EKONOMİ - 10 Ocak 2011 Pazartesi 12:14

Havaalanında bedava kahvaltı keyfi

A
A
A
Havaalanında bedava kahvaltı keyfi

Atatürk Havalimanı'nda yiyecek içecek hizmeti veren BTA Catering, kuruluşunun 11. yılını, 5 bin yolcuya ücretsiz kahvaltı ikramı yaparak kutladı. Yerli ve yabancı yolcuların yoğun ilgi gösterdiği kahvaltıda onlarca çeşit yiyecek ve içecek ikramı yapıldı.

Kuruluşunun 11. yılını kutlayan BTA Catering, yurt dışına seyahat etmek için sabahın erken saatlerinde Atatürk Havalimanı'na gelen yolcuları hoş bir sürprizle karşıladı. Dış hatlar gidiş terminaline kurulan dev bir sofrada sandviçten, simide, pastadan böreğe, meyveden her tür içeceğe kadar onlarca çeşit ikramı gören yolcular önce ne olup bittiğini anlamaya çalıştı. 

Saatler 07.00'yi gösterdiğinde ise BTA Catering'in personeli yolcuları sofraya davet etti. Meraklı bekleyiş yerini bir anda sevince bıraktı. Buharı tüten poğaça, börek ve simitlere hücum eden yolcuların keyfine diyecek yoktu. Uçakları kalkana kadar keyifli bir kahvaltı yapan turistler, hayatlarında ilk defa böyle bir sürprizle karşılaştıklarına belirterek, "Türk misafirperverliğini biliyorduk ama doğrusu bu kadarını da beklemiyorduk. İkram edenlere sonsuz teşekkürler" dedi. 

Kahvaltıdan sadece yolcular değil, vardiyadan çıkmak üzere olan ve işe yeni gelen personel de nasibini aldı. Yolculara kahvaltı ikramını bizzat yapan BTA Genel Müdürü Sadettin Cesur, "Bundan tam 11 yıl önce TAV'ın başarılı operasyonuyla birlikte BTA yiyecek içecek faaliyetlerine başladı. BTA Atatürk Havalimanı başta olmak üzere yurt genelinde ve yurt dışında bu hizmetleri yürütüyor. Bugün yolcularımıza hoş bir sürprizle 'günaydın' demek istedik. Yolcularımız bu ücretsiz ikram karşısında çok şaşırdılar, çok memnun oldular. Bu anı geleneksel hale getirerek kahvaltı günlerini her yıl tekrar edeceğiz" diye konuştu.

Türkiye'de daha önce 5 bin kişiye ayrı anda kahvaltı veren bir kuruluş olmadığına dikkat çeken Cesur, "Bu ülkemiz için bir rekor. Türkiye'de şu anda 5 bin kişinin aynı anda girdiği bir otel yok. Bu Türkiye'de bir ilk oluyor. Yedi büyük büfe kurduk ve 40 personelimiz şu anda yolcuya ikram hizmeti veriyor. BTA Ocak 2000'de Atatürk Havalimanı'nda 28 noktada 380 personelle işe başladı. Bugün itibarıyla yurt için ve yurt dışında 150 restoranla günde 40 bin kişiye ikram hizmeti veriyor. Bunların dışında İstanbul'da üretim yapan büyük bir unlu mamul fabrikamız var. Bu da dünyanın en büyük kahve ve unlu mamul markaları için pasta üretimi yapıyor" diye konuştu.

TUNCER CENGİZ -İSTANBUL

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir İzmir, sokaklarında domuz sürüleri ile doğal yaşam parkına döndü İzmir’in Balçova, Narlıdere ve Bornova ilçelerinde sürü halinde yerleşim yerlerine inen yaban domuzları, dev cüsseleriyle cadde ve sokaklarda cirit atarak korku salıyor. Geceleri sokağa çıkmaya korkan vatandaşlar yetkilileri kalıcı önlem almaya çağırırken, bazı kişilerin ise alıştıkları domuzlardan kaçmak yerine onları cep telefonlarıyla görüntülemesi dikkat çekti. İzmir’de yaban hayatı ile kent yaşamı arasındaki sınırlar iyice belirsizleşmeye başladı. Özellikle Balçova, Narlıdere ve Bornova ilçelerinde gece saatlerinde ortaya çıkan domuz sürüleri, yerleşim yerlerinde özgürce dolaşırken görüntülendi. Kent sakinleri, gündüzleri sahipsiz köpeklerden, geceleri ise sayıları her geçen gün artan dev domuz sürülerinden dert yanıyor. Dün gece geç saatlerde Balçova sokaklarına inen yaban domuzları, devasa cüsseleriyle dikkat çekti. Çöp konteynerlerinin etrafında yiyecek arayan ve caddelerde sürü halinde ilerleyen domuzlar, trafikteki sürücülere ve yoldaki vatandaşlara aldırış etmeden dolaşmaya devam etti. Bazı İzmirlilerin artık bu duruma alıştığı ve kaçmak yerine cep telefonlarına sarılarak o anları kaydettiği görüldü. Kentin korkulu rüyası haline geldi Öte yandan, her gece sokaklarda karşılaştıkları bu tablodan büyük rahatsızlık duyan vatandaşlar ise yetkililere çağrıda bulundu. Geceleri yaya olarak dışarı çıkmaya korktuklarını belirten mahalle sakinleri, yetkililerin bu konuda artık kalıcı ve somut bir tedbir alması gerektiğini belirtti. Bazı vatandaşlar da şehir merkezinin domuzların doğal alanı haline gelmesinde, sokak hayvanları için özellikle kaldırımlara kedi-köpek maması koyulmasının da etkili olduğunu iddia etti. Sürü halinde geziyorlar Yaşan durumda bir dengesizlik olduğunu aktaran Balçova ilçesi sakini Osman İlhan, "Çünkü bu hayvanların buraya inmemesi gerekiyor. İnsanlar yemek veriyor, ekmek kırıntıları koyuyor; onlar da buna alışıp devamlı geliyorlar, bazen 10, 15, hatta 20 tane oluyorlar. Balçova Belediyesi bu konuda tabelalar asmış; bu hayvanlara ekmek ve kırıntı atılmaması, doğal yaşamlarına bırakılması gerektiğini söylüyor ama dinleyen var mı bilmiyorum, genelde dinlemiyorlar. İnsanlar ekmek ve yemek artıkları bırakıyor, bu yüzden domuzlar her akşam saat 10.30-11.00 gibi ormandan buraya iniyor. Sokağa çıktığımızda görüyoruz ve bu da bir korku oluşturuyor. Mesela ben gece saat 2’de evimin önünden geçerken korktum; gürültülü seslerle, yavrularıyla birlikte 15-20 kişilik sürüler halinde geçiyorlar. Sürü halinde ses çıkararak ilerliyorlar ve köpek olsa bir şekilde müdahale edersiniz ama onların huyunu suyunu bilmediğimiz için bir şey yapamıyoruz" dedi. "Domuz ailesi çıkabilir" Domuzlardan aslında şikayetçi değiliz diyen esnaf Devrim Çıntay, "Muhtemelen domuzlar bizden şikayetçidir çünkü buraya gelip onların yerini işgal etmiş durumdayız. Bu konuda hem domuzların hem de insanların yanlış davranışları var; özellikle insanların yem ve mama bırakması önemli bir etken çünkü domuzlar kedi mamasının kokusuna geliyorlar diye düşünüyorum. İlk başta insan korkar gibi oluyor ama sonra bakıyorsun ki onlar senden korkuyor ve zaten kaçıyorlar, bu yüzden aslında çok büyük bir tehlike arz ettiklerini düşünmüyorum; tabii küçük çocuklar konusu ayrı. Balçova Belediyesinin bu konuyla ilgili çok bir şey yaptığını sanmıyorum, çünkü hayvanlara burada farklı bakıldığı için toplama gibi uygulamalar da yapılamaz; muhtemelen belediye bir çalışma yapmıyor, yapsa görürdük diye düşünüyorum. Geçenlerde trafik kazası oldu, domuzlar büyük olduğu için arabalarda oluşan hasar da büyük oluyor ama herhalde domuzlarla birlikte yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor. Bu nedenle ‘Dikkat hayvan çıkabilir’ tabelaları yerine ‘Dikkat domuz çıkabilir’ ya da ‘Domuz ailesi çıkabilir’ şeklinde tabelaların olması bana daha mantıklı geliyor" ifadelerini kullandı. Balçova ilçesinde emlakçılık yapan Vedat Küçükgökçe ise, "Burada çok aşırı sayıda domuz görüyoruz ve oldukça da büyükler. Bu durum ciddi anlamda tehlike arz ediyor çünkü bunlar vahşi hayvanlar. Bir gün mutlaka bir olay yaşanacak; yaşandıktan sonra önlem almak ise çok daha kötü sonuçlara yol açabilir, bu yüzden önlemlerin şimdiden alınması gerekiyor. Teller açık olduğu için domuzlar rahat rahat girip çıkıyorlar. Ayrıca burada onlara yemek veriliyor, ekmek atanlar var. Hem çevre kirliliği oluşmuş durumda hem de vahşi hayvanların insanların arasında olmaması gerektiğini düşünüyorum; bu açık bir tehlike oluşturuyor" diye ekledi.