SPOR - 18 Kasım 2015 Çarşamba 18:19

Avcı: 'Sabah 6’ya kadar maç izliyorum'

A
A
A
Avcı: 'Sabah 6’ya kadar maç izliyorum'

Medipol Başakşehir Teknik Direktörü Abdullah Avcı, hakemlerin hata yapmasıyla ilgili bir soruya, “Bu kadar baskının olduğu yerde hakemler hata yapacak. Ben de hata yapıyorum. Maçı kaybediyoruz. Sabah 6’ya kadar maç seyrediyorum” dedi.

Medipol Başakşehir Teknik Direktörü Abdullah Avcı, futbolcular Ferhat Öztorun ve Cenk Ahmet Kılıç İstanbul’un Başakşehir ilçesinde bulunan öğrencilerden Armağan Anadolu Lisesi’nde bir panele katıldı.

“ALMANYA BU KONU ÇOK İYİ BİR ÖRNEK”
Eğitimin önemini vurgulayan Abdullah Avcı, “Galatasaray altyapısında çalıştığım süreçte, Ferhat Torun ile beraberdik. 27 yaşında hala beraberiz. İletişimimiz devam ediyor. Onların bir yaş ufak grubu Harun Karakaş diye bir oyuncu vardı. Genç takımlarda beraberdik. U17 Avrupa şampiyonu olan takımın oyuncusuydu. Futbol şöyle bir oyun; bazen mesleki anlamda yükselebilirsin, A Milli Takım oyuncusu olabilirsin, büyük takımda oynayabilirsin, Avrupa’ya gidebilirsin. Bazen de meslek seni aşağıya doğru, diğer liglere doğru seyrettirebiliyor. O zaman o arkadaş genç milli takımlardan sonra, Süper Lig’i denedi olmadı sora ikinci lige geçti. oradan üçüncü lige geçti. Ben ona şunu ifade ettim; özellikle Avrupa Şampiyonu olan takımın, spor akademilerine öncelikleri vardı. Onu oraya yönlendirdim. Bugün itibariyle öğretmen çıktı. Almanya bu konuda çok iyi bir örnek. Oradan gelen oyuncularla kulüplerde ve A Milli Takım’da çok çalıştım. Almanya’da şöyle bir sistem kurmuşlar, devlet politikası. Gençlik ve Spor Bakanlığı, Eğitim ve Futbol Federasyonu organize olmuşlar. Birinci kriterleri okul eğitimi. Dersinde ve okulda başarılı isim kulüp antrenörü tarafından eğitim veriliyor. Okulda başarılı değilsen kulüp seni antrenman sahasına almıyor. İnsanın en önemli yatırımı kendisine yaptığı yatırımdır. Bunun da ilk kriteri eğitimdir” şeklinde konuştu.

“ARDA HAYAL ETTİĞİ, BAZEN SAKLADIĞI YERE ULAŞTI”
Arda’nın üzerinde birçok hocanın emeği var diyen Avcı, “Birçok hocayla çalıştı. Herkes bir dokunuş yapmıştır. Arda’da zeki ve pratik bir karakter olduğu için geliştirerek, hayal ettiği bazen sakladığı yere ulaştı. Umarım ulaştığı yerde de hedeflerine devam edecek. Türkiye’deki disiplin anlayışı biraz değişik. Bizim çocukluğumuzda bağırmanın, çağırmanın, baskı altına almak olarak gözükürdü. Günümüzde sizin gibi jenerasyonun baskının değil, sizin gelişen dünyada işinize odaklanmak, saygılı olmak ve empati kurarsan o zaman disiplin altına girmiş olursun” ifadelerini kullandı.

“EĞİTİM ÇOK ÖNEMLİ”
Almanya’da elit spor okullarının olduğunu belirten Abdullah Avcı, “Elit spor okulu, lokasyonu son derece iyi yerlerde kurulmuş. Kulüplerle entegre olmuşlar. Eğitim son derece önemli. Oyuncu okulunda eğitimi alıyor. Okuldan çıkıyor, kulüpte doğru beslenmesini veriyorlar. Antrenman planlamasını ona göre yapmışlar. Eğer bunu biz coğrafyamıza uygun bir şekilde yapabilirsek, bu benim hayal ettiğim işlerden bir tanesiydi. Eğitimle futbolu bir arada götürecek projeyi ortaya koymamız lazım. Bununla ilgili bu kulüpte hayallerimiz var” diye konuştu.

“TÜRKİYE’NİN ORADA OLMASI ÇOK ÖNEMLİ BİR ADIM”
"A Milli Futbol Takımı EURO 2016’da ne yapar?" soruna Avcı, “Ben orada bulunmuş, orayı yaşamış, o koltukta oturmuş, genç milli takımda bulunmuş, A Milli Takım’da da bulunmuş biri olarak, ülkemizin orada olması çok önemli bir adım. Biz istikrarlı bir takım olabilirsek, bunun özellikle lige yansıması son derece sağlıklı olacak. Ülkenin Avrupa’da tanınması marka değeri olarak son derece önemli olacak. Biz bütün turnuvalara katılabiliriz ama ülke olarak ulaşılabilir bir hedef orada olabilmektir. Bugün itibariyle oradayız, 2016’da bunu hep beraber seyredeceğiz. Özellikle biz teknik adamlar, milli takıma oyuncu verirsek destek olacağız. Enerjimizi vereceğiz, duamızı edeceğiz ve onlara başarılar dileceğiz” diye cevap verdi.

“BEN DE HATA YAPIYORUM, SABAH 6’YA KADAR MAÇ İZLİYORUM”
Spor Toto Süper Lig’deki hakemlerin hatalarının hatırlatılması üzerine Avcı, şöyle cevap verdi:
“Bu bir savunma şekli. Bugün maç kaybeden herkes, hakem üzerinden konuşuyor, biz hariç. Bizde hata olmuyor mu oluyor. Lehimize de oluyor, aleyhimize de oluyor. Bu bir savunma şekli. Bunu yapan teknik adam, antrenör, futbolcu, yönetici. Bu bir savunma şekli olduğundan sağlı bir yöntem olmadığını düşünüyorum. Bu kadar baskının olduğu yerde hakemler hata yapacak. Ben de hata yapıyorum. Maçı kaybediyoruz. Sabah 6’ya kadar maç seyrediyorum. Niye, nerede hata yaptım diye. Ben maçtan sonra hakem hakkında konuşursam, yönetim konuşursa oyuncu diyecek ki hoca hakemlere saldırıyor, bu işin içinden sıyıracak. Futbol bir hatalar oyunudur. Oyuncu hata yapıyor gol oluyor. Hakem de yapacak. Bu kadar baskının olduğunu yerde Avrupa’da da hata oluyor”

“EN ÇOK BEĞENDİĞİM TOPAL VE TEKDEMİR”
Türkiye en çok beğendiği orta saha oyuncu konusunda da açıklama yapan Abdullah Avcı, “Çok değişik profilli orta saha oyuncuları var. Orta saha dediğin zaman; merkez orta saha var, bugün itibariyle oynana sistemlerde 4-2-3-1 üzerinden 3'lünün üzerinden 10 numara pozisyonu tarzında olan orta saha oyuncuları var. Kenar oyuncular da orta saha oyuncuları. Merkez orta sahalardan bahsedecek olacaksak. Ligin en değerli oyuncularından bir tanesi Mehmet Topal’dır. Bir tanesi de bizim takım kaptanımız Mahmut Tekdemir’dir” dedi. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep TOBB Gaziantep Genç Girişimciler Kurulu Toplantısı SANKO Holding Onursal Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, üniversite eğitimi alan, yabancı dil bilen genç girişimcilerin, bayrağı devredecekleri yarının başarılı iş insanları olduğunu söyledi. Konukoğlu, Gaziantep Ticaret Odası (GTO) Meclis Salonunda düzenlenen TOBB Gaziantep Genç Girişimciler Kurulu değerlendirme toplantısına katılarak, tecrübe paylaşımı yaptı. Toplantıya, GTO Meclis Başkanı Hilmi Teymur, Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Yıldırım, Gaziantep Sanayi Odası Meclis Başkanı Adil Sani Konukoğlu, Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ünverdi, TOBB Gaziantep Genç Girişimciler Kurulu Başkanı Abdulkadir Koçer ve üyeleri katıldı. Sözlerine girişimciliğin tanımını yaparak başlayan Konukoğlu, "Üç çeşit girişimci olur. Doğuştan, yani genlerden alınan donanımla, iyi eğitim almanın yanı sıra, işine odaklanarak ve başarılı olan takip edilerek girişimci olunabilir" dedi. Genç girişimcilere, yatırımları doğdukları yere yapmalarını öneren Konukoğlu, iş ortamın sıkıntıları karşısında paniklemeden çözüme odaklanmaları çağrısında bulundu. "İş ve özel yaşamınızda mutlaka insana dokunun, diliniz yapıcı, üslubunuz sakin olsun" diyen Konukoğlu, hiç kimsenin kendisine yapılmasını istemediği davranışı, başkasına yapmaması gerektiğine dikkat çekti. İstanbul Ticaret Borsası’nın eski başkanlarından Nejat Basmacı’nın kendisine söylediklerini genç girişimcilere aktaran Konukoğlu, "Saygı gösterdiğiniz ölçüde saygın olursunuz. Birisinin odasına girdiğinizde ceketinizi düğmeleyecekseniz, içeride değil, odaya girmeden düğmeleyin ki, içerdekinin karşısında ön iliklememiş olursunuz" diye konuştu. Tekstil sektörü Katılımcıların sorularını yanıtlayan Konukoğlu, dünya genelindeki olumsuzlukların da etkisiyle tekstil başta olmak üzere, emek yoğun sektörlerde sıkıntılı süreç yaşandığına vurgu yaptı. "Tekstil zaman zaman yükselir, zaman zaman inişe geçer, bir müddet düz yol alır, sonra yeniden yükselir, kaybettiklerini yeniden kazandırır" diyen Konukoğlu, bu süreçte verimsiz tesislerin üretim dışı bırakılmasının kaçınılmaz olduğuna işaret etti. Para kazanan sektörlerde bir anda kapasite fazlalığı yaşandığını anlatan Konukoğlu, "Tekstil bitmez. Doğumdan ölüme kadar her dönemimizde tekstile ihtiyaç var. Kapasite talebe uygun düzeye düşürülmeli. Aksi takdirde Uzak Doğu’nun maliyet avantajı karşısında rekabet edemeyiz" ifadelerini kullandı. Tekstil sektöründe Türkiye’nin tek seçeneğinin kalite, moda ve marka anlayışını hakim kılmak olduğunu kaydeden Konukoğlu, bir soru üzerine, yeniden işe sıfırdan başlayacak olsa, yine, "ruhumuza işlemiş" dediği tekstil ile başlayacağını, sözlerine ekledi. Toplantı, Konukoğlu’na plaket takdimi ve fotoğraf çekimi ile sona erdi.
Denizli Çameli’nin titrek kavak ormanları bulutların arasında görsel şölen sunuyor Denizli’nin Çameli ilçesi, zengin florası ve yüksek endemik tür çeşitliliğiyle dikkat çekiyor. İlçenin önemli doğal alanlarından biri olan titrek kavak ormanları ise özellikle ziyaretçilerine görsel bir şölen sunuyor. Sarı, kızıl, turuncu ve yeşilin tonlarıyla oluşan renk cümbüşü havadan görüntülendi. Denizli’nin Çameli ilçesi, zengin florası ve yüksek endemik tür çeşitliliğiyle dikkat çekiyor. Yaklaşık 750 ile 2 bin 300 metre rakımda yer alan ilçe; vadileri, meraları ve yüksek dağlarıyla çok sayıda bitki türüne ev sahipliği yapıyor. Çameli florasında 200’a yakın endemik bitki türünün bulunması, bölgenin coğrafi yapısının sağladığı doğal zenginlikten kaynaklanıyor. İlçenin önemli doğal alanlarından biri olan titrek kavak ormanları ise özellikle sonbahar ve kış aylarında ziyaretçilerine görsel bir şölen sunuyor. Sarıdan kahverengiye uzanan tonların hâkim olduğu bölgede yüksek ağaçların oluşturduğu renk cümbüşü doğaseverler tarafından yoğun ilgi görüyor. Türkiye’de bu denli yoğunlukta görülen titrek kavak topluluklarına nadiren rastlandığını belirten uzmanlar, Çameli’nin bu açıdan önemli bir ekolojik değere sahip olduğuna dikkat çekiyor. Bölge hem biyolojik çeşitlilik hem de doğal güzellik açısından eşsiz bir zenginlik sunuyor. "Bu orman Çameli orman sınırları içerisindedir ve titizlikle korunmaktadır" Titrek kavak ağaçlarının titizlikle korunduğunu ifade eden Endemik Bitkiler Araştırmacısı Rıfat Özdemir, "Bu gördüğünüz titrek kavak ormanları sonbahar ve kış aylarında renk cümbüşü oluşturuyor. Bütün renkleri hemen hemen görürsünüz. Türkiye’deki dağılımı oldukça seyrektir. Bu saha, Çameli orman sınırları içerisindedir ve titizlikle korunmaktadır. Çameli ilçemiz flora açısından çok zengindir" dedi. "Yapılan çalışmalar sonucunda 200’ün üzerinde endemik tür bitki tespit edildi" Çameli’de 200’ün üzerinde endemik tür bitki tespit edildiğini ve çalışmaların devam edeceğini belirten Çameli Belediye Başkanı Cengiz Arslan ise, "Çameli ilçemiz endemik türler bakımından en zengin bölgelerden bir tanesi. Özellikle Gargın Yaylası bölge dediğimiz rakamı 2 binin üzerinde olan bir bölgemiz var. Bu bölgemizde şu anda Hasan Hocamızla beraber yapmış olduğumuz çalışmalarla 200’ün üzerinde endemik tür bitki tespitini yaptık. İnşallah yakın bir zamanda da bunların kitap basımını açıklamasını yapmış olacağız. Şu anda özellikle Fethiye-Çameli arasında Akta bölgesi dediğimiz bölgede bir Akkavak orman bölgemiz var. Gerçekten doğanın bir harikası, güzel bir şekilde orada yetişmiş çoğalmış bu ormanımız özellikle sonbahar ve kış aylarında trekking yapmak isteyen yürüyüş yapmak isteyen gruplar için çok güzel bir görsel şölen sunuyor" ifadelerini kullandı. "Vatandaşlarımızı bu güzel doğa harikasını görmeye Çameli’ye davet ediyoruz" Vatandaşları bu güzel doğa harikasını görmeye Çameli’ye davet eden Başkan Cengiz Arslan, "Orman İşletme ile beraber bu bölgenin korunması ile ilgili yerel yönetimler belirli olarak elimizden gelen çabayı sarf ediyoruz. İnşallah buranın doğa turizmine kazandırılması ile ilgili de güzel düşüncemiz projemiz var. Bu bölge bizim yürüyüş rotalarımız alanında en güzel rotalarımız bir tanesi. Bütün bizi izleyen vatandaşlarımızı bu güzel doğa harikasını görmeye Çameli’ye davet ediyoruz" dedi.