GENEL - 17 Nisan 2008 Perşembe 19:55

Turgut Özal'ın bilinmeyen anıları

A
A
A
Turgut Özal'ın bilinmeyen anıları

8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal, ölümünün 15. yıldönümünde tüm Türkiye'de rahmetle anılırken; ünlü armatör Kahraman Sadıkoğlu, Turgut Özal ile ilgili bugüne kadar basına yansımayan anılarını anlattı.

“Savarona’yı hurdaya gitmekten kurtardı”

 

Ünlü armatör Kahraman Sadıkoğlu, Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile ilgili bugüne kadar basına yansımayan anılarını paylaştı. Sadıkoğlu, Atatürk'ün yatı Savarona'nın hurdaya gitmemesi için Özal'dan yardım istediğini belirterek, "Sayın Özal'la benim bir kaç güzel hikayem var. Kendisini çok önceden tanımak isterdim. İnsanlara karşı çok iyi niyetli bir başbakan ve cumhurbaşkanıydı. 

Savarona hurdaya gidiyordu, hurdaya gitmemesi için kendisiyle görüştüm. Gece saat 23.30'da telefonla aradım. Telefonu ‘Ben Turgut’ diye açtı. 

Ben de çok heyecanlandım, telefonu açan kişi başbakan mı diye şaşırdım. Kendisine durumu anlattım, 'Savarona hurdaya gidiyor' dedim. Kendisi 'ben ilgileneceğim' dedi ve 40 dakika sonra beni aradı. Savarona hurdaya gitmekten kurtuldu. Yap-işlet-devret sistemiyle ihaleye çıktı. İhaleyi biz kazandık. Turgut Bey 'Türk bayrağından çıkmayacak ve Atatürk'ün odası müze olarak kalacak' dedi. 

Fakat 1979'da çıkan yangında orjinal hiç bir şey kalmadı. Turgut Bey'in istediği Türk bayrağıyla bütün dünyayı gezsin ve Türkiye'yi tanıtsın idi. Savarona'yı aldık bugünkü haline getirdik" diye konuştu.

 

 

“Fareler insanlar saldırıyordu”

 

 İhalenin ardından Turgut Özal'ın kendisini aradığını ifade eden Sadıkoğlu, "'Türkiye'de bu işi bir tek sen yaparsın' dedi. Beni biraz pohpohladı. 

Elini masaya vurdu 'bu yatı yaparken bir problemin olursa beni ara' dedi. Ben de bu lafı hiç unutmadım. Aradan bir kaç zaman geçti, bir problem oldu. Gölcük'ten yatı tersanemize çekerken 6 kattan 3 kata giremedik. Fareler insana saldırıyordu, hatta bir çarkçı başının bacağından 5 santimetre et kopardı. 

Bunları nasıl yok ederiz diye düşündük ama bunlar 20-30 sene yatta kalınca kedi boyunda olmuşlar, öldüremedik" dedi.

 

 

“Şu an Amerika ile görüşüyor, bekleyin”

 

 Sadıkoğlu, konuyla ilgili yaptıkları araştırma sonucunda Amerika'da bir firmanın, içinde kimyevi silah yapımında kullanılan bir gaz ürettiğini öğrendiklerini fakat bu gazın özel sektöre satılmadığını söyledi. 

Girişimlerinin sonuç vermeyince Turgut Özal'ı aradığını ifade eden 
Sadıkoğlu, "Kendisini Kekova'daki yazlığında ziyaret ettim. Turgut Bey'in evine girdiğimizde, 'şu an Amerika'yla görüşüyor, bekleyin' dediler. 1.5 saat bekledim, sonra içeri davet ettiler. Turgut Bey bana 'şimdi President Bush'la görüşüyordum' dedi. Kuveyt'e karadan asker sokmak için çekiniyorlar, ben de 'çekinmeyin' dedim" ifadelerini kullandı.

 


"Bush’u sınıf arkadaşını ararmış gibi aradı"


Sadıkoğlu, sözlerini şöyle sördürdü:


"Merhum Özal'dan, Savarona'daki fareler için ricada bulundum. Kendisine 'efendim bir gaza ihtiyacım var bu fareleri öldürmek için, çünkü bu sorunu buradan çözemiyoruz' dedim. Bu arada kendisi önündeki telefondan Bush'u aradı. Sınıf arkadaşını ararmış gibi aradı. Telefon hemen bağlandı, önümüzdeki ekranda Bush karşımıza çıktı. Turgut Bey Bush'a 'Bush ben sana birşey söylemeyi unuttum' dedi. 

'Sen Türkiye'ye geleceksin ya' dedi, 'ben seni iki kere ziyaret ettim, üçüncüsünde sen geleceksin' diyerek talimat gibi bir not iletti. Bush'u çok güzel bir şekilde ikna etti. Bush'a 'benim yanımda yapılmayan işleri yapan bir deli var' dedi. 

Bu bir işadamı. Dünyanın en büyük yatını yapıyor, daha önemlisi Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Atatürk'ün yatını yapıyor, seni o yatla İstanbul'a gelince gezdireceğim' dedi. Hemen bendeki notları iletti. Bush da 'ben ilgileneceğim' dedi. 

Hakikaten 3 ya da 4 gün sonra Amerika'dan bizi aradılar. Talebin onaylandığını söylediler. Biz para transferini yaptık. 10 gün içinde gaz Türkiye'ye geldi, yetkililer de geldi. Savarona'yı plastikle kapladık, içine gazı sıktık. 2.5 ay sonra fareler öldü. Yattan çıkan fareleri 200 litrelik yağ varillerine koyduk. O zaman 24 varil fare çıktı, yaklaşık 4.5 ton fare ölüsü çıktı. 

O zaman belediyeye müracaat ettik, onlar da şaşırdı. 'Bu kadar fareyi nasıl topladınız' dediler. Onlar uygun bir yerde ilaçlanıp toprakla kapatılarak gömüldü. Rahmetli Turgut Bey olmasa bu işi yapamazdık. Fareler yüzünden 4 ayımızı kaybettik."



“Turgut Bey’in içinde bulunduğu tekne su aldı”

 

8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile bir tekne anısını da anlatan Kahraman Sadıkoğlu, Turgut Özal'ın yıllar önce bir deniz kazasından kurtulduğunu açıkladı. Sadıkoğlu, "Bir gün bayramda beni aradı. 'Gel senin tekneyle Göcek Koyları'nı gezelim' dedi. 

Ben de sürat teknemle yanımda Güneş Taner'le birlikte yola çıktık. Yazlık eve giderken pervaneyi ve teknenin altını kayalara vurdum. Tekneyi kaldırıp 3-4 saatte tamir ettim ve sonunda yazlık eve geldik. Turgut Bey'i aldık. Koyları dolaşıyoruz fakat teknenin altındaki yama kurumadığı için koptu, su almaya başladı. 

Teknenin içi su doldu, Güneş Taner'e 'bunu Turgut Bey'e söyleme' dedim. Bana 'ya batarsak, nasıl söylemem' dedi. Biraz sonra sayın bakan Turgut Bey'e 'efendim tekne su alıyor batıyoruz' dedi. O da 'ne olur hepimiz yüzme biliyoruz yüzeriz' dedi. Hiç bir panik yoktu. Fakat bir süre sonra 'eğer batarsak Semra Hanım'a söylemeyin, bir daha beni tekneye bindirmez' dedi. Yani kendi hayatından korkmadı. Sonunda kıyıya yanaşınca Turgut Bey'i helikopter aldı. 5 dakika sonra tekne battı" dedi.

 

 

Bush’u nasıl ikna etti


Sadıkoğlu'nun anılarını anlattığı sırada, idam edilen Irak'ın eski lideri Saddam Hüseyin'in, Kuveyt'i işgali sırasında dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın, Amerikan Başkanı Bush'a savaş konusunda fikir verdiği ortaya çıktı. 

Ünlü Armatör Kahraman Sadıkoğlu, bu konuyla ilgili olarak iki lider arasındaki telefon görüşmesine şahit olduğunu belirterek, "Saddam Kuveyt'e girdiğinde, Amerika panik içinde kaldı fakat Amerika sadece havadan saldırı yapıyordu. O arada telefon görüşmesinde Turgut Bey 'buradan bir netice alamazsın. Havadan saldırılarda halkı öldürme riskin var, karadan gir' dedi. 

Ama Bush 'ben karadan girersem Amerikan askeri ölür, zayiat veririz' diye yanıt verdi. Turgut Bey ise 'karadan zayiat vermezsin çünkü sana karşı koyacak bir ordu yok' diye Bush'u ikna etmeye çalışıyordu" ifadelerini kullandı.

 

 RAMAZAN ALMAÇAYIR / İSTANBUL

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Fethiye Ölüdeniz’de 328 milyonluk yatırımın 4. etabı tamamlandı Muğla Büyükşehir Belediyesi, Fethiye-Ölüdeniz yolunda 328 milyon TL’lik yatırımla yürüttüğü yol ve altyapı çalışmaları kapsamında 4. Etap Ölüdeniz-Kayaköy yolunda çalışmalarını tamamladı, 2. Etap Ovacık-Şehir içi güzergâhında ise çalışmalar devam ediyor. Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin Fethiye-Ölüdeniz bölgesinde başlattığı yol, altyapı ve çevre düzenleme çalışmaları, mahallelerde büyük bir dönüşümle devam ediyor. Büyükşehir Belediyesi’nin gerçekleştirdiği yatırımlar hem ulaşım güvenliğini artırıyor hem de bölgenin turizm potansiyeline katkı sağlıyor. 328 milyon TL’lik yatırımla yürütülen 4. Etap Ölüdeniz-Kayaköy yolunda 2 bin 500 metre binder serimi tamamlanırken yatay ve düşey işaretleme çalışmaları başladı. 4. etap tamamlandı, 2. etapta çalışmalar devam ediyor 1. etap Patlangıç-Ovacık, 3. etap Hisarönü-Ölüdeniz ve 4. etap Ölüdeniz-Kayaköy yolunda çalışmalar tamamlanırken, 2. Etap Ovacık-Şehir içi güzergâhında ise çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor. 2. Etap Ovacık-Şehir içi kapsamında; 7 bin metre uzunluğunda yağmur suyu hattı, kaldırım düzenlemeleri, 3 bin sıcak asfalt serimi, istinat duvarı yapımı ve dönel kavşak düzenlemeleri yapılıyor. Genel proje kapsamında 11 bin metre sıcak asfalt serimi, 4 bin 200 metre içme suyu hattı, 7 bin metre yağmursuyu hattı ve 4 bin 500 metre çelik oto korkuluk yapımı yer alıyor. Başkan Aras: "Fethiye-Ölüdeniz hattını geleceğe hazırlıyoruz" Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, "Fethiye-Ölüdeniz hattı, hem hemşehrilerimizin günlük yaşamında hem de kentimizin turizm kimliğinde çok önemli bir yere sahip. Bu güzergahta hayata geçirdiğimiz çalışmalarla sadece yolları yenilemiyor; güvenli, konforlu ve estetik bir ulaşım altyapısını bölgemize kazandırıyoruz. Mahallelerimizin ihtiyaçlarını gözeten, çevreyle uyumlu ve uzun yıllar hizmet edecek bir dönüşümü adım adım gerçekleştiriyoruz. Amacımız, Fethiye’yi ve Ölüdeniz’i hem yaşayanlar hem de ziyaret edenler için daha erişilebilir, güvenli ve çağdaş bir noktaya taşımak" dedi.
Ordu Karadeniz’deki kar yağışı, fındık ve diğer tarım ürünlerine yaradı Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Arslan Soydan, Karadeniz Bölgesi’nde etkili olan kar yağışının fındık başta olmak üzere tarım ürünleri için yararlı olduğunu söyledi. Bölgede geçen haftalarda yüksek kesimlerde kar yağışı etkili oldu. Hafta sonu ise kar yağışı 400 rakım ve üzerinde görüldü. Yağışın ardından bu yükseklikteki alanlar karla kaplandı. Tarım alanları ve fındık bahçelerinin de kar altında kaldığı bölgede yağışın, tarım ürünleri için faydalı, soğuklama dönemini yaşaması açısından önemli olduğu belirtildi. "Tüm ürünler için faydalı oldu" Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Arslan Soydan, "Bu aylarda özellikle fındık ve diğer tarım ürünleri için kar yağışı bekliyorduk. Geçen günlerde yaklaşık 800 rakım ve üzeri yüksek kesimlerde kar yağışı etkili oldu ama hafta sonu yeniden bir yağış gerçekleşti. Bu kar yağışı 400 rakıma kadar indi ve başta fındık olmak üzere tarım ürünleri için iyi oldu" dedi. "Soğuklama dönemini yaşaması açısından çok önemli" Kar yağdığında fındığın hem bir soğuklama dönemini yaşaması, hem de toprak yapısının düzenlenmesi ve su ihtiyacının karşılanması gibi konuların karşılandığını ifade eden Soydan, "Daha güçlü olması anlamında kar yağışı önemli. Kar yağışı aralıklarla etkili olduğu zaman önümüzdeki aylarda erken yapraklanmayı da geciktirecektir. O açıdan önemli, inşallah aralıklarla kar yağışı etkili olur ve mevsim normal bir şekilde devam eder" şeklinde konuştu. Soydan ayrıca, 2025 yılında ülke genelinde etkili olan zirai don olayının 2026 yılında yaşanmamasını temenni ettiklerini de kaydetti.
Ordu Ordu Büyükşehir, Fatsa’nın 30 yıldır temizlenmeyen altyapısına indi Ordu Büyükşehir Belediyesi, uzun yıllar her şiddetli yağışta taşkınlara maruz kalan Fatsa ilçesinde, 30 yılı aşkın süredir hiç temizlenmeyen kapalı dere ve menfezleri 6 ay süren çalışmalarla açarken, kronik hale gelen su taşkını sorunu da kalıcı çözüme kavuşturdu. İl genelinde muhtemel su taşkınlarına karşı sürekli olarak teyakkuzda olan Ordu Büyükşehir Belediyesi, Fen İşleri Dairesi Başkanlığı ekipleriyle riskli bölgelerde önleyici çalışmalar yürütüyor. Türkiye’de sayılı belediyede bulunan kanal temizleme aracı sayesinde tıkanan altyapı hatları hızlı ve etkili şekilde açılıyor. Bu kapsamda yıllardır her şiddetli yağışta taşkınlara maruz kalan Fatsa ilçesinde çalışma yapan ekipler, 30 yılı aşkın bir süredir hiç temizlenmeyen, menfezler, dere yatakları, bakslar ve yağmur suyu hatlarında çalışma gerçekleştirdi. Menfezler, dere yatakları, bakslar ve yağmur suyu hatlarında biriken çakıl, toprak, taş ve odun gibi atıklar yüksek basınçlı suyla parçalanarak, rögar bacalarına taşındı, ardından vakum sistemiyle temizlendi. 6 ay süren çalışmalar sonucunda altyapı hatları tamamen temizlenirken muhtemel su taşkınlarının önüne geçildi. Öte yandan Ordu Büyükşehir Belediyesi ekipleri, kapalı dere, menfez ve kanal temizlik çalışmalarını 19 ilçede eş zamanlı olarak sürdürüyor.