POLİTİKA - 10 Temmuz 2025 Perşembe 15:36

Bakan Memişoğlu: "2024 yılında cezaevlerinde 3 milyon 986 bin 121 muayene gerçekleştirdik"

A
A
A
Bakan Memişoğlu: "2024 yılında cezaevlerinde 3 milyon 986 bin 121 muayene gerçekleştirdik"

Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, 2024 yılında cezaevlerinde 3 milyon 986 bin 121 muayene gerçekleştirildiğini belirtti.


Sağlık Bakanlığı ile Adalet Bakanlığı arasında ‘Hükümlü ve Tutuklu Alkol ve Madde Bağımlılığıyla Mücadele Sürecine Yönelik İş Birliği" protokolü imzalandı. Hakimevi’nde gerçekleştirilen protokol imza töreninde konuşan Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, tüm sağlık tedbirlerini almaya kararlılıkla devam ettiklerini ifade ederek, bugün imzalanan protokolle güçlü sağlık altyapısını ilk kez ceza infaz kurumlarına özgü bir modele dönüştürdüklerini kaydetti. Bakan Memişoğlu, bu sayede tutuklu ve hükümlülerin de kapsayıcı sağlık sisteminden faydalanmaları için somut ve kalıcı bir adım attıklarını ifade etti. Bakan Memişoğlu, Elazığ Fethi Sekin Şehir Hastanesi bünyesinde 10 yataklı bir Hükümlü Alkol ve Madde Bağımlıları Yataklı Arındırma Merkezi (HAMATEM) ile İstanbul Bakırköy Kadın Cezaevi içerisinde bağımlılıkla mücadeleye odaklı yataklı bir rehabilitasyon merkezini hayata geçirdiklerini söyleyerek, bu merkezlerin sadece tıbbi tedavi sunmayacağını, hüküm giyenlerin sağlıklı bir yaşama yönelmesi için de çok yönlü destek vereceklerini dile getirdi.



"188 toplum ruh sağlığı merkezinde bin 388 yatak kapasitesiyle vatandaşlarımıza hizmet sunuyoruz"


Bağımlılıklarla mücadeleyi kararlı bir şekilde sürdürdüklerinin ve rehabilitasyon hizmetlerini ülke genelinde yaygınlaştırdıklarının altını çizen Memişoğlu, "Türkiye olarak bilimsel temelli ve kapsamlı bir yaklaşımla yürüttüğümüz bu mücadelede 115 AMATEM, 20 ÇEMATEM, 188 toplum ruh sağlığı merkezindeki toplam bin 388 yatak kapasitesiyle vatandaşlarımıza hizmet veriyoruz" dedi.



"2024 yılında cezaevlerinde 3 milyon 986 bin 121 muayene gerçekleştirdik"


Bakan Memişoğlu, geçen yıl cezaevlerinde 3 milyon 986 bin 121 muayene gerçekleştirdiklerine değinerek, şu ifadeleri kullandı:


"1 milyon 476 bin 123 kişiyi hastanelere sevk ederek tedavi altına aldık. Yataklı tedavi hizmetlerimizi de güçlendiriyoruz. Hastanelerimizde bin 612 mahkum yatağımız mevcut. Devam eden yatırımlarla bu sayıyı bin 764’e çıkaracağız. Psikiyatrik tedaviye ihtiyaç duyan tutuklu ve hükümlüler için 219 yatak kapasiteli Tutuklu Hükümlü Adli Psikiyatri (THAP) Servisi hizmet veriyor. Ruh sağlığına özel olarak tasarlanmış 10 cezaevi merkezinde toplam 227 yatak kapasiteli özel bölümlerimiz aktif olarak çalışıyor."


Cezaevlerinde dijital altyapıyla desteklenmiş bir sağlık sistemi inşa ettiklerini dile getiren Memişoğlu, 19 ildeki 51 cezaevinde görüntülü muayene sistemini devreye aldıklarını ve 9 bin 516 görüntülü muayeneyi başarıyla gerçekleştirdiklerini sözlerine ekledi.



"Alkol ve uyuşturucu kullanımına bağlı nedenlerle her yıl 3 milyondan fazla insan hayatını kaybediyor"


Bağımlılığın bilimsel olarak tanımlandığına ve tedavi edilebilir bir hastalık olarak kabul edildiğine dikkati çeken Memişoğlu, "Bağımlılıkla mücadele yalnızca hastanın değil, hepimizin meselesidir. Bugün dünya genelinde alkol, tütün, uyuşturucu ve benzeri maddelere bağlı bağımlılıklar, her yıl milyonlarca insanın hayatına mal olmaktadır. Sadece alkol ve uyuşturucu kullanımına bağlı nedenlerle her yıl 3 milyondan fazla insan hayatını kaybetmektedir. Tütün bağımlılığı ise her yıl 8 milyondan fazla insanın ölümüne yol açmaktadır" açıklamasında bulundu.


Açılış konuşmalarının ardından iki bakanın katılımıyla imza töreni gerçekleştirildi. Karşılıklı hediye takdiminde bulunan bakanlar, ardından hatıra fotoğrafı çektirdi. Protokol çerçevesinde özellikle uyuşturucuyla bağlantılı suç işleyip cezaevine giren hükümlüler için kapsamlı bir sağlık altyapısı kurulması hedefleniyor.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara TBMM’de Leyla Zana gündem oldu TBMM Genel Kurulu’nda Leyla Zana gündem oldu. TBMM genel Kurulu’nda 2026 Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi görüşmeleri devam ediyor. DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Cengiz Çandar, sürecin dilinin oluşturulması gerektiğini söyleyerek, "Bu sürecin başarısı için olmazsa olmaz şart olan toplumsal rıza ve toplumsal desteği de oluşturamayız. Bu konuda üzülerek söylemeliyim, siz sayın iktidar partisi mensupları gereken özen ve çabayı göstermiyorsunuz, göstermediniz. Örneğin, bu Parlamentonun bedel ödemiş eski bir üyesi, bir kadın, bir anne, bir torun sahibi anneanne, başta ülkemizin Kürt halkının, Kürt kadınlarının çok sevdiği, çok saydığı, onuru olan Leyla Zana için iktidar temsilcilerinden bir tepki gelmesini beklerdik. Bursa’da bir grup kendini bilmez ırkçının hakaretlerine karşı en başta öncelikle siz kadın milletvekillerinin bu kürsüden çıkıp iki çift laf etmesini beklerdik, etmeliydiniz, hâlâ da etmelisiniz. Ben Bursa’daki aile kökeni yedi yüz yıl geriye giden bir insan, nüfus kütüğü Bursa’da olan bir insan olarak Leyla Zana’dan tüm Bursa namına özür diliyorum" ifadelerini kullandı. Bunun üzerine TBMM Başkanvekili Pervin Buldan, tek kelimeyle cevap vereceğini söyleyerek, "Leyla Zana onurumuzdur; nokta" şeklinde konuştu. AK Parti Artvin Milletvekili Faruk Çelik söz aldı. Çelik, "Salı günü Soma’da gerçekleştirilen Somaspor-Bursaspor maçında, maçın bitimine üç-dört dakika kala maalesef hiç istenmeyen, hiç arzulanmayan ve bugüne kadar da, yaklaşık iki yıldır kulübün başında bulunan oğlum dolayısıyla yakinen izlediğim Bursaspor’un, takip ettiğim Bursaspor’un hiçbir maçında bu ve benzeri hiçbir olayı yaşamadığımız bir sahneyle karşı karşıya kaldık. Şimdi, sosyal medyada da ifade ettim, Bursaspor 3-0 galip ve maç bitiyor, bitmek üzere; bunu bir soru işareti olarak huzurlarınıza koyuyorum, bir. İkincisi, şunu da açıkça ifade ettim, dedim ki: ’Bu yanlıştır, bir. Kabul edilemez, iki. Doğru değildir, üç. Ve müsamaha gösterilemez’ diye 4 madde altında bunları ifade ettim, çok net bir şekilde. Cengiz Çandar ’İfade edilmedi, konu geçiştirildi’ anlamında söylediği için bunları söylüyorum. Ben inanıyorum ki şu eylem karşısında bu 4 ifade bütün Meclisin ittifak ettiği, hiçbir milletvekilinin ’hayır’ demeyeceği 4 madde diye düşünüyorum. Yani bu hoş görülecek veya tasvip edilecek veya ’Ne iyi olmuş’ denilecek bir olay değil; aksine kınanacak, aksine bunun müsamaha gösterilme gibi olay olmadığını da ifade etmek istiyorum. Evvela bu konuda hemfikir durum var. Fakat esas mesele şu: Biz siyasetçiyiz, mümkün mertebe de vitrinden uzak durmaya çalışıyoruz. Ya sorumlu bir siyasetçi olacağız ya da sorumlu bir siyasetimiz olacak. Bu konuda sorumlu siyasetçi olarak davranmak mecburiyetindeyiz. Burada ifade ettiğimiz herhangi bir kelimenin topluma, stadyumlara, seyirciye, tribünlere nasıl yansıdığını mutlak surette değerlendirmek durumundayız" şeklinde konuştu. DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli, şunları kaydetti: "Şimdi konuyu bu kadar teferruatta boğmaya gerek yok, zaten böyle bir usul yok ama biz kendisini dinlerken bir özrü bekledik her şeyden önce çünkü bu ülkenin en onurlu siyasetçilerinden birine inanılmaz bir hakaret, saldırı ve küfür söz konusu olmuştur. Tabii ki biz tüm Bursa’yı ya da tüm Bursa taraftarını suçlamadık, bir grubun bu suçu işlediğini söyledik. Mesele bir, özürdür; iki, bu suçu işleyenler hakkında gerekli soruşturmanın açılmasıdır. Ben bir kez daha buradan ’Leyla Zana onurumuzdur’ diyorum ve bu konuda da İçişleri Bakanlığını göreve davet ediyorum."
İstanbul Esenyurt’ta öğrencilere ücretsiz içme suyu desteği Esenyurt Belediyesi, öğrencilerin temiz ve sağlıklı içme suyuna ücretsiz erişimini sağlamak amacıyla okullara su sebili yerleştirme uygulamasını başlattı. Belediye Başkan Vekili Can Aksoy’un öncülüğünde hayata geçirilen proje, ilk etapta üç okulda uygulamaya alındı. Uygulama kapsamında Esenyurt Sezai Karakoç Lisesi, Esenyurt Ali Fuat Üstün İlkokulu ve Esenyurt Merkez Ortaokulu’na modern su sebilleri kuruldu. Projenin kısa sürede ilçedeki tüm okullara yaygınlaştırılması hedefleniyor. Recep Tayyip Erdoğan Parkı’nda da başlatılan bu uygulamanın tüm parklar ve ilerleyen süreçte diğer kamusal alanlarda da hayata geçirilmesi planlanıyor. Çevre dostu bir uygulama Konuyla ilgili açıklama yapan Can Aksoy, "Çocuklarımızın temiz ve güvenilir içme suyuna kolayca ulaşmalarını sağlamak için okullarımıza modern su sebilleri kuruyoruz. Bu uygulamayla öğrencilerimiz ücretsiz içme suyuna ulaşırken, plastik şişe ve tek kullanımlık ambalaj kullanımını azaltarak çevreye duyarlı bir adım da atmış oluyoruz" dedi. "Eğitim yatırımlarımız hız kesmeden sürüyor" Eğitim alanındaki çalışmalara da değinen Aksoy, göreve geldikleri günden bu yana Esenyurt’taki eğitim sorunlarını öncelikli gündem maddeleri arasında ele aldıklarını belirtti. İlçede öğrenci sayısının fazla, derslik sayısının ise yetersiz olduğuna dikkat çeken Aksoy, bu sorunun çözümü için Milli Eğitim Bakanlığı ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile koordineli çalışmalar yürütüldüğünü ifade etti. Recep Tayyip Erdoğan Eğitim Külliyesi’nin 10 okuldan oluşan yapısıyla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla eğitime başladığını hatırlatan Aksoy, Ardıçlı Mahallesi’nde önceki yönetim tarafından yarım bırakılan Beşli Lise projesinin Milli Eğitim Bakanlığı’na devredildiğini ve çalışmaların hızla sürdüğünü aktardı. 3 yeni okulun proje çalışmaları sürüyor Ayrıca 24 derslikli Durmuş Döven İlkokulu’nun yapımının devam ettiğini belirten Aksoy, üç yeni ilkokul için de proje çalışmalarının tamamlandığını söyledi. Okulların fiziki şartlarının iyileştirilmesine önem verdiklerini vurgulayan Aksoy, eğitim-öğretim dönemi başında ve ara tatillerde boya, badana ve tadilat çalışmalarının yapıldığını, 26 bin öğrenciye ise kırtasiye desteği sağlandığını kaydetti.
Muğla Muğla Büyükşehir Zabıtasından hijyen ve gramaj denetimi Vatandaşların sağlıklı gıdaya ulaşması, ürünlerin hijyen kurallarına uygun hazırlanması ve satışa sunulmasını sağlamak için Büyükşehir Belediyesi Zabıta ekipleri il genelinde denetimlerine devam ediyor. İşletmelerde hijyen, gramaj denetimleri yapan Büyükşehir Belediyesi kurallara ve halk sağlığına uymayan bazı işletmelere idari işlem uygularken tarihi geçmiş ürünleri de satıştan men ediyor. Muğla Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanı Ahmet Şan halkın hijyenik ve kaliteli ürünlere ulaşması için il genelinde gıda üretimi yapan iş yerlerine rutin kontrollerinin devam ettiğini söyledi. Ahmet Şan; "Muğla Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanlığı olarak gıda üretimi ve satışı yapan yerlerde denetimlerimizi gerçekleştiriyoruz. Yapmış olduğumuz denetimlerde amacımız halkımıza hijyenik ve kaliteli ürünlerin sunulması ve halkımızın hijyenik ürünlere ulaşmasını sağlamak. Ben bu konuda kurallara uyarak Muğla halkının hijyenik ve sağlıklı ürün tüketmesini sağlayan esnaflarımıza teşekkür ediyorum. Vatandaşlarımıza da herhangi bir aksaklık gördüğünde bizlere ulaşmasını rica ediyorum. Muğla Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ahmet Aras’ın halk sağlığına verdiği önem doğrultusunda denetimlerimize devam ediyoruz" dedi. Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras halkın sağlığını yakından ilgilendiren gıda üretimi yapan işletmelerle ilgili Zabıta ekiplerinin sürekli denetimde olduğunu, bu konuda çok titiz ve dikkatli olduklarını belirtti. Başkan Aras; Muğla’nın 13 ilçesinde Büyükşehir Belediyesi ekiplerimiz vatandaşların sağlığı için titiz bir çalışma yürüttüklerini belirtirken, sofraların baş tacı ekmeği üreten fırınların, vatandaşa yemek hizmeti veren lokantaların temizlik ve hijyen kurallarına uyması, zincir marketlerdeki ürünlerin son kullanma tarihlerine dikkat etmesi gibi birçok önemli konuda Büyükşehir ekiplerimiz sahada kontrollerini yaparak vatandaşların sağlığını korumak için çalıştıklarını açıkladı.