ÇEVRE - 28 Ağustos 2023 Pazartesi 10:14

Gümüşhane, İzmirli doğaseverleri büyüledi

A
A
A
Gümüşhane, İzmirli doğaseverleri büyüledi

Gümüşhane’nin tarihi ve doğal güzellikleri İzmirli doğaseverleri kendine hayran bıraktı. 7 gün boyunca kenti karış karış gezen grup, şehrin coğrafyasını ve insanlarını çok beğendi.


İzmir’den gelen ve Karadeniz bölgesinde gezmedikleri tek yer olan Gümüşhane’yi 7 gün boyunca doya doya gezen doğaseverler şehrin tarihi ve doğal güzellikleriyle coğrafyasına hayran kalarak “Gümüşhane cennetten bir köşeymiş” sözleriyle yine gelmek üzere şehre veda etti.


Uzun yıllardan beri Türkiye’nin değişik bölgelerini gezen 17 kişilik doğasever grup 7 gün boyunca karış karış gezdikleri Gümüşhane’den mutlu bir şekilde ayrıldı.


İzmir’in kavurucu sıcağından kaçan 17 kişilik doğasever grup internetten görerek çok beğendikleri ve Gümüşhane Dağcılık, Doğa Sporları ve Gençlik Derneğiyle (GÜDAK) irtibat kurarak geldikleri Gümüşhane’de macera dolu bir haftalık yolculuk boyunca Gümüşhane’nin doğal ve tarihi zenginliklerini adım adım deneyimledi


Karaca Mağarası’nın gizemli derinliklerini, Limni Gölü Tabiat Parkı’nın huzur dolu manzarasını, Zigana Dağı’nın etkileyici manzarasını, Artabel Gölleri Tabiat Parkı’nın göz alıcı güzelliklerini deneyimleyen grup üyeleri birinci gün Karaca Mağarası, Limni Gölü Tabiat Parkı ve Zigana Dağı, ikinci gün Artabel Gölleri Tabiat Parkı, üçüncü gün Santa Harabeleri, Taşköprü Yaylası, dördüncü gün Krom Antik Kenti, İmera Manastırı, beşinci gün Abdalmusa Tepesi, altıncı gün Örümcek Ormanları, Çağlayandibi Şelalesi Tabiat Parkı, Çıkrıkdüzü ve Güvende Yaylaları ve yedinci gün Tomara Şelalesi, Çakırkaya Manastırını gezdi.


Bir hafta boyunca Tarihi Süleymaniye Mahallesindeki uygulama otelinde kalan İzmirli doğaseverler şehrin 600 metre rakımlı bölgesinden 3 bin 331 metre rakımlı en yüksek noktası olan Abdalmusa Zirvesine kadar hemen her bölgesini doya doya gezdi.



“Gezdiğimiz yerlerin hepsi ayrı ayrı güzelliklere sahip yerlerdi”


Gümüşhane organizasyonu yapan Müşerref Çevik, daha önce Gümüşhane’ye hiç gelmediklerini hatırlatarak, “Gümüşhane’de 17 kişilik grubumuzla bir hafta boyunca gezdik. Grubumuzu en çok etkileyen yerler Artabel Gölleri Tabiat Parkı, Santa Vadisi ve Örümcek Ormanları oldu. Gezdiğimiz yerlerin hepsi ayrı ayrı güzelliklere sahip yerlerdi. İnternetten paylaşım ve fotoğrafları gördük ama çokta hayal edemedik güzellikler konusunda. Bu kadar güzellik beklemiyorduk. Beklentimizin çok çok üzerinde yerler gördük Gümüşhane’de” dedi.



“Gümüşhane cennetten bir köşe ve kesinlikle ölmeden önce görülmesi gereken yerlerden birisi”


“Yine gelecek misiniz?” sorusuna “Kesinlikle” diye cevap veren Çevik, “Gümüşhane cennetten bir köşe ve kesinlikle ölmeden önce görülmesi gereken yerlerden birisi bence. Bugüne kadar Türkiye’nin birçok noktasını gezdik. Bizi Gümüşhane’nin en çok insanları etkiledi. Coğrafyası kadar yürekleri güzel insanlarla dolu bir şehir burası. Ben yıllardır Türkiye’yi gezerim ama Gümüşhane insanının samimiyeti, doğallığı ve temiz yüreğini hiçbir yerde görmedim” diye konuştu.


Grupta yer alan emekli güzel sanatlar öğretmeni Mümtaz Saygın ise Gümüşhane’nin hakkında hiç bilgi sahibi olmadığı bir kent olduğunu hatırlatarak, “Buranın milattan önce 4.yüzyıldan itibaren yerleşimin olduğunu, Helenistik dönem, Roma dönemi ve Hristiyanlığın bu bölgede çok etkin olduğunu gözlemledim. Özellikle Krom Vadisinde 40 civarında kilise ve şapel olması beni çok etkiledi” dedi.



“Birçok şehirdekinden daha fazla kilise ve şapel Krom ve Santa vadilerinde var”


Türkiye’de birçok şehirdeki toplam kilise sayısından daha fazla kilise ve şapelin Krom Vadisinde olduğunu ifade eden Saygın, “Planları birbirine benzeyen bu binalar bakımsız kalmış. Sadece İmera Manastırı kısmen restore edilmiş ama kapısı kilitliydi giremedik. Orada bir bekçi olması ve gelen konukların içeriye girmesini isterdim. Bu vadideki kiliselerin adını da bilemedik çünkü tabelaları yok. Hemen hemen tüm eserlerde define aramışlar hatta bazılarında insan kemikleri bile vardı. Bu tablo bizi çok üzdü. Tam bir roman ve gotik sanatları kiliseleri vardı. Krom ve Santa vadilerinde çok sayıda Hıristiyanlık tarihi eseri var ama ilgi yok, bakım yok. Harabe deniliyor ama restore edildikten sonra ören yeri denmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.



“Malzeme bol ama bakım yok, ilgi yok”


Gelirken Gümüşhane’de bu kadar tarihi eser göreceğinin aklının ucundan bile geçmediğini belirten Saygın, “Süleymaniye Mahallesi, Santa, Krom Vadilerinde eşsiz eserler var. Malzeme bol ama bakım yok, ilgi yok. Bu şekliyle bura insanlar kilise görmeye gelmezler. Ancak doğa çok güzel. Karaca Mağarası gibi yerler çok güzel ama hiç değilse şu tarihi yapılar, özellikle kiliseler biraz restore edilse sanırım daha çok ilgi çeker. Buralar tamamen bakımdan yoksun. Biz dağcı olmasak oralara gelmezdik. Bir de rehber sıkıntısı var. Şimdi ben olmasam bu grupta o tarihi eserleri kim anlatacaktı?”diyekonuştu.



Gümüşhane, İzmirli doğaseverleri büyüledi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Vali Eldivan’dan kurum amirlerine talimat: "Hizmetlerde aksaklığa mahal verilmeyecek" Bayburt’ta İl İdare Şube Başkanları Toplantısı gerçekleştirildi. Vali Mustafa Eldivan başkanlığında düzenlenen toplantıda, kamu hizmetlerinin etkinliği ve kurumlar arası koordinasyon konuları masaya yatırıldı. Kurum amirlerinin, şube müdürlerinin katılımıyla yapılan toplantıda Vali Eldivan, kamu hizmetlerinin verimli, etkin ve vatandaş odaklı bir anlayışla yürütülmesinin temel öncelik olduğunu vurguladı. Eldivan, kamu kurum ve kuruluşlarının tam bir iş birliği ve koordinasyon içerisinde çalışmasının, hizmet kalitesini artıracağını ifade etti. Toplantı kapsamında, 2025 yılı içerisinde il genelinde yürütülen çalışmalar kapsamlı bir şekilde değerlendirildi. İl genelinde Sunulan hizmetlerin mevcut durumu, devam eden projelerdeki son aşamalar ve gelecek döneme ilişkin stratejik hedefler detaylıca ele alındı. "Hizmetlerde aksaklığa mahal verilmeyecek" Vali Eldivan, vatandaşlara sunulan hizmetlerin herhangi bir aksaklığa mahal verilmeden sürdürülmesi için gerekli tüm tedbirlerin alınması gerektiğini bildirdi. Genel iş ve işlemlerin titizlikle yürütülmesi konusunda kurum müdürlerine kesin talimat veren Eldivan, kamu disiplininin önemine dikkat çekti. Toplantı sonunda Vali Eldivan, 2025 yılı boyunca özveriyle görev yapan tüm kurum amirleri ve personele teşekkür ederek, yeni dönem çalışmalarında başarılar diledi.
Malatya Malatya’da ‘Terörsüz Türkiye" konferansı AK Parti Malatya Milletvekili ve Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu Üyesi Prof. Dr. Abdurrahman Babacan, ‘Terörsüz Türkiye’ Konferansında yaptığı konuşmada, "Terörün Türkiye’ye yıllık maliyeti yaklaşık 140 milyar dolardır. Bu sorun sadece bir veya iki kişinin değil 86 milyonunun tamamının meselesidir, milletimizle birlikte, kimseyi dışlamadan ayrıştırmadan hep birlikte başaracağız. Biz çocukların ölmediği, silahların konuşmadığı bir Türkiye istiyoruz" şeklinde konuştu. Milletvekili Babacan konuşmasında, "Hiçbir siyasi kaygı duymadan, oy hesabı yapmadan, ‘yeter ki Türkiye kazansın, yeter ki milletimiz kazansın’ diyerek bu tarihi sorumluluğu üstlenen Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’ye şükranlarımı sunuyorum" dedi. Yeşilyurt Belediyesi ve Yeşilyurt Kent Konseyi tarafından düzenlenen ‘Terörsüz Türkiye’ Konferansı, Kongre ve Kültür Merkezinde yoğun katılımla gerçekleştirildi. Konferansın açılış konuşmasını yapan Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit, konferansın amacının, toplumsal farkındalığı artırmak ve terörün her türlüsüne karşı ortak bir duruş sergilemek olduğunu söyledi. Başkan Geçit, "Terörsüz Türkiye" hedefinin birlik ve beraberliğin, kardeşliğin ve güçlü demokrasinin hâkim olduğu bir Türkiye ideali olduğunu ifade ederken, " Terör; sadece can güvenliğimizi tehdit eden bir sorun değil, aynı zamanda toplumsal huzurumuzu, kardeşliğimizi ve ortak geleceğimizi hedef alan büyük bir tehdittir. Bu nedenle terörle mücadele, yalnızca güvenlik güçlerimizin değil; milletçe hepimizin ortak meselesidir. "Terörsüz Türkiye" hedefine ulaşmanın yolu ise, farklılıklarımızı zenginlik olarak gören, ortak değerler etrafında kenetlenen bir toplumsal bilinçten geçmektedir. "Terörsüz Türkiye" süreci, yüzyıllardır kangrene dönüşmüş önemli bir süreci ele alıyor. Bu sorun ülkemizin tüm enerjisini alan, ekonomik ve insan kaynaklarına darbe vuran bir sorundur. Bu ciddi sorunun kökten çözümlerle ortadan kalkması için sadece elini değil gövdesini de taşın altına koyan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’ye şükranlarımı sunuyorum. Sayın Babacan’da kurulan komisyonda çok önemli görevler üstlendi, hazırlanan raporların tüm süreçlerinde aktif bir şekilde yer aldı. Ülkemizin en ciddi sorununun çözümünde sorumluluk alması bizim için gurur vesilesidir" şeklinde konuştu. AK Parti Malatya Milletvekili ve Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu Üyesi Prof. Dr. Abdurrahman Babacan ise, terörün toplumsal yapıya verdiği zararlar, demokratik kazanımlar, milli dayanışmanın önemi ve terörle mücadelede toplumsal farkındalığın rolü üzerinden önemli değerlendirmelerde bulundu. Prof. Dr. Abdurrahman Babacan, Türkiye’nin terörle mücadelesinde gelinen noktayı değerlendirerek, terörün yalnızca güvenlik boyutuyla değil; sosyal, kültürel ve demokratik boyutlarıyla da ele alınması gerektiğini vurguladı. Terörle mücadelede gelinen nokta, milli dayanışmanın önemi, kardeşlik ikliminin güçlendirilmesi ve demokratik kazanımlarımız üzerine konuşan Milletvekili Babacan, "Terörsüz bir Türkiye hedefi, sadece devletimizin değil, toplumun tüm kesimlerinin ortak sorumluluğudur. Milli birlik ve kardeşlik duygularımızı güçlendirdiğimiz ölçüde, terörün zemin bulması da imkânsız hale gelecektir" dedi. Milletvekili Babacan, demokrasi ve hukukun üstünlüğünün güçlendirilmesinin, terörle mücadelenin en önemli unsurlarından biri olduğunu belirterek, "86 milyonunun tamamı olarak, Türk’üyle, Kürt’üyle, Arab’ıyla, Çerkeziyle, Laz’ıyla; Sünnisiyle, Alevisiyle, gayrimüslimiyle yıllardır terör belasından çok çektik, artık bu meseleyi hep birlikte hareket ederek, ülkemizin hem bugününü hem de yarınlarını düşünerek bitirmemiz gerekiyor. Bu mesele çözülmezse, yarın başka bir terör ve şiddet biçimiyle karşımıza çıkar. Ben buradan iki önemli lidere, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’ye şükranlarımı sunuyorum. 6 aylık süreçte gördüm ki inanılmaz bir samimiyetle, bu işin çözülmesi için uğraşıyorlar. Hiç bir siyasi kaygı olmadan, "oy kazanırım veya kaybederim" kaygısı taşımadan "yeter ki ülkemiz kazansın milletimiz kazansın yeter ki Türkiye kazansın" diye bu soruna bakan, bu uğurda her türlü fedakârlığı yapan, her türlü sorumluluğu üstlenen kararlı bir duruş sergiliyorlar. Gösterdikleri ufuk ve liderlikten dolayı şükranlarımı sunuyorum. Bu sorun sadece bir ve iki kişinin değil 86 milyonunun tamamının meselesidir, milletimizle birlikte, kimseyi dışlamadan ayrıştırmadan hep birlikte başaracağız" ifadelerini kullandı. "Terörsüz Türkiye’ vizyonunun devlet ve millet projesi olduğunu, Türkiye’nin birliğini, beraberliğini ve kardeşliğini isteyen herkesin bu süreçte aktif rol alması gerektiğine yürekten inandıklarını sözlerine ekleyen Milletvekili Babacan, terörün Türkiye’ye yıllık yaklaşık 140 milyar dolar maliyet oluşturduğunu, bu büyük mali kaybın Türkiye’nin ekonomik büyüme hamlelerine ciddi zararlar verdiğini, milli gelirin ise 5 trilyon dolar seviyesine ulaşabileceğini dile getirdi. Devletin bütün kurumlarının eşgüdüm içinde çalışmasıyla birlikte son yıllarda terör eylemlerinin ciddi biçimde gerileme olduğunun altını çizen Milletvekili Babacan, silahın ve şiddetin olduğu yerde hiçbir şeyin konuşulamayacağını, toplumun her kesiminin sorunlarının ortak irade, karşılıklı diyalog ve milli birlik ve dayanışma içerisinde çözülebileceğini hatırlattı. Milletvekili Babacan, konuşmasının sonunda konferansı düzenleyen Yeşilyurt Belediyesi ile Yeşilyurt Kent Konseyine teşekkürlerini sundu. Soru-cevap bölümüyle devam eden programda katılımcılar, terörle mücadele, toplumsal barış ve demokrasi konularında görüş ve düşüncelerini paylaşma imkânı buldu. Konferansı, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, Turgut Özal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Recep Bentli, AK Parti İl Başkanı Ali Bakan, MHP İl Başkanı Gökhan Gök, Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit, Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, AK Parti Yeşilyurt İlçe Başkanı Ramazan Yaylacı, AK Parti Battalgazi İlçe Başkanı Basri Kahveci, MHP Yeşilyurt İlçe Başkanı Süleyman Emre, MHP Battalgazi İlçe Başkanı İlhan İlhan, Malatya Hacı Bektaşı Veli Kültür Merkezi Vakfı Genel Başkanı Hasan Meşeli, Ticaret Borsası Başkanı Ramazan Özcan, sivil toplum ve meslek örgütleri yetkilileri, mahalle muhtarları ve çok sayıda vatandaş takip etti.