SPOR - 13 Ağustos 2019 Salı 12:34

Yakın Doğu Üniversitesi'nden 2018-2019 sezonunda 73 şampiyonluk

A
A
A
Yakın Doğu Üniversitesi'nden 2018-2019 sezonunda 73 şampiyonluk

Sportif alanda gerçekleştirdiği örnek atılımlarla ada sporunun uluslararası arenaya taşınmasına öncülük eden Yakın Doğu Üniversitesi 2018-2019 öğretim yılında bugüne kadar tamamlanan şampiyonlarda futbol hariç diğer tüm dallarda 1615 lisanslı sporcu ile toplam 73 şampiyonluk elde etti.

Yakın Doğu Üniversitesi kulüpleri atletizm, basketbol, voleybol, hentbol, bisiklet, satranç, tenis, yüzme ve güreş gibi branşlarda hem kadınlar hem de erkeklerde 53 şampiyonluk kazandı. Yakın Doğu Koleji ile İlkokulu da farklı branşlarda 20 şampiyonluğa imza attı. 

Toplam 73 şampiyonluk kazanılan sezonda, Yakın Doğu Üniversitesi yüzücüleri 35 KKTC rekoru, 136 yaş rekoruna imza attı. Atletizm gülle ve disk atmada da rekorlar elde edildi.

100’den fazla yüzme rekoru
Yüzmede 2018-2019 sezonunda Yıldızlar, Küçükler ve Büyükler kategorilerinde hem kızlarda hem de erkeklerde tüm kategorilerde şampiyon olan Yakın Doğu Üniversitesi, Kuzey Kıbrıs Ferdi Yüzme Şampiyonası’nda 66’sı altın toplam 133 madalya ile açık farkla zirvede yer aldı. Cumhuriyet Kupası, Yıldızlar ve Gençler Yüzme Şampiyonası’nda küçük kız, küçük erkek, yıldız kız, yıldız erkek, genç kız ve erkek kategorilerinde şampiyon oldu. Yüzme büyük kız ve büyük erkeklerde de şampiyonluğu göğüsleyen Yakın Doğu Üniversitesi 35 KKTC rekoru, 136 yaş rekoruna adını yazdırdı. Yakın Doğu Koleji, Ortaokulu ve İlkokulu da yüzme kız ve erkeklerde şampiyonlukların sahibi oldu.

Voleybol, badminton ve masa tenisinde şampiyonluklar kazanıldı
Badminton U11 Erkek, U15 Kız Yıldız Kız, Genç Kız, Genç Erkek’te Badminton Şampiyonaları ile KKTC Şampiyonlukları alan Yakın Doğu Üniversitesi, Voleybol Büyük Erkeklerde 18. Levent Soykut Anı Turnuvası Şampiyonu, 10. Metin Gardiyanoğlu Anı Turnuvası Şampiyonu, Rauf Raif Denktaş Federasyon Kupası Şampiyonluğunu aldı. Masa Tenisi Bayanda Süper Kupa şampiyonu Federasyon Kupası ikinci, Satrançta yaş birincilikleri Şampiyonu ile güreşte Şilt Şampiyonu oldu. Atletizm de ise erkek ve bayanlarda lig şampiyonluğunu, üniversitelerarası atletizm oyunlarında da erkeklerde şampiyonluğu göğüsledi.

Basketbol ve hentbolda kupaları topladı
Yakın Doğu Üniversitesi Hentbol Büyük Bayan Takımı Lig Şampiyonu, Federasyon Kupası şampiyonu, Süper Kupada ikincilik kupalarını topladı. Basketbol U14-U16-U18 Erkek Lig Şampiyonluğu, Basketbol Büyük Bayanlarda Cumhurbaşkanlığı Kupası ve Lig ikinciliği, Basketbol Büyük Erkeklerde ise Lig Şampiyonluğu, Federasyon Kupası, Cumhuriyet Kupası ve Cumhurbaşkanlığı Kupası’nda ikincilik kupasını aldı.

“Günübirlik başarılar kazanmak değil, devamlılığı yaşatmak önemli”
Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanı Doç. Dr. Hakan Atamtürk, bu yıl gerek okul gerekse kulüp müsabakalarında birçok başarılara imza attıklarını vurguladı. Doç. Dr. Atamtürk, “Gerek sporcularımız gerekse eğitmenlerimizin fedakarlıkları ve özverili çalışmaları ile başarı yolunda ilerledik. Günübirlik başarılar kazanmak değil, bu başarıların devamlılığını yaşatmak, yetenekli gençlere kendilerini diğer arkadaşlarla yarışıp görme fırsatını vermek, insanların üzerine karakteristik özellikler koymak istiyoruz” dedi.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa TOKİ 2 Kültür ve Sanat Merkezi kursiyerlerinin eserleri görücüye çıktı TOKİ 2 Kültür ve Sanat Merkezi kursiyerlerinin birbirinden güzel el işi ürünleri Yunusemre Belediyesi 100. Yıl Meydanı’nda görücüye çıktı. TOKİ 2 Kültür ve Sanat Merkezi’nde Yunusemre İlçe Halk Eğitim Merkezi’nden uzman öğretmenler eşliğinde el işi ürünler üreten kursiyerler, Yunusemre Belediyesi 100. Yıl Meydanı’nda emeklerini sergiledi. Sergin açılışına Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, İlçe Halk Eğitim Müdürü Ayşen Oğuz, Başkan Yardımcısı Emine Özge Arslan, kursiyerler ve hocaları katıldı. Kursiyerleri kutlayan Başkan Balaban açılışta yaptığı konuşmada, “TOKİ 2 Kültür ve Sanat Merkezi’nde takı tasarım, kaligrafi, amigrumi, soğuk seramik ve ahşap oyma gibi eserleri üreten kursiyerlerimizin değerli eserlerini belediyemiz önünde sergiliyoruz. Belediye olarak bu tür eserlerin ortaya çıkması adına çalışmalarımız sürecek. Tüm kursiyerlerimize böyle güzel eserleri sergiledikleri için teşekkür ediyor; vatandaşlarımızı 3 gün boyunca sergilenecek olan eserleri görmeye davet ediyoruz” dedi. Sergi, 15-16-17 Mayıs 12.00-18.00 saatleri arasında 100. Yıl Meydanı’nda gezilebilecek. Öte yandan Muradiye Engelsiz Yaşam Merkezi’nde eğitim gören özel öğrencilerin birbirinden güzel eserleri Forum Magnesia’da görücüye çıktı. Atık malzemelerden oluşan eserler, bugün 22.00’ye kadar vatandaşların beğenisine sunulacak.
Antalya Prof. Dr. Naci Görür: "Antalya’yı depremde etkileyecek üç tane deprem zonu var" Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ANSİAD) 2024 yılı faaliyet dönemi 8. Olağan Toplantısı’nın konuğu olan Bilim Akademisi Üyesi, Jeolog ve Deprem Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, "6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli gerçekleşen depremlerin Helen Kıbrıs zonunda stres artımına neden olma ihtimali büyüktür. Biz, 6 Şubat depremleri olduğu zaman Kıbrıs’a dikkat diye uyarı verdik. Halen o uyarı geçerlidir" dedi. Bilim Akademisi Üyesi, Jeolog ve Deprem Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ANSİAD) 2024 yılı faaliyet dönemi 8. Olağan Toplantısı’nın konuğu oldu. Toplantının başkanlığını yapan ANSİAD Geçen Dönem Başkanı Akın Akıncı, yapmış olduğu konuşmasında depremin önemine dikkat çekti. Akıncı, Prof. Dr. Naci Görür’ün özellikle Kahramanmaraş Depremi’nden sonra bir misyoner gibi Türkiye’nin her yerine giderek deprem konusundaki bilgilerini paylaştığını söyledi ve ANSİAD toplantısına davet edildiği için teşekkür etti. "Bu ülkeyi depreme hazırlamak zorundayız" Türkiye coğrafi olarak Alp-Himalaya deprem kuşağında olduğunun altını çizen Prof. Dr. Naci Görür, "Uyumamanız lazım çünkü bu işin şakası yok. Dünyanın hiçbir yerinde Türkiye’deki kadar deprem planı yoktur. Her kentin yüzlerce planı var. Özellikle AFAD’da binlerce rapor var ve hepsi raflardadır. Üzeri açılıp bakılmamıştır. Sakın bizim burada fay yok demeyin. Canlı fay olmayınca yan gelip yatacak mıyız? Çağdaş düşünmek lazım. Bu ülkeyi depreme hazırlamak zorundayız. Herhangi bir yerde bir gece kalktığımızda insanlarımız ölmüşse bu hepimizin sorumluluğudur. Hepimiz vatandaş olarak ülkemize sahip çıkmak zorundayız” şeklinde konuştu. “Türkiye Cumhuriyeti var olacaksa deprem problemini çözmemiz gerekir” diyen Görür, deprem problemini çözmenin mümkün olduğunu söyledi. Görür, “Bugüne kadar çözülmemesinin nedeni bu konuda siyasi iradenin olmayışı ve halkın kendi topraklarına, insanına sahip çıkmayışındandır. Her gün televizyonlarda domates ve biberin fiyatını, emeklinin maaşını konuşan halk bir gün dahi çoluğum çocuğum ölmesin diye depremi asla konuşmuyor. Bu işi böyle çözemeyiz” ifadelerini kullandı. “Antalya’yı depremde etkileyecek üç tane deprem zonu var” Antalya’nın istenilmesi takdirde depreme dirençli hale getirebileceğine dikkat çeken Görür, “Antalya ebediyen var olacaksa ve Antalyalılar burada yaşayacaksa buradaki faylar ister fazla ister seyrek olsun Antalya depreme dirençli yapılmak zorundadır. Antalya’yı depremde etkileyecek üç tane deprem zonu var. Kim yok diyorsa bu işi bilmiyordur. Bunların zamanı gelirse tehlikelidir. Birincisi Fethiye-Burdur fay zonu burada olabilecek bir deprem 100 kilometre çapındaki bir alana afet boyutunda zarar verebilir. İkincisi Beyşehir, üçüncüsü de Antalya’nın güneyinde yer alan Helen-Kıbrıs fay zonudur. Bu bahsettiğim üç zonda şu anda stres birikiyor. Ayrıca, ülkenin kimi yerlerinde olan faylar diğer yerlerdeki faylara stres biriktirebilir. Oranın vaktinden önce harekete geçip deprem üretmesine sebep olabilir. 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli gerçekleşen depremlerin Helen-Kıbrıs zonunda stres artımına neden olma ihtimali büyüktür. Biz 6 Şubat depremleri olduğu zaman Kıbrıs’a dikkat diye uyarı verdik. Halen o uyarı geçerlidir. Bu stres bir raddeye kadar birikir ve fay orada kırılarak deprem üretir. Fayda yeterince stres biriktiği zaman doğa matematik gibi çalışır, pat diye deprem vurur" dedi. Görür, sözlerine şu şekilde devam etti: "Deprem dirençli kent, bir kente deprem geldiği zaman o depremi minimum hasarlı atlatan kent demektir. Kaliforniya, Japonya, Tayvan, Endonezya, Şili, Arjantin, Hindistan, Çin, İtalya gibi ülkelerde bizlerden büyük depremler oluyor. Buralarda 3-5 kişi tesadüfen ölüyor. Günlük yaşam da değişmiyor. Bizde ise deprem hayatımızı karartıyor. Bütün ülkeye kabus gibi çöküyor. Örneğin 6 Şubat depremi. Bir senedir insanlar sürünüyor. Bir kenti tanımlayan altı bileşen vardır. Bunlar sırasıyla yönetim, halk, altyapı yapı stoku, ekosistem - çevre, ekonomidir. Bir kenti tanımlayan parametreler bunlardır. Eğer biz bu parametreleri deprem dayanıklı dirençli yaparsak o kent otomatik olarak depreme dirençli olur." "ANSİAD 8. Olağan Toplantısı" ANSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Özbek’in, toplantının başkanlığını yapan ANSİAD Geçen Dönem Başkanı Akın Akıncı ile birlikte konuğumuz Bilim Akademisi Üyesi & Jeolog & Deprem Bilimci Prof. Dr. Naci Görür’e günün anısına "Triskeles" hediye etmesinin ardından sona erdi.
Ankara Kahramankazan Belediye Başkanı Çırpanoğlu engelli bireyler ile buluştu Kahramankazan Belediye Başkanı Selim Çırpanoğlu, belediye bünyesinde faaliyet gösteren Engelsiz Yaşam Merkezi’nde engelli bireyler ve aileleriyle bir araya geldi. Kahramankazan Belediye Başkanı Selim Çırpanoğlu, 10-16 Mayıs Engelliler Haftası kapsamında Engelsiz Yaşam Merkezi’nde engelli bireyler ve aileleriyle bir araya geldi. Engelli bireylerin el emeği eserlerini tek tek inceleyen Çırpanoğlu, engelli ailelerinin yaşadıkları sorunları da dinledi. Engellilere yüzme havuzu, istihdam, yaz okulu ve engelli bireylerin ailelerine psikolojik destek konuları gelen talepler arasında yer aldı. Çırpanoğlu, ailelerin taleplerini tek tek dinleyerek not aldı vğe çözüm önerileri konuşuldu. Özel ihtiyaçlı bireylerin karşılaştıkları engelleri kaldırmak istediğini belirten Çırpanoğlu, "Sizlerin neler yaşadıklarıyla alakalı ancak empati yapabiliyoruz ama bu empatiyi içtenlikle ve derinden yaptığımızı bilmenizi istiyoruz. Sadece Engelliler Haftası’nda çıkıp, ‘Hepimiz birer engelli adayıyız’ diyerek bazı şeyleri savuşturmak istemiyoruz. Bundan sonra öyle beylik laflar değil, elimizden ne geliyorsa fazlasıyla yapmak suretiyle sizlerin derdine derman olma, yarasına merhem olma düşüncesiyle bu yola çıktık” dedi. Etkinlik sonunda Çırpanoğlu’na içinde Nutuk’un bulunduğu ahşap kitaplık hediye edildi. İkramlar ve fotoğraf çekimi ile program sona erdi.