KÜLTÜR SANAT - 23 Temmuz 2020 Perşembe 11:21

Atatürk Araştırma Merkezi Başkanlığı 4 eseri okuyucuyla buluşturdu

A
A
A
Atatürk Araştırma Merkezi Başkanlığı 4 eseri okuyucuyla buluşturdu

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu bünyesinde yer alan Atatürk Araştırma Merkezi Başkanlığı, yayınlarını okuyucularla buluşturmaya devam ediyor.

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu bünyesinde yer alan Atatürk Araştırma Merkezi Başkanlığı, yayınlarını okuyucularla buluşturmaya devam ediyor.


Dr. Öğr. Üyesi Nursel Gülcü tarafından hazırlanan “Antalya Halkevi ve Faaliyetleri (1932-1951)” adlı eserde, Cumhuriyetin ilanıyla birlikte açılan halkevlerinin kuruluşundan II. Dünya Savaşı ile kapatılmasına kadar geçen süreç ele alınıyor. Üç bölümden oluşan kitap bu süreci Antalya Halkevi özelinde inceliyor.


“Türk Siyasal Hayatında Nihat Erim” adıyla Dr. Ahmet Gülen’in kaleme aldığı eser, biyografik bir çalışma olma özelliği taşıyor. Eserde siyaset dünyasında aktif olarak bulunduğu 1945-1977 yılları arasında önemli olayların içinde yer alan, iki kez bakanlık ve başbakanlık yapmış bir politikacı olan Nihat Erim’in siyasi kariyeri inceleniyor. Milletvekili seçildiği 1945 yılından başbakanlıktan ayrıldığı 1972 yılına kadar yaklaşık çeyrek asır siyasette yer alan Erim, aynı zamanda Türkiye’nin yakın tarih dönem politik tarihini anlamamıza yardımcı oluyor.


Türkiye ile Amerika arasında bir dönem krize sebep olan haşhaş ekim krizini Nuray Okumuş, “Türk-Amerikan İlişkilerinde Haşhaş Ekimi Krizi (1968-1975)” adlı eserinde ele alıyor. Okumuş, eserinde Türk-Amerikan ilişkileri çerçevesinde 1968-1975 yılları arasında yoğun diplomatik-siyasi müzakerelere konu edilen haşhaş ekiminin yasaklanması ve yeniden üretimine başlanması sürecini anlatıyor. Kitapta konuyu inceleyen diğer çalışmalardan farklı olarak kriz yönetimi/analizi kavram ve yöntemlerine dayanarak süreci ve karar alıcıların liderlik özelliklerini lider psikolojileri üzerinden haşhaş ekimi meselesine nasıl yaklaştıkları analiz ediliyor.


Prof. Dr. Zeki Çevik tarafından kaleme alınan “Millî Mücadele’de “Müdafaa-i Hukuk’tan Halk Fırkası’na” Geçiş (1918-1923)” başlıklı çalışmada, Müdafaa-i Hukuk ve Kuva-yı Millîye ile ulaşılan zafer sonunda hareketin partileşmeye dönüşmesine kadar geçen süreç belgeler ışığında değerlendirilerek inceleniyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Memişoğlu: "Bu ülkenin üçte birinin sigara içmesini bir Sağlık Bakanı olarak istemiyorum" Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, "Bu ülkenin üçte birinin sigara içmesini bir Sağlık Bakanı olarak istemiyorum. Bu vatandaşlarımızın en büyük risklerinden birisi kiloyla beraber. Onun için gelin Türkiye’yi Avrupa’nın en çok sigara içen ülkesi olmaktan çıkaralım" dedi. Ankara Sincan ilçesinde inşa edilen Mareşal Çakmak Sağlıklı Hayat Merkezi ve 9 No’lu Aile Sağlığı Merkezi’nin açılışı gerçekleştirildi. Açılışa, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Ankara Valisi Vasip Şahin, Sincan Belediye Başkanı Murat Ercan, Ankara İl Sağlık Müdürü Ali Niyazi Kurtcebe ve çok sayıda vatandaş katıldı. Açılış konuşmasını yapan Memişoğlu, Türkiye’deki sağlık merkezlerine ilişkin bilgi vererek, "Türkiye’de şu anda 18 bin 300 aile sağlığı merkezimiz var. 29 bin 800 aile sağlığı hekimimiz var ve 973 tane sağlıklı hayat merkezimiz var. 954 tane kamu hastanemiz var. Birinci basamakta da bin 202 tane tesisimizin inşaatını planladık ve sürdürüyoruz. Son bir yılda 302 tane aile sağlığı Merkezini hizmete aldık. 461 aile sağlığı merkezimizin de inşaat devam etmekte. Bizim hedefimiz bin aile sağlığı merkezini bitirip 18 bin 300’ün üzerine eklemek ve şu anda 2 bin 889 olan aile hekimine düşen kişi vatandaş sayısını da 2 bin bandına kadar düşürmek" şeklinde konuştu. "Vatandaşlarımızın aile hekimine ulaşmasını istiyoruz" Vatandaşların önce aile hekimine gitmesi gerektiğini vurgulayan Memişoğlu, "Aile hekimliği en yakın hekiminiz ve sağlık biriminiz. Vatandaşlarımızın aile hekimine ulaşmasını sağlatmaya, onların hastalanmadan bu tür sağlık merkezlerine gelmesini istiyoruz. Çünkü son bir senedir yaptığımız çalışmalarla tam 15 milyon vatandaşımız hiç aile hekimine gelmemişti ve biz şu anda şimdiye kadar hiç aile hekimliğine gelmemiş vatandaşımızı aile hekimleriyle buluşturuyoruz. Toplumun da birinci basamağı ve koruyucu hekimliğe ve sağlıklı kalmaya yönelik politikalar uygulamaya çalışıyoruz" ifadelerini kullandı. Sağlıklı hayat merkezlerine gidilmesinin önemini vurgulayan Memişoğlu, "Vatandaşlarımızdan şunu istiyoruz; 8 bin 300 tane Türkiye genelinde olan aile sağlığı merkezlerimize lütfen gitsinler, hastalanmadan gitsinler. Sadece ilaç yazdırmak için ve hastalandıkları için değil, sonrasında bedenlerini ve sağlıklı kalmalarını sağlamak için gitsinler" diye konuştu. Bakan Memişoğlu, birçok işlemin sağlık merkezlerinde sunulduğunu belirterek, diyetisyenden fizyoterapiste, psikologdan çocuk gelişimcilerine kadar pek çok alanda vatandaşların hizmetinde olduğuna dikkati çekti. "Toplumun maalesef üçte birine yakın kısmı bugün tütün kullanıyor" Bakan Memişoğlu, tütün ürünlerinin bırakılması gerektiğine dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Vatandaşlarımız da kendi sağlığının kıymetini bilecekler. Toplumun maalesef üçte birine yakın kısmı bugün tütün kullanıyor. Tütün dediğiniz, sigara dediğiniz elektronik dediğiniz puf dediğiniz her şey maalesef insan bedenine, sağlığına zararlı. Türkiye maalesef akciğer kanserinde dünyanın ilk üçünde. KOAH dediğimiz nefes alamama problemleri yaşlı grubumuzun büyük kısmında var. En büyük sebepleri bu hastalıkların sigara ve tütün bağımlılığı. Toplum olarak her birimiz mücadele etmemiz lazım. Ben sigara içen vatandaşlarımızın yüzde 99,9’unun sigarayı bırakmak istediğini biliyorum. Biz bu vatandaşlarımıza yardım etmek için hazırız. Hatta bunların özellikle bizim sağlık tesislerimize gelme konusunda tereddüt. Yaşadıklarını bildiğim için mobil sigara poliklinikleri oluşturduk parklarda kalabalık alanlarda ama bugün hem aile hekimliklerimizle hem sağlıklı yaşam merkezlerimize sigara bırakma poliklinikleri açtık neden açtık Orada siz sigarayı gerçekten bırakabilirsiniz ilacınızı da doktor gözetiminde kendisini yetiştirmiş olan hekim arkadaşlarımızın yardımıyla sigarayı bırakın. Size ilaçları ücretsiz veriyoruz, takibinizi ücretsiz veriyoruz. Lütfen bütün vatandaşlarımıza bunu istirham ederek söylüyorum; Sigara içmek hayatta en büyük sizin kabahatiniz ve zararınız oluyor." "Bu ülkenin üçte birinin sigara içmesini bir Sağlık Bakanı olarak istemiyorum" Türkiye’yi Avrupa’nın en çok sigara içen ülkesi olmaktan çıkarmak istediğini aktaran Memişoğlu, "Bu ülkenin üçte birinin sigara içmesini bir Sağlık Bakanı olarak istemiyorum. Bu vatandaşlarımızın en büyük risklerinden birisi kiloyla beraber. Onun için gelin Türkiye’yi Avrupa’nın en çok sigara içen ülkesi olmaktan çıkaralım" diye konuştu. Sincan Belediye Başkanı Murat Ercan ise Sincan’ın Ankara’nın en hızlı büyüyen ilçesi olduğunu söyleyerek, sağlık alanında çalışmalarını sürdürmeye devam edeceklerini aktardı. Açılış konuşmalarının ardından kurdele kesimiyle sağlık merkezinin açılışı yapıldı.