tedavi edilmediği taktirde ölümlere yolaçabilir"

A
A
A
İmperial Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr İlknur Çelik: "Zatürre tedavi edilmediği taktirde ölümlere yolaçabilir"

İmperial Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr İlknur Çelik, zatürrenin tedavi edilmediği takdirde ölüme neden olabilecek kadar ciddi bir hastalık olduğunu belirterek ülkemizde ölüme neden olan hastalıklar arasında beşinci sırada yer aldığını söyledi.

İmperial Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr İlknur Çelik, zatürrenin tedavi edilmediği takdirde ölüme neden olabilecek kadar ciddi bir hastalık olduğunu belirterek ülkemizde ölüme neden olan hastalıklar arasında beşinci sırada yer aldığını söyledi.


Çelik, salgın hastalıkların olduğu durumlarda, özellikle kuş gribi, domuz gribi, korona virüs gibi çok büyük toplulukları etkileyen durumlarda viral zatürreyle sıklıkla karşılaşıldığını kaydederek “Salgın hastalıkların olduğu durumlarda, özellikle kuş gribi, domuz gribi, korona virüs gibi çok büyük toplulukları etkileyen durumlarda viral zatürreyle sıklıkla karşılaşılır" dedi.


Hastalıkta en önemli problemin viral zatürrenin teşhisi ve tedavisi olduğuna dikkat çeken Çelik, “Zatürre tıp terminolojisinde pnönomi diye adlandırılan akciğerlerin iltihabi hastalığıdır. Yani soluduğumuz havadaki mikroorganizmalar özellikle virüsler ve bakteriler solunum sisteminin savunma sistemini aşar ve akciğerin hava keseciklerine ulaşır. Orada iltihabi süreci başlatır. Zatürre akciğer uzmanına başvurulan sık hastalıklardan olup tedavi edilmezse ölüme neden olabilecek kadar ciddidir. Öyle ki ülkemiz de ölüme neden olan hastalıklarda beşinci sırada yer almaktadır. Bu hastalıkta en önemli problem viral zatürrenin teşhisi ve tedavisidir. Çünkü virüslerin tedavileri bakteriler kadar kolay olmadığından, elde edilen aşılar ve ilaçlar virüslerin mutasyonundan dolayı etkin olmadığından daha ilerleyici ve ölümcül olabilir. Ayrıca virüslere bağlı zatürrenin teşhisi bakterilere bağlı zatürreye göre daha zordur ve bir göğüs uzmanı görüşünü almak daha doğrudur” dedi.



"Koronavirüs gibi çok büyük toplulukları etkileyen durumlarda viral zatürreyle sıklıkla karşılaşılır"


Salgın hastalıkların olduğu durumlarda, özellikle kuş gribi, domuz gribi, korona virüs gibi çok büyük toplulukları etkileyen durumlarda viral zatürreyle sıklıkla karşılaşıldığını kaydeden Çelik, “Salgın hastalıkların olduğu durumlarda, özellikle kuş gribi, domuz gribi, korona virüs gibi çok büyük toplulukları etkileyen durumlarda viral zatürreyle sıklıkla karşılaşılır. Hastaların erken teşhisi ve erken müdahale önemlidir ve ölüm oranını azaltır. Hastalar en çok öksürük, balgam, ateş ve görüş ağrısından şikayet edebilirler. Yine nefes darlığı, halsizlik, kırgınlık, bulantı, kusma, iştahsızlık ve eklem ağrıları şikâyetleriyle de doktora gelebilirler. Grip ve nezle gibi viral hastalıklarda zatürre öncesi hastalar ateş, boğaz ağrısı, boğazda yanma, gıcıklanma, kaşınma hissi, burun akıntısı, burunda doluluk, koku ve tat duyusunun bozulması, hapşırık, kuru öksürük, kulaklarda doluluk ve kaşıntı, kulaklarda tıkanıklık hissi, gözlerde kızarıklık sulanma ve yanma hissi, baş ağrısı, yorgunluk ve kırıklık gibi rahatsızlık verici semptomlardan da şikâyet ederler” diye konuştu.



"Hastalığın yaygınlaşmasına neden olabilecek kalabalık yerlerden kaçının"


Hastalığın yaygınlaşmasına neden olabilecek kalabalık yerlerden uzak durulması gerektiğini ifade eden Çelik, “Salgın durumlarında hem virüs hem de bakterilerin beraber olduğu zatürreler vardır ki, bu durumlar daha ağır seyreder. Yine virüse bağlı zatürreler kalp akciğer hastalıkları veya immün sistemi düşük olan hastalarda da ağrı seyreder. Salgın durumlarında hastalığın erken tespiti, karantina ve enfeksiyonu kontrol etmeye çalışma önemlidir. Fakat en önemli kriter hijyendir. Elleri uygun süre ve sıklıkta yıkamak viral hastalıklara yakalanmayı ciddi şekilde azaltır. Hastalığın yaygınlaşmasına neden olabilecek kalabalık yerlerden uzak durmak veya öksürük ve hapşırık gibi durumlarda korunaklı olmak, sık dokunulan yerleri dezenfekte etmek, eğer dokunuluyorsa yüz göz ağız gibi hastalığın giriş yerlerine dokunmaktan kaçınmak basit önlemler gibi görünse de hastalıktan korunmayı büyük ölçüde sağlayacaktır” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Yunusemre Belediyespor erkek judo takımı Süper Lig’e yükseldi Ankara’da düzenlenen Süper Lig’e Yükselme Müsabakalarında finale kadar yükselen Yunusemre Belediyespor Erkek Judo Takımı, turnuvayı ikinci sırada tamamlayarak Süper Lig’e yükselme başarısı gösterdi. Yunusemre Belediyespor Erkek Judo Takımı, Ankara’da gerçekleştirilen Süper Lig’e Yükselme Müsabakalarında ortaya koyduğu başarılı performansla adını Süper Lig’e yazdırdı. Kırmızı-beyazlı ekip, turnuvayı ikinci sırada tamamlayarak Manisa’ya kupa ve madalyayla döndü. Turnuvaya etkili bir başlangıç yapan Yunusemre Belediyespor, ilk turda Tekirdağ Hayrabolu Belediyespor’u 4-1 mağlup etti. Çeyrek finalde Karaman İl Özel İdarespor karşısında 5-0’lık net bir galibiyet alan ekip, yarı finalde ise Bilecik GSİM Spor Kulübü’nü yine 5-0 yenerek finale yükseldi. Final müsabakasında Sakarya Çaybaşı Spor Kulübü’ne mağlup olan Yunusemre Belediyespor, organizasyonu ikinci sırada tamamladı. Yunusemre Belediyespor Kulüp Başkanı Bülent Kanik, elde edilen başarıdan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Sporcularımız ve antrenörlerimiz, mindere yüreklerini koyarak Manisa’yı en iyi şekilde temsil etti. Süper Lig’e yükselmek kulübümüz adına çok önemli bir adımdır. Sayın Belediye Başkanımız Semih Balaban’ın spora ve sporcuya verdiği destek, bu başarıların en önemli yapı taşlarından biridir. Kendilerine kulübümüz ve sporcularımız adına teşekkür ediyorum" dedi. Yunusemre Belediyespor Erkek Judo Takımı, elde ettiği bu sonuçla önümüzdeki sezon Türkiye Judo Süper Ligi’nde mücadele etmeye hak kazandı. Süper Lig’e yükselen Yunusemre Belediyespor Erkek Judo Takımı kadrosu şu isimlerden oluştu: 66 kg Mustafa Efe Barak, 73 kg Emin Levent Yelkenci, 81 kg Salih Kuzu, 90 kg Enes Pınar, +90 kg Abdülkadir Afşin.
Ankara ‘Kütüphanelerdeyiz’ etkinliği Ankara’da öğrencilerle buluştu ‘Kütüphanelerdeyiz’ etkinliği Ankara’da Adnan Ötüken İl Halk Kütüphanesi’nde ilkokul öğrencilerinin katılımı ile gerçekleşti. ‘Kütüphanelerdeyiz’ etkinliği, Ankara Adnan Ötüken İl Halk Kütüphanesi’nde düzenlendi. Etkinliğe, Milli Eğitim Bakanlığı Temel Eğitim Genel Müdürü Ebubekir Sıddık Savaşçı, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphaneler ve Yayınlar Genel Müdürü Taner Beyoğlu, öğretmenler ve öğrenciler katıldı. Etkinlikte, ilkokul öğrencileriyle bir araya gelen müdürler öğrencilere hediye kitap takdim etti. "2025 yılında yaklaşık 5 binin üzerinde etkinlik ortaya çıktı" Temel Eğitim Genel Müdürlüğü’ne bağlı okullarda ‘Kütüphanelerdeyiz’ etkinliğinin hayata geçirildiğini söyleyen Savaşçı, "Bu etkinlikteki bizim en büyük amacımız, okul dışı öğrenme ortamlarıyla beraber çocuklarımızın eğitim-öğretim faaliyetlerini sadece okulda değil, okul dışında da devam etmelerini istiyoruz. Bu anlamda Türkiye Yüzyılı maarif modeli kapsamında okul dışı öğrenme ortamları çok önemli. Çocuklarımız okuyacaklar, düşünecekler, uygulayacaklar ve neticelendirecekler. 2025 yılında yaklaşık 5 binin üzerinde etkinlik ortaya çıktı. 260 bine yakın öğrencimiz de kütüphanelerimizi ziyaret etti. Kütüphaneler sadece kitap okunan yerler olarak olmadığını da çocuklarımız çok net bir şekilde gördüler. Kütüphanemizi gezerken Ulubatlı Hasan İlkokulu öğrencilerimizle bir araya geldik. Kütüphaneden çok memnun olduklarını ifade ettiler. Çocuklarımızın mutluluğu gerçekten değer. 81 ilimizin tamamında etkinliğimizi 2025 yılında başarı ile yürüttük. Bu sene de devam edecek inşallah. Kütüphanelerde çocuklar ahşap atölyesinde bilgiyi beceriye dönüştürebilecekleri alanlar da buluyorlar. Bu bizim için çok önemli bir etkinlik" diye konuştu. "0-3 yaş bebek kütüphaneleri, 4-6, 7-14 yaş çocuk kütüphaneleri inşa ediyoruz" Gerçekleştirilen projeye dair konuşan Beyoğlu, şu ifadelere yer verdi: "Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak ülkemiz genelinde 81 ilimizde, 900’den fazla ilçemizde, bin 300’ün üzerinde halk kütüphanesini işletiyoruz. Son dönemde hem mevcut halk kütüphanelerimizin imkanlarını geliştirmeye çalışırken çok işlevli, zengin hizmet içeriği olan yeni kütüphaneler de inşa ediyoruz. Bu kütüphaneleri ortaya koyarken tabii ki en büyük amacımız toplumda okuma kültürünün gelişimine katkıda bulunmak. En önemli stratejimiz okuma eyleminin bireysel düzeyde öncelikli bir davranışa ve alışkanlığa dönüşmesi. Toplumsal düzeyde de bir okuma kültürünün neşet etmesi elbette. Bu çerçevede çocuklarımızın kitapla hemhal olmaları, kitaplarla birlikte bir hayat geçirmeleri için kütüphanelerimizde de imkanlarımızı geliştiriyoruz. 0-3 yaş bebek kütüphaneleri, 4-6, 7-14 yaş çocuk kütüphaneleri inşa ediyoruz. Öğrencilerimiz, okullarımız bizim için çok önemli. Onları kütüphanelerimize çekmek istiyoruz. Onların kütüphanelerimizle ve kitaplarla tanış olmasını istiyoruz. Milli Eğitim Bakanlığımıza, Kütüphanelerdeyiz projesinin yürütülmesiyle ilgili ortaya koyduğu somut, güçlü iradeyle ilgili olarak çok teşekkür ediyorum." Program, Savaşçı ve Beyoğlu’nun hediyeleşmesinin ardından toplu hatıra fotoğrafının çekilmesiyle sonlandı. Etkinliğin ardından ilkokul öğrencileri kitap okumaya başladı.