POLİTİKA - 02 Kasım 2025 Pazar 14:32

Başkan Demir’den taziye evi açıklaması

A
A
A
Başkan Demir’den taziye evi  açıklaması

Ardahan Belediye Başkanı Faruk Demir, kentin büyük yerleşim yerleri arasında bulunan Karagöl Mahallesi’ndeki yapılması planlanan taziye evinin yeri ile alakalı yapılan çirkin beyanatlar ve karalama kampanyalarına karşı net açıklamalarda bulundu.


Geçtiğimiz yıllarda Ardahan’ın 5 mahallesine yapılan taziye evlerinin ardından sıranın Karagöl mahallesinde olduğunu söyleyerek, destekte bulunmak isteyen hayırsever iş insanlarına bir çağrıda bulunan Başkan Demir, bir takım çevrelerin konuyla ilgili çarpıtma ve gerçek dışı söylemlerine yaptığı sert açıklamalarla yanıt verdi.


"Belediye Meclisi’nden Satış Değil, Plan Tadilatı Kararı Alındı, Ama Konuyu Hemen Farklı Yerlere Çektiler"


Birim amirleri ile birlikte Karagöl Mahallesi Mezarlığı’na giderek resmi belgeler eşliğinde, yürütülen karalama kampanyaları ile ilgili konuşan Belediye Başkanı Faruk Demir, "Biz iddiaların aksine Belediye Meclisi’mizden buradaki mezarlığın satışını değil, plan tadilatı şeklinde bir karar aldık. 1966’dan beri belediyeye bağışlanan, uzun süredir de kullanılmayan bu mezarlığımızın bir köşesinde 2 katlı modern bir taziye evi yapmak istedik. Çünkü 2 yıldır arsa bulamadık mahallede. Ama gelin görün ki öyle suçlamalara maruz kaldık ki, söylemeye utanıyoruz" dedi.


"Karagöl’de Diğer Mahallelerde Olmayan İçinde Her Şeyin Olduğu 2 Katlı Modern Bir Taziye Evi Yapmak İstiyoruz"


7 yıllık Belediye Başkanlığı süresince hiçbir zaman kesinlikle hukuka ve vicdana aykırı iş ve işlem yaptırmadığını kaydeden Başkan Demir, açıklamalarının devamında "Tüm mahallelerimize modern taziye evleri yaptık, Karagöl ve Kaptanpaşa mahallelerimizde de arsa bulamadığımız için taziye evlerini beklettik. Şimdi gelin buraya Karagöl mahallemiz bakın büyük bir yer. Burada diğerlerinden farklı olarak içerisinde gasil hanenin, 2 adet imam evi’nin, muhtarlık evi’nin ve de morg ile üst katında bir misafirhane’nin olacağı 2 katlı son derece modern bir taziye evi’nin yapılmasını düşündük. Yaklaşık 7 bin 156 metrekarelik,1966 yılında Kamil Demir isimli bir vatandaşımızın belediyeye bağışladığı, kullanılmayan, sahipsiz, rehabilite edilmesi gereken bu mezarlığımızın bir köşesinde taziye evimiz olsun istedik. Madem öyle o halde bizlere arsa bağışlayın, hibe edin bizlerde orada yapalım. Buradaki az sayıdaki mezarlar üzerinden polemik üreterek, bizim de iş yapmamızı engellemeyin lütfen.


Yakışıksız, mesnetsiz sözler ve yazılarla sosyal medyadan bizlere saldırıyorsunuz. Neymiş efendim Meclis’ten buranın satışı için karar çıkarmışız, yapmayın etmeyin. Meclis üyelerimizi de töhmet altında bırakıyorsunuz. Tekrar ediyorum, biz meclis kararına dayanarak buranın satışını değil sadece ama sadece plan tadilatı uygulanması yönünde karar aldık. Neden satalım burayı, buranın uygun bir bölümünde 2 katlı modern bir taziye evi yapmak istiyoruz."



Başkan Demir’den taziye evi  açıklaması

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu El emeği ürünlerini Filistinliler için satışa sundular Bolu’da Gazze için düzenlenen hayır panayırı yoğun ilgi gördü. El emeği ürünlerin satışından elde edilen gelir Filistin’e bağışlanacak. Bolu’nun Mudurnu ilçesinde Filistin’e destek amacıyla düzenlenen "Gazze Yararına Hayır Panayırı" programı, Atatürk Meydanı’nda sabah saatlerinde vatandaşların yoğun ilgisiyle başladı. Mudurnu İlçe Müftülüğü tarafından organize edilen panayırda ilçe halkı el emeğiyle hazırladığı hamur işleri, yöresel tatlar, başörtüleri, kıyafetler ve köy ekmeklerini tezgahlara yerleştirerek satışa sundu. Panayırdan elde edilecek tüm gelir, Gazze’de yaşanan insanlık dramına destek olmak üzere Filistin’e gönderilecek. Mudurnu halkının büyük duyarlılıkla katıldığı etkinliğe yalnızca ilçe sakinleri değil, Bolu merkezden ve çevre illerden gelen vatandaşlar da destek verdi. Gün boyu devam etmesi planlanan panayır, hem yardım hem dayanışma hem de birlik mesajı verdi. "Filistinli kardeşlerimizin yararına panayır düzenliyoruz" Mudurnu İlçe Müftülüğü olarak Filistinlilerin yararına panayır düzenlediklerini belirten Mudurnu İlçe Müftüsü Mücahit Dural, "Hocalarımız güzel bir organizasyon yaptı. Vatandaşlarımız ellerinden geleni yapmaya gayret ediyor. Burada nakdi olarak da yardımcı olmak isteyenler var. Mudurnulu vatandaşlarımızı da buraya bekliyoruz. Panayır akşam saatlerine kadar devam edecek. Güzel neticeler çıkarıp, Mudurnu halkı olarak güzel bir destek vermek istiyoruz" diye konuştu.
Muş Muş’ta 86 yaşındaki Rüstem dede 50 yıldır sadece çay ve gofretle yaşamını sürdürüyor Muş’un Kırköy beldesinde yaşayan 86 yaşındaki Rüstem Balık, yaklaşık yarım asırdır yalnızca çay ve gofret tüketerek hayatına devam ediyor. Muş’un Kırköy beldesinde yaşayan 86 yaşındaki Rüstem Balık, yaklaşık 50 yıldır yalnızca çay ve gofretle beslenerek yaşam mücadelesini sürdürüyor. Dört yıl önce eşini kaybeden Balık, kendi el emeğiyle yaptığı evde tek başına hayatına devam ediyor. Yaklaşık yarım asır önce geçirdiği mide rahatsızlığının ardından yemek yiyemeyen Rüstem dede, bu süreçten sonra yalnızca çay ve gofret tüketmeye başladı. Günde iki gofret yiyerek yaşamını sürdüren Balık, günün büyük bölümünü evinde geçiriyor. Yıllardır aynı beslenme düzeniyle sağlığını koruyan Rüstem dede, durumu duyanların ise hayretler içinde kalıyor. Tek başına yaşamını sürdüren 86 yaşındaki Rüstem Balık, ilerleyen yaşına rağmen çay ve gofretle hayata tutunmaya devam ediyor. Köy sakinleri tarafından zaman zaman ziyaret edilen Rüstem dede, azmi ve yaşam mücadelesiyle dikkat çekiyor. Mide rahatsızlığı nedeniyle yaklaşık 50 yıldır yemek yiyemediğini söyleyen Balık, yiyebildiği tek şeyin çay ve gofret olduğunu belirterek, "Ben Rüstem Balık. 86 yaşındayım. Askerden geldikten sonra mide rahatsızlığı nedeniyle yaklaşık 50 yıldır yemek yiyemiyorum. Yiyebildiğim tek şey çay ve gofret. Bu evde tek başıma kalıyorum, yanımda kimse yok. Geceleri de sobanın başında oturup çay içiyorum" dedi. Rüstem’in öz yeğeni olduğunu belirten Hüseyin Dinçer, dayısının yaklaşık 50 yıldır çay ve gofret dışında hiçbir şey tüketmediğini söyleyerek, "Rüstem Balık benim öz dayımdır. 50 seneden beri çay ve gofret dışında hiçbir şey yiyip içmiyor. Çay ve gofretle nasıl yaşadığını bizler de hayretle izliyoruz. Bu, Cenab-ı Allah’ın takdirinden başka bir şey değil. 50 senedir hiç ekmek bile yememiştir. İnsan bir gün bir şey yemese nasıl yaşar, anlamıyoruz; onun bu şekilde yaşaması bambaşka bir durum. Şimdi yokuşa vursa dağa çıkar; hiçbir şey yemediği hâlde hâlâ yürüyüp tırmanabiliyor. Bu takate, bu kuvvete bakınca insanlar gerçekten hayret ediyor" ifadelerini kullandı.