GÜNDEM - 03 Ekim 2019 Perşembe 10:13

Ayder Yaylası'nı 8 ayda yarım milyon turist ziyaret etti

A
A
A
Ayder Yaylası'nı 8 ayda yarım milyon turist ziyaret etti

Rize'nin dünyaca ünlü turizm merkezi Ayder Yaylası 2019 yılının ilk 8 ayında toplamda 574 bin 550 kişiyi ağırladı.

Doğu Karadeniz’in incisi olarak bilinen, Rize'nin Çamlıhemşin ilçesine bağlı bin 350 rakımdaki Ayder Yaylası 2019 yılında turist akınına uğradı. Doğa Koruma ve Milli Parklar 12. Bölge Müdürlüğü’ne bağlı Kaçkar Dağları Milli Parkları’na bağlı Ayder’in yanı sıra Badara, Gito, Huser, Pokut, Elevit, Amlakit, Kavron gibi yaylalarda da turistler doyasıya eğlenerek 2019 yılında yeşilin ve doğanın tadını çıkarttı.

Kış aylarında a yaz aylarında olduğu gibi rağbet gören Ayder Yaylası'na Ocak ayında 17 bin 400, Şubat ayında 6 bin, Mart ayında ise 9 bin 300 kişi kışın tadını çıkarttı. Hava şartlarının değişmesi ve sıcaklıkların biraz daha artmasıyla ise yaylalara olan rağbet biraz daha arttı. Nisan ayı içerisinde 21 bin 700 kişinin ziyaret ettiği Kaçkar Dağları Milli Parkları’na bağlı Ayder’i Mayıs ayında ise 32 bin 50 kişi ziyaret etti.

Yaz mevsiminin gelmesiyle ve eğitim ve öğretime verilen ara nedeniyle bölgeye gelen ziyaretçi sayısı katlanarak arttı. Mayıs ayında 32 bin 50 kişi olan ziyaretçi sayısı Haziran ayında 3 katına kadar çıktı. Öyle ki Haziran ayında Ayder yaylasını da kapsayan Kaçkar Dağları Milli Parkları’nı toplamda 90 bin 300 kişi ziyaret etti.

2019 yılında Ayder Yaylası ve içerisinde barındığı Kaçkar Dağları Milli Parkları'nı Temmuz ayında 199 bin 700 kişi ziyaret ederek yılın turist rekoru kırıldı. Ağustos ayında ise 198 bin 700 kişinin geldiği bölge böylelikle 8 ayda toplamda 574 bin 550 kişiyi ağırlamış oldu.

1 Haziran ve 9 Haziran tarihleri arasında Çamlıhemşin’e bağlı Ayder yaylası, Çinçiva olarak bilinen Şenyuva’yı, Zilkale, Pokut, Gito, Heser, Avusor, Badara yaylarını on binlerce kişi ziyaret etti. Doğa Koruma ve Milli Parklar 12. Bölge Müdürlüğü’ne bağlı Kaçkar Dağları Milli Parkları’na yani Ayder Yaylası ve Zilkale’ye ise 80 bin 612 kişi biletli giriş gerçekleştirdi.

Turist Sayısının artmasıyla çirkinlikte artmıştı

Doğu Karadeniz’in incisi Ayder’e gelen turist sayısın artmasını fırsata çevirmek isteyen bölge halkı, festival alanının çeşitli yerlerinde salıncaklar kurmaya başlamıştı. Fotoğraf çektirmenin 15 lira ile 50 liranın arasında değiştiği salıncaklar ilk olarak Rize Valisi Kemal Çeber’in dikkatini çekti. Çeber yaptığı açıklamada görüntü kirliliğine sebep olan salıncaklar konusunda Ayder’in bağlı olduğu Çamlıhemşin Belediyesinin gereğini yapması gerektiğinin altını çizmişti.

Bakan Kurum son noktayı koydu, salıncaklar kaldırıldı

1-2 salıncakla başlayan serüvenin önü alınamayınca bölgeyi incelemeye gelen Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, salıncak kirliliğine dikkat çekerek “Buranın değerini aşağıya çekecek şeylere müsaade edemeyiz” dedi. Ziyaretin ardından çıkan kararla 1 Eylül itibariyle salıncaklar için kaldırılma kararı alındı. 1 Eylül günü sabahın ilk ışıklarıyla bölgeye giren yetkililer salıncakları birer birer sökmeye başladı. Salıncakları güçlendirmek adında dökülen betonlar kırılarak yerini yeniden toprağa bıraktı.

Ayder'de kentsel dönüşüm başlıyor

İhalesi tamamlanan bin 700 araçlı otopark ile ilk kazmanın vurulacağı Ayder’de kentsel dönüşüm yıl sonuna kadar başlıyor. Konu hakkında açıklama yapan Rize Valisi Kemal Çeber "Vatandaşlarımız henüz alanda bir şey göremediler ama bu işin bürokrasisi, hukuku ve tekniği anlamında hemen hemen işin sonuna geldik ve kısa zaman içerisinde otopark için ilk kazmayı vuracağız. İhalesi yapıldı Ankara'da. 1700 araçlı bir otopark Ayder'in girişinde doğaya çevreye son derece duyarlı bir yapı olacak şekilde başlıyoruz. Kısa zamanda temelini atacağız. Ondan sonra kısa zamanda etaplar halinde öncelikle kaplıcalar denen alanda yeni otel binamız ve oraya taşıyacağımız işletmeler sonrada yine etaplar halinde komple düzenlemeyi kapsayacak şekilde dönüşüm faaliyeti devam edecek” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Dönüşümün Takipçisi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın projeyi yakından takip ettiğinin altını çizen Vali Çeber “Ayder projesi sayın Cumhurbaşkanımızın bizzat talimatıyla yürüyen bir proje. Biz Ayder'i tekrar eski özgün haline olabildiğince yaklaştıracak şekilde olmasına gayret ettiğimiz projeyi hassasiyetle takip ediyoruz ve otoparkla beraber inşallah bu sene sonuna kadar çalışmalara başlıyoruz" ifadelerini kullandı.

Hasan Fehmi Demir

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Muğla Büyükşehir’den 13 ilçede çevre temizliği seferberliği Muğla Büyükşehir Belediyesi, çevre bilincini artırmak ve daha temiz bir kent oluşturmak amacıyla 13 ilçede eş zamanlı olarak yürütülecek çevre temizliği seferberliğinin ilk etabını geçtiğimiz haftalarda Ula Göleti’nde başlatmıştı. Seferberliğin ikinci durağı ise Yatağan oldu. Muğla Büyükşehir Belediyesi ve Yatağan Belediyesi koordinasyonunda gerçekleştirilen çevre temizliğine; Yatağan Belediye Başkanı Mesut Günay, Muğla Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Hicran Karabıyık ile çok sayıda vatandaş katıldı. Temizlik çalışmalarında süpürge araçları, su tankerleri, çöp taksi araçları ve temizlik personelleri görev aldı. Muğla Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Hicran Karabıyık, "Ula’da başlattığımız temizlik seferberliğini bugün Yatağan’da, Yatağan Belediyemizle birlikte sürdürüyoruz. Amacımız Muğla’nın tüm ilçelerinde çevre temizliğini toplumsal bir harekete dönüştürmek ve çevre farkındalığını artırmak. Bugün burada bizimle birlikte olan emekçi arkadaşlarımıza ve çevre duyarlılığı gösteren vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum. Bu imkânı sağlayan Muğla Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ahmet Aras’a ve Yatağan Belediye Başkanımız Sayın Mesut Günay’a teşekkür ederiz" dedi. Başkan Aras "Temiz bir çevre, ortak sorumluluğumuzdur" Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, "Muğla’mızın doğasını, sokaklarını ve yaşam alanlarını korumak hepimizin ortak sorumluluğudur. 13 ilçemizi kapsayan çevre temizliği seferberliğimizle yalnızca temizlik çalışması yapmıyor, aynı zamanda çevre bilincini artırmayı hedefliyoruz. Ula’da başlattığımız bu çalışmayı Yatağan’da sürdürerek tüm ilçelerimize yayacağız. Büyükşehir ve ilçe belediyelerimizin iş birliğiyle, vatandaşlarımızın da desteğiyle daha temiz, daha yaşanabilir bir Muğla için çalışmaya devam edeceğiz" dedi.
Karabük KBÜ’de TÜBİTAK 2209 başvuruları 4 yılda 66’dan 755’e çıktı Karabük Üniversitesi’nde (KBÜ) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) 2209-A ve 2209-B programlarına yapılan başvurular, son dört yılda 11 kat artarak 755’e ulaştı. Karabük Üniversitesi, proje ve araştırma temelli akademik yaklaşım doğrultusunda TÜBİTAK 2209-A ve 2209-B Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri Destek Programlarına yönelik başvurularda önemli bir artış kaydetti. Verilere göre KBÜ’den 2022 yılında 66 proje başvurusu yapılırken, bu sayı 2023’te 348’e, 2024’te 505’e yükseldi. 2025 yılında ise başvuru sayısı 755’e ulaşarak bugüne kadarki en yüksek seviyeye çıktı. Destek almaya hak kazanan proje sayısı da yıllar itibarıyla artış gösterdi. 2022’de 35 proje desteklenirken, 2023’te kabul edilen proje sayısı 158 oldu. 2024 yılında ise 200 proje TÜBİTAK desteği almaya hak kazandı. 2025 yılına ilişkin değerlendirme süreci devam ediyor. KBÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık, başvurulardaki artışına dikkat çekerek, "Karabük Üniversitesi’nde araştırma ve proje üretimini stratejik bir öncelik olarak ele alıyoruz. Oluşturduğumuz proje geliştirme ekosistemi, akademik rehberlik faaliyetleri ve kurumsal destek mekanizmaları sayesinde öğrencilerimizin TÜBİTAK programlarına ilgisi her yıl artıyor" ifadelerini kullandı. Kırışık, lisans düzeyinde araştırma odaklı düşünme kültürünün üniversitenin bilimsel üretim kapasitesini güçlendirdiğini belirterek, "Proje temelli akademik yaklaşımımızı önümüzdeki dönemde de kararlılıkla sürdüreceğiz" dedi.
Kastamonu Emekli polis, ahşap hat sanatıyla evini adeta müzeye çevirdi Bomba imha uzmanı olarak görev yaptığı polislik mesleğinden emekli olduktan sonra ahşap hat sanatıyla uğraşmaya başlayan Şaban Meşeoğlu, yaptığı eserleriyle adeta evini müzeye dönüştürdü. Meşeoğlu en büyük hayalinin Kayı sancağını işlediği ahşap tabloyu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hediye etmek olduğunu söyledi. Kastamonu’nun İhsangazi ilçesine bağlı Embiya köyünde yaşayan 73 yaşındaki emekli polis Şaban Meşeoğlu, 1993 yılında emekli olduktan sonra gittiği Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Türbesi’nde Arapça "Allah" yazılı levhadan etkilenerek ahşap oyma sanatına yöneldi. Uzun yıllar bomba imha uzmanı olarak görev yapan Meşeoğlu, emekliliğini adeta ahşap oyma sanatına adadı. Hat sanatını ahşaba işleyen ve ahşap oyarak çeşitli kabartmalar yapan Meşeoğlu, yıllar içinde yaptığı eserleriyle evini adeta bir müzeye dönüştürdü. Yaşlılığı sebebiyle sanatına devam edemeyen Meşeoğlu, en büyük hayalinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, Kayı sancağını işlediği ahşap tabloyu hediye etmek oluğunu söyledi. Türkiye’yi yağtığı SİHA’larla gururlandırdığı için BAYKAR Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar’a, kargo ile çift başlı kartal figürü işlemeli tablo gönderdiğini kaydeden Meşeoğlu, tablonun Selçuk Bayraktar’a ulaşıp ulaşmadığını çok merak ettiğini ifade etti. "Evimi müze haline getirdim" Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli’nin türbesindeki hatların kendisine ilham olduğunu söyleyen Meşeoğlu, "Türbede baktım camekan içerisinde üçgen şeklinde bir yazı var, kufi şeklinde yazıyor. Öğrendim ki kenarlarda Muhammed, ortada Allah yazıyor. Ben, Sezai Karakoç’un şiirleriyle büyüdüm, şiirlerinde, ‘kuşların yuvasına hak yol İslam yazacağız’ der. ’Bu üçgen bizim kültürümüzde yok, sen nereden buldun’ diyenler oldu. Ben, bu yazıyı 5 sene cebimde gezdirdim. En son sanayiye gittim, 7 levha yaptım. Öbür sene 20 levha yaptım. Benim ahşap oymada az çok bir becerim var. Hatta çocukluğumda ortaokula giderken ben bir mezarlık imalathanesinde çalıştım. O arada hilal içerisinde bozkurt resmi yaptım. Evimde 2 odanın duvarlarını oymalarla süsledim. Evimi müze haline getirdim" dedi. İsrail menşeli ürünleri yasakladığı için Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro’ya da ulaşmak istediğini söyleyen Meşeoğlu, "Maduro, bizim İslam ülkelerinin yapamadığını yaptı. Hristiyan bir ülke. Amerika’dan ülkesine gelecek İsrail ürünlerini yasakladı. Filistin’e destek verdi. İslam ülkeleri bunu yapamadı. Ben ona Kastamonu’daki Şeyh Şaban-ı Veli’nin sancağını göndermek istiyorum ama benim kolum kısa. Maduro’ya ulaşmak için bana yardımcı olunursa çok sevinirim" diye konuştu. "İnsanın ruhunu rahatlatıyor" Yaptığı eserlerin büyük bir emek istediğini kaydeden Meşeoğlu, "Bu oymanın zamanı falan olmaz. Bunu gece çalışıyorsun, gündüz çalışıyorsun. Kereste sesini duymak, dinlemek, çizimlerini yapmak çok farklı bir olay. Bu olay öyle göründüğü gibi basit bir olay değil. Aşağı yukarı 15 senedir falan ben bu işlerle uğraşıyorum. Bir eseri meydana getirmek çok büyük bir olaydır. İnsanın ruhunu rahatlatır, bunlara bakmak benim için çok büyük bir olay. Güzeli seviyorum, güzel olan her şeyi seviyorum" şeklinde konuştu. "Kendisi bizlere ahşap oymasını öğretti" İhsangazi ilçesine bağlı Embiya köyünde 2018 yılında imam hatip olarak atanan Yunus Bademli ise Meşeoğlu’nun kendisine ahşap oymayı öğrettiğini belirterek, "O bizim ustamız, bir gün bana kendi atölyesini tanıtmak, yapmış olduğu eserleri göstermek istedi. Şaban amcayla bu şekilde tanışıklığımız başladı. O gün bugün bizim kendisi de acizane bizlere burada bu işi gösterdi, öğretti. Öğrendikten sonra bizim de eserlerimiz oldu. Şaban amcamla da onları Allah razı olsun, kendisinden çok ilham aldık" ifadeleri kullandı. (Vİ-MK-
Ankara Palandöken: "2026 yılına herkes borçsuz girmek istiyor" Son yapılandırma ile devletin yaklaşık 156 milyar TL tahsil ettiğini hatırlatan TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, "Artık 2026 yılına sayılı günler kaldı. Bildiğiniz üzere vatandaşımız, esnafımız, öğrencimiz; herkes borçlu, borçsuz, harçsız 2026 yılına girebilme ümidi taşıyor. Daha önce biliyorsunuz, 2023 yılında böyle bir uygulama yapıldı. Bu yapılandırma kapsamında insanlar borçlarının belirli bir bölümünü, hatta gerçekten çok büyük bir bölümünü yapılandırdı. Yaklaşık 156 lira civarında borç yapılandırıldı" dedi. "Kapsamlı yeniden yapılandırma esnaf için nefes olacak" Esnaf ve sanatkarların yeniden yapılandırma ile 2026’ya borçsuz girmek istediğinin altını çizen Türkiye Esnaf ve Sanatkaları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, "Biz af falan istemiyoruz. Biz diyoruz ki borcumuzu ödeyelim. Ancak mevcut imkânlar, iş yeri kiraları ve borç yükü buna engel oluyor. Bu da bununla sınırlı kalmamalı. Her türlü kredi kurumu borçlarından, köprü geçiş ücretlerine, idari para cezalarına kadar; ana parayı yatıran ya da taksitlendirme talep eden vatandaşımız bu yapılandırmadan yararlanabilmeli. Hem esnaf rahat etsin, hem hükümetimiz geçen seferkinin belki iki katını, iki buçuk katını tahsil edebilsin. Atıl kalan bu paralar da ekonomiye yeniden girmiş olacak. Bu yapılandırma olmazsa olmazdır. 2026 yılına herkes borçsuz girmek istiyor. Yeni bir beyaz sayfa açmak istiyor. Ticaretimizi idame ettirelim istiyoruz. Bankaya gidiyoruz, kredi alamıyoruz. Bir işimiz oluyor, çözmeye gidiyoruz, tapuda çözemiyoruz. İdari para cezalarından tutun, öğrenciyken alınmış kredilerin yapılandırılmasına kadar her şeyin yeniden düzenlenmesini vatandaş da istiyor, esnaf da istiyor. Bu bir haksızlık değil. Bu bir af değil. Sadece borçların ödenebilir hâle gelmesidir" diye konuştu. "Uzun vadeli yapılandırma artık ertelenemez bir ihtiyaçtır" Uzun vadeli yapılandırmanın artık ertelenemez bir ihtiyaç olduğunu vurgulayan Palandöken, "Düşünün, insanlar borcunu ödemek istiyor ama imkânsızlıktan ödeyemiyor. Gayrimenkullerinde haciz var, e-haciz var. Sosyal güvenlik prim borcunu yatıramıyor. Ama böyle bir yapılandırma yapılırsa, en azından devletimiz bu paraların önemli bir bölümünü tahsil edecek. Vatandaş da önümüzdeki dönemde ekonomik düzelmeyle, enflasyonun düşmesiyle birlikte bu yüklerden kurtulmuş olacak. Bu bizim olmazsa olmazımızdır. Biz ısrarla söylüyoruz: Bu bir af değil. Bu bir yapılandırmadır ve yapılandırmanın ruhuna uygundur. Hiç kimsenin mağdur olmayacağı bir sistemdir" şeklinde konuştu.