GÜNDEM - 25 Haziran 2025 Çarşamba 15:48

BEUN’da "60+ Tazelenme Üniversitesi" ilk dersle hayata geçti

A
A
A
BEUN’da "60+ Tazelenme Üniversitesi" ilk dersle hayata geçti

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı öncülüğünde, Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi ile Zonguldak Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü iş birliğinde hayata geçirilen "60+ Tazelenme Üniversitesi" projesi, Farabi Kampüsünde düzenlenen ilk dersle resmen başladı.


İletişim Fakültesinde Doç. Dr. Zöhre Akyol’un verdiği "Doğru İletişim Teknikleri" dersiyle açılışı yapılan programa; Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şenol Hakan Kutoğlu, Zonguldak Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdür Yardımcısı Evren Erkadam, akademik ve idari personel ile huzurevi sakinleri katıldı.


Toplumun tarihi ve kültürel hafızası olan yaşlı bireylerin yaşam boyu öğrenme hakkına dikkat çeken ve sosyal hayatta daha etkin rol almalarını amaçlayan proje, katılımcıların büyük beğenisini kazandı. Rektör Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, "60+ Tazelenme Üniversitesi" hakkında yaptığı açıklamada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2025 yılını "Aile Yılı" ilan etmesinin, kuşaklar arası dayanışmaya verilen değerin en güçlü göstergesi olduğunu vurgulayarak şu sözleri dile getirdi:


"Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın 2025 yılını ‘Aile Yılı’ ilan etmesi, toplumun temel direği olan aile yapısının korunmasına ve kuşaklar arası bağların güçlendirilmesine verilen önemin en somut göstergesidir. Bizler de Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi olarak her zaman toplumsal ve sosyal çalışmaları öncelikli kılıyor, yalnızca bilimsel araştırmalarla değil, aynı zamanda toplumsal dayanışmayı artıracak, insan onuruna yakışır yaşam koşullarını teşvik edecek, kuşaklar arası iletişimi güçlendirecek projelerle de öncü çalışmalara imza atmaya kararlılıkla devam ediyoruz."


BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, konuşmasında büyüklerin toplum için taşıdığı değeri de vurgulayarak sözlerine şöyle devam etti:


"Şehrimizin farklı ilçelerinde ikamet eden huzurevindeki büyüklerimiz, toplumumuzun geçmiş hafızasını taşıyan en kıymetli hazinelerimizdir. Onların yaşam tecrübelerinden öğreneceğimiz çok şey olduğunu biliyor, bu nedenle kendileriyle kurulan gönül köprülerini son derece kıymetli olduğunun altını çizmek istiyorum. Bu kapsamda yaşam boyu eğitim vizyonuyla ve 7’den 70’e sunduğu öğrenim hizmetiyle önemli projeleri hayata geçirmeye ilke edinen Üniversitemiz, ’60+ Tazelenme Üniversitesi’ projesiyle büyüklerimize yönelik eğitimi teşvik edecek ve onların sosyal hayata katılımlarını sağlamaya büyük katkı sağlayacağını ümit ediyorum. Bu proje, yaş almanın bir kenara çekilmek değil; yeniden öğrenmenin, çeşitli deneyimlerle üretmenin ve birlikte paylaşmanın da en güzel göstergesi olacağına canı gönülden inanıyorum. Bu duygu ve düşüncelerle böylesine anlamlı bir projenin ortaya çıkmasında büyük katkılar sunan başta Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımız Mahinur Özdemir Göktaş olmak üzere tüm Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ailesine şükranlarımı sunuyorum. Bununla birlikte değerli iş birlikleriyle programın gerçekleşmesinde emeği geçen başta Zonguldak Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürümüz Mehmet Türkmen Köse olmak üzere bütün İl Müdürlüğü ailesine teşekkür ediyorum. Bu kıymetli programın değerli büyüklerimize hayırlı olmasını temenni ediyor; kendilerine mutlu, sağlıklı ve huzurlu bir eğitim hayatı diliyorum."


"60+ Tazelenme Üniversitesi" programı, Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesinin toplumsal katkı vizyonunun önemli bir parçası olarak görülüyor. Eğitimler boyunca katılımcılara yönelik çeşitli akademik, sosyal, sportif ve sanatsal içerikli dersler sunularak, yaşlı bireylerin bilgiyle yeniden buluşmaları ve aktif bir yaşam sürmeleri hedefleniyor.


Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesinde hayata geçirilen "60+ Tazelenme Üniversitesi" programı, 25.06.2025 - 07.07.2025 tarihleri arasında gerçekleştirilecek. 11.07.2025 Cuma günü yapılacak mezuniyet töreni ile program sona erecek.



BEUN’da "60+ Tazelenme Üniversitesi" ilk dersle hayata geçti

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Erzincan’da kurtlar ahıra girdi: 10 koyun telef oldu, 10 koyun yaralandı Erzincan’ın Otlukbeli ilçesinde kurtların ahıra girmesi sonucu 10 koyun telef oldu, 10 koyun yaralandı. Hayvan sahibi, kurtların yerleşim yerleri için tehdit oluşturduğunu söyledi. Otlukbeli ilçesinde yaşanan kurt saldırısı, hayvan yetiştiricilerini tedirgin etti. İlçede Yasin Yıldırım’a ait ahıra giren kurtlar, 10 koyunu telef ederken 10 koyunu da yaraladı. Edinilen bilgilere göre, kurtlar ahıra girerek kısa sürede büyük zarara yol açtı. Sabah saatlerinde hayvanlarının telef olduğunu gören Yıldırım, yaşanan durum karşısında büyük üzüntü yaşadı. Hayvan sahibi Yasin Yıldırım, kurtların artık insanlardan kaçmadığını belirterek, "Kurtlar köpeklerimizi bile kaçırıp öldürüyor. İnsanlara ve yerleşim yerlerine çok yakınlar. Doğaya salınan ve insanlara alışmış bu hayvanlar yıl boyunca bizim için ciddi bir tehdit oluşturuyor" dedi. Sürü sahibi Yasin Yıldırım açıklamasında şunları söyledi; "Erzincan Otlukbeli Küçük Otlukbeli’nde küçükbaş hayvancılık yapıyorum. 6 yıldır burada hayvancılık yapıyorum. İki senedir, bu son iki senedir bu yırtıcı hayvanlar yani kurtlara karşı mücadele veriyoruz ama mücadelemiz hep yarım kalıyor. Geçen sene iki defa çadırlarıma girdi. Biz bir şekilde uyandık çıkardık, yani üç beş tane telefat verdik. Köpeklerimizi alıp götürüyorlar, geçen sene iki tane köpeğimi götürdü. Şu an gördüğünüz gibi gece girip içeriye girmiş. 10’a yakın hayvanım telef oldu. 10’a yakın hayvanım da içeride, onlar da yaralı yani onların kurtulma şansları da yok. Biz bir türlü bunlara önlem alamıyoruz. Önlem alamamamızın sebebi sopayla kovalıyoruz çünkü bunların avlanması, vurulması yasak. Ama yani biz baş edemiyoruz çünkü meraya gittiği zaman hayvanımız, haftada 3-4 tane hayvanımızı çalıp götürüyorlar. Köpekler baş edemiyor, çok akıllı hayvanlar oldukları için bir tanesi köpekleri alıp götürüyor, bir tanesi çobanı oyalıyor, diğeri de hayvanı alıp götürüyorlar. Yani yaklaşık ben diyeyim, iki yılda benim 200-300 hayvan varlığım yani üç beş üç beş şeklinde katledildi ve öldürüldü. Şu anda gördüğünüz gibi içeride de 15-20 tane hayvanım telef oldu. Yani 10 tane telef oldu, 10 tane de yaralı, onlar da telef olacaklar. Biz buna karşı bir önlem alamıyoruz. Aldığımız önlem şurada, bu sene 3 tane çadır Ankara’dan sipariş ettik. İşte bunlarda sıkıntı yok ama o diğerlerinde maliyetin altında olduğumuz için yani maliyeti çok yüksek olduğu için biz bir türlü yani bunu da seneye artık evvelki seneye bir şekilde toparlamaya çalışacağız ama yetkililerden bir önlem istiyoruz. Yoksa durumumuz kötü çünkü bugün bunu yaptı, yarın bir daha gelecek, öbür gün bir daha gelecek. Şimdi biz de sabahtan akşama kadar hayvanla uğraşıyoruz, akşam da işte yorgun düşüp yatıyoruz. Gece de nöbet tutuyoruz ama bu her gün böyle gidemez." Bölgede benzer olayların sıkça yaşandığını ifade eden Yıldırım, yetkililerden önlem alınmasını talep ederek, hem hayvanların hem de vatandaşların can güvenliğinden endişe duyduklarını sözlerine ekledi.
Trabzon Türk sinemasının usta ismi Hülya Koçyiğit Trabzon’da Türk sinemasının usta ismi Hülya Koçyiğit, "Trabzon Film Festivali" dolayısıyla geldiği Trabzon’da Kadın Yaşam ve İstihdam Merkezi’ni ziyaret etti. Burada atölyeleri gezen Koçyiğit’e Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’in eşi Arzu Genç eşlik ederken, Koçyiğit, kadınların sergilediği ürünleri hayranlıkla inceledi. Koçyiğit, Karadeniz yöresinin geleneksel ve yöresel dokumaları arasında yerini alan yaklaşık bir asırdan beri kullanılan coğrafi işaretli keşanı dokumaya çalışması dikkat çekti. Koçyiğit, Trabzon’a ilk kez 5 yaşında geldiğini belirterek, "Trabzon’a ilk kez 5 yaşındayken gelmiştim ve ömür boyu birçok kez geldim. O nedenle bu gelişim ilk değil ama Trabzon’da ilk kez bir Film Festivali düzenleniyor. ’İlk’ demek biraz cesaret demek. Dilerim başladığı gibi bol bereketiyle inşallah hem şehrimize hem de sinemamıza çok büyük katkılarda bulunur bu festival. O nedenle bugün buradayım, çok da mutluyum. İyi ki bu seferki gelişimde böylesine faydalı bir mekânı ziyaret etmişim. Her biri birbirinden değerli geleneksel el sanatlarımız burada tekrardan hayat buluyor. Genç kadınlar burada bu mesleği, bu sanatı öğreniyor ve yaşatmaya devam ediyorlar. Bu beni çok gururlandırdı. Hepsinin ellerine, emeklerine sağlık. Burası bir yaşam merkezi. Buradan istifade eden bütün kadınları sevgiyle selamlıyorum. Daha nice nice kadınımızın bu imkânlardan yararlanmasını diliyorum" dedi.