ASAYİŞ - 09 Mart 2015 Pazartesi 17:14

Mehmet Baransu’nun tutukluluğuna itiraz

A
A
A
Mehmet Baransu’nun tutukluluğuna itiraz

Balyoz davasında kumpas iddialarına ilişkin tutuklanan gazeteci Mehmet Baransu’nun tutukluluğuna itiraz edildi. Baransu’nun avukatları, müvekkillerinin haksız yere tutuklandığını iddia ederken, baba Bahattin Baransu ise “Oğlumla gurur duyuyorum” dedi.

Baransu’nun avukatları Ahmet Emre Bayrak ve Sercan Sakalı tarafından İstanbul Nöbetçi 5’inci Sulh Ceza Hakimliği’ne sunulan itiraz dilekçesinde Baransu’nun tutuklama kararının kaldırılarak tahliye edilmesi istendi.

İtiraz dilekçesini mahkemeye sunan avukatlar adliye önünde basın açıklaması yaptı. Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, Baransu’nun babası Bahattin Baransu ve eşi Nesibe Altun ile çok sayıda gazeteci de Baransu’ya destek için adliye önünde toplandı.

Avukat Sercan Sakallı tarafından yapılan açıklamada devletin gizli belgeleriyle ilgili suçlama gerekçesiyle Baransu hakkında daha önce savcılık tarafından takipsizlik kararı verildiğini hatırlattı.

“İNTİKAM YEMİNLERİ EDEN ESKİ EŞ SÜRECE DAHİL EDİLDİ”
Metris Cezaevi’nde bulunan Baransu’nun derhal salıverilmesi için gerekli itirazları yaptıklarını belirten avukat Sercan Sakallı, geçtiğimiz günlerde Baransu’nun eski eşinin evinde yapılan aramalara da değindi. Avukat Sakallı, “Baransu’nun 3 yıl önce boşandığı ve sosyal medya üzerinden intikam yeminleri eden ‘manevi anlamda yaralı’ eski eşi, maalesef bu sürece dahil edilmiştir. Sahte isimle ihbar yaptırılmış, gizli kapaklı sözde aramalar yapılmıştır.

“DELİLLER KİMİN EVİNDE BULUNMUŞSA SORUMLUSU ODUR”
“Baransu’nun ikameti ve işyeri ışında kullandığı başka adres yoktur” diyen avukat Sakallı, “Bulunduğu iddia edilen deliller kimin ikametgâhında bulunmuşsa sorumlusu odur. Baransu’yu bağlamamaktadır. Bulunduğu iddia edilen eşyalar hukuken geçersizdir ve tutuklanmasının Balyoz davasıyla ve devletin gizli belgeleriyle ilgisi yoktur” şeklinde konuştu.

Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı ise “Mehmet Baransu’nun neyle tutuklandığında baktığımızda görüyoruz ki maalesef devletin gizli addettiği ve tırnak içinde söylüyorum darbe planı olduğu iddia edilen bu konuyla ilgili mahkemesi yapılmış, hatta cezası verilmiş. Devletin gizli addettiği belgeleri, darbe planlarını yayınlamak suçtur diye bir içtihat geliştirilecekse bu memlekette demokrasiyi savunma artık mümkün olmayacaktır. Devletin gizli belgesi denilen darbe planını gazetede yayınlanması ve savcılığa teslim edilmesi bir suçtur dediğiniz yerde basın özgürlüğü var demek imkansız hale gelir. Baransu’nun bu şekilde tutuklanması hem Hidayet Karaca’nın ise 3 aydır tutuklu kalması Türkiye’de demokrasiye vurulmuş ağır bir darbedir” diye konuştu.

Baransu’nun babası Bahattin Baransu da oğluyla gurur duyduğunu belirterek, “Mehmet’ime güveniyorum. Mehmet Baransu’nun cezaevine atıldığı duyumunu aldım. Çok mahcup oldum, üzüldüm. Bilahare Mehmet’le görüştüm. Oğlumun sade bir suçtan cezaevine atıldığını duyunca gayet rahat oldum. Üzülmemin yerine ferahlandım. Oğlum inşallah çıkacaktır. Oğlum susturulmayacaktır, susmaz da” dedi.

“DEFALARCA GÖZALTINA ALINAN BİRİNİN KAÇMA ŞÜPHESİ YOK”
Mahkemeye sunulan itiraz dilekçesinde Baransu’nun evli ve iki çocuklu olduğu belirtilerek, “Baransu gazetecilik meleğini yurt sathında yayımlanan ulusal bir gazetede ifa etmektedir. Delillerin toplanmış olması ve delilleri karartma imkan ve yetkisinin bulunmaması, kaçma şüphesi haklı gösterecek emarelerin bulunmaması, tam tersine her arandığında bulunması ve defalarca gözaltına alınmış olması nedenleriyle şüphelinin tutuksuz yargılanmasına karar verilmesi talep olunur” denildi.
Dilekçede aksi görüş düşünülürse Baransu’nun adli kontrol hükümleri uygulanarak tahliye edilmesi istendi.

BAŞAK AKBULUT - YUSUF MELİKOĞLU
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tunceli Asgari ücret artışı sonrası Tunceli’de fiyatlar mercek altında 2026 yılı için asgari ücretin yüzde 27 artışla net 28 bin 75 liraya yükselmesinin ardından, Tunceli’de yılbaşı öncesi fahiş fiyat ve hijyen denetimleri dört kurumun ortak çalışmasıyla kent merkezi ve ilçelerde gerçekleştirildi. Asgari ücretin 2026 yılı için yüzde 27 zamla net 28 bin 75 lira belirlenmesinin ardından, yılbaşı öncesi fiyat istikrarının korunması ve vatandaşların mağdur edilmemesi amacıyla denetimler artırıldı. Ticaret Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, asgari ücret artışının tüm mal ve hizmet fiyatlarına birebir yansıtılmasının ekonomik gerçeklerle bağdaşmadığı vurgulanarak, ücret artışını gerekçe göstererek fahiş fiyat uygulamalarına yönelen işletmelere karşı en ağır idari ve hukuki yaptırımların uygulanacağı bildirildi. Bu kapsamda Ticaret Bakanlığı talimatları doğrultusunda Tunceli Valiliği koordinesinde yürütülen çalışmalarda; Ticaret İl Müdürlüğü, Tarım ve Orman İl Müdürlüğü, Tunceli Belediyesi ve Defterdarlık ekipleri kent merkeziyle birlikte ilçelerde sahaya inerek fiyat, hijyen ve tüketici hakları başta olmak üzere çok yönlü denetimler gerçekleştirdi. "Vatandaşlarımızın mağdur olmaması adına bizler denetimlerimizi ekipler halinde sürdüreceğiz" Ticaret Bakanlığı’nın talimatıyla kent genelinde denetimlerin aralıksız devam ettiğini ve vatandaşların mağdur olmaması için gereken her önlemin alınacağını vurgulayan Tunceli Ticaret İl Müdürü Kayahan Topal, "Yaklaşan yılbaşı öncesi Ticaret Bakanlığı ve valiliğimizin talimatlarıyla sadece Tunceli şehir merkezinde değil, ilçelerimizde de rutin denetimlerimize devam ediyoruz. Bugün de Tarım ve Orman İl Müdürlüğümüzden, Tunceli Belediyesinden ve Defterdarlığımızdan denetim ekiplerimizle beraber 4 kurum ortak bir denetim gerçekleştirdik. Her kurum kendi bünyesinde denetimlerini gerçekleştirdiler. Çok fazla olumsuz bir durumla karşılaşmadık. Vatandaşlarımızın mağdur olmaması adına bizler denetimlerimizi ekipler halinde sürdüreceğiz. Desteklerinden dolayı valimize ve bakanımıza teşekkür ediyorum" dedi. "Denetim sıklığımızı bugünlerde artırmaya devam ediyoruz" Tunceli Tarım ve Orman İl Müdürü Yavuz Suat Pala ise "Tüketim sıklığının arttığı bugünlerde gerek halk sağlığını korumak, gerekse tüketicini daha sağlıklı gıdaya ulaşmasını sağlamak için bugün burada Ticaret İl Müdürlüğü, zabıta ve Tarım İl Müdürlüğünden gıda kontrol ekiplerimizle beraber toplu tüketim yerlerini, üretim ve satış yerlerini fiyat ve hijyen yönünden denetliyoruz. Denetim sıklığımızı bugünlerde artırmaya devam ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Adana Yüz felcine yönelik güncel cerrahi yaklaşımlar Adana’da değerlendirildi Yüz felcinde rekonstrüksiyon yöntemlerinin tüm yönleriyle ele alındığı 21. Başkent Kulak Burun Boğaz Günleri, Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Kışla Yerleşkesi’nde gerçekleştirildi. Kulak burun boğaz alanının bilimsel buluşmalarından biri olan 21. Başkent Kulak Burun Boğaz Günleri, yüz felcinde rekonstrüksiyon yöntemlerinin tüm yönleriyle ele alındığı kapsamlı bir programla Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Kışla Yerleşkesi’nde yapıldı. Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı tarafından düzenlenen toplantı, alanında uzman hekimleri Adana’da bir araya getirdi. Toplantının açılış konuşmasını yapan Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi KBB Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Alper Nabi Erkan, "Bu yılın ana teması, kulak burun boğaz cerrahisinin en zorlu alanlarından biri olan ‘Fasiyal Paralizide Rekonstrüksiyon Yöntemleri’ olarak belirlendi. Toplantı kapsamında, yüz felci hastalarına güncel yaklaşım yöntemleri, cerrahi teknikler ve uzun dönem sonuçlar hem teorik sunumlar hem de canlı cerrahi uygulamalar eşliğinde ele alınacak. Yıllar içinde istikrarlı biçimde büyüyerek bilimsel bir platform haline gelen toplantımıza katkı sunan herkese teşekkür ederim" ifadelerini kullandı. Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi KBB Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Levent N. Özlüoğlu da Başkent Kulak Burun Boğaz Günleri’nin her yıl artan bilimsel içerik ve katılımla sürdüğünü kaydetti. Özlüoğlu"Bugün yapacağımız toplantıda yüz felci gibi emek, sabır ve deneyim gerektiren bir alana kapsamlı biçimde odaklanmayı hedefledik. Toplantının teorik bilgi ve canlı cerrahi uygulamalarıyla katılımcılara en iyi şekilde fayda sağlamasını ve genç meslektaşlarımız için ilham verici bir ortam oluşturmasını diliyorum. Organizasyonun gerçekleşmesine verdikleri destek dolayısıyla Başkent Üniversitesi yönetimine, Merkez Müdürü Prof. Dr. Birol Özer’e ve Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi çalışanlarına emeklerinden dolayı teşekkür ederim" dedi. Toplantının davetli konuşmacısı Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi KBB Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. İsa Kaya, yüz felcinin yalnızca kasların değil, yüz ifadesi ve bireyin kimliğini de etkileyen bir durum olduğunu belirtti. Kaya, bu alandaki cerrahi yaklaşımların teknik olduğu kadar hastaya saygıyı ve hekimlik anlayışını da yansıttığını ifade etti. Dört ana oturum şeklinde düzenlenen bilimsel program kapsamında, akut ve uzun dönem yüz felçlerinde sinir dekompresyonu, sinir ve kas transferleri, üst ve alt yüz reanimasyonu ile gözün korunmasına yönelik cerrahi stratejiler olgu sunumları ve videolar eşliğinde değerlendirildi. Toplantının en dikkat çekici kısımlarından biri olan canlı cerrahi bölümünde, Doç. Dr. Kaya tarafından gerçekleştirilen operasyon katılımcılar tarafından ilgiyle takip edildi.