YEREL HABERLER - 22 Mart 2012 Perşembe 19:39

CHP`Lİ GENÇLERDEN "ZAMAN AŞIMI" PROTESTOSU

A
A
A
CHP`Lİ GENÇLERDEN "ZAMAN AŞIMI" PROTESTOSU

CHP Mersin İl Gençlik Kolları üyeleri, `Sivas Davası`nın zamanaşımından düşmesini, meşaleli yürüyüşle protesto etti.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İl Gençlik Kolları üyeleri, akşam saatlerinde il binası önünde toplanarak meşaleler yaktı. `Sivas Davası`nın zamanaşımından düşürülmesini sloganlar atarak protesto eden gençler, büyük bir pankart açarak meşalelerle yürüyüşe geçti. Aralarında CHP İl Başkanı Yılmaz Şanlı, İl Kadın Kolları Başkanı Nevin Zaimoğlu, ilçe başkanlarının da olduğu grup, il binası önünden Atatürk Caddesi`ndeki Büyükşehir Belediyesi binası önüne kadar geldi. CHP`liler, yol boyunca alkışlar ve
ıslıklarla `Sivas Davası`nın zaman aşımından düşmesini protesto etti.
Büyükşehir Belediyesi binası önünde basın açıklamasını okuyan İl Gençlik Kolları Yönetim Kurulu Üyesi Berk Özçelik, "Katliam sonrası 128 kişi hakkında `laik anayasal düzeni değiştirip din devleti kurmaya teşebbüs` suçundan dava açıldı. Topluluğu tahrik eden ve asıl suçun failleri olan 12 kişi yurtdışına kaçtı. Uluslararası arama emrine rağmen her ne hikmetse kaçan hiçbir sanık yakalanamadı, hiçbiri Türkiye`ye iade edilmedi. Yakalanmadıkları için dosyaları ayrılan 7 sanık için ayrı bir dava açıldı. Bugün
mahkemenin verdiği kararla `Sivas katliamı`, insanlık suçu olarak sayılmayıp zaman aşımı sebebiyle düştü ve hiçbir şekilde yakalanamayan katiller duruşmaya bile çıkmadan beraat ettiler" dedi. Adaletin önemine değinen Özçelik, "Adalet herkese gerekli ve vazgeçilmezdir, bundan dolayı biz Cumhuriyet Halk Partililer adalet istiyoruz" diye konuştu.
CHP Gençlik Kolları MYK Üyesi Toprak Çalışkan da, olaydan 19 yıl sonra bu ülkenin adalet sisteminin failleri cezalandırmasını ve yanan yüreklere su serpmesini beklediklerini ancak, ateşin söndürülmek yerine körüklendiğini söyledi. Çalışkan, "O ateş mazlumu yakan ateştir ve mazlumu yakan ateş gün gelir herkesi yakar" ifadesini kullandı.
CHP İl Başkanı Yılmaz Şanlı ise, 19 yıl önce Türkiye`de bir insanlık dramı yaşandığını söyledi. Bugüne kadar `Sivas katliamının` hesabının sorulmadığını savunan Şanlı, bu hesabın Mersin, Türkiye ve halk tarafından sorulacağını söyledi.
Eylem, konuşmaların ardından sona erdi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tekirdağ Mıhlama için izdiham: Süleymanpaşa’da 1 tonluk lezzet seli Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde düzenlenen 2. Hamsi ve Mıhlama Festivali’nin ilk gününde yaklaşık 1 ton mıhlama kısa sürede tükenirken, etkinlik alanında zaman zaman izdiham yaşandı. Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde Karadenizliler Derneği tarafından organize edilen 2. Hamsi ve Mıhlama Festivali, ilk gününden yoğun ilgi gördü. Festival kapsamında vatandaşlara yaklaşık 1 ton mıhlama ikram edilirken, lezzetten tatmak isteyenler erken saatlerden itibaren etkinlik alanına akın etti. Kazanlarda hazırlanan mıhlama karıştırılırken ortaya çıkan görüntüler adeta görsel şölene dönüştü. Mıhlama dağıtımı öncesinde oluşan uzun kuyruklar dikkat çekerken, dağıtımın başlamasıyla birlikte kalabalık zaman zaman kontrolden çıktı, yoğunluk üst seviyeye ulaştı. Oluşan kalabalık nedeniyle festival yetkilileri, hazırlanan mıhlamanın yetip yetmeyeceği konusunda endişe yaşadı. İzdiham havadan görüntülendi Mıhlama için oluşan metrelerce kuyruk ve kalabalık, dron ile görüntülendi. Havadan çekilen görüntülerde, etkinlik alanındaki yoğunluk net şekilde gözler önüne serildi. Festivalin ilk günü, yoğun katılım ve renkli görüntülerle hafızalara kazındı. "6 bin kişiye mıhlama dağıtacağız" Tekirdağ Karadeniz İlleri Kültür, Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Muharrem Akyüz, "Hamsi ve Mıhlama festivalimizin bugün ikinci günündeyiz. Arkamda görüyorsunuz izdiham oluştu. Bu daha ikinci gün mıhlama dağıtımı. Sağ olsun Süleymanpaşalılar bizlere tevazu gösteriyorlar. Bizi çok memnun ettiler ve çok kalabalık oldu. Mıhlama yetecek mi yetmeyecek mi bunun endişesi içerisindeyiz. Katılan herkese çok teşekkür ediyorum. 6 bin kişilik mıhlama hazırladık, 6 bin kişiye ücretsiz mıhlama dağıtacağız. Yarın da 10 bin kişiye ücretsiz hamsi dağıtacağız" dedi.
Ankara Yoğurt, ayran, turşu gibi ürünler 2026’da gıda trendleri arasında Türk mutfak kültüründe önemli bir yere sahip olan yoğurt, ayran ve turşu gibi ürünlerin tüketim trendinin arttığını belirten Beslenme ve Diyet Uzmanı Sena Nur Doğan, "İnsanlar bu gıdaları artık yalnızca sindirim için değil, bağışıklık, ruh hali ve enerji üzerindeki etkileri nedeniyle tercih ediyor; böylece kültürel tarifler modern dokunuşlarla yeniden popülerleşiyor" dedi. Bireylerin artık yalnızca beslenmeye değil sağlıklarını korumaya, yaşam kalitesini artırmaya, zihinsel ve bedensel dengeyi sağlamaya ve çevre bilinciyle hareket etmeye odaklandığını vurgulayan Medicana International Ankara Hastanesi Feel Well Beslenme ve Yaşam Tasarımı bölümü Diyetisyen Sena Nur Doğan, 2026 yılına nostaljik tatlar ve geleneksel pişirme tekniklerinin damga vuracağını söyledi. Proteinin beslenmenin merkezindeki yerini daha da sağlamlaştıracağına belirten Diyetisyen Sena Nur Doğan şu bilgileri paylaştı: "Bu yılın en güçlü sağlık temalarından biri bağırsak sağlığı. Mikrobiyom dostu ürünler, prebiyotik lifler, fermente gıdalar ve doğal probiyotik içeren seçenekler giderek daha fazla tercih ediliyor. Yoğurt, ayran, turşu gibi kültürümüzde var olan gıdalar modern beslenme trendlerinin yıldızı haline geliyor. 2026’da sağlıklı beslenme ‘yasaklar’ üzerinden ilerleyen katı bir sistem olmaktan çıkıyor. Yerini; tat duyusunu tatmin eden, dokularla oynayan, nostaljik lezzetleri modern yorumlarla yeniden sunan bir beslenme kültürü alıyor. Fermente gıdalar, bakliyatlar, ev yapımı soslar, eski pişirme teknikleri ve yerel malzemelerle hazırlanan yemekler güçlü bir geri dönüş yapıyor." Sığır yağı talebi artıyor Sığır yağının raflarda daha sık görüleceğini aktaran Diyetisyen Sena Nur Doğan, "Bir zamanlar geleneksel yemek pişirmenin temel unsurlarından biri olarak yüksek dumanlanma noktası ve zengin aromasıyla değer verilen sığır yağı, alternatif yağ arayışındaki tüketiciler tarafından yeniden keşfediliyor. Ancak sığır yağı doymuş bir yağdır. Yüksek doymuş yağ alımı, kalp ve damar hastalıkları riskiyle ilişkilidir; bu nedenle az miktarda tüketilmesi en sağlıklısıdır" ifadelerini kullandı. Proteinli içecekler daha da popülerleşiyor İçeceklerin artık yalnızca bir tamamlayıcı değil, başlı başına fonksiyonel bir ürün haline geldiğini ifade eden Diyetisyen Sena Nur Doğan sözlerini şöyle sürdürdü: "Elektrolit destekli sular, proteinli içecekler, prebiyotik içeren soğuk çaylar, mantar özleri ve zihinsel dengeyi hedefleyen bitkisel karışımlar her zamankinden daha popüler. Tüketici, içtiği her ürünün kendisine ne sağladığını bilmek istiyor. Bu durum, üreticileri daha sade içeriklere, daha net amaçlara ve daha şeffaf etiketlere yönlendiriyor. Günümüz gıda trendleri, sağlıklı beslenmenin yalnızca makro ve mikro besin dengesiyle sınırlı olmadığını; keyif, sürdürülebilirlik, duygusal iyilik hali, kültürel bağlar ve pratik yaşamla uyumlu bir bütünlük sunması gerektiğini gösteriyor. 2026; bedeni besleyen, zihni destekleyen ve gezegene saygı duyan daha bütüncül bir beslenme yılı olacak."