ASAYİŞ - 16 Ocak 2008 Çarşamba 12:55

Bir garip evlilik hikayesi

A
A
A
Bir garip evlilik hikayesi

15 yaşındaki Gülşah Tavukçu, kendi rızası ile sevgilisi Serdar Gezen'e kaçtı. Gezen, sevgilisini ailesinden istedi nişanlandılar. Tavukçu nişanlıyken hamile kaldı, sevgilisi hapse girdi...

15 yaşındaki sevgilisini kaçırdı

Edirne'nin Çavuşbey Mahallesi'nde yaşayan ve şu andaki yaşı 26 olan Serdar Gezen, yaklaşık 3 yıl önce henüz 15 yaşını doldurmayan sevgilisi Gülşah Tavukçu ile kaçmaya karar verdiler. 

Yakalandılar, kızın 'ailesi gel iste' dedi

Ancak, kısa bir süre sonra çift yakalandı. Kızın ailesinin şikayeti ve savcılığın talimatı ile Gülşah Tavukçu, bakire olup olmadığının araştırılması için hastaneye sevk edildi. Hastanede muayenede bakire olduğu tespit edilen Gülşah Tavukçu'nun ailesi bunun ardından Serdar Gezen'in ailesini arayarak kızı gelip istemelerini istediler. 

Nişanlıyken hamile kaldı

Bunun üzerine Gülşah'ın evine giden Gezen ailesi, kızın ailesi ile anlaşarak Gülşah-Serdar çiftini nişanladılar. Çift 7 aylık nişanlılık döneminde birbirleri ile ilişkiye girdi. Gülşah'ın hamile kalması üzerine düğün erkene alındı, ancak Gülşah'ın yaşı tutmadığı için resmi nikah yapılmadı. 

Gerdek sonrası kızın ailesi çarşaf istedi

Gerdek gecesinin ardından kızı Gülşah'ın bakire olduğunu gösteren çarşafın gelmemesini sinirlenen Gülşen Tavukçu, hastaneye giderek kızının bakirelik testi yapılmasını istedi. Ancak hastane yetkilileri, bunun için savcılık talimatı gerektiğini söyledi.

Çarşaf gelmedi, savcılığa gitti

Anne Gülşen savcılığa giderek bakirelik testi talebinde bulunarak, yaşanan olayları anlattı.Bunun üzerine savcılık 15 yaşındaki bir kızın resmi nikah olmadan evlendirilmesi üzerine kamu davası açtı. Cinsel istismar suçundan 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Serdar Gezen 8 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılırken, anne Gülşen Tavukçu ise küçük yaşta kızını evlendirmekten, 4 yıl hapis cezasına çarptırıldı. 

Kızın yaşı büyütüldü, cezaevinde nikah kıyıldı

Bunun üzerine Edirne Aile Mahkemesi'nin kararı ile Gülşah Tavukçu'nun yaşı büyütüldü. Ve Gülşah ile Serdar Gezen çiftinin nikahı ise Kırklareli Kapalı Cezaevi'nde kıyıldı. 

Damadın babası: Oğlum boşuna hapis yatıyor

Oğlunun 2,5 yıldır cezaevinde yattığını ifade eden baba Şaban Gezen, oğlu ile gelinini birbirlerini çok sevdiğini ancak ortada hiçbir suç olmamasına rağmen oğlunun boşu boşuna cezaevinde yattığını söyledi. 

"Biz gerçeği bildiğimiz için çarşafı göndermedik"

Geleneklere göre, düğün gecesinin ardından kızın annesine bakire olup olmadığını simgeleyen gelin çarşafının gönderildiğini ifade eden Şaban Gezen, "Biz çocukları daha önceden ilişkiye girdiklerini bildiğimiz için gelin çarşafı yollamadık. Ama dünürüm bize gelerek gelin çarşafını istedi. Ve daha sonra gelinimi hastaneye götürerek bu olayın araştırılmasını istedi. Hastane yetkilileri bakirelik testi için savcılık izni istedi. Cumhuriyet Savcılığına giden dürüm olayı anlattı. Ve savcılık tarafından kamu davası açıldı" dedi. 

Nikahtan 2 ay sonra kızları doğdu

Düğünden 2 ay sonra torunu Rabia'nın dünyaya geldiğini ifade eden Şaban Gezen, "Edirne 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada oğlum Serdar Gezen küçük yaştaki kızı alıkoymak ve cinsel istismar dan 8 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılarak, Kırklareli Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. Dünürüm ise küçük yaştaki kız çocuğunu evlendirmeye razı geldiği için 4 yıl hapis cezasına çarptırıldı ve Edirne Kapalı Cezaevi'ne gönderildi" dedi. 

"Biz evlendik ve birbirimizi çok seviyoruz"

Eşi Serdar Gezen'i çok özlediğini anlatan Gülşah Gezen ise, "Kızım 2,5 yaşına girdi. 2,5 yıldır babasını cezaevinde görüyor. Ortada bir suç yok ki. Biz evlendik ve birbirimizi çok seviyoruz. Eşimin bir an önce serbest kalmasını istiyoruz" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tunceli Hozat Kadın Kooperatifi doğal üretimle hem toprağı hem kadını güçlendiriyor Tunceli’nin Hozat ilçesinde faaliyet gösteren Hozat Kadın Kooperatifi, bölgenin doğal ürünlerini işleyerek üretime kazandırıyor; kadınların ekonomik bağımsızlığına ve yerel kalkınmaya önemli katkı sunuyor. Tunceli’nin Hozat ilçesinde kadın emeğiyle şekillenen örnek bir üretim hikayesi dikkat çekiyor. Yıllardır doğayla iç içe sürdürülen geleneksel üretim anlayışı, Hozat Kadın Kooperatifi çatısı altında daha güçlü ve sürdürülebilir bir yapıya kavuştu. Bölgenin dağlarında ve bahçelerinde yetişen meyveler, kadınların ortak emeğiyle marmelat, reçel, kurutmalık ve sirke gibi doğal ürünlere dönüştürülüyor. Kooperatif, yalnızca doğal üretime katkı sunmakla kalmıyor; aynı zamanda kırsalda kadınların sınırlı olan çalışma ve ekonomik alanlarını genişleterek toplumsal hayatta daha görünür olmalarını sağlıyor. Önceden arkadaşlarıyla kendi aralarında üretim yaptıklarını daha sonra kooperatifleşmeye karar verdiklerini belirten Hozat Kadın Kooperatifi Başkanı Nermin Akbalık, "Kooperatifi kurmadan önce bizim burada zaten üretimimiz vardı, 6 yıl öncesine dayanıyor. Kadınlarla beraber başladık. Daha sonra ‘kooperatifleşelim’ dedik. Burada kapanmak üzere olan bir kadın kooperatifi vardı. Yeni bir kooperatif kuracağımızı onu devralmak istedik. 5-6 arkadaşla beraber ona üye olduk. Ardından devraldık, 2-3 yıldır devam ediyoruz. Burada, bölgede yetişen meyveleri değerlendirmek için işe başladık. Dağda ya da bahçede yetişen meyvelerimizi toplayıp getiriyoruz, ayıklayıp temizliyoruz. Marmelat, reçel, kuru, sirke yapıyoruz. Bu şekilde değerlendiriyoruz. Bostan ekimi olduğunda turşularımızı yapıyoruz. Daha çok doğal şeyler yapmaya çalışıyoruz. Zaten meyvelerimiz de hep doğal, çoğunlukla yabani meyveleri kullanıyoruz. Kadınların bölgede ekonomik bağımsızlık ve çalışma imkanları bakımında kısıtlı alanımız var. O yüzden bizler de burada kendi çabamızla, yapabildiğimiz kadar üretime katkı sağlıyoruz. Tarım, hayvancılık, bağ bahçe olsun genellikle böyle şeylerle uğraşırdık ama bunu biraz daha ilerletelim dedik. Tunceli’de diğer illerimize göre kadına biraz daha fazla önem veriliyor, kadın erkek eşitliği daha çok ön plana çıkıyor. O yüzden biz bu konularda biraz daha aktifiz ve üretimin içerisinde bulunuyoruz" dedi.