POLİTİKA - 07 Nisan 2023 Cuma 23:16

Ümit Özdağ: 'Televizyonlarda olmayabiliriz ama meydanlarda olmaya devam edeceğiz'

A
A
A
Ümit Özdağ: 'Televizyonlarda olmayabiliriz ama meydanlarda olmaya devam edeceğiz'

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ve Ata İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan, basında yeterince yer almadıklarını iddia ederek RTÜK önünde açıklama yaptı.

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ve Ata İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Sinan Oğan, ekranlarda yeterince yer almadıklarını ve ekranların karartıldığını iddia ederek, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) önünde basın açıklaması yaptı. Özdağ, “Her gün bundan 15 gün öncesinden başlayarak televizyonlarda çıkan haber programlarının kayıtlarını RTÜK’e vereceğiz. Bu kayıtlarda Ata İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan’ın nasıl görmezlikten gelindiğini göstereceğiz” dedi.

Özdağ, hiçbir yayına çıkarılmadığını iddia ederek, “Türkiye bir seçime doğru hızla ilerliyor ve bu seçim sırasında basının kamu hizmeti yaptıklarından hareketle görevlerinden bir tanesi de Türk halkına Türkiye’de bu seçimde aday olan cumhurbaşkanı adayları ve seçime katılan partilerin programları ve eylemleri ile ilgili doğru bilgilendirme yapmaktır ancak Ata İttifakı’na, Zafer Partisi’ne ve Ata İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan’a yönelik olarak yasalara aykırı bir şekilde çok ciddi bir ambargo uygulanıyor. Zafer Partisi bu noktalara televizyonların desteği ile gelmedi. Biz bu noktaya gelene kadar hangi ambargo süreçlerini aştığımızı biliyoruz. Televizyonlarda olmayabiliriz ama meydanlarda olmaya devam edeceğiz. Bir karar aldık. Yasaların bize vermiş olduğu hakları ve yasaların basına yüklemiş olduğu görevlerin de yasal yollardan gerçekleşmesi için harekete geçeceğiz. Her gün bundan 15 gün öncesinden başlayarak televizyonlarda çıkan haber programlarının kayıtlarını RTÜK’e vereceğiz. Bu kayıtlarda Ata İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan’ın nasıl görmezlikten gelindiğini göstereceğiz. Meclis televizyonu dahil hiçbir yerde yayınlanmıyorum. Bu demokrasi değil. Bununla hukuki yollarla mücadele edeceğiz” dedi.

"Bize ekranlarını karartanlara RTÜK neden sessiz kalıyor"

Ata İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan da, Türkiye’de demokrasiyi ve adaleti yerleştirmek için yola çıktıklarını vurgulayarak, “Ata İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı olarak bize dönük bilinçli bir karartma kampanyası var. Bugün Türkiye’nin demokratik bir ortamda seçime gitmesi için biz elimizden geleni yapıyoruz. Türkiye’de demokrasiyi ve adaleti yerleştirmek için yola çıktığımızı ifade ediyoruz. Adaleti sağlamak için çıktığımız bu yolda en büyük adaletsizlik bize yapılıyor. Bizim anlatacak projelerimiz var. Biz buraya 111 bin 506 vatandaşımızın imzasıyla geldik. Bize ekranlarını karartanlara RTÜK neden sessiz kalıyor. Biz hakkımız olanı istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Evren Doğru - Burakcan Ekizoğlu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun 800 milyonluk umut, depresyon riski taşıyor Yılbaşı ikramiyesi beklentisiyle kurulan hayallerin psikolojik zararlarına dikkat çeken Psikiyatri Uzmanı Dr. Akif Taşdemir, "İnsanlar bilet değil, umut satın alıyor. Umut satın almak, küçük gibi görünse de çok derin bir psikolojik etkiye sahiptir. Bazı insanlar bu durumdan dolayı derin depresyona sürüklenebilir" dedi. Yılbaşı özel çekilişinde büyük ikramiyenin 800 milyon TL olarak belirlenmesini ve bunun insanların psikolojisine etkisini değerlendiren Samsun Büyük Anadolu Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Akif Taşdemir, ikramiyenin çıkmaması durumunda bazı kişilerin ruh halinde ümitsizlik ve yoğun hayal kırıklığı yaşanabileceğini söyledi. "Hayal kurmak insana mutlu hissettiriyor" Dr. Taşdemir, "Piyango bileti satın almak, altında ekonomik, psikolojik, sosyal ve kültürel nedenleri olan bir davranış biçimidir. İnsanlar bilet değil, umut satın alıyor. İnsanlar istatistiksel olarak o paranın kendilerine çıkma ihtimalinin farkındadırlar. Umut satın almak küçük görünse bile çok derin bir psikolojik etkiye sahiptir. İnsanlar bu umudu ucuza satın aldıkları için bir hayal kuruyorlar. Hayal kurmak insana mutlu hissettiriyor. ’Bu bilet bana çıkarsa borçlarımı öderim, yeni bir iş kurabilirim, çevremdeki insanların hayatını değiştirebilirim’ gibi hayal kurmak insanları mutlu edebiliyor. İnsanlar, ’almayacağım bilete ikramiye çıkarsa’ diye kaçırma korkusuyla da yöneliyorlar. Bundan dolayı birçok insan hayal kırıklığına uğruyor" diye konuştu. "Yoğun bir hayal kırıklığı sonrasında depresyonu tetikleyebilir" İkramiyenin çıkmamasının herkeste aynı etkiyi oluşturmadığını belirten Taşdemir, "Aslında birçok insanda o ikramiyenin çıkmaması derin bir hayal kırıklığı oluşturmuyor. O biletin üstüne kurduğu hayaller boşa gittiğinde ilk başta derin bir iç çekiş ve hayal kırıklığı yaşayabilir. Birçok insan bunu mantıkla onarır. ’Zaten bana çıkma ihtimali çok düşüktü, hayırlısı böyleymiş’ diye düşünebilir. Bazı insanlar bu durumdan dolayı derin depresyona sürüklenebilir. Bardak dolmuştur ve taşmak için son bir damlayı bekliyordur. Yoğun bir hayal kırıklığı sonrasında depresyonu tetikleyebilir. Bu, insanların çok azında görülen bir durumdur" şeklinde konuştu. "Umut ile bağımlılık arasındaki çizgi çok ince" Yoksulluk süresi uzadıkça insanların risk algısının değişebildiğine dikkat çeken Psikiyatri Uzmanı Taşdemir, "Yoksul insanların yoksulluk süresi uzadıkça, maalesef başka bir çıkış yolu ümidi insanların zihninde kalmıyor. Birikim veya çalışma ile bu gidişatı değiştiremeyeceklerini düşünüyorlar. Kısa bir yoldan çıkış arayışına giriyorlar. Bu durum, insanların bu umuda sıkı sarılmasına sebep olabiliyor. Yoksul insanların yoksulluk süresi uzadıkça onların risk algıları da değişebiliyor. ’Battı balık yan gider’ misali ’son parayı da buna harcayayım’ diye düşünebilirler. İkramiye çıkmayınca diğer bilet tarihini bekleyerek, ’bu sefer olmadı ama bir dahaki sefere olabilir’ diyerek boş bir ümide tekrar kapılabilirler. Umutla bağımlılık arasındaki kısa çizgi budur" ifadelerini kullandı.