GÜNDEM - 30 Ekim 2025 Perşembe 15:50

Rektör Emiroğlu, basınla bir araya geldi

A
A
A
Rektör Emiroğlu, basınla bir araya geldi

Ardahan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Öztürk Emiroğlu, yerel basın mensuplarıyla bir araya geldi.


Toplantıya, Genel Sekreter H. Caner Akkurt, Kurumsal İletişim Ofisi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Yaşar Öztürk ve Kurumsal İletişim Ofisi Müdür Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Ezgi oya Malkoç da katılım sağladı. Toplantı, yerel basının değerli temsilcileri Barış Bilgin, Deniz Başlı, Dinçer Aktemur, Günay Nuh, Müjdat Bölük, Olgun Yıldız ve Özkan Karakaya’nın katılımıyla gerçekleştirildi.


Toplantının açılış konuşmasında, yerel basının toplumun doğru, tarafsız ve yapıcı biçimde bilgilendirilmesinde üstlendiği önemli misyona dikkat çekerek, "Basın, bir kentin sesi ve hafızasıdır. Bizim için yerel basın; üniversitenin gelişimini, toplumla bütünleşmesini ve Ardahan’ın potansiyelini görünür kılan en güçlü paydaşlardan biridir" dedi.



Yeni Akademik Birimler ve Eğitim Vizyonu


Rektör Emiroğlu, 2025-2026 eğitim-öğretim yılında açılması planlanan yeni programlara ilişkin bilgiler paylaştı. Sağlık Bilimleri Fakültesi bünyesinde "Beslenme ve Diyetetik" bölümünün, Meslek Yüksekokulu bünyesinde ise "Kozmetoloji" programının açılması için Yükseköğretim Kurulu’na başvuruların yapılacağını belirtti. Bunun yanı sıra, "At Yetiştiriciliği" programının da Ardahan’ın coğrafi koşulları ve bölgesel potansiyeli göz önünde bulundurularak planlandığını ifade etti.


Bu üç yeni bölümün hem istihdam hem de uygulama açısından bölgeye katkı sağlayacağını vurgulayan Rektör Emiroğlu, "Kozmetoloji programı, Ardahan’ın endemik bitki örtüsünden elde edilecek doğal ürünleri değerlendirerek yerel üretimi markalaştırmayı hedeflemektedir. At yetiştiriciliği programı ise Ardahan’ın iklimsel avantajlarını, oksijen yapısını ve hayvancılık kültürünü birleştirerek bölgesel ekonomiye yeni bir soluk kazandıracak." dedi. Ayrıca, Çıldır Meslek Yüksekokulu’nda yeni açılan "Mahkeme Büro Hizmetleri" programıyla öğrenci sayısının kısa sürede iki kattan fazla arttığını, Göle ve Posof’ta da fiziki altyapıların iyileştirilmesiyle öğrenci memnuniyetinin yükseldiğini aktardı.



Tarım, Hayvancılık ve Bilimsel Üretim


Toplantının öne çıkan konularından biri, Ardahan Üniversitesi’nin kurumsal kimliğiyle bütünleşen Tarım ve Hayvancılık Bilimleri Enstitüsü oldu. Emiroğlu, bölgeye özgü Kavılca buğdayı üretiminin artık üniversite bünyesinde bilimsel yöntemlerle yürütüldüğünü belirterek, "Kavılca, düşük glüten oranı ve yüksek besin değeriyle Türkiye’nin nadir buğday türlerinden biridir. Üniversitemiz bu değeri bilimsel olarak tescilleyip katma değere dönüştürmek için üretimden işlenmeye kadar her aşamayı planlamaktadır." ifadelerini kullandı. Özel sektörle yapılacak ortak çalışmalarla Kavılca ununun, irmiğinin ve bulgurunun markalaştırılacağını, bunun da bölge ekonomisine doğrudan katkı sağlayacağını vurguladı.


Enstitü bünyesinde yürütülen projeler arasında, TANAP destekli Gezici Hayvan Hastanesi Projesi de bulunduğunu söyleyen Emiroğlu, "Bu proje yalnızca sahadaki veterinerlik hizmetlerini değil, aynı zamanda halkın deneyimsel bilgisinin bilimsel temele oturtulmasını da amaçlıyor. Yerel bilgi ile akademik araştırmayı buluşturuyoruz." dedi. Hayvan Hastanesi projesinin 2026 yılı yatırım programına dahil edildiğini belirterek, 3000 metrekarelik alanda kurulacak bu tesisin Ardahan’ın hayvancılık kapasitesini güçlendireceğini, bölge üreticisine bilimsel destek sağlayacağını ifade etti


Ayrıca Ardahan’ın ekonomik gelişimine katkı sağlayacak "Gümrükleme ve Lojistik Bölgesi" önerisini paylaşan Emiroğlu, gümrükleme alanının Ardahan merkezine daha yakın bir bölgede kurulmasının şehrin ticaret ve istihdam potansiyelini artıracağını ifade etti. "Eğer bu gümrükleme alanı doğru konumlandırılırsa, Ardahan yalnızca eğitimde değil, ticarette de bölgesel bir üs hâline gelecektir." sözleriyle projeye yerel basının desteğini istedi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu El emeği ürünlerini Filistinliler için satışa sundular Bolu’da Gazze için düzenlenen hayır panayırı yoğun ilgi gördü. El emeği ürünlerin satışından elde edilen gelir Filistin’e bağışlanacak. Bolu’nun Mudurnu ilçesinde Filistin’e destek amacıyla düzenlenen "Gazze Yararına Hayır Panayırı" programı, Atatürk Meydanı’nda sabah saatlerinde vatandaşların yoğun ilgisiyle başladı. Mudurnu İlçe Müftülüğü tarafından organize edilen panayırda ilçe halkı el emeğiyle hazırladığı hamur işleri, yöresel tatlar, başörtüleri, kıyafetler ve köy ekmeklerini tezgahlara yerleştirerek satışa sundu. Panayırdan elde edilecek tüm gelir, Gazze’de yaşanan insanlık dramına destek olmak üzere Filistin’e gönderilecek. Mudurnu halkının büyük duyarlılıkla katıldığı etkinliğe yalnızca ilçe sakinleri değil, Bolu merkezden ve çevre illerden gelen vatandaşlar da destek verdi. Gün boyu devam etmesi planlanan panayır, hem yardım hem dayanışma hem de birlik mesajı verdi. "Filistinli kardeşlerimizin yararına panayır düzenliyoruz" Mudurnu İlçe Müftülüğü olarak Filistinlilerin yararına panayır düzenlediklerini belirten Mudurnu İlçe Müftüsü Mücahit Dural, "Hocalarımız güzel bir organizasyon yaptı. Vatandaşlarımız ellerinden geleni yapmaya gayret ediyor. Burada nakdi olarak da yardımcı olmak isteyenler var. Mudurnulu vatandaşlarımızı da buraya bekliyoruz. Panayır akşam saatlerine kadar devam edecek. Güzel neticeler çıkarıp, Mudurnu halkı olarak güzel bir destek vermek istiyoruz" diye konuştu.
Muş Muş’ta 86 yaşındaki Rüstem dede 50 yıldır sadece çay ve gofretle yaşamını sürdürüyor Muş’un Kırköy beldesinde yaşayan 86 yaşındaki Rüstem Balık, yaklaşık yarım asırdır yalnızca çay ve gofret tüketerek hayatına devam ediyor. Muş’un Kırköy beldesinde yaşayan 86 yaşındaki Rüstem Balık, yaklaşık 50 yıldır yalnızca çay ve gofretle beslenerek yaşam mücadelesini sürdürüyor. Dört yıl önce eşini kaybeden Balık, kendi el emeğiyle yaptığı evde tek başına hayatına devam ediyor. Yaklaşık yarım asır önce geçirdiği mide rahatsızlığının ardından yemek yiyemeyen Rüstem dede, bu süreçten sonra yalnızca çay ve gofret tüketmeye başladı. Günde iki gofret yiyerek yaşamını sürdüren Balık, günün büyük bölümünü evinde geçiriyor. Yıllardır aynı beslenme düzeniyle sağlığını koruyan Rüstem dede, durumu duyanların ise hayretler içinde kalıyor. Tek başına yaşamını sürdüren 86 yaşındaki Rüstem Balık, ilerleyen yaşına rağmen çay ve gofretle hayata tutunmaya devam ediyor. Köy sakinleri tarafından zaman zaman ziyaret edilen Rüstem dede, azmi ve yaşam mücadelesiyle dikkat çekiyor. Mide rahatsızlığı nedeniyle yaklaşık 50 yıldır yemek yiyemediğini söyleyen Balık, yiyebildiği tek şeyin çay ve gofret olduğunu belirterek, "Ben Rüstem Balık. 86 yaşındayım. Askerden geldikten sonra mide rahatsızlığı nedeniyle yaklaşık 50 yıldır yemek yiyemiyorum. Yiyebildiğim tek şey çay ve gofret. Bu evde tek başıma kalıyorum, yanımda kimse yok. Geceleri de sobanın başında oturup çay içiyorum" dedi. Rüstem’in öz yeğeni olduğunu belirten Hüseyin Dinçer, dayısının yaklaşık 50 yıldır çay ve gofret dışında hiçbir şey tüketmediğini söyleyerek, "Rüstem Balık benim öz dayımdır. 50 seneden beri çay ve gofret dışında hiçbir şey yiyip içmiyor. Çay ve gofretle nasıl yaşadığını bizler de hayretle izliyoruz. Bu, Cenab-ı Allah’ın takdirinden başka bir şey değil. 50 senedir hiç ekmek bile yememiştir. İnsan bir gün bir şey yemese nasıl yaşar, anlamıyoruz; onun bu şekilde yaşaması bambaşka bir durum. Şimdi yokuşa vursa dağa çıkar; hiçbir şey yemediği hâlde hâlâ yürüyüp tırmanabiliyor. Bu takate, bu kuvvete bakınca insanlar gerçekten hayret ediyor" ifadelerini kullandı.