GENEL - 09 Haziran 2018 Cumartesi 17:12

Başkan Gül’den Alaca’ya çıkartma

A
A
A
Başkan Gül’den Alaca’ya çıkartma

Çorum Belediye Başkanı Zeki Gül, 24 Haziran seçim çalışmaları kapsamında Alaca ilçesinde esnaflar ve vatandaşlar buluştu.

Çorum Belediye Başkanı Zeki Gül, 24 Haziran seçim çalışmaları kapsamında Alaca ilçesinde esnaflar ve vatandaşlar buluştu.


AK Parti Alaca İlçe Seçim Bürosu’nun açılışını gerçekleştiren Başkan Zeki Gül, iftar öncesi ise esnaf ziyareti yaptı.


Alaca seçim bürosunun açılışında konuşan Belediye Başkanı Zeki, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı yıkmaya çalışanların asla emellerine ulaşamayacağını söyledi. “Barışta ter dökmeyen savaşta kan döker” diyen Gül, seçimlerde AK Parti’nin meclise daha çok milletvekili kazanabilmesi adına Alacalılardan destek istedi.


Meclisin kuvvetli olması halinde kendilerinin ve Alaca’nın daha güçlü olacağını belirten Gül, “Ülkemiz tarihi bir seçime yaklaşıyor. Çevremizde ve dünyada olan olaylar öylesine hızla gelişiyor ki bizlerde yetişmekte zorluk çekiyoruz. Türkiye 16 yıl önce yeni bir siyasi kadroyla kendisine yeni bir yol haritası çizdi. Bu yol haritasıyla birlikte adeta Türkiye’nin makası değişti. Devlet aşama aşama dizayn edildi. Cumhurbaşkanımız, liderimiz sırtını lobilere değil halka dayayan bir lider olduğunu her seferinde gösterdi. 17-25 gibi, 15 Temmuz gibi kumpaslarla yenilemeyeceğini anlayanlar başka tuzaklar kurdular. Milletimiz de bu tuzakların hepsini gördü ve dünya liderine destek verdi. Ortadoğu’da sınırlar yeniden dizayn ediliyor. Saflar netleşiyor. Amerika ne diyorsa onu kabul eden bir Ortadoğu var. Amerika’nın politikasını sürdüren liderler var. Amerika ve Avrupa “Güney sınırında bir PKK devleti kuralım” diyor, “sizi güneyden kuşatacağım” diyor. Ancak “ben bunları yaparken sen liderlik yap sesini çıkarma” diyor. “Nükleer Santral yapma” diyor, “dünyanın ikinci büyük, Avrupa’nın en büyük havalimanını” yapma, “Kanal İstanbul’u açma, yoksa senin borsanı çökertirim, dolara öyle bir müdahale ederim ki feleğin şaşar” diyor. Ama karşılarında 100 yıl öncesinin zayıf Türkiye’si yok. Yine karşılarında 16 yıl öncesinin zayıf liderleri yok. Gücünü milletinden alan ve zulüm karşısında dimdik duran, dünya 5’ten büyük diyen bir lider var, Recep Tayyip Erdoğan var” dedi.


Terör örgütleriyle mücadelenin aralıksız sürdüğüne dikkat çeken Belediye Başkanı Zeki Gül, “Başkomutanımızın emriyle güvenlik güçlerimiz PYD’ye vuruyor CHP’den ses geliyor. Kandil’de PKK’ya vuruyor, CHP’den ses geliyor. FETÖ’ye dokunuyor yine CHP’den ses geliyor. Demek ki burada sadece mesele sağ sol meselesi değil. Mesele siyasi bir mesele değil. Mesele bir nevi ülkemizin kurtuluş savaşı meselesidir. Mesele ya olmaktır, ya ölmektir. Bizler olmayı tercih ediyoruz. Recep Tayyip Erdoğan düşsün ülke düşsün istiyorlar. Recep Tayyip Erdoğan düştükten sonra; İmam Hatipler kapanacak, yerli otomobil rafa kalkacak, yerli uçak yapılamayacak, İHA kalkacak, SİHA kalkacak, KHK ile FETÖ’cüler serbest bırakılacak, Kandil’de PKK’lılara dokunulmayacak ve Afrin fatihi Metin Demir Paşanın da apoletleri sökülecek. Bu söylemlerde hiç yapım yok; hep söküm var. Tahrip etmek kolaydır ancak tamir etmek zordur. Biz tamir etmeye geliyoruz. Tayyip Erdoğan düşmanlığından hiçbir araya gelemeyecek Sağcı-Solcular bir araya geliyorlar. Seçim bittikten sonra bunlar paramparça olacaklar. Çorum’dan 1 fazla vekil gönderebilmek için gece gündüz çalışacağız” şeklinde konuştu.


Türkiye’nin tüm Müslüman ülkelerinin umudu olduğunun altını çizen Kavuncu, “Önümüzdeki hafta yaşayacağımız Ramazan bayramı sevincinin ardından 24 Haziran seçimlerinde de millet sevinci yaşamayı rabbim bizlere nasip etsin. 24 Haziran elbette ki önemli bunu hepimiz biliyoruz. Son 200 yıldır İslam dünyası kan ağlıyor. Özellikle son 15 yıldır adına Arap Baharı dedikleri bir sistem uygulamaya çalıştılar. Türkiye’ye kadar dayandı bu sistem. Milletimiz 24 Haziran’da Müslüman ülkelerinin umudu olarak yoluna devam edecek. Alacalı kardeşlerimiz de her defasında sandıkta gereğini yapmıştır. Ancak bu seçim başka bir seçim. Seçimlerde Cumhurbaşkanlığı için Recep Tayyip Erdoğan’a milletvekilliği için başka partiye oy vermek demek, ordunun komutanını silahsız, cephanesiz, askersiz cepheye sürmek demektir. Bizler kefenimizi giydik, ona nefer olmaya asker olmaya yemin ettik” ifadelerini kullandı.


Gül’e ziyaretlerde Belediye Başkan Yardımcısı Turhan Candan, AK Parti Alaca İlçe Başkanı Halil İbrahim Şaltu ve parti yöneticileri eşlik etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara ÜNİPERSEN Başkanı Güzel: "Memurun geleceğini garanti altına alacak bir düzenleme maalesef gelmedi" Üniversite İdari Personel Sendikası (ÜNİPERSEN) Genel Başkanı İbrahim Güzel, "3 buçuk aydır 8. Toplu Sözleşmenin memurun alım gücünü korumadığını, geleceğini kararttığını, bu nedenle ek protokol olması gerektiğini söylüyoruz. Memurun geleceğini garanti altına alacak bir düzenleme maalesef gelmedi" dedi. ÜNİPERSEN, memur ve emeklilerin artan hayat pahalılığı karşısında yaşadığı geçim sıkıntısına dikkat çekmek amacıyla eylem süreci başlattığını açıkladı. Sendika tarafından yapılan açıklamada; açıklanan maaş artış oranlarının kira, gıda, ulaşım, enerji ve temel yaşam giderlerindeki artışın gerisinde kaldığı belirtildi. Her geçen gün kamu çalışanları ve emeklilerin hayat pahalılığı karşısında duramadıklarını vurgulayan ÜNİPERSEN, bu konuya dikkat çekmek amacıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde bir eylem gerçekleştirdi. TÜİK tarafından açıklanan enflasyon verileri ile vatandaşın çarşıda ve pazarda karşılaştığı enflasyon arasında fark olduğunun altını çizen ÜNİPERSEN, bu tablo karşısında sessiz kalmayacaklarını belirterek adil bir maaş düzenlemesi olana kadar Ankara’da birtakım eylemler gerçekleştireceklerini açıkladı. Ayrıca ÜNİPERSEN, 9 Ocak 2026 tarihinde iş bırakma kararı alacaklarını duyurdu. "Her gün maaş hesabı yapmaktan yorulduk" Memur ve emeklilerin enflasyon karşısında mağdur olduğunu ve bu durumdan dolayı yetkililerden destek beklediklerini belirten ÜNİPERSEN Genel Başkanı İbrahim Güzel, "3 buçuk aydır 8. Toplu Sözleşmenin memurun alım gücünü korumadığını, geleceğini kararttığını, bu nedenle ek protokol olması gerektiğini veya Türkiye Büyük Millet Meclisinin (TBMM) inisiyatif alması gerektiğini söylüyoruz. Meclis 2 buçuk aydır çalışıyor. Memurun geleceğini garanti altına alacak bir düzenleme maalesef gelmedi. Çalışma hayatının öncüsü olan bakanlığa bakıyoruz. Bırakın ek protokolü, konuya konuya ilişkin bir açıklama dahi gelmedi. Yaklaşık 1 aydır 2026 bütçesi Mecliste görüşülüyor. Tüm bakanlıklar ve bağlı kuruluşların bütçeleri karara bağlanıyor. Bu bütçenin memura refah getirmesi için bir adım var mı? Maalesef o da yok. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileri üzerinden yapılan artışlar tüm kamu çalışanlarının ev kirasını bile ödeyemez hale getirmiş, 4 milyon memur, 2 milyon memur emeklisi maaşları yattığı gün bile yakınlarından borç ister hale gelmiştir. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir" diye konuştu. "Memurun kira ve faturalardan sonra gıdaya ayırdığı bütçe her geçen gün azalıyor" Memur ve emeklilere yapılan zam teklifinin enflasyonla örtüşmediğinin altını çizen Güzel, sözlerini şöyle sürdürdü: "Memurun ne durumda olduğunu şu önümüzdeki koliler çok net bir şekilde ortaya koyuyor. Memurun kira ve faturalardan sonra gıdaya ayırdığı bütçe her geçen gün azalıyor. Devletin memuru, yardım kolisine muhtaç hale geldi. Biz memurlar olarak istiyoruz ki her gün kirayı nasıl ödeyeceğimizi düşünmeyelim. Kredi kartının asgarisini ödemek için bu ay kimden borç borç para isteyelim diye düşünmeyelim. Her gün maaş hesabı yapmaktan yorulduk. Tek isteğimiz insanca yaşanacak ücret. Şu an ilçelerde bile kiralar 20 bin liranın üzerine çıkmış durumda. Büyükşehirlerde maaşının yarısını kiraya veren bir memur nasıl geçim sağlayacak? 3600 ek gösterge sözü verildi ve kararı alındı. Bütçede onu da göremiyoruz. Kamuda mülakatlar her gün adaletsizlik oluşturuyor. Memurların tamamı ocak zammında refah payı bekliyor. TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranlarıyla geçim sağlamak mümkün değildir. Bu nedenle her hafta refah payı talebimiz için mücadelemize devam edeceğiz" şeklinde konuştu.
Samsun Dayısının reddettiği miras borcu nedeniyle maaşına ve evine haciz konuldu Samsun’da bir tekstil fabrikasında servis şoförü olarak çalışan iki çocuk babası Mithat Aydemir, vefat eden dayısının banka borcu nedeniyle maaşına ve evine haciz konulduğunu öne sürerek mağduriyetinin giderilmesi için yetkililerden yardım istedi. Samsun’un Canik ilçesi Gaziosmanpaşa Mahallesi’nde ikamet eden Mithat Aydemir (51), Muğla’nın Milas ilçesinde 8 Şubat 2024 tarihinde hayatını kaybeden dayısı Orhan Demir ile hiçbir bağının bulunmadığını, cenazesine dahi katılmadığını belirtti. Dayısının bankaya olan borçları nedeniyle hakkında icra takipleri başlatıldığını ifade eden Aydemir, bu süreçte maaşının dörtte birine haciz konulduğunu, ardından evine de haciz işlemi uygulandığını ileri sürdü. Aydemir, Muğla Sulh Hukuk Mahkemesi’nde açtığı dava sonucunda dayısının mirasını yasal süresi içerisinde reddettiğini ve bu durumun 2024/1461 Esas, 2024/1608 karar sayılı dosya ile 19 Temmuz 2024 tarihinde kesinleştiğini belirtti. Redd-i miras kararına rağmen ilgili banka vekili tarafından Bursa Banka Alacakları İcra Dairesi üzerinden farklı dosya numaralarıyla hakkında icra takiplerinin sürdürüldüğünü iddia eden Aydemir, her seferinde bu dosyalara itiraz etmek zorunda kaldığını söyledi. Sürecin kendisini ve ailesini psikolojik, maddi ve manevi olarak yıprattığını ifade eden Aydemir, icra takiplerinin kötü niyetli şekilde sürdürüldüğünü öne sürerek ilgili banka avukatı hakkında suç duyurusunda bulundu. Aydemir, hazırladığı dilekçeyi Samsun Adliyesi’ne sunarak Bursa Adliyesi’ne gönderilmesini talep etti. Şikayet dilekçesinde, reddedilen miras nedeniyle borçtan sorumlu tutulamayacağının açık olmasına rağmen yapılan icra işlemlerinin hukuka aykırı olduğunu savunan Aydemir, avukatlık görevini kötüye kullanma, görevi ihmal, resmi belgede sahtecilik ve kişiyi mağdur etme suçlarının işlendiğini iddia etti. Aydemir, yetkililerden yaşadığı mağduriyetin giderilmesini ve sorumlular hakkında gerekli yasal işlemlerin yapılmasını istedi.
Bitlis Bitlis’te karla mücadele toplantısı gerçekleştirildi Bitlis’te kış mevsiminin yaklaşmasıyla birlikte İl Özel İdaresi araç parkında, karla mücadele çalışmaları öncesinde kapsamlı bir değerlendirme toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıda, il genelinde yürütülecek kar temizleme ve yol açma çalışmalarının planlaması ele alınırken, ekiplerin görev dağılımları, kullanılacak iş makineleri, araçların teknik durumları konuşuldu. Bitlis Valisi Ahmet Karakaya’nın da katıldığı karla mücadele toplantısında muhtemel yoğun kar yağışı ve buzlanma durumlarına karşı alınacak tedbirler de değerlendirildi. Özellikle kırsal bölgelerde ulaşımın aksamaması için ekiplerin 7/24 esasına göre görev yapılacağını belirten Bitlis Valisi Ahmet Karakaya, "Artık bilindiği üzere kış mevsiminin başlarındayız ve bütün ekiplerimiz karla mücadele için hazırlıklarını tamamladılar. İnşallah yaz aylarında yapılan hizmetlere benzer şekilde kışın da vatandaşımızın yollarının açık tutulması için elimizden gelen gayreti sarf etmeye devam edeceğiz. Tabii bunun için iyi bir hazırlık dönemi gerekiyor. Bu çerçevede bizim malumunuz merkez ile birlikte 7 ilçemiz var ve bu 7 ilçemizde 10 şantiyemizle bu hizmetleri yerine getireceğiz" dedi. 92 personel ve 70’in üzerinde iş makinasıyla 354 köyde karla mücadeleyi en iyi şekilde sürdüreceklerini ifade eden Vali Karakaya, "Karla mücadeleye İl Özel İdaremiz hazır durumda. Bildiğiniz üzere 354 köyümüz var ve 288 mezramız var. Şu an itibariyle yol ağımız yaklaşık 3 Bin 365 kilometredir" diye konuştu. Konuşmaların ardından Bitlis İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Adem Aydoğdu ve teknik personel kış aylarında karla mücadelede kullanılacak olan araç ve ekipmanları tanıttı.