TEKNOLOJİ - 19 Şubat 2013 Salı 17:57

Rockwell Automation, İTÜ’de laboratuvar açtı

A
A
A
Rockwell Automation, İTÜ’de laboratuvar açtı

Dünyanın en büyük endüstriyel otomasyon şirketlerinden Rockwell Automation, İstanbul Teknik Üniversitesi’nde endüstriyel otomasyon ve hareket kontrolü laboratuvarı açtı.

Türkiye’de 1993 yılında kurulan, ABD’nin otomasyon konusunda lider şirketi Rockwell Automation, Türkiye’de de hem global hem de yerli markalara hizmet veren fabrika otomasyonlarında lider bir şirket. Dünyada 80’den fazla ülkede faaliyet gösteren, 6.26 milyar dolar global cirosuyla hızla büyümeye devam eden ve 22 bin kişiye istihdam sağlayan Rockwell Automation, aynı zamanda 'dünyanın en büyük endüstriyel otomasyona ve bilgiye adanmış şirketi' unvanına sahip.

Komple bir tesis otomasyonundan yönetim bilgi sistemlerine kadar geniş bir yelpazeye sahip olan sistem ve çözümleri sunan Rockwell Automation, tüketici ürünleri imalatı ve ağır sanayi alanlarında hemen her tür endüstriye çözüm üretiyor. Otomasyon sektöründe yazılım geliştirmeye de önem veren Rockwell Automation Türkiye, sadece kontrol yazılımlarını değil, aynı zamanda yönetim, üretim, planlama, optimizasyon, kalite ve performans yazılımları da üretiyor.

"2008'DEN BERİ TÜRKİYE’NİN ÖNEMLİ MARKALARINA HİZMET VERMEKTEYİZ"

Rockwell Automation merkezi yönetiminin, Rockwell Automation Türkiye’nin son yıllardaki hızlı büyümesine büyük önem göstermekte olduğunu ve bu sayede Türkiye’deki yatırımlarını arttırdıklarını belirten Rockwell Automation Türkiye Genel Müdürü Cenk Ceylan, “Gerçekleştirdiğimiz büyüme performansı ile Rockwell Automation Türkiye olarak dünya merkezinin ilgi odağı haline geldik. Geliştirdiğimiz otomasyon sistemleri Türkiye’de farklı sistemler ve farklı markalar ile entegre olarak çalışabilme özelliğine sahip. Bu sayede çalıştığımız müşterilerimize hem maliyet avantajı sağlıyoruz hem de istenilen her ihtiyaca yönelik hizmetler sunabiliyoruz. Türkiye’de ilk olarak global markalara hizmet vererek çalışmalarımıza başladık. 2008 yılından beri ise Türkiye’nin önemli markalarına hizmet vermekteyiz. Tüm bu çalışmalarımız ile merkezimiz ABD tarafından onaylanan bir laboratuvar bağışının İTÜ’ye yapılması konusunda da onay aldık” dedi.


İTÜ’YE YENİ OTOMASYON LABORATUVARI
Türkiye’nin büyüme potansiyelini gören ve Türkiye’deki teknik eğitimin kalitesini önemseyen Rockwell Automation, İTÜ’de otomasyon laboratuvarını faaliyete geçirdi. Açılış programına İTÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca, şirketin Orta Doğu Bölge Direktörü Neil Enright ve Global İş Geliştirme Müdürü Joe Kann da katıldı.Açılışı gerçekleştirilen proje yatırımıyla birlikte üniversite öğrencileri, uygulamalı olarak otomasyon sistemlerinin işleyiş şekillerini öğrenebilecek.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AK Parti Grup Başkanvekili Gül: "Terörün sona ermesi için Suriye’de 10 Mart mutabakatına uyulması çok önemlidir" AK Parti Grup Başkanvekili Abdulhamit Gül, "Terörün sona ermesi için Suriye’de 10 Mart mutabakatına uyulması çok önemlidir" dedi. TBMM Genel Kurulu, 2026 yılı bütçe görüşmelerinin son gününde Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş başkanlığında toplandı. Kurtulmuş, birleşimi açtıktan sonra bütçenin tümü üzerindeki görüşmelere geçildi. Bütçe üzerine konuşan AK Parti Grup Başkanvekili Abdulhamit Gül, "Bu bütçe milletimizin AK Parti’ye vermiş olduğu 24’üncü bütçe. Her zaman çıkıp ‘Bu millet sizi gönderecek. İşte bu son bütçeniz, bir daha burada oturamayacaksınız’ diyenleri gördük. Ama milletimiz her şeyi çok iyi görüyor, her şey milletimizin hakemliğinde gidiyor ve milletimiz hamdolsun 24’üncü bütçeyi de AK Parti’ye verdi, Cumhur İttifakı’na verdi. İnanıyorum ki daha nice bütçeyi, 2026’ları, 27’leri, 28’leri ve daha nice bütçeleri Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde bu milletimiz güçlü desteğiyle inşallah verecek çünkü milletimiz bize güveniyor. Dünya demokrasi tarihinde benzeri az görülmüş bir siyasi süreklilik, siyasi istikrar ve büyük bir toplumsal güven ve mutabakat var. İşte biz de milletimize layık olmak için bütün yürütme olarak, gece gündüz çalışıyoruz ve hedefimiz Türkiye Yüzyılını kurmak" diye konuştu. Konuşmasının devamında milletin çizdiği istikametten yollarına devam edeceklerini dile getiren Gül, "Birçok şey yaptık değerli arkadaşlar; yollar, köprüler, birçok yapılar yaptık. Değerli arkadaşlar, bugün elde ettiğimiz bütün başarıların arkasında devlet ve millet arasındaki bir kaynaşması var. Gazi Meclisimiz, kurucu Meclis olması hasebiyle de dünya parlamentolarında çok önemli bir yere sahip ve Cumhuriyetimizi kurdu. Bu Cumhuriyetimiz ne zaman kök salsa kökü budanmaya çalışıldı, ne zaman demokrasi güçlense hep kesmeye; darbelerle, vesayetlerle, muhtıralarla bu milletin önü kesilmeye çalışıldı, darağacına gönderilen başbakanlar oldu ve bu ülke ne zaman kenetlense hep düşmanlar karşımıza çıkarıldı. Bu düşmanlar, bu ötekileştirilen kesimler kimi zaman dindarlar oldu, kimi zaman Aleviler oldu, kimi zaman Kürtler oldu ve bu kesimler dışlandı, hedef gösterildi. Rövanşist vesayetçi anlayışı, tepeden bakan bir anlayışı, milletin tepesinde boza pişiren zihniyetleri, dönemleri yaşadık" ifadelerini kullandı. "Terörün sona ermesi için Suriye’de 10 Mart mutabakatına uyulması çok önemlidir" Terörsüz Türkiye ve bölgede yaşanan gelişmeler hakkında değerlendirmede bulunan Gül, "İç cephemizi ne kadar güçlendirirsek dışarıdaki meydan okumalara karşı daha güçlü olacağız, daha güçlü bir meydan okumalara karşı ülkemizin gücünü daha da güçlendirmiş olacağız. Dolayısıyla terörün sona ermesi, varlığını sona erdirmesi ve Suriye’de 10 Mart mutabakatına uyulması bu anlamda çok önemlidir ve Suriye’nin Türkmen’iyle, Kürt’üyle, Arap’ıyla, Nusayri’siyle, hep birlikte, beraber kardeşçe yaşamasını, demokratik katılım ve istikrarını son derece önemli görüyoruz. Suriye’de, Irak’ta, İran’da yaşayan Kürt kardeşlerimizi kendimizden ayrı görmüyoruz. Cumhurbaşkanımız, Esad zamanında da oradaki Kürtlerin kimlik problemlerini bire bir sorun eden, onların tanınmasına yönelik her türlü politikalarda Kürt kardeşlerimizin yanında olmuştur. Şimdi de varlıkları ve güçlü temsilleri için her zaman bölgedeki tüm Kürtlerin yanında güçlü bir şekilde olacağız, o kardeşlerimiz her zaman bizleri yanlarında görecekler ve böylece hem ülkemizde hem bölgede huzurlu, kalıcı bir barışı temin ediyoruz" dedi.