GÜNDEM - 22 Ocak 2023 Pazar 12:05

12 bin yıllık siyez taş değirmende una dönüştürülüyor, ülkenin dört bir yanında damakları tatlandırıyor

A
A
A
12 bin yıllık siyez taş değirmende una dönüştürülüyor, ülkenin dört bir yanında damakları tatlandırıyor

Kastamonu’da 12 bin yıllık ata tohumu siyeze sahip çıkarak toprakla buluşturan baba ve oğlu, siyez unundan yaptıkları erişte, makarna, tarhana ekmek ve benzeri ürünler yaparak internet üzerinden satarak farklı şehirlere gönderiyor.

Kastamonu’nun İhsangazi ilçesinde çiftçilik yapan Vahittin Ciğerci, oğlu Sabahattin Ciğerci ve torunu Yasin Ciğerci, 12 bin yıllık coğrafi işaretli ata tohumu siyezi toprakla buluşturmaya devam ediyor. İlçedeki arazilerinde 12 bin yıllık siyezi yaşatmaya devam eden aile, hasadın ardından elde ettikleri siyezleri, taş değirmende öğüterek una dönüştürüyor. Daha sonra elde ettikleri undan, siyez eriştesi, siyez makarnası, siyez gevreği, siyez tarhanası, siyez ekmeği, siyez bulguru internet aracılığı ile Türkiye’nin dört bir yanındaki müşterilerine satıyor. 12 bin yıllık geleneği yaşatan aile, siyezden ürettikleri ürünlere vatandaşların ilgisinin her geçen gün arttığını söyledi.

"Türkiye’nin dört bir yanına gönderiyoruz”

Siyezin yanı sıra, ata tohumu karabuğdayı da yetiştirdiklerini söyleyen Sebahattin Çiğerci, “Kendi taş değirmenimizde kendi ürettiğimiz siyez ununu yapmaktayız. Bu gece de siyez ununu taş değirmenimizde üretiyoruz. Aynı zamanda karabuğdayı da yetiştirerek un yapmaktayız. Kurduğumuz marka ile ürünlerimizi Türkiye’nin dört bir yanına gönderiyoruz” dedi.

"Kendimiz değirmende işliyoruz"

Dedesinden aldığı geleneği babası ile birlikte yaşatan Yasin Ciğerci ise, “12 bin yıllık ata tohumu siyez buğdayının haşatından sonra şu an kendi taş değirmenimizde siyez unumuzu yapıyoruz. Kendi taş değirmenimizde çektikten sonra siyez eriştesi, siyez makarnası, siyez tarhanası, siyez bulguru ve siyez ekmeğini yapıp Türkye’nin her yerine kargo ile gönderiyoruz. Biz üreticiyiz. Kendi ektiğimiz siyezi kendimiz değirmende işliyoruz. Bununla gurur duyuyorum. Çünkü kendi toprağımızda kendi ürünümüzü üretebiliyoruz. Karabuğdayı da ektikten sonra Türkiye’nin her yerine gönderiyoruz” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Muğla’da Hz. Mevlana 752. Vuslat Yıldönümünde anıldı Muğla’da Hz. Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin vefatının 752. yıldönümü dolayısıyla ’Şeb-i Arus’ programı düzenlendi. Muğla’da faaliyet gösteren Konya Karamanlılar Derneği’nin organizasyonuyla Gazi Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen anma töreninde protokol üyeleri ve sayıda vatandaş bir araya geldi. Gecede, Mevlana’nın öğretileri ve insanlığa mirası üzerine önemli vurgular yapıldı. Programın açılış konuşmasını yapan Konya Karamanlılar Derneği Başkanı Erol Kütahyalı, Mevlana’nın sadece söz söyleyen değil, söylediklerini bizzat hayatına tatbik eden bir şahsiyet olduğunu vurguladı. Kütahyalı konuşmasında, "İnsan, bildiği için değil, bildiğini yaşadığı zaman insandır. Hz. Mevlana’nın asırlardır gönüllerde diri kalmasının asıl sebebi budur. O, sadece süslü sözler söyleyen biri değil, öğütlerini bizzat yaşayan bir kişi olduğu için hala aramızdadır. Geçmişte olduğu gibi, önümüzdeki asırlarda da hoşgörü timsali Hz. Mevlana’yı anmaya ve onun felsefesini içimizde yaşatmaya devam edeceğiz" dedi. Törene katılan Muğla Vali Yardımcısı İsmail Soykan ise Mevlana’nın evrensel değerlerine dikkat çekti. Soykan, Mevlana’nın 1207 yılında Belh şehrinde doğup 17 Aralık 1273’te Konya’da vuslata erdiğini hatırlatarak şunları söyledi: "Mevlana’nın insan anlayışının temelinde; nefsini arındırarak ilahi aşka ulaşmak vardır. Bu yolun temel taşları aşk, sabır, tevazu ve hoşgörüdür. Bu özellikler o dönemde olduğu gibi bugün de toplum olarak en çok ihtiyaç duyduğumuz değerlerdir. Bu felsefeyi ve Hz. Mevlana’nın ruhunu yaşatan bu güzel geceyi organize eden Konya Karamanlılar Derneği Başkanı’na ve üyelerine teşekkür ediyorum." Konuşmaların ardından programın finalinde gerçekleştirilen ve manevi atmosferin doruğa çıktığı semazen gösterisi, katılımcılar tarafından büyük bir ilgi ve beğeniyle izlendi.