- 02 Kasım 2016 Çarşamba 15:20

Eskişehir Sabiha Gökçen Mesleki ve Teknik Lisesi’nde çalıştay düzenlendi

A
A
A
Eskişehir Sabiha Gökçen Mesleki ve Teknik Lisesi’nde çalıştay düzenlendi

Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı olarak uçak bakım alanında eğitim veren 12 mesleki ve teknik lisede eğitim kalitesinin artırılması ve akreditasyon sağlanması amacıyla Eskişehir Sabiha Gökçen Mesleki ve Teknik Lisesi’nde çalıştay düzenlendi.
Çalıştayda, uçak bakım alanı eğitiminin mevcut durumu ve geleceği değerlendirildi. Üç gün süren etkinliğe Milli Eğitim Bakanlığı, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü, Milli Savunma Bakanlığı ve THY Teknik A.Ş, Onur Air, My Teknik, TEI, 1. Ve 2. HİBM’nin içinde bulunduğu 13 havacılık sektörü kuruluşu ile 12 okuldan 76 kişi katıldı. Geçen yıl Ulaştırma Denizcilik Haberleşme Bakanlığı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü ‘nün ‘Tanınan okul’ statüsünü kazanan Eskişehir Sabiha Gökçen Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Türkiye’deki uçak bakım alanında eğitim veren diğer mesleki ve teknik liselere birikim ve deneyimlerini aktardı.
Çalıştayın açılışında konuşan Eskişehir Sabiha Gökçen Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü, Dr. S.Sırrı Kabadayı, okulun Türkiye’de 2 kategoride uçak bakım eğitiminde akredite olduğunu ve uluslararası standartlarda eğitim verdiğinin belgelendirildiğini, 15 milyon TL’ye yaptırılan Aşağı Söğütönü’ndeki yeni kampüsün eğitim kalitesinin artışına çok önemli ölçüde katkı sağlayacağını belirterek, “Milli Eğitim Bakanlığı’nın uçak bakım alanı eğitiminde okulumuzun model olarak göstermesinden ve toplantının okulumuzda yapılmasından çok mutluyuz. Havayolu ulaşımı sektöründe özellikle son 12 yıl içinde meydana gelen hızlı gelişmeler geleceğe ilişkin umutlarımızı artırmaktadır. Bu dönemdeki büyüme yüzde 5 civarında iken Türkiye’de yüzde 15 seviyelerinde gerçekleşmiş, uçak sayısı 162’den 489’a, koltuk kapasitesi 27 binden 90 bine, personel sayısı 65 binden 187 bine, ciro ise 2.2 milyar dolardan 26.6 milyar dolara yükselmiş, Türkiye ICAO’ya üye 190 ülke arasında 30. sıradan 11. sıraya çıkmıştır. Ülke genelinde sektörde görülen büyüme ve gelişme neticesinde “hava aracı bakım onarımı ve ilişkili eğitim pazarında bölgenin lideri olmak” Türkiye’nin 2023 hedefleri arasında yer almıştır. Ancak havacılık sektörü ile ilgili swot analizi çalışmasında “uçak motor ve komponentlerine yönelik bakım-onarım alanında üst düzey niteliklere sahip teknik personel eksikliği” sektörün zayıf yönleri arasında vurgulanmıştır. Boeing firmasına göre Dünyada mevcut 20 bin ticari uçağın önümüzdeki 15 yıl içinde 40 bine çıkacağı, teknisyen açığının 650 bin olacağı tahmin edilmektedir. İçinde bulunduğumuz coğrafya bize havacılıkta daha ileri noktalara gelebilme potansiyeline sahip olduğumuzu göstermektedir. Bu bakımdan sektörün istek ve beklentilerine uygun nitelikte uçak bakım teknisyeni yetiştirmek, hem ülkemizin hem de bölgemizin ihtiyacının karşılanmasını sağlayacaktır. Bakanlığımızın düzenlediği bu toplantı ulusal ve uluslararası düzeyde uçak bakım teknisyenlerinin yetiştirilmesine katkı sağlayacaktır. Bakanlığımızın ve Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın ve sektörün uçak bakım alanı eğitimine gösterdiği duyarlılığa ve verdiği desteğe çok teşekkür ediyoruz. Türkiye’de uçak bakım alanında görev yapan ilk öğretmen ve sivil havacılık yönetimi alanında doktorasını tamamlamış ve yaklaşık 30 yıldır sektörün içinde olan birisi olarak önce Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün, sonra Mesleki ve Teknik Öğretim Genel Müdürlüğümüzün son 2 yıl içinde ortaya koyduğu çalışmalar yıllardır özlemle beklediğimiz çalışmalardır" dedi.
TÜRKİYE’NİN EN İYİ OKULU
Toplantıda konuşan MEB Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Mehmet Salih Canbal ise, Türkiye’de mesleki ve teknik eğitimde planlanan çalışmalar hakkında bilgi verdi. Uçak bakım alanında eğitim veren tüm okulların akredite olmasını istediklerini ve bunun için her türlü desteği vereceklerini, Eskişehir Sabiha Gökçen Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin bu alanda Türkiye’de en iyi okul olduğunu, bu okulun diğer okullar tarafından örnek alınması için toplantıyı Eskişehir’de düzenlediklerini, havacılık sektöründen uçak bakım alanı eğitimine daha fazla destek beklediklerini ve üç günlük etkinlik sonucunda ortaya çıkarılacak rapora göre uçak bakım alanı eğitimine yön vereceklerini bu bakımdan toplantının çok önem taşıdığını belirtti.
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü adına konuşan Hüseyin Kaya da, sektörde kalifiye ve lisanslı uçak bakım teknisyenlerine ihtiyaç olduğunu, bu ihtiyacın giderilmesi için okulların nitelikli elemanlar yetiştirmesi gerektiğini, okulların akredite olma çabalarını desteklerini belirtti.
Tepebaşı Kaymakamı Salih Keser, toplantının Tepebaşı ilçesinin bir okulunda yapılmasından ve geniş katılımlı olmasından dolayı çok mutlu olduklarını söyledi ve toplantının okullara, sektöre ve tüm Türkiye’ye faydalı olmasını diledi.
Üç gün süren çalıştayda mevcut durum analizi yapıldı. Milli Eğitim Bakanlığı,Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü, havacılık sektörü yetkilileri tarafından yapılan sunumlar da uçak bakım alanı eğitimi her boyutuyla ele alındı ve değerlendirildi. Sabiha Gökçen Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ile TUSAŞ Motor Sanayii A.Ş. gezildi. Toplantıda yapılan öneriler doğrultusunda sonuç raporu hazırlandı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Muğla’da güvenli yollar için 155 Milyon TL’lik yatırım Muğla Büyükşehir Belediyesi, ‘Güvenli Yollar’ sloganıyla il genelinde trafik güvenliğini artırmaya yönelik çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Konforlu ve güvenli ulaşımın sağlanması amacıyla belediyenin sorumluluk alanında bulunan güzergâhlarda oto korkuluk imalatları devam ediyor. Trafik güvenliği öncelikli olarak ele alınıyor Büyükşehir Belediyesi tarafından yürütülen çalışmalar kapsamında; düşey trafik levhaları, yatay yol çizgi uygulamaları ve oto korkuluk montajları eş zamanlı olarak gerçekleştiriliyor. Özellikle turizm sezonunda araç trafiğinin yoğunlaştığı ana arterler ile kırsal mahalle yollarında güvenlik önlemleri öncelikli olarak ele alınıyor. 2025 yılında 65 bin 750 metre oto korkuluk çalışması tamamlandı Bu kapsamda 2024 yılı içerisinde 18 bin 450 metre oto korkuluk imalatı tamamlanırken, 2025 yılında ise 65 bin 750 metre oto korkuluk ile birlikte 5 bin metre motosiklet ve bisiklet sürücülerine yönelik bariyer montajı kısa sürede hayata geçirildi. Çalışmalar, Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan Oto korkuluk Uygulama Rehberi’nde belirtilen standartlara uygun şekilde, tehlike arz eden yol kenarlarında titizlikle sürdürülüyor. Büyükşehir’den 155 milyon TL’lik güvenlik yatırımı Muğla genelinde 2024 yılından bugüne kadar toplam 84 bin 200 metre çelik oto korkuluk ve 5 bin metre motosiklet/bisiklet bariyeri montajı gerçekleştirilirken, bu çalışmalar için toplam 155 milyon TL yatırım yapıldı. Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, il genelinde trafik güvenliğini artırmaya yönelik çalışmaların kararlılıkla devam edeceğini vurguladı. Seydikemer Çayan Mahallesi sakinlerinden Tevfik Konutçu, "Burası daha önce çok dardı. Daha sonradan genişletildi. Ve burası aşağı uçurum olduğu için karşılıklı arabalar geldiği zaman yol verme sıkıntısı vardı. Tehlike arz ediyordu aşağı uçurum olduğu için. Bu bariyer sayesinde bu tehlikede ortadan kalkmış oldu" dedi. Seydikemer Söğütlüdere Mahalle Muhtarı Yasin Konukçu, "Söğütlere mahallesinde bulunan yolumuz tehlikeli ve uçurumdu, virajlıydı. Muğla Büyükşehir Belediyemizden halkımızın ve köylümüzün talebi üzerine çelik korkuluk bariyer talebinde bulunduk. Büyükşehir Belediye Başkanımız olumlu karşıladı. Bu hizmetlerinden dolayı kendilerine teşekkür ediyorum" dedi. Muğla Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Daire Başkanı Süleyman Özdemir, "Sorumluluk alanımızda bulunan yollarımızda, turizmde yoğun kullanılan yollarda ve kırsal alanlarda oto korkuluk imalatlarımızı yapıyoruz. Bu kapsamda 2024 yılından bu yana 84 bin 200 metre oto korkuluk imalatını tamamladık. İmalat yaptığımız yerler, karayollarındaki riskli bölgeler ve trafik kazalarının yoğun olduğu bölgelerde bu imalatlarımızı gerçekleştiriyoruz. Ayrıca 5 bin metrelik oto korkuluk bölümünde bisiklet ve motosiklet sürücülerine yönelik koruyucu bariyer imalatı da yapmış bulunmaktayız. Muğla Büyükşehir Belediyesi olarak ilimizde vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini sağlamak amacıyla bu tür yerlerdeki uygulamalarımızı devam edeceğiz" dedi. Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, yol güvenliği çalışmalarının temel önceliklerinden biri olduğunu, Muğla’nın dört bir yanında vatandaşların günlük yaşamda kullandığı yolların daha güvenli hale gelmesinin büyük önem taşıdığını, uçurum, dere kenarı ve dar güzergâhlarda yaşanabilecek kazaların önüne geçmek adına ‘Güvenli Yollar’ anlayışıyla çalışmalarını sürdürdüklerini açıkladı.
Adıyaman Adıyaman’da üreticiye güç veren tarım ekipmanı desteği Adıyaman’da tarımsal üretimin güçlendirilmesi amacıyla üreticilere yönelik önemli bir destek programı hayata geçirildi. Adıyaman Tarım ve Orman İl Müdürlüğü koordinesinde, GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı tarafından finanse edilen "Adıyaman tarımının mekanizasyon imkanlarının modernize edilmesi projesi" kapsamında modern tarım ekipmanları dağıtıldı. Proje çerçevesinde Adıyamanlı üreticilere 100 adet badem kavlatma makinesi, 50 adet ceviz soyma makinesi ve 40 adet zeytin silkeleme makinesi teslim edildi. Dağıtılan ekipmanlarla, deprem sonrası zorlaşan üretim şartlarının iyileştirilmesi, maliyetlerin düşürülmesi ve sürdürülebilir tarımsal üretimin desteklenmesi amaçlanıyor. Tarım ekipmanları dağıtım törenine katılan Adıyaman Valisi Osman Varol, depremden en çok etkilenen kesimlerden biri olan üreticilerin her zaman yanında olduklarını vurguladı. Vali Varol, yaptığı konuşmada, "Bu toprakları terk etmedik, çiftçimiz de üretimden vazgeçmedi. Verdiğimiz her destek yalnızca bir ekipman değil, aynı zamanda yeniden ayağa kalkmanın ve umudu büyütmenin bir parçasıdır. Adıyaman’ın yeniden güçlenmesi için çiftçilerimizi desteklemeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı. Yetkililer, modern tarım ekipmanlarının Adıyaman’da verimliliği artırarak üreticilerin iş yükünü hafifleteceğini ve tarımsal kalkınmaya önemli katkı sağlayacağını belirtti. Dağıtımı yapılan tarım ekipmanlarının Adıyaman genelindeki tüm çiftçilere hayırlı ve bereketli olması temenni edildi.
Aydın Tralleis’te kazı sezonu ay sonunda bitecek Aydın’ın ilk yerleşim yerlerinden olduğu düşünülen Tralleis Antik Kenti’nde 2025 yılı kazı çalışmaları hamam gymnasium kompleksinde devam ederken, kazı başkanı Prof. Dr. Murat Çekilmez, bu yılki kazı sezonunun Aralık ayı sonunda biteceğini söyledi. Aydın’ın merkez ilçesi Efeler’de bulunan ve ilk yerleşim yerlerinden olduğu düşünülen Tralleis Antik Kenti, yapılan kazı çalışmalarıyla gün yüzüne çıkmaya devam ediyor. İlk defa 1996 yılında kazılara başlanan Tralleis Antik Kenti’nde kazılar bu sene 29’uncu yılına girerken bölgede çalışmalar hız kesmeden büyük bir heyecanla devam ediyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ‘Geleceğe Miras’ projesi kapsamında geçtiğimiz Mayıs ayında 2025 yılı kazı çalışmaları başlarken, çalışmalar hamam gymnasium bölgesine yoğunlaştırıldı. İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Çekilmez başkanlığında yürütülen çalışmalar kapsamında arkeologlar, kazı, belgeleme ve basit onarım çalışmaları gerçekleştiriyor. Ayrıca bölgede çevre düzenleme ve peyzaj çalışmaları da hız kazanırken, antik kentin en kısa sürede ziyarete açılması bekleniyor. Çalışmalar hakkında açıklama yapan Tralleis Antik Kenti Kazı Başkanı Murat Çekilmez, bu yıl ki kazı çalışmalarının Aralık ayı sonunda biteceğini ifade ederek "Tralleis Antik Kenti, Aydın ilinin Efeler ilçesi Topyatağı mevkiinde yer alıyor. Kentin M.Ö. 1. bin yılda bulunduğumuz düzlüğe kurulduğunu, burada yerleşim olduğunu son araştırmalara göre biliyoruz. Kentimizin en büyük yapı grubu da hamam gymnasium kompleksi. 40 bin metrekarelik çok büyük bir kompleks burası. Aslında Roma İmparatorluğu döneminden önce burada bir gymnasium olduğunu biliyoruz ve Roma İmparatorluğu döneminde hamam kısmı da eklenince hamam-gymnasium kompleksi haline dönüştürülmüş durumda. Özellikle 2024 yılından itibaren yaptığımız kazılarda kompleksin frigidarium (soğuk oda) bölümünde çalışmalar gerçekleştirdik. Alanın sol tarafından daha çok teorik derslerin gerçekleştirildiği bölüm yer alıyor. Sağ tarafta ise 300 kişilik bir açık hava yüzme havuzu yer alıyor. Geleceğe Miras projesi kapsamında Aydın Adnan Menderes Üniversitesi tarafından yürütülen bu yıl ki kazı çalışmalarımız Aralık ayının sonunda tamamlanacak" dedi.
İzmir İzmir’de 24 saatte 99 göçmen, 3 kaçakçı yakalandı İzmir’in Seferihisar ve Aliağa ilçelerinde, Sahil Güvenlik ve jandarma ekiplerinin 24 saat kesintisiz sürdürdüğü operasyonlarda 99 düzensiz göçmen yakalanırken, 3 göçmen kaçakçısı şüphelisi gözaltına alındı. İzmir genelinde yasa dışı geçişleri engellemeye yönelik denetimlerini sıkılaştıran Sahil Güvenlik Komutanlığı ekipleri, havadan ve denizden çalışmalar yürütüyor. 18 Aralık tarihinde gerçekleşen 4 ayrı operasyonda, teknolojik imkanlar ve saha istihbaratı en üst düzeyde kullanıldı. Karada yakalandılar Günün ilk operasyonu saat 00.30 sıralarında Seferihisar’da gerçekleştirildi. Sahil Güvenlik Gemisi (TCSG-311), Sahil Güvenlik Botu (KB-22), Sahil Güvenlik KOM Timi ve Doğanbey Jandarma Karakol Komutanlığı ekiplerinin koordineli çalışmasıyla, kara üzerinde tespit edilen 27 düzensiz göçmen ile organizatör olduğu değerlendirilen 3 şüpheli kıskıvrak yakalandı. SİHA ve radarlar takipte Denizdeki denetimlerde ise Aliağa açıklarında saat 03.30’da hareketli bir fiber botu durduran ekipler 18 göçmeni yakalarken; saat 06.50’de Sahil Güvenlik İnsansız Hava Aracı (SİHA) tarafından tespit edilen bir başka botta ise 14 göçmen daha yakalandı. Günün son operasyonu ise saat 22.30’da Seferihisar açıklarında yapıldı. Gelen bir istihbarat üzerine bölgeye sevk edilen Sahil Güvenlik gemi ve botları, içerisinde 40 kişinin bulunduğu lastik botu durdurarak göçmenleri yakaladı. Operasyonlar kapsamında yakalanan toplam 99 düzensiz göçmen, sağlık kontrolleri ve işlemlerinin ardından İzmir İl Göç İdaresi Geri Gönderme Merkezi’ne sevk edildi. Gözaltına alınan 3 göçmen kaçakçısı şüphelisi hakkında ise adli işlem başlatıldı.
Kahramanmaraş Tescilli Maraş kelle paça kış mevsiminin vazgeçilmezi Soğuk havaların etkisini artırmasıyla birlikte, Kahramanmaraş’a özgü Maraş kelle paça, kış mevsiminin vazgeçilmez lezzetleri arasında yer aldı. Özellikle sabahın erken saatlerinden itibaren paça salonlarında yoğunluk yaşanıyor. Yüzyıllardır Maraş mutfağının önemli bir parçası olan Maraş kelle paça, Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından 2011 yılında coğrafi işaretle tescillendi. Kış aylarında yoğun talep gören ürün, kentteki paça salonlarında vatandaşlardan ilgi görüyor. Soğuk havalarda tercih edilen lezzetler arasında yer alan Maraş kelle paça, özellikle gece ve sabah saatlerinde tüketiliyor. Kent genelindeki paçacılarda kış mevsimiyle birlikte müşteri sayısında artış yaşandığı gözlemleniyor. Kendine özgü hazırlanış yöntemi ve lezzetiyle öne çıkan Maraş kelle paça, coğrafi işaret tesciliyle birlikte Kahramanmaraş’ın gastronomi değerleri arasında önemli bir yer tutuyor. Vatandaşlar, kış mevsiminde kelle paçaya olan ilgisini sürdürmeye devam ediyor. Paçacı ustası Remzi Ulaş, "Elimizden geldiğince paçamızı dünyaya duyurmaya çalışıyoruz. Özellikle çocukların kemik gelişiminde, kırık ve çıkıklarda çok faydalıdır. İnsan sağlığına çok faydalıdır. Kış mevsimi havalar soğudu ve talepler arttı" dedi. Vatandaşlardan Ahmet İspir, "Kelle paça denilince Türkiye ve Kahramanmaraş gelir. Kentimizin meşhur yemeğidir. Ben 15 yıldır paça içerim" diye konuştu. Vatandaşlardan Mahmut Kaptanoğlu ise, "Göz, beyin, dil ve birçok faydası ile karışık şekilde yenmesi daha faydalıdır. Siyah paça furyası yoğunlaştı ama karışık paçanın daha lezzetli olduğunu iddia ediyorum" ifadesini kullandı.