ASAYİŞ - 11 Şubat 2025 Salı 14:11

Annesinin öldürdüğü çocukların babası: "Eşimin öfke nöbetleri oluyordu, tedavi olmasını söyledim kabul etmedi"

A
A
A
Annesinin öldürdüğü çocukların babası: "Eşimin öfke nöbetleri oluyordu, tedavi olmasını söyledim kabul etmedi"

Ankara’da psikolojik rahatsızlığı bulunan kadının bıçakla saldırdığı çocuklarından ikisi hayatını kaybederken biri yaralandı. Olayla ilgili konuşan baba ise, "Eşimin öfke nöbetleri oluyordu, tedavi olmasını söyledim kabul etmedi" dedi.


Olay, dün öğlen 12:00 sıralarında Keçiören’in Ayvalı Mahallesinde yer alan bir apartman dairesinde meydana geldi. Alınan bilgilere göre, ruhsal problemleri olan Serpil Dereci (32), bilinmeyen bir nedenden dolayı cinnet getirerek kız çocukları Afra Sümeyye Dereci (10) ile Aybüke Beyza Dereci (12) ve oğlu Muhammet Ali Dereci’ye (7) bıçakla saldırdı. Çocuklarının bileğini kesen anne daha sonra evden çıkarak bağırmaya başladı. Durumu fark eden komşuların ihbarı üzerine bölgeye çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Olay yerinde hayatını kaybettiği belirlenen Afra Sümeyye Dereci ile kardeşi Muhammet Ali Dereci’nin cenazeleri incelemelerin ardından otopsi için Adli Tıp Kurumuna götürüldü. Ağır yaralı abla Aybüke Beyza Dereci ise ilk müdahalenin ardından hastaneye sevk edildi. Yoğun bakım servisinde müşahedeye alınan çocuğun hayati tehlikeyi atlattığı ve durumunun iyiye gittiği öğrenildi.



Vefat eden kardeşler İstanbul’da defnedilecek


Olayın ardından gözaltına alınan saldırgan anne Serpil Dereci’nin emniyetteki işlemlerinin devam ettiği belirtilirken, öldürdüğü çocuklarının yarın İstanbul’da toprağa verileceği öğrenildi. Olayla ilgili soruşturmanın ise sürdüğü aktarıldı.



"Eşimin öfke nöbetleri oluyordu, tedavi olmasını söyledim kabul etmedi"


Olayla ilgili konuşan baba Mehmet Dereci (36), eşinin akıl sağlığında problemler olduğunu belirterek, "Hiç kimse böyle bir şey olacağını tahmin edemezdi. Her insanda olduğu gibi onda sinir durumları vardı. Atak krizleri vardı. Bekarlık döneminde bir tedavi süreci olmuş. Biz evlendikten sonra bu durumlar hiç olmadı. Ara sıra atakları oluyordu. Bağırıyordu, öfkeleniyordu. Ben kendisine sarılıp sakinleştirmeye çalışıyordum. Tedavi olmasını rica ettim. Kabullenmedi. Zorla götürmeyi düşündüm ama tepki vereceğini düşündüğüm için denemedim. Onu kendim tedavi etmeye çalıştım. Çok ağır bir durumu yoktu, ben de hastalığının ilerlememesini istiyordum" dedi.



"Olaydan bir gün önce hastaneye götürecektik ama yetişemedik"


Eşinin hareketlerinde tuhaflıklar olduğunu söyleyen baba Dereci, "Son zamanlarda takip edildiğini, öldürüleceğimizi söylüyordu. Böyle şeylerin olmadığını bildiğim halde polise gidelim dahi dedim. O an ne eşimin nasıl bir durum içinde olduğunu anladım. Olaydan bir gün önce hastaneye götürecektik ama yetişemedik. Allah bizlere sabır versin. Çocuklarım cennette. Kimse çocuğunu üzmesin. Onlarla vakit geçirsin. Başkalarının işi için onlardan uzak durmasınlar. Evinize erken gidin, ailenize vakit ayırın. Ben ayırıyordum ama yetmedi" diye konuştu.


"Kızıma evden çıkıp komşulardan yardım istemesini söyledim"


Olay anından kızı ile telefonda konuştuğunu dile getiren baba Dereci, "Yaralı kızımın durumu iyi. Yoğun bakımda tedavi görüyor. Oradan alıp İstanbul’daki başka bir hastaneye sevk ettireceğiz. O ve ben artık bu şehirde yaşayamayız. Onunla sırt sırta verip bu durumun üstesinden geleceğiz. Cenazelerimiz uçakla İstanbul’a sevk edilecek. 18 Mart Sümeyye’nin doğum günüydü. Olayın olduğu sırada işteydim. Büyük kızım aradı, ‘Baba yetiş’ dedi. Yetişemedim. Kızıma evden çıkıp komşulardan yardım istemesini söyledim. Ben de hemen polisi, sağlık ekiplerini ve yakınlarımı aradım. Yetişemedik. Kader böyleymiş. Önüne geçemedik" ifadelerini kullandı.



Annesinin öldürdüğü çocukların babası: "Eşimin öfke nöbetleri oluyordu, tedavi olmasını söyledim kabul etmedi"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir İzmir’de 24 saatte 99 göçmen, 3 kaçakçı yakalandı İzmir’in Seferihisar ve Aliağa ilçelerinde, Sahil Güvenlik ve jandarma ekiplerinin 24 saat kesintisiz sürdürdüğü operasyonlarda 99 düzensiz göçmen yakalanırken, 3 göçmen kaçakçısı şüphelisi gözaltına alındı. İzmir genelinde yasa dışı geçişleri engellemeye yönelik denetimlerini sıkılaştıran Sahil Güvenlik Komutanlığı ekipleri, havadan ve denizden çalışmalar yürütüyor. 18 Aralık tarihinde gerçekleşen 4 ayrı operasyonda, teknolojik imkanlar ve saha istihbaratı en üst düzeyde kullanıldı. Karada yakalandılar Günün ilk operasyonu saat 00.30 sıralarında Seferihisar’da gerçekleştirildi. Sahil Güvenlik Gemisi (TCSG-311), Sahil Güvenlik Botu (KB-22), Sahil Güvenlik KOM Timi ve Doğanbey Jandarma Karakol Komutanlığı ekiplerinin koordineli çalışmasıyla, kara üzerinde tespit edilen 27 düzensiz göçmen ile organizatör olduğu değerlendirilen 3 şüpheli kıskıvrak yakalandı. SİHA ve radarlar takipte Denizdeki denetimlerde ise Aliağa açıklarında saat 03.30’da hareketli bir fiber botu durduran ekipler 18 göçmeni yakalarken; saat 06.50’de Sahil Güvenlik İnsansız Hava Aracı (SİHA) tarafından tespit edilen bir başka botta ise 14 göçmen daha yakalandı. Günün son operasyonu ise saat 22.30’da Seferihisar açıklarında yapıldı. Gelen bir istihbarat üzerine bölgeye sevk edilen Sahil Güvenlik gemi ve botları, içerisinde 40 kişinin bulunduğu lastik botu durdurarak göçmenleri yakaladı. Operasyonlar kapsamında yakalanan toplam 99 düzensiz göçmen, sağlık kontrolleri ve işlemlerinin ardından İzmir İl Göç İdaresi Geri Gönderme Merkezi’ne sevk edildi. Gözaltına alınan 3 göçmen kaçakçısı şüphelisi hakkında ise adli işlem başlatıldı.
Kahramanmaraş Tescilli Maraş kelle paça kış mevsiminin vazgeçilmezi Soğuk havaların etkisini artırmasıyla birlikte, Kahramanmaraş’a özgü Maraş kelle paça, kış mevsiminin vazgeçilmez lezzetleri arasında yer aldı. Özellikle sabahın erken saatlerinden itibaren paça salonlarında yoğunluk yaşanıyor. Yüzyıllardır Maraş mutfağının önemli bir parçası olan Maraş kelle paça, Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından 2011 yılında coğrafi işaretle tescillendi. Kış aylarında yoğun talep gören ürün, kentteki paça salonlarında vatandaşlardan ilgi görüyor. Soğuk havalarda tercih edilen lezzetler arasında yer alan Maraş kelle paça, özellikle gece ve sabah saatlerinde tüketiliyor. Kent genelindeki paçacılarda kış mevsimiyle birlikte müşteri sayısında artış yaşandığı gözlemleniyor. Kendine özgü hazırlanış yöntemi ve lezzetiyle öne çıkan Maraş kelle paça, coğrafi işaret tesciliyle birlikte Kahramanmaraş’ın gastronomi değerleri arasında önemli bir yer tutuyor. Vatandaşlar, kış mevsiminde kelle paçaya olan ilgisini sürdürmeye devam ediyor. Paçacı ustası Remzi Ulaş, "Elimizden geldiğince paçamızı dünyaya duyurmaya çalışıyoruz. Özellikle çocukların kemik gelişiminde, kırık ve çıkıklarda çok faydalıdır. İnsan sağlığına çok faydalıdır. Kış mevsimi havalar soğudu ve talepler arttı" dedi. Vatandaşlardan Ahmet İspir, "Kelle paça denilince Türkiye ve Kahramanmaraş gelir. Kentimizin meşhur yemeğidir. Ben 15 yıldır paça içerim" diye konuştu. Vatandaşlardan Mahmut Kaptanoğlu ise, "Göz, beyin, dil ve birçok faydası ile karışık şekilde yenmesi daha faydalıdır. Siyah paça furyası yoğunlaştı ama karışık paçanın daha lezzetli olduğunu iddia ediyorum" ifadesini kullandı.
İzmir Gökdelende nefes kesen tatbikat İzmir’de itfaiye ekipleri, Bayraklı’daki 47 katlı bir gökdelende gerçekleştirdikleri yangın ve arama kurtarma tatbikatıyla gerçeği aratmayan bir operasyona imza attı. Senaryo gereği 11. katta mahsur kalan bir personelin saniyelerle yarışarak kurtarıldığı dev tatbikatta, yüksek katlı binalarda tahliye yollarının önemi ve acil müdahale kapasitesi sahada test edildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı ekipleri, yüksek katlı binalarda muhtemel yangın ve acil durumlara hazırlık amacıyla Bayraklı gökdelenler bölgesinde bulunan 47 katlı bir binada kapsamlı bir yangın ve arama kurtarma tatbikatı gerçekleştirdi. Senaryoya göre, binanın 11. katındaki temizlik odasında sigaranın söndürülmeden atılması sonucu çıkan yangın kısa sürede büyüdü. Çalışanlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne haber verdi. Olay yerine hızla ulaşan itfaiye ekipleri, mahsur kalan bir personeli güvenli şekilde kurtarırken, yangını da kontrol altına aldı. Dumandan etkilenen kişi AKS ekiplerince ilk müdahaleyi aldı. Yüksek katlı binalarda tatbikat can güvenliğinin anahtarı İtfaiye Merkez Bölge 3. Posta Amiri Yiğit Uygun, yüksek katlı binalarda yapılan tatbikatların can güvenliği açısından kritik olduğunu belirterek, "Bu yapılarda çok sayıda insan bulunuyor. Tatbikatlar, insanların tahliye yollarını öğrenmesi ve acil durumlarda güvenli hareket etmeleri için büyük önem taşıyor. Tatbikatlar sayesinde hem bina kullanıcıları kaçış yollarını öğreniyor hem de bu yolların görünürlüğü ve erişilebilirliği sahada test ediliyor. Amaç, muhtemel bir durumda can kaybı yaşanmadan sürecin yönetilmesini sağlamak" dedi.