Dr. Zeynel Abidin Erdem, Türkiye`nin 12 Eylül öncesinde Yunanistan`ın NATO`ya üye olmasını desteklemesi halinde darbe yapılmayacağı gibi Türkiye`nin `Kenan Evren` gibi birini de tanımayacağını iddia etti ve o dönemde yaşananlarınsa dış güçlerin `birleşik hareketi` olduğunu savundu.
Türkiye Büyük Millet Meclisi`nce (TBMM) `Üstün Hizmet Ödülü`ne layık görülmesinin yanında Sudan Cumhurbaşkanı Ömar Hasan El Beşir ve İspanya Kralı Juan Carlos tarafından da `Devlet Onur Nişanı` verilen Erdem, Adana Barosu`nca `Avukatlar Haftası` kapsamında Seyhan Oteli`nde düzenlenen; `Türkiye`nin Jeopolitikliği ve Ortadoğu`da Neler Oluyor?` konulu söyleşiye konuşmacı olarak katıldı. Türkiye`de ve Ortadoğu`da yaşanan gelişmeleri değerlendiren Erdem, `12 Eylül Askeri Darbesi` ile ilgili olarak Ankara`da
görülen, dönemin Genelkurmay Başkanı Kenan Evren ve emekli Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Tahsin Şahinkaya`nın yargılandığı davayla ilgili yorumlarda da bulundu.
Bugün Türkiye`nin `12 Eylül`ü konuştuğunu vurgulayan Erdem, "O dönemde üniversitede öğretim üyesiydim ve bir çok şeye şahit oldum. Beyler, 12 Eylül Türkiye`nin işi değil. 12 Eylül, sizin kanınızı, vicdanınızı, canınızı sömüren, toplumların organize ettiği birleşik harekettir. 12 Eylül`den önce Türkiye eğer Yunanistan`ın NATO üyeliğiyle ilgili olarak çıkıp; `Arkadaşlar kavga etmeyin biz Yunanistan`ı NATO`ya alıyoruz. İtiraz da etmeyeceğiz. Biz zaten uslu çocuğuz` diyip ortaya çıkması halinde inanın bana
Türkiye`de ne ülke hareketi, ne `Dev-Yol`, ne `Dev-Sol`, ne de başka bir hareket olmayacaktı. Hiçbir eve ateş düşmeyecek ve şehitlerimiz de olmayacaktı. Huzursuzluk olmayacağı gibi Kenan Evren diye bir adamı da hiç tanımayacaktık" dedi.
`12 Eylül Askeri Darbesi` için şartların planlı bir şekilde yerine getirildiğini ve adeta Türkiye`nin diz çöktürüldüğü yorumunda bulunan Erdem, konuşmasını da şöyle sürdürdü; "Bugün gelinen noktadaysa daha kapsamlı, çok daha ciddi ve büyük bir coğrafya değişimine gidiliyor. Bu coğrafya değişikliği peki ne getirecek? Elbette ki, Ortadoğu`nun sonunu getirecek." Erdem, tüm bu iddialarına Kuzey Irak`ta yaşananları örnek gösterdi ve ardından da bölgede Suriye ile Irak`ın kuzeyi, İran`ın güneyinde kalan
belirli bölümlerinin birleştirilip, yeni bir devlet kurulmak istendiğini iddia etti. Erdem, kurulacak bu yeni devlet ile de Türkiye`nin varlığının inkar edilmesine yönelik bir çaba içinde olunduğunu da sözlerine ekledi.








