KÜLTÜR SANAT - 24 Ekim 2022 Pazartesi 16:25

Adıyaman, kültür, sanat ve gastronomi turizminin başkenti olmaya aday

A
A
A
Adıyaman, kültür, sanat ve gastronomi turizminin başkenti olmaya aday

Tarih boyunca uyumun, barışın ve dengenin hüküm sürdüğü, binlerce yıllık gizemiyle dünyayı kendine hayran bırakan Kommagene Krallığı, coşkulu bir keşif şölenine ev sahipliği yaptı. “Adıyaman’da Turizm Sektörünün Canlandırılması Projesi” kapsamında Adıyaman’da buluşan Türkiye’nin dört bir yanından sanatçılar, tarihçiler, yazarlar, turizmciler ve gastronomi şefleri; bölgenin eşsiz lezzetlerini, tarihi ve kültürel mirasını görkemli bir şölenle adım adım keşfetti.

Celil Nalçakan, Güvenç Dağüstün, Ilgıt Dağüstün, Coşkun Aral, Hazer Amani gibi alanının öncü isimleri, Adıyaman’ın kültür, sanat ve gastronomi yolculuğuna destek için bir araya geldi.

Şölenin açılış konuşmasını yapan Adıyaman Valisi Mahmut Çuhadar, binlerce yıl öncesine uzanan tarihiyle Adıyaman’ın keşfedilmemiş birçok zenginliği olduğuna dikkat çekerek, “Bugüne kadar bildiklerimizin dışında hala araştırılan, kazı çalışmaları devam eden alanlar var. Adıyaman’ı kültür, sanat ve gastronomi turizminin başkenti yapmayı, 100 bin olan turist sayısını yüzde 100 artırarak 200 bin turist sayısına ulaşmayı hedefliyoruz. Adıyaman’ın turizmi canlandığında yalnızca Türkiye değil dünya turizmine de çok büyük katkıları olacak. Adıyaman’ın yeni turizm destinasyonu haline gelmesi için Kommagene Krallığı’nın eşsiz tarihi mirası paha biçilmez bir değer taşıyor. Adıyaman’ın tarihi birikimi, kültürel zenginliği, doğal güzellikleri ve gastronomisi, turizmi için büyük değer oluştururken, bu sayede gelişen turizm imkânları bölgenin bir bütün olarak kalkınmasında büyük rol oynayacak” dedi.

“Adıyaman’da Turizm Sektörünün Canlandırılması Projesi”, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti mali işbirliği çerçevesinde finanse edilen ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yürütülen Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında destekleniyor. Adıyaman Valiliği’nin yürütücüsü olduğu proje ile Adıyaman’da turizm sektörünün rekabet gücünü artırmak ve bu sayede bölgenin sosyoekonomik gelişimine katkıda bulunmak amaçlanıyor.

Adıyaman, kültür, sanat ve gastronomi turizminin başkenti olmaya aday

Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti eş finansmanıyla desteklenen “Adıyaman’da Turizmin Canlandırılması Projesi” kapsamında 9 ören yerine karşılama merkezleri yapıldığına, aynı zamanda Kommagene Kültür Merkezi’nin yapımının tamamlanarak açıldığına dikkat çeken Vali Çuhadar, şunları söyledi: “Adıyaman’ı kültür, sanat ve gastronomi turizminin başkenti yapmayı hedefliyoruz. Tarihiyle, coğrafyasıyla, iklimiyle, yerel lezzetleriyle bu potansiyele sahibiz. Düzenlediğimiz bu Keşif Şöleni bir başlangıç ve devamını getireceğiz".

Her şeyin başladığı yer: Kodak
Keşif şöleninde, proje kapsamında yeniden inşa edilen ve aynı zamanda Adıyaman’ın ilk halk kütüphanesi olma özelliği taşıyan bina, bugünkü adıyla Kommagene Kültür Merkezi'nde, 2006 yılında başlayan ve “Adıyaman’da Turizm Sektörünün Canlandırılması Projesi”nin ortaya çıkmasına da temel oluşturan Kommagene Yönetim ve Uygulama Planı ile ilgili bilgiler veren ODTÜ Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Neriman Şahin Güçhan, “Kommagene Kültür Merkezi yani KODAK binası yani Kommagene’nin odağı. Çünkü her şeye, gelen ziyaretçilerin bu coğrafyadaki keşif turlarına buradan başlayacağız” dedi.

Adıyaman kadın girişimciyle büyüyecek
Kadın girişimci Zahide Durmaz Akar, Adıyaman'da yöre kadınlarının giydikleri, yok olmaya yüz tutmuş yöresel kıyafetlerini “Besi bebek”lerle dünyaya tanıtıyor. Büyükannesinden aldığı ilhamla Anadolu’nun renklerini bu bebeklere nakşeden, geleneksel Besi bebeklerini 26 yıldır üreten Akar, Adıyamanlı kadınlara iş imkânı da sağlıyor. Kadın girişimlerini her alanda desteklemeyi sürdüren Adıyaman, ev ekonomisini güçlendirmek üzere önümüzdeki dönem projeleriyle de adından söz ettirecek.

UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesinde yer alan, “güneşin doğuşu ve batışının dünyada en güzel izlendiği yer” olarak nitelendirilen Nemrut Dağı muhteşem bir gösteriye sahne oldu. Kommagene Krallığı'na ait tümülüs ve dev heykeller arasında usta oyuncu Celil Nalçakan’ın yankılanan tiradıyla, konuklar Nemrut’ta büyüleyici bir gün batımına şahitlik etti.

Keşif şöleninde, tarihi 13. yüzyıla uzanan Kâhta Kalesi’nin büyülü ambiyansı, operanın notalarıyla birleşti. Tarihi kalenin yüksek surları arasında opera sanatçısı Güvenç Dağüstün’ün güçlü sesi ve Ilgıt Dağüstün’ün piyanosundan yükselen ezgiler konuklar tarafından hayranlıkla dinlendi.

Gastronomi turizminde de cazibe merkezi olma yolunda ilerleyen Adıyaman'da, yoğurtlu buğday çorbası, kavurmalı hitap, içli köfte (kızarmış ve haşlanmış), Adıyaman tava, kara kavurma, pilav topak helvası büyük beğeni topluyor.

Adıyaman’ın gözbebeği Besni ilçesine bağlı bir köy olan Kızılin, Fırat’ın masmavi sularının kıyısında turizmin yeni cazibe noktası olarak yerini alıyor. Kommagene Krallığı’nın başkenti Samosata’yı güneydeki Zeugma şehrine bağlayan ve zamanında dünyanın dört harikasından biri olarak tanımlanan köprüsü ile ünlü Kızılin’de sanatçı Beste Dündar’ın “Nehir Kuşları & Uçuş Desenleri Sergisi” dikkat çekti.

Kommagene Krallığı'ndan, 20. yüzyılın ortalarına kadar yerleşim yeri olarak kabul edilen eski Besni, dünden bugüne harabeler ve hikâyeleriyle biliniyor. Eski cami, hamam ve köprülerden bazıları bugün hala meraklılarını ağırlamaya devam ediyor. Bereketli toprakları ve üzümüyle meşhur olan yöre, hasat zamanında ise adeta bir şenlik alanına dönüşüyor. Şölen kapsamında, Doç. Dr. Ebru Güzel’in gerçekleştirdiği "Yeni Öncüler: Toprağa Dönüş Hareketi ve Ekolojik Bilinç” sohbeti ise Anadolu Topraklarının eşsiz mirasını gözler önüne serdi.

Cihan Kizir

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hakkari Yüksekova-Irak arasındaki turizm ağı genişliyor Hakkari’nin Yüksekova ilçesi sınır komşularıyla turizm ağını geliştirmeye devam ederken, Irak’tan gelecek olan 15 acente için bilgilendirme öncesi Başkan Cevdet Özgökçe başkanlığında toplantı yapıldı. Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Doğu Anadolu Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Cevdet Özgökçe, Hakkari Esnaf ve Sanatkarlar Odası, Yüksekova Esnaf Sanatkârlar Odası (YESO) öncülüğünde başlatılan Iran-Yüksekova arasındaki turizm atağı için bir araya gelindi. İlçenin Cengiz Topel Caddesi üzerinde bulunan Zagroz İş Merkezi’nin Yüksekova Esnaf ve Sanatkarlar Odasında bir araya gelen STK’lar, iş adamları ve yerel esnaflarca, Irak’ın güney kenti ve Yüksekova arasındaki geliş-gidiş bağlantılarını hızlandırmak için 4 günlük ziyaret öncesi görüşme toplantısı yapıldı. Yapılan toplantıda, Hakkâri ve ilçelerine, Van’a Irak’ın güney kentinden gelen misafirler için görüşmeler yapıldı. Toplantıya, TÜRSAB Başkanı Cevdet Özgökçe, Hakkari Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı İsmail Akboğa, Yüksekova Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Vedat Çoğaç, Yüksekova Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyesi Zeki Gürdal, iş adamı ve Bubi Van Seyahat Acentasının Ebubekir Zirek ve çok sayıda esnaf katıldı. Yüksekova’nın büyümesi için yeni turizm rotasına başladıklarını belirten TÜRSAB Başkanı Cevdet Özgökçe, “Hakkari ve bölgesinin turizmini geliştirmeyi, büyütmeyi göz önüne alarak yola çıktık. Bölgedeki yeni rotaları oluşturmak için buradayız. Allah nasip ederse 21 Mayıs’ta Irak’ın güneyinde Arap bölgesinde 15 tane seyahat acentesinin Hakkâri’ye davet ettik. Acenteleri 2 gün Hakkâri ve 2 gün Van olmak üzere 4 gün ağırlayacağız. Yakın bir süreçte de buradaki sektörle bir araya gelip Türkiye’de iç pazarda kültür turları yapan büyük tur operatörleri ile acenteleri Yüksekova’ya davet edip coğrafyamızı tanıtmayı planlıyoruz. Bölgedeki turizmi mevsimsellikten çıkartıp 12 aya yaymak istiyoruz. Nitelikli turisti buraya getirebilmek için bugün buradayız. Bildiğiniz üzere geçen sene Yüksekova’ya Hilton oteli yapıldı. Çok güzel bir otel. Yaklaşık 170 tane odası var, bu da bizim elimizi güçlendiriyor. TÜRSAB olarak geçen yıl gibi bu yıl da ağırlığımızı bu bölgeye vereceğiz” ifadelerini kullandı.
İstanbul Türk Hava Yolları, Taş Tepeler Projesi’nin ana sponsoru oldu Türk Hava Yolları 2024 – 2029 yılları arasında Taş Tepeler Projesi’nin ana sponsoru ve karşılama merkezi ile araştırma merkezinin isim sponsorluğunu üstlendi. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy anlaşmayla ilgili olarak “Türk Hava Yolları ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasındaki işbirliğinin artarak devam edeceğine inanıyorum.” açıklamasında bulundu. Sponsorluk imza töreninde konuşan Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat; "Özelde Göbeklitepe ve genelde ise 12 ayrı antik yerleşim yerinden oluşan Taş Tepeler yöresi sadece Türkiye’deki değil dünyadaki en önemli keşiflerden ve kazı alanlarından birisidir. Bildiğiniz üzere Türk Hava Yolları olarak dünyanın birçok farklı bölgesinde ülkemiz turizmine katkı sağlamak ve ülkemizi tanıtmak için etkinlikler düzenliyoruz. Amerika’dan Uzakdoğu’ya ve Avustralya’ya uzanan bir yelpazede düzenlediğimiz bu etkinliklerde Taş Tepeler’in tanıtımına özel ihtimam gösteriyor bu güzide belgeyi tanıtmak ve turizme katkı sağlamak için çalışıyoruz. Türk Hava Yolları olarak Taş Tepeler projesinin sponsorluğunu üstlendiğimizi bildirmekten gurur ve mutluluk duyuyorum. Türk Hava Yolları olarak Taş Tepeler projesinin ana sponsoru ve Karşılama ile Araştırma Merkezi’nin isim sponsoru oluyoruz. Uzun soluklu bir proje olan Taş Tepeler projesine hep birlikte katkı sağlamaya Taş Tepeler’i, Şanlıurfa’yı ve ülkemizi dünyanın dört bir tarafına tanıtmaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı. Taş Tepeler anlaşmasına dair açıklamalarda bulunan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, “Özellikle Anadolu Arkeoloji konusunda çok büyük bir envantere sahip. 2018’den itibaren bu arkeolojik değerlerin gün yüzüne çıkarılması ve çıkarılan envanterin korunması açısından yeni bir politika uyguluyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak çok yoğun çalışmalara öncelik ediyoruz. Türkiye geneline baktığımızda 144 noktada yerli kazı başkanlığı, 32 noktada yabancı kazı başkanlığı vardı. Bu sene yeni projemizle birlikte hem kazı başkanlıklarının tamamı yabancı kazı başkanlıklarının olduğu yerlerde, yerli kazı başkanlıklarıyla takviye edildi hem de ekip, ekipman ve bütçe olarak desteklenerek 12 aylık kazı programın alındı. Burada sevinerek söylemem gerekiyor ki Taş Tepeler projesi geleceğe miras kapsamına alınmış projelerin başında geliyor. Geçen sene Türkiye’de 720 noktada kazı ve kurtarma çalışması yapıldı ve bu dünyada rekordur. En çok yıllık kurtarma çalışması yapılan ülke olduk. 2024’te bu sayıyı 750’ye çıkartmaya çalışıyoruz. 2026’da da yıllık 800’lük kazı çalışması projelendirerek bu süreci arttırarak dünya genelindeki liderliğimizi devam etmek istiyoruz.” dedi Konuşmasına Taş Tepeler projesi çalışmalarından söz ederek devam eden Bakan Ersoy, “Özellikle 2021 yılında başlatılan Taş Tepeler projesiyle daha önceleri sizin Göbeklitepe olarak bildiğiniz projeyi çok daha geniş bir alana yaydık. Özellikle Göbeklitepe, Karahantepe, Gürcütepe veya Harbetsuvan gibi 11 ayrı bölgeye yayılarak çalışmalar devam ediliyor. Burada Karahantepe ve Göbeklitepe’de özellikle Taş Tepeler projesinde Şanlıurfa müzemizin denetiminde İstanbul Üniversitesi arkeoloji ana bilim dalıyla birlikte detaylı bir çalışma yapıyoruz. Bu çalışmalar sadece bir üniversite ile sınırlı değil. Şu anda 21 tanesi yabancı olmak üzere yaklaşık 32 tane üniversite ve enstitü birçok akademik kurumla iş birliği yaparak bu çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Şu anda arkeoloji konusunda Türkiye’deki en geniş kapsamlı arkeoloji projesi olarak da bu benimsenmiş durumda. Hatta Karahantepe özelinde 2023 yılında 32 ülkeden 970 hakemin katıldığı bir süreçte. Dünyanın en önemli 9 projesinden biri olarak kabul edildi.” ifadelerini kullandı. Konuşmanın sonlarında Türk Hava Yolları ile yapılan anlaşmanın önemine vurgu yapan Ersoy, ”Bu sponsorluk çok önemli. Türk Hava Yolları ile yaptığımız bu çalışmalar kapsamında bu yıl içinde laboratuvarların da olduğu bir araştırma merkezini hayata geçireceğiz. Karahantepe’de önümüzdeki sene ziyaretçi merkezini oluşturacağız. Geçen sene deprem sebebiyle ertelemiş olduğumuz Dünya Neolitik Kongresi’ni 4 – 8 Kasım tarihlerinde Harran Üniversitesi’nde gerçekleştireceğiz. Ben Türk Hava Yolları ile Kültür ve Turizm Bakanlığı işbirliğinin ilerleyen yıllarda artarak devam edeceğini düşünüyorum. Zaten turizm açısından da bakıldığı zaman 330’dan fazla noktaya direkt uçuşuyla Türk Hava Yolları inanılmaz bir hizmet sunuyor. İnşallah bu sinerjiyi katlayarak devam ettireceğiz. Bugün imzalayacağımız anlaşmanın protokolünün de daha nice hayırlı protokollere vesile olmasını diliyor, teşekkür ediyorum.” dedi. Bakan Ersoy’un konuşmasının ardından karşılıklı olarak imzalanan anlaşma sonrası ikili basın mensuplarına poz verdi. Program “Connect To Türkiye” Etkinliği ile devam etti.
Balıkesir Ulusal doğal gaz boru hattı Dursunbey’e geliyor Taşımalı CNG sistem ile 2021 yılında Dursunbey’e kazandırılan doğal gaz, 2025 yılında Dursunbey’e ulusal hat ile gelecek. Orhaneli üzerinden gelecek olan hatta çalışmalar başladı. Dursunbey’de gerçekleştirdiği projeler ile isminden sıklıkla söz ettiren Belediye Başkanı Ramazan Bahçavan, sözünü verdiği doğal gaz ulusal boru hattı projesine, BOTAŞ yetkililerinin de katıldığı törende start verdi. Dursunbey 2. Etap TOKİ konutları üzerinde bulunan şantiye alanından başlayan projenin açılış törenine Belediye Başkanı Ramazan Bahçavan, BOTAŞ Kontrolör Amiri Abdullah Kılıç, Belediye Meclis üyeleri, ilçe muhtarları, STK temsilcileri, yüklenici firma yetkilileri, çeşitli kurum ve kuruluşlardan yetkililer ile çok sayıda vatandaş katıldı. Açılış konuşmasını yapan Başkan Bahçavan, yıllardır hayalini kurmuş oldukları bir projenin gerçekleşmesine bu törende şahitlik ettiklerini belirtti. Dursunbey’in yüzde yetmişinin ormanlarla kaplı olduğu halde hava kirliliğinin yaşandığını söyleyen Bahçavan; “Allaha şükür çabalarımız sonuç verdi. Burada BOTAŞ’ın yetkilileri var, onların nezdinde Enerji Bakanlığımıza ve BOTAŞ Genel Müdürümüze çok teşekkür ediyorum. İlk etapta bakanlığımızın çabaları, bizlerin onlara defalarca gidip gelmemizle taşımalı sistem doğal gaza kavuştuk. Tabi o da bir yere kadar. Tüm Dursunbey’in daha konforlu doğal gaza kavuşması, OSB’mizde de doğal gaz ihtiyacı olması nedeni ile ulusal doğalgaz için de girişimlerimiz oldu. 37,5 kilometrelik bu hatta Büyükorhan’a doğru çalışmalar hızlı bir şekilde başladı. Ben bu çalışmalara vesile olan en başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Enerji Bakanımıza, BOTAŞ Genel Müdürümüze, BOTAŞ yetkililerine ve elini taşın altına koyan kıymetli müteahhidimize çok teşekkür ediyorum” dedi. Çalışmalar hakkında teknik bilgi veren BOTAŞ Kontrolör Amiri Abdullah Kılıç ise “Büyükorhan ilçesinden aldığımız doğal gazı Dursunbey’de yapacağımız PİG istasyonuna yaklaşık 38 kilometrelik bir hatla getireceğiz. Projemizin yer teslimi 27 Mart 2024’te yapıldı. Toplam yapım süresi 1 yıl olacak. Projemizin bitiş süresi ise 27 Mart 2025 olarak belirlendi. Ama biz bu projeyi bir yıl kadar uzatmak istemiyoruz. Mümkün olan en kısa sürede inşallah Kasım ayı gibi bitirmeyi planlıyoruz. Güzergâh açma çalışmalarımız başladı. Bu sürede yaklaşık olarak 3 km güzergâh açtık. Güzergâh açma çalışmalarımız devam ederken önümüzdeki hafta itibari ile boru dizmeye ve kaynak yapmaya başlayacağız. Yapılacak olan testlerin ardından yıl sonuna doğru bu hatta gazı vermeyi planlıyoruz” dedi. Konuşmaların ardından Dursunbey Müftüsü Ali, Öztürk tarafından dua yapılırken, sonrasında ise kurban kesildi. Törenin ardından güzergâhta incelemelerde bulunan katılımcılar, yüklenici firma yetkililerine kolaylıklar diledi.