EKONOMİ - 23 Mayıs 2024 Perşembe 15:48

Ayvalık’ta esnafla yaz sezonu öncesi değerlendirme toplantısı yapıldı

A
A
A
Ayvalık’ta esnafla yaz sezonu öncesi değerlendirme toplantısı yapıldı

Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde, yaklaşan turizm sezonu öncesinde ilçe protokolü Kaymakam Hasan Yaman’ın öncülüğünde esnaf ile bir araya geldi.


Cunda MTAL konferans salonunda gerçekleşen toplantıda; Ayvalık Kaymakamı Hasan Yaman, Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin’in yanı sıra İlçe Emniyet Müdürü İlhan Çakır, İlçe Jandarma Komutanı Onur Yakan, Sahil Güvenlik Komutanlığı adına Teğmen Emre Yiğit, Ayvalık Esnaf Sanaatkârlar Odası Başkanı Melih Çakırca ve oda üyeleriyle kalabalık bir esnaf grubu hazır bulundu.


Toplantıda Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin, Ayvalık’ın turizm değerleri ve çeşitliliği açısından bir derya olduğunu belirterek, bölgenin ulusal ve uluslararası alanda tanıtımı için her türlü desteği verdiklerini ifade etti.


Toplantıya katılan esnaflar; yoğun turizm günlerinde ilçede oluşan yoğun trafik, ulaşım, temizlik ve güvenlik sorunlarının çözümleriyle taleplerini dile getirirken, daire amirleri de aldıkları önlemler hakkında bilgiler verdi.


Toplantının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin, göreve geldiği ilk günden bu yana daha güzel bir Ayvalık için var güçleriyle çalıştıklarını vurgulayarak, “Vatandaşlarımız da bu çalışmalarımızı görüyor. Biz onlardan katılımcı bir anlayışla bizlere destek olmalarını yaşanan sıkıntıların üstünden el birliğiyle gelmemizi bekliyoruz. Belediyemizin Temizlik İşleri, Zabıta ekipleri, Fen İşleri ve Park Bahçeler ekipleri esnafımızın ve vatandaşımızın taleplerini karşılamak için mesai saati gözetmeksizin çalışıyor. Fakat Ayvalık konumu itibariyle de büyükşehirlere olan yakınlığı itibariyle de çok özel bir kent. Kapasitesinin çok üzerinde bir misafiri konuk ediyor yaz aylarında. Bu yüzden bazı aksaklıklar ortaya çıkabiliyor, biz vatandaşımızın anlayışı esnafımızın da yardımıyla bunların üstünden geleceğimize inanıyoruz ve burada bulunan herkesten de yaşanan sıkıntıları en aza indirebilmemiz için hassasiyet göstermelerini bekliyoruz” dedi.



Ayvalık’ta esnafla yaz sezonu öncesi değerlendirme toplantısı yapıldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara TZOB Başkanı Bayraktar: "Son 20 yılda 2,6 milyon hektar tarım arazisini kaybettik" Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, "Yüz ölçümü 78,35 milyon hektar olan Türkiye’nin, uzun ömürlü bitkilerle beraber toplam arazi miktarı son 20 yılda 26,6 milyon hektardan 23,9 milyon hektara geriledi. Bu süreçte 2,6 milyon hektar tarım arazisini kaybettik" dedi. Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Toprak Bayramı dolayısıyla basın bir açıklaması yayımladı. Toprakları korumanın gelecek nesillere bırakılabilecek değerli armağan olduğunu vurgulayan Bayraktar, milyonlarca yılda oluşan toprağın, sadece çiftçiler için değil tüm insanlık için çok değerli bir hazine olduğunu dile getirdi. Türkiye’de toprağın üreticiler açısından taşıdığı öneme istinaden 11 Haziran 1945 yılında ‘Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu’nun kabul edildiğini hatırlatan Bayraktar, “Bu kanunla, toprağı olmayan ya da yetersiz olan çiftçilerimizin aileleriyle birlikte geçimlerini sağlamak ve iş gücünü değerlendirecek ölçüde toprak edinmeleri amaçlandı. Toprağın önemini vurgulamak amacıyla aynı yıl 4760 sayılı ‘Toprak Bayramı Kanunu’ çıkarıldı. Bu kanunla birlikte her yıl çiftçiyi Topraklandırma Kanunu’nun kabul edildiği 11 Haziran tarihini takip eden ilk pazar günü, ‘Toprak Bayramı’ olarak kutlanıyor” dedi. Bayraktar, hayatın temel kaynaklarından biri olan toprak üzerindeki baskıların, özellikle nüfus artışı, yanlış kullanım, bilinçsiz sanayileşme gibi etkenlerle yeryüzü ölçeğinde giderek arttığını dile getirerek, Türkiye açısından bakıldığında en büyük zenginlik olarak kabul edilen toprakları çok iyi korunmadığını ifade etti. “Son 20 yılda 2,6 milyon hektar tarım arazisini kaybettik” Bayraktar, Türkiye’de tarım arazilerinin yıldan yıla azaldığını, kırsalda genç nüfusun da azaldığını ve maliyetler nedeniyle çiftçinin üretmekte isteksiz davrandığını ifade eden Bayraktar, “Nitekim yüzölçümü 78,35 milyon hektar olan Türkiye’nin, uzun ömürlü bitkilerle beraber toplam arazi miktarı son 20 yılda 26,6 milyon hektardan 23,9 milyon hektara geriledi. Bu süreçte 2,6 milyon hektar tarım arazisini kaybettik. Ülkemizde en fazla tarım arazisine sahip Konya, Ankara, Şanlıurfa ve Sivas illerinde son 10 yılda tarım arazisi 1,8 milyon dekar azaldı. Söz konusu bu illerdeki azalma sırasıyla Şanlıurfa’da yüzde 7,9, Ankara’da yüzde 3,5, Sivas’ta yüzde 1,8 ve Konya’da yüzde 1,4 oranındadır” açıklamasında bulundu. “Kişi başına düşen arazi, artan nüfus karşısında azalıyor” Son yıllarda atıl tarım arazilerinin üretime kazandırılmasının yanı sıra tarım arazilerinin korunması amacıyla pek çok çalışma yapıldığını da sözlerine ekleyen Bayraktar, 2019 yılında 23 milyon 99 bin hektar olan toplam işlenen tarım alanının 2023 yılında yüzde 3,6 oranında artarak 23 milyon 942 bin hektara ulaştığını hatırlattı. Bayraktar, açıklamasına şu şekilde devam etti: “Yapılan çalışmalar sonuçlarını gösteriyor, tarımsal üretim yapılan tarım arazileri artıyor. Ancak, tarım arazileri artışı ülkemizde hızla artan nüfus karşısında halen yetersiz kalıyor. Artan nüfusla beraber kişi başına düşen arazi miktarı azalmaya devam ediyor. İstatistiklere göre 2010 yılında kişi başına 3,3 dekar arazi düşerken, bu değer 2015 yılında 3 dekara ve günümüzde ise 2,8 dekara geriledi. Bu amaçla tarım arazilerinin amaç dışına çıkarılması kesinlikle önlenmelidir. Kara yollarını ve şehirlerin gelişimini projelendirirken, verimli tarım arazileri yerine tarıma elverişli olmayan, daha verimsiz arazilerin kullanılmasına özen gösterilmelidir.” Bayraktar, birinci sınıf sulamaya uygun tarım arazilerinin, imara açılmasına asla izin vermemesi, ve bu arazilerin üzerine sanayi tesisleri, şehirler kurulmaması gerektiğini de belirterek, turizm, madencilik ve ulaştırma için verimli tarım arazilerinin kullanmasının tarım arazilerinin varlığını azaltacağını kaydetti. “Tarım arazilerinin hobi bahçeleri ile bölünmesine izin verilmemelidir” Çiftçilerin, üretim maliyetlerinin yüksekliği, çözüm bekleyen yapısal sorunlar, düşük kalan üretici fiyatları gibi sorunlarla üretime yaptığını söyleyen Bayraktar, “Çiftçilerimiz tüm zorluklara rağmen üretmeye devam ederken, diğer taraftan son yıllarda tarım arazilerinin aralarına kurulan hobi bahçeleri ile baş etmeye çalışıyor. Çiftçilerimizin ekmek teknesi olan toprağımız hobi bahçelerine heba edilebilecek bir sermaye değildir. Özellikle büyükşehirlerde, en verimli toprakların bulunduğu sahil illerinde verimli tarım arazilerinin kooperatifleşme ile bölünerek hobi bahçelerine dönüştürülmesi tarım arazilerinde parçalanmayı daha fazla artırıyor. Büyükşehirlerde araziler 250 metrekareye varan parsellere ayrılarak hobi bahçeleri kuruluyor. Küçük parsellere ayrılan bu alanlara yapılan konteyner, prefabrik ev, tiny house, havuz gibi betonarme yapılaşmalarla tarım alanları yok ediliyor. Bu yapılaşmaların hiçbir geçerli izahı olamaz. Köylere yakın alanlarda kurulan hobi bahçeleri köyde sosyal yapıyı da olumsuz etkiliyor” şeklinde konuştu. Tarımsal üretimde verimliliğin artırılmasında, maliyetlerin azaltılmasında, teknolojinin verimli kullanımında tarım arazilerinin büyüklüğü ve bütünlüğü oldukça önemli olduğuna da dikkati çeken Bayraktar, sebebi ne olursan olsun tarım arazilerinin bölünmesinin ve hobi bahçelerinde olduğu gibi büyük araziler arasında yapılaşma oluşturulmasının doğru olmadığını kaydetti.
Ankara "Kurban etleri kesildikten sonra 24 saat bekletilmeli" Diyetisyen Neslihan Öztürk Aktepe, kurban etlerinin kesildikten sonra 24 saat bekletilmesi gerektiğini söyledi. Diyetisyen Neslihan Öztürk Aktepe, Kurban Bayramı’nda beslenme ve yaz aylarında sıvı tüketimine ilişkin İhlas Haber Ajansı’na (İHA) açıklamalarda bulundu. Aktepe, kurban etlerinin 24 saat bekletilmesi gerektiğini belirterek, "Etler çok sert olduğu için ölüm katılığı denir hayvanlarda bu bekledikçe yumuşamaya başlıyor. Biz bunu hemen yediğimizde karın ağrısı, gaz şikayetleri, şişkinlik, hatta bazen ishal şikayetlerine kadar gidebiliyor. Yani bunu bekleten çok az aile vardır" diye konuştu. "Minik minik doğrayıp, şişlere dizip ızgarasını yapsınlar" Kurban etleriyle nasıl yemekler yapılması konusunda bilgi veren Aktepe, şunları aktardı: "Kızartmalı etler yapmasınlar da biraz daha minik minik doğrayıp, şişlere dizip ızgarasını yapsınlar, mangalda yapsınlar ama mangal yaparken de pişirme mesafesi çok önemlidir. Kanserojen etki oluşturmaya gerek yok. Etlerle ateş arasında 20 santimlik bir fark olması gerekiyor. Birbirine ne kadar çok yapıştırıyorsanız, har ateşin içinde pişiyorsa kanserojen etki o kadar fazladır. Çok fazla yakarak pişiriyorsanız kanserojen etki fazladır. Izgaralar, haşlamalar çok daha iyi olacak. Yanına bol bol salatalar gelsin, sebze yemekleri gelsin ki sindirim artsın. İçecek olarak da asitli içecekler değil. Su olabilir. Genellikle biz yoğurdu çok severiz ama yoğurt suyunu dökeriz. Yoğurdun suyu çok faydalıdır çünkü potasyumdan zengindir, kalsiyumdan zengindir, B2 vitamini vardır. Yediğimiz karbonhidrat, protein ve yağların emilimini artırır. O yüzden ayranı yoğurt suyuyla birlikte yapsın, biraz da maden suyu eklesin. Daha kolay sindirsinler, daha güzel tok kalsınlar ve sonrasında da şişkinlik şikayetleri olmasın." "Su içtikçe tok kalırız" Bayramda tatlıların kontrollü tüketilmediği için kilo alındığına dikkati çeken Aktepe, "Tatlı yedikten sonra kan şekeri çok yükseleceği için bir kaşıklık yoğurt, o yükselen kan şekerini birazcık düşürür. Ayran içsek bile kan şekerini biraz daha dengeye getirir. Bir iki tane badem yemek dengede tutar. Çok iyi su içmeliyiz. Su içtikçe zaten tok kalırız. Besinlerin sindirimine destek oluruz, besinleri parçalarız ve daha kolay kilo veririz. Toksinleri atarız. Kan şekerini dengelemek istiyorsak akşam yemeğinden bir saat sonra yapılan yürüyüştür. Daha az çay kahve tüketelim. Bunları gündüz tüketelim. Akşam saatine çok bırakmayalım zaten uyku saatini de eğer çok geç saatlere bırakmıyorsak bu bayram emin olun ki kilo almadan tekrar evinize dönersiniz" ifadelerini kullandı. Sıvı kaybına dikkat "Bazı kişiler ‘ben çok halsizim, keyifsizim, sıcaklar başladı ondan’ diyor" diye konuşan Aktepe, "Tabiki sıcakların etkisi var da esas sorun sıvı ve elektrolit kaybı. Sıvı ve elektrolit kaybı yaşadığı için sanki kan şekeri çok düşmüş de keyifsizlenmiş sıcakla baş edemiyormuş gibi hissediyor. İçtiği su miktarına dikkat edecek. Suyu içip mineralli sularını içerse, güneş dik geldiği saatte dışarıda olmazsa zaten o halsizliklerini yaşamayacak" dedi.
Denizli PAÜ bu dönem 7690 mezununu kariyer hayatlarına uğurladı Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) tarafından 10-13 Haziran tarihleri arasında PAÜ Kapalı Spor Salonu’nda düzenlenen mezuniyet törenleri ile 7 bin 690 mezun kariyer hayatlarına uğurlandı. TBMM 29. Dönem Başkanı Mustafa Şentop’un da katıldığı, Kosova Milletvekili Fidan Brina Jilta, Denizli il protokolünü bir araya getiren PAÜ Genel Mezuniyet Töreni ile başlayan ve dört gün süren mezuniyet törenlerinin bu yılki mottosu ‘Çift Ddiploma’ olarak belirlendi. 2023-2024 yılında PAÜ’den mezun olacak öğrenciler için düzenlenen Genel Mezuniyet Töreni ile başlayan tören programları başta Filistin olmak üzere Ukrayna, Doğu Türkistan gibi savaş olan coğrafyalarda yaşayıp mezuniyet sevincine erişemeyen, hayatını kaybeden öğrencilerin anısına mezun öğrencilere, mezuniyet belgelerine ek olarak ikinci bir diploma daha verildi. Türkiye’de yalnızca Pamukkale Üniversitesi tarafından hazırlanan ve mezuniyet töreninde, Rektör Kutluhan’ın eşliğinde Tıp Fakültesi birincisi Dr. Kevser Sayın tarafından okunan ikinci diplomada özetle: ‘Bir diploma kendim için alırken bir diploma da Filistin’de soykırımı, Ukrayna’da savaşı ve Doğu Türkistan’da kültürel zulmü yaşayan kardeşlerim arkadaşlarım için alıyorum’ ifadelerini yer aldı. Manifestonun okunması esnasında “Çift Diploma” ve “Mezuniyet Manifestosunun” anlamını açıklayan beyitler ise ekranda yer aldı. Genel mezuniyet törenlerinde “Çift Diploma”ya vurgu yapan Rektör Kutluhan, bu mezuniyet törenin mottosu olan ‘Çift Diploma’nın öğrenci toplulukları ile birlikte belirlendiğine dikkat çekti. “Bir diploma kendim için alırken bir diplomada Filistin’de soykırımı Ukrayna’da savaşı ve Doğu Türkistan’da kültürel zulmü yaşayan kardeşlerim, arkadaşlarım için alıyorum” diyerek dünyaya mesaj veren PAÜ öğrencilerine teşekkür etti. Dört gün süren törenlerde Rektör Prof. Dr. Ahmet Kutluhan; Tıp Fakültesi, Teknoloji Fakültesi ve Mühendislik Fakültesi’nin mezuniyet törenlerine katıldı. “Aile hekimi olarak çalışmak da kutsaldır, uzman olmak da.” Rektör Kutluhan Tıp Fakültesi mezuniyet töreninde yaptığı konuşmada kısaca şunları kaydetti: “Tıp Fakültesi, Pamukkale Üniversitesi’nin gözbebeğidir, aynı zamanda en önde giden fakültesidir. Öncelikle yapmış oldukları eğitim modeli ile Türkiye’ye örnek oldukları gibi bence dünyaya örnek olacak tarzda da ilerlemektedir. Bu da Tıp Fakülte’mizin tüm fakültelerden önce akreditasyonunu getirdi. 2011 yılında akredite olan Tıp Fakülte’miz şu anda da akreditasyonun devamını aldığı için ben her bir hocamıza her bir idari çalışanımıza çok teşekkür ederim. Tıp Fakültesinden mezun olarak sağlık kervanına katıldığınız için her birinizi ayrı ayrı tebrik ediyorum. Aile hekimi olarak çalışmak da kutsaldır, uzman olmak da. Ancak bunu sağlamak sizin elinizde. Öncelik hastaya zarar vermemektir. Sağlık alanında teknolojik gelişmeleri takip etmenizde yarar var. Artık; Teletıp, Whatsapp muayenesi, çevrim içi muayene gibi uygulamalar doktorların dünyasına yer almaya başladı.” 60 yaşında üçüncü üniversitesini bitirdi Pamukkale Üniversitesi 2023-2024 Eğitim Öğretim Yılı Mezuniyet Törenleri çeşitli mezun hikâyelerine tanıklık etti. Bu hikayelerin kimisi hayret uyandırırken kimisi de duygulandırdı. Bu hikayelerden birisi İlahiyat Fakültesi’nden mezun olan ve törene torunu ile katılan 60 yaşındaki Faruk Aysal’ındı. Emekli olan ve iş hayatında uzun yıllar yönetici olarak görev yapan Faruk Aysal verdiği röportajda duygu ve düşüncelerini şu şekilde ifade etti: “Bu üçüncü üniversite mezuniyetim olacak. Gençlere faydamız olur, belki soranlara cevap veririz diye. Daha önce Uludağ Üniversitesi İktisat Fakültesi, İstanbul Üniversitesi’nde Sosyal Bilimler Enstitüsünde yüksek lisans yaptım. Bu üçüncüsü de Pamukkale Üniversitesi İlahiyat Fakültesi oldu. Dördüncü üniversitede ise Tarih Bölümünde okumak istiyorum.” Mezuniyet Belgesini Annesi Aldı Mezuniyetlerde yer alan duygu yüklü an ise 2023 yılı Aralık ayında geçirdiği trafik kazası sonucu vefat eden Denizli Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Bilgisayar Teknolojileri Bölümü öğrencisi Azra Ünlü Demirbaş’ın annesi oldu. Cübbe giyerek, kızının adına mezuniyet belgesini alan Hatice Demirbaş; Azra’nın arkadaşları ve hocaları ile duygusal anlar yaşadı. PAÜ’lü Akademisyenler ve Öğrenciler Filistin’i Unutmadı PAÜ, 7 Ekim 2023’ten bu yana başta Gazze şeridi olmak üzere Filistin soykırıma uğrayan Filistinlilere destek olmak amacıyla pek çok etkinlik gerçekleştirerek, mezuniyet manifestosuna imza atan PAÜ ailesi mezuniyette de Filistinlileri, Doğu Türkistanlıları unutmadı. Birçok fakülte ve meslek yüksek okulundan mezun olan Filistinli öğrenciler Türk Bayrağı ile Filistin Bayrağını açarak törenlerde yer aldı. Özellikle, Denizli Sosyal Bilimler MYO akademisyenleri mezuniyet töreninde Türk Bayrağı ile Filistin Bayrağı; öğrencileri ise pankart açarak Filistin’de yaşan soykırımı reddettiklerini tüm dünyaya gösterdiler. 4 gün süren mezuniyet törenleri, öğrencilerin ve ailelerinin coşkusu ve heyecanı ile gerçekleşen törenlerle sona erdi. 18 fakülteden ve 17 meslek yüksekokulundan toplam 7690 öğrenci kariyer yolculuğuna uğurlandı. Mezuniyet törenleri sonrasında, öğrencilerin ve ailelerinin eğitim-öğretim hayatları ile geleceğe yönelik beklentileri hakkında röportajlar gerçekleştirildi.
Denizli Merkezefendi Belediyesi’nden “5 yıllık stratejik plan için vatandaş anketi” Merkezefendi Belediyesi tarafından performans esaslı bütçeleme sisteminin temel unsurlarından birisini oluşturan ‘Stratejik plan çalışmaları kapsamında vatandaşlara yönelik anket gerçekleştiriliyor. Sosyal belediyecilik anlayışı, yatırımlar ve hizmetlerle dolu 5 yılı geride bırakan, Merkezefendi Belediyesi çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Merkezefendi Belediyesi, 2024-2029 dönemini kapsayan 5 yıllık ‘Stratejik Plan’ın hazırlanması ve ön çalışmasının yapılması için hazırlıklarını sürdürürken, bu çalışmaları yaparken de yenilikçi, adil, katılımcı, ortak akılla istişareyi önemseyen, ekip ruhuyla etkin ve verimli yönetim anlayışını dikkate alıyor. Yerel yönetim hizmetleri kapsamında gerçekleştirdiği birçok uygulama, proje ve yatırımlara örnek gösterilen Merkezefendi Belediyesi, performans esaslı bütçeleme sisteminin temel unsurlarından birisini oluşturan ‘Stratejik Plan’ çalışmaları kapsamında vatandaşlara yönelik anket yapıyor. 2024-2029 Stratejik Plan çalışmaları çerçevesinde vatandaşların belediyeye ilişkin görüş ve önerilerinin alınması amacıyla anket gerçekleştiriliyor. Belediyenin geleceği birlikte şekillendirilecek Ankete katılmak isteyen vatandaşlar Merkezefendi Belediyesinin internet sitesi üzerinden ankete ulaşabiliyor. Ankette, belediye birimlerinin hizmetlerini vatandaşların değerlendirmesi için seçenekler yer alırken, Merkezefendi Belediyesi’nin geleceğini birlikte şekillendirme bilinciyle çalışmalara ortak olunması hedefleniyor. “Merkezefendimizi birlikte yönetiyor, fikirlerinizle gelişiyoruz” Merkezefendi Belediye Başkanı Şeniz Doğan, “Merkezefendimizi birlikte yönetiyor, fikirlerinizle gelişiyoruz. 2024-2029 dönemini kapsayacak ‘Stratejik Planı’mızda, siz değerli hemşehrilerimizin görüşlerine de yer vermek için bir anket oluşturduk. Sizlerden gelecek geri bildirimler, ilçemizin geleceğinde, gelişmesinde ve büyümesinde büyük bir role sahip olacak. Sadece birkaç dakikanızı ayırarak katılacağınız anketimize vereceğiniz cevapları merakla bekliyoruz. Ankete katılmak için Merkezefendi Belediyesinin internet sitesi üzerinden ‘Vatandaş anket’ sayfamızı ziyaret edebilirsiniz” dedi.