GÜNDEM - 22 Şubat 2017 Çarşamba 07:17

Enver Ağabey'in firak ateşi 4 yıldır yüreğimizde...

A
A
A
Enver Ağabey'in firak ateşi 4 yıldır yüreğimizde...

Dile kolay tam dört yıl oldu Enver Ören Ağabey’in acı haberiyle yüreğimiz burkulalı, dört hüzün dolu sene... Geçen zamanda kötü hadiselere de sevinçli anlara da şahit olduk ama en derinde onun firak ateşini hissettik hep...

En az buz kesmiş bedenimiz kadar soğuk, burkulmuş yüreklerimiz kadar puslu bir günde kaybettik Enver Ören Ağabey’i... Dile kolay tam dört yıl oldu Enver Ağabey’den ayrı düşeli, dört hüzün dolu sene... Kötü hadiselere de şahit olduk, sevinçli anlar da yaşadık bu dört yılda ama en derinde onun firak ateşini hissettik hep... İnsanlar güzel ahlak nedir okumuşlardı lakin O, bunun yeryüzündeki müşahhas hâliydi. Cemiyetin beyefendisi idi ama Ehl-i sünnetin de hamisiydi aynı zamanda... Merhametli bir patrondu; temizlik işçisinden genel müdürüne kadar... Acıması deryalar kadar genişti, öyle ki derdini bırakır kendisine kötülük edenlerin akıbetine üzülürdü... Cömertlikte de âdeta bir abideydi, muhtaçlara sarf ettiklerinin hesabı yoktu... Her tanıştığı kişinin yüreğine dokunan, iyi ve kötü ayırt etmeksizin sevgi saçan bir “Ağabey’di” O...

Enver Ağabey'in firak ateşi 4 yıldır yüreğimizde...

TAHTA BAVULLA YOLA ÇIKTI

Batı Anadolu’nun küçük bir ilçesi olan Honaz’da hayata gözlerini açtı Enver Ağabey... Cömertliğiyle tanınan demir yolu çalışanı Nazif Efendi ile tam bir Osmanlı kadını olan Melike Hanım’ın oğluydu. Güzel ahlakının ve maneviyatının temelleri onlar tarafından atıldı. 15 yaşında babasını kaybetti. Fakat Nazif Efendi’nin kendisine bir vasiyeti vardı: Yüksek tahsil yapacak ve asla namazlarını bırakmayacaktı... Enver Bey, okumak istiyordu ancak zor durumdaki validesinin bunu karşılamaya gücü yoktu. Ücretsiz tahsil görebileceği bir mektep bulmalıydı. Bu yüzden İstanbul’a, Kuleli Askerî Lisesine doğru yola koyuldu... Ailesine veda ederek, Pamukkale Ekspresi’nin harap vagonlarından birinde, elinde tahta bavulu, kafasında hayalleriyle İstanbul’a ulaştı. Fakat bu koca şehirde karşılaşacakları, hayallerinin çok ötesindeydi...

Enver Ağabey'in firak ateşi 4 yıldır yüreğimizde...

HER ŞEYİNİ O’NA BORÇLUYDU

Kuleli’de, “her şeyini borçlu olacağı” ve 47 sene yanından ayrılmayacağı hocasıyla tanıştı. İsmi Hüseyin Hilmi Işık Efendi olan kimya hocasından, maddenin bilinen hâllerinin yanında “bilinmeyenlerini” de öğrendi. İyi bir Müslüman ve iyi insan nasıl olunur O’ndan dinledi. Hilmi Efendi’nin kızıyla evlenerek de, hocasına damat oldu. Enver Ağabey, Seyyid Abdülhakîm Arvâsî’nin talebeleriyle de tanıştı. Abdülhakîm Efendi’nin oğlu Müftü Mekki Efendi’den ders aldı. Mekki Efendi, kendisine “Zeynü’l-Mecalis” (Meclislerin Ziyneti) adını taktı. Enver Ağabey, askerî liseden sonra Fen Fakültesini bitirdi. Bahriye’de yedek subaylık yapıp 1966’da Napoli’ye gitti. İki sene sonra memlekete dönerek, akademisyen oldu. Doktorasının bitimine iki ay kala, Hocasının arzusu üzerine asistanlığı bırakıp gazeteciliğe başladı. 1970 yılında bütün hizmetlerinin çekirdeği mahiyetinde olan Hakikat (sonraki adıyla Türkiye) gazetesini kurdu. Bu küçük gazete, o zamana kadar hep sükût etmek zorunda kalmış bir kesimin sesi oldu. Türkiye gazetesi, basındaki prestijini giderek yükselterek, tiraj rekorları kırdı. İnsanlara hizmeti hayatına şiar edinen Enver Ağabey, yeni müesseseler de kurarak eğitimden finansa, inşaattan sağlığa kadar birçok sahada faaliyet gösterdi.

Enver Ağabey'in firak ateşi 4 yıldır yüreğimizde...

GÜLEN YÜZÜ HİÇ SOLMADI...

Anadolu’nun temiz evlatlarıyla birlikte, devletine karşı gelmeden fakat prensiplerinden de taviz vermeden, büyük hizmetler ifa etti. Gülen yüzünü asla soldurmadı; gündüz güldü, geceleri gözyaşı döktü... Dünyanın gidişatından haberi olmayanlar onun faaliyetlerini anlamayıp tenkit etse de, sevenleri daima çok oldu. Hüseyin Hilmi Efendi’nin çeşitli dillerde neşrettiği kitapların dünyaya yayılmasına çalışan Enver Ağabey, çok sıkıntılar çekti, sağlığını kaybetti ama gayelerinden asla vazgeçmedi. Kendisine iki defa böbrek nakli yapılan Enver Ağabey’i gördüğü tedaviler çok yordu. Enver Ağabey, 22 Şubat 2013 tarihinde saatler 21.30’u gösterirken hayata gözlerini kapadı. Vefatı sevenlerini ve bütün Türkiye’yi gözyaşlarına boğdu... Kayınpederi Hüseyin Hilmi Işık Efendi’nin Eyüp sırtlarındaki kabri yanına defnedildi. Yerine, oğlu Ahmet Mücahid Ören’i yadigâr bıraktı...

Enver Ağabey'in firak ateşi 4 yıldır yüreğimizde...

AHMET MÜCAHİD ÖREN, ENVER AĞABEY'İ ANLATTI: "KİMSE YANMASIN"

Enver Ören Ağabey, vefatının 4. yıl dönümünde sevenleri tarafından, çok hususi bir programla yâd edildi. İstanbul’daki Bahçelievler İhlas Koleji Konferans Salonu’nda Enver Ağabey’i anma faaliyeti tertiplendi. Hayati İnanç’ın sunumuyla gerçekleştirilen ‘’Bir Enver Ağabey Vardı’’ isimli programa İhlas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Mücahid Ören’in yanı sıra çok sayıda seveni katıldı. Programda, Enver Ağabey’in çocukluk yıllarından Kuleli Askerî Lisesine girişine, meslek hayatına başlayıp holding kurmasına kadar bütün hayatı aktarıldı. Siyasiler, sanatçılar, gazeteciler, yapımcılar ve sevenlerinin dilinden Enver Ağabey’in anlatıldığı videolar gösterildi.

Programda konuşan Ahmet Mücahid Ören, merhum babası Enver Ağabey hakkında bir hatırasını paylaştı. Büyüdüğü evde Enver Ağabey’in her sabah kalkarak soba yaktığını söyleyen Ören “Babam soba yanmış mı diye bakarken kendi kendine bir şeyler mırıldanırdı. Dinlediğimde ‘Ya Rabbi ateşte yakma, Ya Rabbi kimseyi yakma!’ dediğini duyardım” ifadelerini kullandı. 

Enver Ağabey'in firak ateşi 4 yıldır yüreğimizde...

HAKKI ÖDENEMEZ…

Ören, ardından şu menkıbeyi anlattı: Bir gün Hazreti Cebrail, Resûlullah’a (aleyhisselâm) gelerek “Ya Resûlallah, Ebû Bekir bir dua yaptı. Kıyamet günü imanlar tartılıp, onun imanı kefenin bir tarafına, diğerlerinin imanı kefenin diğer tarafına konulsa Ebû Bekir’in imanı daha ağır gelir.” dedi. Efendimiz de, sabah Hazreti Ebû Bekir’e nasıl bir dua ettiğini sordular. Hazreti Ebû Bekir şöyle cevap verdi: Ya Resûlallah, akşam Kur’ân-ı kerim okuyordum. ‘Cenab-ı Hak cenneti de cehennemi de dolduracağım’ buyuruyor. Bunu okuyunca dondum kaldım ve dedim ki: Ya Rabbi kıyamet günü benim vücudumu o kadar büyük yap ki, ben tek başıma cehennemi doldurayım. Senin bu emrin yerine gelsin, başka kimse yanmasın...

“Bu haslet ve iman nadir insanlarda olur” diyen Ahmet Mücahid Ören şöyle devam etti: Enver Ağabey böyle bir insandı. Hayatı boyunca “Aman ben üzüleyim, o üzülmesin, sonunda kimse yanmasın!” maksadı için yaşadı. Bize öyle bir miras bıraktı ki, senede bir yâd edilerek hakkı ödenemez. Her gün onun bıraktığı bu yolda ilerlemek, çok çalışmak, bıraktığı işlere, arkadaşlara ve kıymetli nasihatlerine dört elle sarılmak gerek.

Enver Ağabey'in firak ateşi 4 yıldır yüreğimizde...

İNANAMADILAR... "BU GAZETENİN ARKASINDA KİM VAR?"

Enver Ağabey şöyle anlatmıştı: Türkiye gazetesi bir ara Mehmet Ali Türksever’in Güneş matbaasında basıldı. Bana “Bu gazetenin arkasında kim var?” diye sordu. Kulağına eğildim. “Allah var.” dedim. İnanmadı; teminat mektubu istedi; bulup verdik. Seneler sonra birkaç gazete patronu ile toplantı hâlinde iken geldi. Gözleri artık görmüyordu. Bastonunu yere vurarak “Arkamda şunlar var diyen battı... Arkamda örtülü ödenek var diyen (Yeni Ekspres) battı... Arkamda Allah var diyen batmadı, batmaz” dedi.

Enver Ağabey'in firak ateşi 4 yıldır yüreğimizde...

SON NASİHATI... "ÂLİMLERİ SEVEN ÖLÜM ACISI ÇEKMEZ"

Enver Ağabey, son sohbetinde şöyle buyurmuşlardı: İnsanlar ne dereceye çıkarsa çıksın, ne makam elde ederse etsin, ne keramet gösterirse göstersin, namaz şarttır. Bir vakit namazı kaçırırsa hepsi sıfır olur. Sil, yeni baştan başlamak icap eder. Bir binanın iskeleti olmazsa içi ne kadar süslü olsa o ev noksandır. Binanın iskeleti insanın ibadetleridir. Onu tam yapmazsa o bina işe yaramaz, kullanılamaz hâle gelir. Ehl-i sünnet âlimlerini tanıyıp seven ölüm acısı çekmez, kabir azabı çekmez, mahşer azabı çekmez. Hepinizi Allahü teâlâya emanet ediyorum. Aaah, bir zamanlar maziye bak, ne kadar gençtik...

KÜLTÜR HİZMETİ... DEĞERLERİMİZİ İNSANLARA TANITTI

Enver Ağabey, yayılmasına vesile olduğu Hakikat Kitabevi’nin kitaplarının yanı sıra sayısız kültür hizmetine imza attı. Aziz Mahmud Hüdayi, Mehmed Emin Tokadi, Hacı Bayram-ı Veli gibi zatların hayatlarını kitaplara ve beyazperdeye aktartarak, Anadolu’nun değerlerini insanlara tanıttı. Aynı zamanda hazırlattığı çeşitli ansiklopedilerle, millî ve manevi kültürümüzün canlanmasında mühim bir rol üstlendi. Bütün bu hizmetleri, demokrasinin çok da parlak olmadığı yıllarda, büyük bir incelikle ifa etti.

Enver Ağabey'in firak ateşi 4 yıldır yüreğimizde...

YERİ BAŞKAYDI... "MİLLETE HİZMET İÇİN VARIZ"

Enver Ağabey’in gönlünde, kitapların ve Türkiye gazetesinin yeri bambaşkaydı... Kendisi âdeta, bütün ticari faaliyetlerini, bunların devamı için inşa etmişti. Türkiye gazetesi, belki de bu yüzden Türk basınında sahibi değişmeyen tek gazete oldu. Enver Ağabey, şöyle demişti: Bu gazeteyi milletimize ve devletimize hizmet niyetiyle çıkardık. Onu her zaman milletimizin bir emaneti olarak gördük. Hiçbir zaman kendi menfaatlerimiz için kullanmadık. 

Enver Ağabey'in firak ateşi 4 yıldır yüreğimizde...

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Milli taekwondoculardan 6 madalya daha Avrupa Taekwondo ve Para Taekwondo Şampiyonası’nın ikinci gününde milli sporcular, 1 altın, 4 gümüş ve 1 bronz olmak üzere 6 madalya kazandı. Milli sporcu Enbiya Taha Biçer Avrupa şampiyonu oldu. Sırbistan’ın başkenti Belgrad’da düzenlenen şampiyonanın ikinci gününde Türkiye’yi taekwondo ve para taekwododa 4’er olmak üzere 8 sporcu temsil etti. Taekwondocular, 1 altın, 2 gümüş madalya kazanırken, para taekwondocuları günü 2 gümüş ve 1 bronz madalya ile tamamladı. Erkekler 87 kiloda mücadele eden Enbiya Taha Biçer, rakiplerini geçerek kariyerinin ilk Avrupa şampiyonluğunu kazandı. 23 yaşındaki sporcu, son Avrupa Şampiyonası’nda da bronz madalya kazanmıştı. Kadınlar 53 kiloda Zeynep Taşkın ve +73 kiloda Nafia Kuş Aydın da Türkiye’ye gümüş madalya kazandıran isimler oldu. 21 yaşındaki Zeynep Taşkın, ilk kez katıldığı Avrupa Şampiyonası’nda madalya sevinci yaşarken, tecrübeli sporcu Nafia Aydın Kuş, 4. kez bir Avrupa Şampiyonası’ndan madalya ile ayrıldı. Para taekwondo müsabakalarında ise erkekler K44 63 kiloda Mahmut Bozteke ile kadınlar K44 52 kiloda Meryem Betül Çavdar gümüş, aynı kiloda Lütfiye Özdağ bronz madalya kazandı. Türkiye, iki gün sonunda toplam madalya sayısını 2 altın, 8 gümüş ve 2 bronz olmak üzere 12’ye yükseltti. Şampiyonanın üçüncü gününde 4 taekwondo ve 6 para taekwondocu madalya mücadelesi yapacak.
Uşak CHP Genel Başkanı Özel, Uşak Belediyesini ziyaret etti CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 31 Mart yerel seçimlerinde Uşak Belediyesini kazanan Başkan Özkan Yalım’a tebrik ziyareti gerçekleştirdi. CHP Genel Başkanı Özel, 31 Mart yerel seçimlerinin ardından Uşak Belediye Başkanlığını kazanan Özkan Yalım’ı ziyaret etmek ve partilileri ile bir araya gelmek üzere Uşak’a geldi. İlk olarak partisinin il başkanlığını ziyaret eden Özel ardından Uşak Belediyesi’ne giderek, belediye önünde bekleyen vatandaşlara seslendi. Özel, “Emekliye destek lazım, destek olunacak. Öğrenciye, öğrenciye destek lazım, destek olunacak. Ve Uşak’ta kimse kendini yalnız hissetmeyecek. Cumhuriyet Halk Partisi kimsesizlerin kimsesidir. Uşaktaki herkes bizim canımızdır, ciğerimizdir. Bu süreçte birileri 31 Mart’tan sonra bambaşka tartışmalar açıp gündemi bambaşka yerlere sıkıştırmak istiyorlar. Biz bu oyuna gelmeyiz. Biz seçim öncesinde söyledik. Bu vatandaşın gündeminde ne varsa benim gündemimde o var. Bu vatandaşın gündeminde ne yoksa benim de gündemimde yok" dedi. Özel, "Birileri diyor ki, ’CHP, normalleşme’ diyor. Evet, normalleşme diyoruz. Normali siyasilerin konuşmasıdır. Normali emekli maaşı düşükse gelin arttıralım demek, asgari ücrete zam yapalım demek. Staj mağdurlarının sorununu birlikte çözelim demek. Emekli astsubayın, uzman çavuşun sorununu konuşmak ve müzakere etmek benim görevim. Bunları elbette yapacağım. Ama müzakereyle sonuç alamıyorsak o zaman mücadele edeceğiz. Sokaklar bizimdir, meydanlar bizimdir” dedi. 26 Mayıs Pazar günü tüm emeklileri Ankara Tandoğan Meydanı’na davet eden Özel, "Sizden tek talebim şudur. Seçilen belediye başkanlarına sahip çıkın. Onları zorlamayın. Onların borçları var. Zorlukları var. İmkansızlıklar var. Hizmet bekleyen insanlar var. Biz bu belediyeleri çocuklarımızı işe sokmak için almadık. Elbette onlar da olacak ama kayırmacılıkla değil. Biz bu belediyeleri zenginleşmek için almadık. Biz bu belediyeleri adam kayırmak için almadık. Biz bu belediyeleri iyi hizmet etmek vatandaşın gönlünü fethetmek ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisini iktidar yapmak için aldık" dedi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, halka hitabından sonra Uşak Belediye Başkanı Özkan Yalım’ı makamında ziyaret etti.
Ankara YOİKK toplantısında yatırım ortamının iyileştirilmesine yönelik adımlar atıldı Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz başkanlığında gerçekleştirilen Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu (YOİKK) toplantısında, YOİKK Eylem Planı kapsamındaki çalışmalar ve uluslararası katılımla yapılacak Yatırım Danışma Konseyi toplantısının hazırlıkları masaya yatırıldı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz başkanlığında üçüncüsü yapılan Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu (YÖİKK) toplantısında YOİKK Eylem Planı kapsamında yürütülmekte olan çalışmalar, yatırım ortamının iyileştirilmesi çalışmalarına uluslararası bir bakış açısı kazandırılması amacıyla dünyanın önde gelen çok uluslu şirketlerinin üst düzey yöneticilerinin, uluslararası kuruluşların ve Türkiye’deki özel sektör çatı kuruluşlarının katılımıyla yapılacak Yatırım Danışma Konseyi toplantısı hazırlıkları eylem planı kapsamında istihdama odaklı olarak ele alınan mesleki eğitim gündemi çerçevesinde gerçekleşti. YOİKK Platformu çerçevesinde Ağustos ayından bu yana yürütülen çalışmalarla, kamu kurumları ve iş dünyasından tüm paydaşlarla birlikte atılması gereken adımlar katılımcı bir şekilde belirlendi. 1 Mart 2024 tarihinde yayımlanan YOİKK Eylem Planı’nda, yatırımcılar açısından olumlu etkisi değerlendirilen, cari açığı azaltıcı ve mal-hizmet ihracatını kolaylaştırıcı hususlar odak noktası oldu. Eylem Planı yayım tarihinden itibaren, Kişisel Verilerin Korunması Kanununa (KVKK) ilişkin değişiklik ihtiyacının TBMM’ye sunulması, itiraz, istinaf ve temyiz kanun yollarına başvuru sürelerinin yeknesak hale getirilmesi ve bu sürelerin tebliğden itibaren başlamasına ilişkin düzenleme çalışması yapılması, yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı ek kapasitelerin kurulabilmesine imkan sağlayacak kanuni değişiklik ihtiyacının TBMM’ye sunulması, bireysel emeklilik fonlarının girişim sermayesi fonlarına yönlendirilmesi amacıyla düzenleme yapılması, uzun vadeli yatırım kredileriyle ilgili stratejik önceliklendirme çalışması yapılması, Ar-Ge ve tasarım merkezleri ile teknoloji geliştirme Bölgelerinde uzaktan çalışma uygulamasının devam ettirilmesi olmak üzere 6 eylem tamamlandı. Toplantıda, Orta Vadeli Program’da yer alan öncelikli reform alanlarından mesleki teknik eğitim konusu özel sektör odaklı dönüşüm ekseninde değerlendirilirken ilgili paydaşların bu alandaki önerileri, atılacak adımlar ve işbirliği olanakları görüşüldü. “OSB’ler istihdam odaklı mesleki eğitime katkı sağlayacak” Milli Eğitim Bakanlığının özel sektörle buluşma toplantılarındaki önerilerinin de dikkate alınarak hazırlandığı ve Ekonomi Koordinasyon Kurulunda da görüşülen Mesleki ve Teknik Eğitim Politika Belgesinin stratejileri üzerinde de değerlendirmelerin yapıldığı toplantıda, organize sanayi bölgelerinin istihdam odaklı olarak mesleki eğitimin gelişimine verebileceği katkılar ele alındı. Toplantıda, mesleki ve teknik ortaöğretim ile yüksekokul mezunlarının kendi alanlarında çalışmasını teşvik edecek resmi ve özel sektör odaklı mekanizmaların oluşturulması üzerinde duruldu. Mesleki ve teknik eğitimin öneminin tüm toplum kesimlerine ve ilkokuldan itibaren öğrencilere aşılanması amacıyla yürütülecek farkındalık faaliyetleri ele alındı. Toplantıda, öğrenciler için ortaokul sonrası eğitim planlamasında mesleki eğitime yönelik tanıtım ve yönlendirme çalışmalarıyla çırak öğrencilerin işyeri eğitimleri hakkında görüşmeler yapıldı. Toplantıda, mesleki eğitim alanında kamu kurumlarının ve özel sektör temsilcilerinin katkıları alınarak 75 maddelik tedbir seti oluşturuldu. Mesleki eğitimin öneminin tüm taraflarca vurgulandığı toplantıda, kamu ve özel sektör kuruluşlarının mesleki eğitim ve istihdam eksenli çözüm önerilerini birlikte ele alacağı bir çalışma grubu tesis edilmesi kararlaştırıldı. "Türkiye Yüzyılı Vizyonu" doğrultusunda, ilerleyen dönemde insan kaynağının kalkınma politikaları ve ikiz dönüşüm hedefleriyle uyumlu şekilde yetiştirilmesi öncelikli hedef olarak belirlenerek sürdürülebilir büyüme ve istihdam artışı sağlanması amaçlandı. Toplantıda, Türkiye’de yatırımcıların öncelik verdiği güven ortamı ve finansal istikrar pekiştirilerek nitelikli ve katma değeri yüksek alanlarda ulusal ve uluslararası yatırımların artırılması hedeflendi. “YOİKK Eylem Planı ile rekabet gücü arttırılacak” Türkiye’nin rekabet gücünü artırmaya yönelik sonuç odaklı yapısal reformları hayata geçirmeyi sağlayacak olan YOİKK Eylem Planı kapsamındaki çalışmalar, belirlenen takvime riayet edilerek devam edecek ve üç aylık periyotlar halinde izlenecek. Toplantıda, yatırım ortamının iyileştirilmesi, bürokratik engellerin kaldırılması, yatırımcı haklarının korunması ve yatırımların teşvik edilmesine yönelik adımlar atılmaya devam edileceği ifade edildi.
Ankara Türkiye sıcak hava balonculuğunda zirvede Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, “Türkiye’de balon uçuşlarının yoğunlaştığı ve Kapadokya’nın bilinirliğinin arttığı 2011 yılından bu yana 310 bin 301 uçuşla 5 milyon 863 bin 176 yerli-yabancı yolcu balon ile uçtu” dedi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türkiye’de faaliyet gösteren sıcak hava balonu işletmeleri, filolarında yer alan hava araçları ve Türkiye’deki sıcak hava balonculuğuna ilişkin açıklamalarda bulundu. Bakan Uraloğlu, Türkiye’nin gerek trafik hacmi gerekse uçulan gün sayısı bakımından dünyanın en büyük ticari sıcak hava balonu operasyonunu yürüten ülkesi olduğunun altını çizerek, Kapadokya’da bir günde yapılan uçuş sayısına dünyanın diğer uçuş yapılabilen bölgelerinde sadece festivallerde ulaşılabildiğini ifade etti. Türkiye’de halihazırda ruhsatlandırılmış 67 sıcak hava balon işletmesi ve buna ilave 6 onaylı eğitim organizasyonu bulunduğunu belirten Uraloğlu, bahse konu olan balon işletmelerinin filolarında 434 balon ve mevcutta 682 balon pilotunun bulunduğunu vurguladı. Bakan Uraloğlu, “Ülkemizde Kapadokya, Pamukkale, Soğanlı, Çat, Ihlara, Afyonkarahisar ve Antalya olmak üzere toplam 7 bölgede balon uçuş faaliyeti yürütülmektedir. Bu uçuşların yüzde 80’den fazlası Kapadokya bölgesinde gerçekleştiriliyor. Türkiye’de balon uçuşlarının yoğunlaştığı ve Kapadokya’nın bilinirliğinin arttığı 2011 yılından bu yana 310 bin 301 uçuşla 5 milyon 863 bin 176 yerli-yabancı yolcu balon ile uçtu” dedi. Türkiye’de halihazırda ruhsatlandırılmış 67 sıcak hava balon işletmesi ve buna ilave 6 onaylı eğitim organizasyonu bulunduğunu belirten Uraloğlu, bahse konu olan balon işletmelerinin filolarında 434 balon ve mevcutta 682 balon pilotunun bulunduğunu vurguladı. Bakan Uraloğlu, “Ülkemizde Kapadokya, Pamukkale, Soğanlı, Çat, Ihlara, Afyonkarahisar ve Antalya olmak üzere toplam 7 bölgede balon uçuş faaliyeti yürütülmektedir. Bu uçuşların yüzde 80’den fazlası Kapadokya bölgesinde gerçekleştiriliyor. Türkiye’de balon uçuşlarının yoğunlaştığı ve Kapadokya’nın bilinirliğinin arttığı 2011 yılından bu yana 310 bin 301 uçuşla 5 milyon 863 bin 176 yerli-yabancı yolcu balon ile uçtu” dedi. Ticari olarak taşınan balon yolcu sayısının 2022 yılında rekor düzeye ulaşarak 750 bin seviyelerine ulaştığının bilgisini veren Bakan Uraloğlu, “2023 yılında gerçekleşen 27 bin 318 uçuşta 615 bin 63 kişi balon ile uçuş yapmıştı. 2024 yılına baktığımızda ise 1 Mayıs itibarıyla 183 bin 574 kişinin balon ile uçtuğunu görüyoruz. Bu sayı bize tatil sezonunun başlamamasına rağmen rekor seviyeye ulaşabileceğini gösteriyor” diye konuştu. Türkiye’nin en fazla balon faaliyetinin yürütüldüğü Kapadokya bölgesinde iklim ve rüzgar yapısının yılda ortalama 280 güne kadar uçuş yapılmasına müsaade ettiğini dile getiren Uraloğlu, şöyle devam etti: “2022 yılından bu zamana kadar aylık ortalama 2 bin 500 balon uçuşu yapılan Kapadokya bölgesinde o süreçten bu sürece aylık ortalama 50 bin yolcuya hizmet verildi. Bu da yılda 600 bin kişi demektir. Bu sayı dünyada eşsizdir. Almanya, İngiltere, Fransa ve Hollanda gibi Avrupa ülkelerinde yılda en fazla 60 gün uçuş yapılabiliyor. Kapadokya bölgesindeki uçuş sayısına en yakın sayılabilecek ticari uçuşlar Kenya’da yapılıyor. Kenya’da günde yaklaşık 40-50 civarında balon uçuyor ancak yılda en fazla 120 gün uçuş gerçekleştirilebiliyor. Ticari balon operasyonlarının yoğun olduğu Avusturalya ve Tanzanya’da uçulabilir gün sayısı da 100 ile 120 gün arasında değişmektedir.” Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 2011 yılından 1 Mayıs 2024 tarihine kadar 310 bin 301 balon uçuşu ile 5 milyon 863 bin 176 yerli-yabancı yolcunun uçurulduğunu söyledi. Bakan Uraloğlu, Türkiye’de şu anda ruhsatlandırılmış 67 balon işletmesi, 6 onaylı eğitim organizasyonu, 434 balon ve 682 balon pilotu bulunduğunu belirterek, “Ticari olarak uçuş yapan yolcu sayısı 2022 yılında rekor düzeye ulaşarak 750 bin olmuştu. 2023 yılında gerçekleşen 27 bin 318 uçuşla 615 bin 63 kişi balon ile uçmuştu. 2024 yılında ise 1 Mayıs itibarıyla henüz tatil sezonu başlamamasına rağmen yolcu sayısı 183 bin 574’e ulaştı. Bu rakam bu yıl yeni bir rekora imza atılacağının bir göstergesi" dedi.