ASAYİŞ - 22 Mart 2012 Perşembe 15:35

HASTANEDE DOKTORA DÖNER BIÇAKLI SALDIRI KAMERADA

A
A
A
HASTANEDE DOKTORA DÖNER BIÇAKLI SALDIRI KAMERADA

Adana`da kadın doktorun çocuğuna bakmadığını ileri sürerek döner bıçağıyla hastaneye gelen saldırganın güvenlik kamerasına yansıyan görüntüleri ortaya çıktı.
Edinilen bilgiye göre, 14 Ekim 2011`de gece saatlerinde ateşli olarak Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisi`ne getirilen çocuk, ilk müdahalenin ardından 6. kattaki pediatri servisine gönderildi. Servise çıkarılan çocuğa burada ilk müdahalesi yapıldı. Ancak çocuğun babası Ömer A. (22), çocuğuna bakılmadığını ileri sürerek yanındaki 3 kişiyle birlikte görevlilerle tartıştı. Daha sonra üzerindeki döner bıçağını çıkaran şahıs, katta görevli Dr. Perihan Yasemen Canöz`e saldırmak istedi. Bu
sırada zanlının bir arkadaşı da doktor odasına giderek bağırmaya başladı. Elinde döner bıçağıyla kadın doktoru arayan zanlıyı gören hasta yakınları ve hemşireler, çığlık atıp ağlamaya başladı. Zanlının yanındaki arkadaşı, güvenlik gelmeden onu hastaneden uzaklaştırdı. Bir hemşirenin de ağlayarak zanlıya yalvardığı dehşet dolu anlar, hastanenin güvenlik kamerası tarafından saniye saniye görüntülendi.
Doktor Perihan Yasemen Canöz döner bıçaklı saldırgandan şikayetçi oldu. Bunun üzerine saldırgan Ömer A. ve arkadaşı İlhan Y. (23) hakkında Adana 14. Asliye Ceza Mahkemesi`nde dava açıldı. Davanın ilk duruşması bugün görüldü. Döner bıçaklı saldırgan Ömer A. tutuklanırken, arkadaşının tutuksuz yargılanmasına karar verildi.
Adana Numune Araştırma Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Klinik Şefi Prof. Dr. Mehmet Turgut, Adana Tabip Odası Başkanı Dr. Resmiye Kaya, Genel Sekreter Dr. Nuh Demirpas, Avukat Ebru Atıcı Sevindik ile hekimler, saldırıya uğrayan Dr. Yasemen Canöz ve Dr. Nurşah Özdemir`i duruşmada yalnız bırakmayarak destek oldular. Adliye çıkışı yaptığı açıklamada döner bıçağı ile yapılan bu saldırının sağlık emekçilerine dönük şiddetin geldiği noktayı açıkça ortaya koyduğunu belirten Adana-Osmaniye Tabip Odası
Başkanı Dr. Resmiye Kaya, "Bu durum yanlış giden sistemsel sorunların suçunun, yükünün hekimlere, sağlık çalışanlarına yüklenmesinin ve hedef gösterilmesinin bir sonucudur. Yetkililerin bu yöndeki söylemlerini değiştirmelerini, bu suçları işleyen kişilerin de gerekli cezaları almaları gerektiğini düşünüyorum" dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Yargılanan eski DHMİ Daire Başkanı Acar: "Hiç kimse benim DHMİ ile olan bağımı kopartamayacak" Devlet Hava Meydanları İşletmesi’nin (DHMİ) eski daire başkanı Mehmet Cemil Acar, ‘rüşvet’ ve ‘yolsuzluk’ suçlaması ile yargılandığı davada, "Alt düzeydeki birkaç bürokratın adeta intikam alırcasına hareket etmesi sonucu bu dava açıldı. Hiç kimse benim DHMİ ile olan bağımı kopartamayacak" dedi. Ankara 89. Asliye Ceza Mahkemesince görülen duruşmaya tutuklu sanık Mehmet Cemil Acar bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlanırken, taraf avukatları salonda hazır bulundu. Sanık Acar’ın eski eşi tutuksuz sanık Çağla Acar ise duruşmaya katılmadı. Mahkeme hakimi, dava dosyasına gelen evrakı okumasının ardından sanık Acar’a söz verdi. Sanık Acar, "Hiçbir çekincem olmadan 20 yıllık banka hesaplarımın incelemesini istedim. 28 yıl boyunca onur ve şerefimle devlete hizmet ettim, birçok projede görev aldım. Hakkımda en ufak bir soruşturma olmadı. Ben emekli olduktan sonra bu soruşturma yapıldı. Alt düzeydeki birkaç bürokratın adeta intikam alırcasına hareket etmesi sonucu bu dava açıldı. Hiç kimse benim DHMİ ile olan bağımı kopartamayacak. Babamın fabrikası yüzünden bana bir linç yürütülüyor. Şerefim, haysiyetim zan altında bırakıldı" dedi. Avukat ve sanık beyanlarının ardından ara kararını açıklayan mahkeme, sanık Mehmet Cemil Acar’ın tutukluluk halinin devamına, Acar’ın eski eşi Çağla Acar hakkındaki mevcut adli kontrolün ise devamına hükmetti. Mahkeme, bir sonraki duruşmayı 12 Ocak 2026 tarihine erteledi. Olayın geçmişi Eski DHMİ Daire Başkanı Mehmet Cemil Acar’ın evinde yapılan aramada Acar’a ait kasada 26 kilogram külçe altın, 1 milyon 320 bin dolar ve 121 bin euro bulunmuştu. Soruşturma sürecinde Acar’ın bürokratken çok sayıda gayrimenkul edindiği de Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından tespit edilmişti.