GENEL - 20 Nisan 2012 Cuma 18:21

EŞİNE EVLİLİK YILDÖNÜMÜNDE BÖBREОİNİ VERDİ

A
A
A
EŞİNE EVLİLİK YILDÖNÜMÜNDE BÖBREОİNİ VERDİ

Zonguldak`ın Ereğli ilçesinde bir kadın, böbrek yetmezliği nedeniyle 1 yıldır diyalize bağlı olarak yaşayan eşine evlilik yıldönümünde böbreğini verdi.
Kdz. Ereğli ilçesine bağlı Gülüç beldesinde ikamet eden ve 10 yıl önce diyabet hastası eşi Levent Acar (36) ile evlenen Şerife Acar (32), böbrek yetmezliği nedeniyle 1 yıldır diyalize bağlı olarak yaşayan eşine evlilik yıldönümünde böbreğini vererek hayata tutunmasını sağladı.
Eşini çok sevdiğini ve hastalığını bilerek evlendiğini belirten Şerife Acar, çevresinden evlenmemesi yönünde kendisine baskı yapıldığını eşine sevgisinin ağır bastığını söyledi. 10 yıldır mutlu bir evlilik yaşadıklarını belirten Şerife Acar, "Eşimi bundan 10 sene önce tanıdım. Diyabet hastası olduğunu bile bile evlendim. Evlenmeden önce eşimin diyabet hastası olması nedeniyle benim evlenmemem için sürekli bana baskı uygulandı. Eşimi çok sevdiğim için evlendim. Çünkü herkesin başına gelebilecek bir
hastalık, eşimi çok sevdiğim için ondan vazgeçemedim. Evlendik iki çocuğumuz oldu, 10 seneden beri çok mutlu bir evliliğimiz var. Eşim yaklaşık 1 yıldır böbrek yetmezliği nedeniyle diyalize girmeye başladı. Eşimin sıkıntılarına ve yaşadıklarına dayanamıyordum. Çünkü günlük hayatım yaşantım olmuyordu. İki çocuğum çok üzülüyorlardı. Babam diyalizden geldiğinde sürekli hasta oluyor diyorlardı. Dayanamıyordum bu nedenle eşime benim böbreğim uyarsa verebilirim dedim. O baştan bu teklifimi kabul etmedi. Sana
bir şey olmasını istemiyorum dedi, bana bir şey olursa sen varsın çocuklarıma sen bakarsın dedi. Ben razı gelmedim yine böbreğimi vereceğimi söyledim, ısrarlarıma dayanamadı ve kabul etti. Daha sonra hastaneye giderek gerekli tahlilleri yaptık. Tahliller sonucunda böbreğimi verebileceğimi söylediler. Bir hafta sonrada evlilik yıl dönümümüz olan 28 Mart 2012 tarihinde de böbrek naklini gerçekleştirdik. Eşimi çok seviyorum ve çocuklarımın başında durmasını istiyordum. Eşimin sağlığına kavuşmasından dolayı çok
mutluyum. Böbrek naklini gerçekleştiren Gazi Osmanpaşa Hastanesi doktorlarına ve personeline bizlere gösterdikleri ilgiden dolayı teşekkür ediyorum" dedi.
Levent Acar da, eşine göstermiş olduğu fedakarlık dolayı teşekkür ederek, "1993 yılında ERDEMİR`de işe başladım. 20 yıldan bu yana diyabet hastasıyım. Hastalığıma bağlı böbrek yetmezliğinden dolayı 20 ay önce malulen emekli olmak zorundan kaldım. Yaklaşık 1 yıldan beri de diyalize bağlı olarak yaşamaya başladım. Diyaliz bana çok sıkıntı veriyordu. Acı çekiyordum. Eşimde bana böbreğinin uyması halinde bana verebileceğini söyledi. Ona hiçbir zaman bana böbreğini verir misin diye aklımın ucundan bile
geçmedi. Bana böyle teklif ettiğinde önce kabul etmedim ama daha sonra kabul ettim. Ameliyat gerçekleşti ve şu anda eşim ve ben gayet sağlıklıyız. Ameliyatımızı gerçekleştiren Gazi Osmanpaşa Hastanesi doktorlarına ve personeline çok teşekkür ediyorum. Bana her zaman verdiği destekten, bana güveninden ve sevgisinden dolayı eşime çok teşekkür ediyorum, onu çok seviyorum. Herkesinde eşim gibi duyarlı olmasını diliyorum" diye konuştu. Levent Acar`ın annesi Nevin Acar ise şunları söyledi:
"Oğlum sürekli acı çekiyordu. Torunlarımda babalarının sürekli hastalanmasından dolayı üzülüyorlardı. Ben buna çok üzülüyordum. Bende tansiyon hastası olduğumdan dolayı sürekli tansiyonum yükseliyordu. En son hastaneye gittiklerinde bana telefonla müjdeli haberi verdiler. Gelinime çok teşekkür ediyorum. Beni, torunlarımı ve oğlumu bu acılardan kurtardı, mutlu etti. Gelinimi çok seviyorum ve çok teşekkür ediyorum."
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Özgür Ozel: “Küfeyi benim sırtıma ver. Ben taşırım” Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Bursa’nın Mudanya ilçesinde vatandaşlara hitap etti. Sırtına küfe alan Özel, “Tayyip Bey, bırak küfeyi benim sırtıma ver. Ben emekliyi aslan gibi taşırım” dedi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Bursa’nın Mudanya ilçesinde vatandaşlara otobüs üzerinden seslendi. İki gencin protesto amaçlı küfe getirdiğini gören Özel, gençleri yanına çağırdı. Burada eleştirilerini sürdüren Özel, “Geçen gün Tayyip Bey’i dinliyorum. Ben demişim ‘emekliye 12 bin 500 yetmez, 17 bin 500 ver.’ ‘Asgari ücrete zam yok’ demiş, asgari ücreti zam yapalım demişim. 17 bin lira çay parası çay parası olmaz, 25 bin taban fiyat olsun dedim. 9 bin 200’e buğday satılmaz, 15 bin olsun dedim. Tarlalarda 2 liraya domates kaldı, kavunun karpuzun bostanda kalması olmaz demişim, diyor ki ‘Özgür Bey’in sırtında küfe yok, emekliye zam istiyor.’ ‘2 bin 500 lira zam 33 milyar tuttu’ diyor. ‘Benim sırtımda küfe var’ diyor. Gençler bunu duymuş, küfeyi getirmişler. Tayyip Bey’e dedim ki, ‘Doğru, senin sırtında küfe var. Bu milletten oy istedin, onlar da aldı küfeyi sırtına koydu. Tayyip Bey diyor ki, ‘Emekliler bana ağır geliyor, taşıyamam. Asgari ücretli ağır gelir taşıyamam. Rizeli hemşerime çay parası veremem ağır geliyor’ diyor. Ama bir bakıyorsunuz yandaş müteahhitte sıra gelince dikeliveriyor. 660 milyar lirayı buluyor. Ben diyorum ki, ‘Tayyip Bey, bırak küfeyi ver benim sırtıma. Ben emekliyi aslan gibi taşırım. Asgari ücretliyi taşırız. Biz bu milleti taşırız. Eğer taşıyamıyorsan, bırak küfeyi. Sen bu milletin sırtına yüksün. Emekliler değil, asgari ücretliler değil, esnaf, çiftçi değil. Bu küfeye ne yük koyarsan koy, biz taşırız. Taşıyamayanlar bırakacak, taşıyanlar gelecek. Getir sandığı küfeyi biz taşıyalım. Emeklileri biz ayağa kaldıracağız” dedi. Özel, seçimlerin galibiyetle sonuçlanması durumunda kutlamalarda bu iki gencin de olacağının sözünü verdi.
Konya Konjonktivit tedavi edilmezse gözde ömür boyu izler bırakabiliyor Uzmanlar, gözlerde biraz kızarıklık sonrasında ise çapaklanma, göz kapaklarında şişme ve kızarıklığın şiddetinin gittikçe artmasıyla karşımıza çıkan kırmızı göz hastalığı olarak bilinen konjonktivitte, belirtileri görülen kişilerin göz doktoruna gitmesi konusunda uyarıyor. Konjonktivit, gözün beyaz ve şeffaf bölümünü ve göz kapaklarının içini kapsayan tabakanın (konjonktivanın) iltihaplanması olarak tanımlanıyor. Normalde saydam olan konjonktiva, iltihap oluştuğunda pembe ya da kırmızı renk alıyor. Konjonktivitin temas yoluyla bulaştığını ifade eden Medicana Konya Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Lütfi Seyrek, "Hasta olan kişi elini gözüne dokunduktan sonra başka bir yere dokunduğunda siz de aynı yere temas ettiğinizde ve gözünüzle temasta bulunursanız maalesef bizlere de bulaşıyor" dedi. "Göz yüzeyinde izler bırakıp görme azlığına, bulanıklığına neden olabilen önemli bir virüstür" Adenoviral konjonktivitlerin, adenovirüs denilen bir virüs nedeniyle ortaya çıktığını belirten Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Lütfi Seyrek, "Hastalarımızda genellikle ilk günlerde gözlerde biraz kızarıklık sonrasında ise çapaklanma, göz kapaklarında şişme ve kızarıklığın şiddetinin gittikçe artmasıyla karşımıza çıkar. Özellikle pandemi döneminden sonra adenovirüslerdeki salgınlar daha da artmaya başladı. Daha çok toplu yaşam alanları, çocuklarımızın gittiği kreşler gibi alanlarda daha sık görülüyor. Çünkü bu enfeksiyonda en önemli etken aslında dışarıdan bulaş. Havadan bir bulaş olmuyor. Genellikle temasta bulaş olur. Hasta olan birey elini gözüne dokunduğu zaman başka bir yere dokunduğunda siz de aynı yere temas ettiğinizde ve gözünüzle temasta bulunursanız maalesef bizlere de bulaşıyor. Bu virüs aslında uzunca sürebilen, tamamıyla geçmesi bazen bir ayı bulabiliyor, bazen göz yüzeyinde izler bırakıp görme azlığına, bulanıklığına neden olabilen önemli bir virüstür. O yüzden evde herhangi birinde gözünde bir kızarıklık başladı, birkaç gün içinde şiddetlenerek arttı, göz kapaklarında şişlik oldu, aşırı bir kızarıklık oldu mutlaka bir an önce bir hekime başvurmak lazım. Hekim muayenesinde eğer adenovirüs tanısı koyduysa hemen uygun ilaçlarla tedaviye başlıyor" diye konuştu. "Bu virüste erken tedaviyle beraber hemen ilk zamanlarda başarılı bir sonuç alıyoruz" Evde dikkat edilmesi gereken birtakım durumlar olduğunu belirten Op. Dr. Lütfi Seyrek, "Elimizi her gözümüze dokundurduğumuzda mutlaka sabunlu suyla beraber yıkamamız gerekiyor. Ortak havlu kullanımını ortadan kaldırmalıyız. Bu tarz şeyler evde salgınlar halinde görülmesine neden oluyor. Genellikle gördüğümüz tablolar ailede bir sağlık çalışanı ya da çocuklarımız kreşe gittikten sonra diğer aile bireylerine bulaşla ortaya çıkıyor. Bu virüste erken tedaviyle beraber hemen ilk zamanlarda başarılı bir sonuç alıyoruz. Fakat hastalarımız bize geç zamanda gelirse ya da kişilerin bağışıklık sistemine bağlı göz yüzeyinde kalıcı izler oluşturursa, bu kalıcı izler göz yüzeyinde ömür boyu bile kalıcı olabilen izler bırakabilmekte. Bu da hastaların gözünde astigmata, görme bulanıklıklarına neden olabilmektedir. O yüzden böyle bir durumdan şüpheleniyorsak en kısa zamanda mutlaka bir göz hekimine başvurmalıyız" şeklinde konuştu.
Siirt Siirt ili Pervari kırsalında gerçekleştirilen “Gürz-2” operasyonunda 2’si turuncu 2’si gri kategoride olan 4 terörist etkisiz hale getirildi İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Siirt ili Pervari kırsalında gerçekleştirilen “Gürz-2” operasyonu ile turuncu kategoride olan Benda Amed kod adlı Semra Ayverdi ve Baran Hemlin kod adlı Seyithan Sencer ile gri kategoride olan Sarı İbrahim kod adlı Yakup Nişo ve Destina Botan kod adlı Bişenk Durmuş adlı 4 teröristin etkisiz hale getirildiğini açıkladı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın paylaştığı bilgilere göre, Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Başkanlığı ile TEM Daire Başkanlığı koordinesinde, Asayiş Kolordu Komutanlığı sevk ve idaresinde; Siirt, Şırnak ve Van İl Jandarma Komutanlıklarınca yapılan istihbari çalışmalar sonucu Pervari kırsalında “Gürz-2” operasyonu gerçekleştirildi. Hava Kuvvetleri Komutanlığı uçakları, ATAK taarruz helikopterleri ile J-SİHA desteğinde Jandarma Özel Harekat (JÖH), Jandarma Özel Asayiş Komutanlığı (JÖAK), Jandarma Komando timleri ve Güvenlik Korucuları ile teröristler arasında sıcak temas sağlandı. Bölücü Terör Örgütü (BTÖ) mensubu teröristler çatışmada silahlarıyla birlikte etkisiz hale getirildi. Etkisiz hale getirilen teröristlerin; 6 güvenlik görevlisi ile 5 sivil vatandaşın şehit edildiği, 6 güvenlik görevlisi ve 11 sivil vatandaşın yaralandığı toplam 9 eyleme katılan turuncu kategorideki Benda Amed kod adlı Semra Ayverdi ve Baran Hemlin kod adlı Seyithan Sencer ile gri kategorideki Sarı İbrahim kod adlı Yakup Nişo ve Destina Botan kod adlı Bişenk Durmuş adlı teröristler olduğu tespit edildi. Teröristlerin katıldığı eylemler ise şu şekilde: “31 Temmuz 2015 tarihinde Tunceli- Erzincan kara yolunda araç yakılması ve yol kesilmesi eylemi, 21 Ağustos 2015 tarihinde Şırnak ili Beytüşşebap ilçesi kırsalında üs bölgesine yapılan saldırıda 1 güvenlik görevlisinin şehit edilmesi, 2 güvenlik görevlisinin yaralanması eylemi, 12 Ağustos 2016 tarihinde Şırnak ili Beytüşşebap ilçesi kırsalında yol kesme eyleminde 2 güvenlik görevlisinin şehit edilmesi, 1 güvenlik görevlisinin yaralanması eylemi, 1 Eylül 2016 tarihinde Siirt ili Pervari ilçesi kırsalında meydana gelen çatışmada 1 güvenlik görevlisinin şehit edilmesi, 1 güvenlik görevlisinin yaralanması eylemi, 24 Mayıs 2017 tarihinde Şırnak ili Beytüşşebap ilçesi kırsalında meydana gelen çatışmada 1 güvenlik görevlisinin şehit edilmesi, 2 güvenlik görevlisinin yaralanması eylemi, 17 Eylül 2018 tarihinde Şırnak ili Beytüşşebap ilçesi kırsalında aracın yakılması ve 2 sivil vatandaşın şehit edilmesi eylemi, 15 Temmuz 2019 tarihinde Şırnak-Beytüşşebap karayolu yapımında çalışan işçileri taşıyan minibüsün EYP’ye basması sonucu 1 sivil vatandaşın şehit edilmesi, 2 sivil vatandaşın yaralanması eylemi, 8 Haziran 2020 tarihinde Van ili Çatak ilçesi kırsalında yol iyileştirme çalışması esnasında EYP’nin patlaması sonucu 2 sivil vatandaşın şehit edilmesi, 9 sivil vatandaşın yaralanması eylemi, 13 Ekim 2022 tarihinde Van ili Çatak ilçesi kırsalında 1 güvenlik görevlisinin şehit edilmesi eylemi."